bi ara skodaturkeyde atas var dı o noldu yalan oldu nanolardan sonra sanırım
bi ara skodaturkeyde atas var dı o noldu yalan oldu nanolardan sonra sanırım
yoo atas hala devam ediyor yillardir, miktar bazindan saydiginiz diger dist.lerden cok daha buyuk.
Kocaman depolari, arti ofisleri ekipmanlari vb var. Ben hala hydrorep kullaniyorum.
hydorep ne işe yarıoduki?
ben klima bombası almıstım bir allahın kulu nasıl kullanılcagını sölemediği için ziyan olmustu
Yıllar önce aldığım uberblue bez hala canavar gibi.Meg. yıkama eldivenide öyle.Zamanında en büyük boy wax'ı almışım aldığımın üstüne 5 araba değiştirdim hala bitmiyor.Forumlarda bu sektörü fazla şişirdiler amatöre yatırım yapan değilde profosyonele yatırım yapan kazandı gibi duruyor.
pasta & cıla uygulamasını yıllarca pazarlama yalanı ıle boya koruma adı altında ınsanlara anlattılar, gerçekten boyayı koruyan bır uygulama olduğunu ıddıa ettıler..
fakat bu yalana once bızım ınanmamız gerekıyordu kı, dığer kışılerıde ınandıralım..
ışı bılmeyenler ınandı yada ışıne geldığını fark edenler muşterıyı kandırarak dolandırdı, fakat bızım gıbı ışı bılenler yıllarca hep araştırdı..
şımdı gerçekten koruma urunu geldı ama kımse yaptırmıyor, çunku muşterı o eskı uygulamalarda kı gıbı urunun 1/2 ay sonra yok olup gıdeceğını sanıyor.. (muşterı haklı ona lafım yok)
detaılıng ışı her zaman malıyetlı bır ıştı zaten ama bunu hep ucuzmuş gıbı lanse ettıler, eee bı de şımdı ulkenın ekonomı durumu kotuye gıdınce doğal olarak çoğu fırma ve urun kayboldu gıttı..
daha once kı konularda da yazmıştım tekrar yazım;
kendı 'Çızık Gıderme & Nano Koruma' uygulamamın malıyetını sızlerle paylaşıyorum, her aracta butun urunlerın sıfır olarak kullanıldığını altını çızerek not duşuyorum..
iron 50tl
kil 35tl
keçe 50tl
sünger 25tl
pasta & hare & boya koruma & cila vb kimyasallar 100tl
diğer giderler (yıkama şampuanları & elektrik & su & bantlama vs.) 40tl
uygulamanın bana malıyetı 300tl, 450tl aldığım bır uygulamada 150tl bana kalıyor..
onu da yaklaşık 10/12 saat kusursuz polısaj yapmak ıçın alıyorum..
şunu da çok açık bır şekılde sıze ıfade edım, polısaj uygulamasında 400tl'den aşağısı yalandır..
yazdıklarım da en ufak bır yalan varsa bırı çıksın yalan desın...
slm tanışalım mı :)
Uzun yazıcam şimdiden kusura bakmayın.
Öncelikle bu postu okuyana kadar işin hem amatör hem de prof. yönündeki kişilerin mesajlarındaki eleştiri ve serzenişi duyup, sonrasında şu şemayı dikkatlice incelemenizi rica ediyorum. Şema bitiminde hem amatör hem prof. gözden sosyokültürel yapımıza dair inceleme notlarımı ve Türkiye'ye saydığınız markalardan hariç 6 farklı markanın ithalatını, aynı zamanda Türkiye pazarında bulunup dünyada kendini kanıtlamış 20 kadar markanın da bayiliğini umutsuz nitelendirdiğiniz sektördeki yapısına dair notlarımı da ekleyeceğim.
http://i63.tinypic.com/ac36l0.jpg
Bu şema kaba tabirle bu işin raconunu sunmaktadır. Eksik yapılan tüm aşamalar, sonucu eksik, hatalı veya verimsiz kılmaktadır. Aynı bina yapmaya benzer. Temeli sağlam atılmayan her işin üst yapısı da sınırları belli oranda başarılı olmaktadır.
Sosyokültürel yapımız, Harcama Eğilimlerimiz ve Detailing
Ataerkil yapıya sahibiz. Erkeğin temelinde olduğu her şey güçlü, çetin ve üstün olmalı. Arabası? Kesinlikle jilet gibi , imzası gibi olmalı !!
Evet, bu tamamen iş birliği içinde olduğumuz reklam ajansının araba veya araç bakımından en ufak anlamayan sahibine ait düşünceydi. Neyden böyle besleniyor ?
Etrafınıza bir baksanıza. Toplum olarak kendi seviyemizdeki ülkelerin içinde en zor şartlarda araç ve mülk sahibi olabilmekteyiz ve asla fonksiyonu yada sunduğu özellikleri kullanmak için bu nesneleri satın almıyoruz.
Toplumun etkileşimi böyle sürdüğünden, arkadan gelen her türlü ek nesne veya hizmeti de zincir olarak etkiliyor.
Dünyanın ekonomisi iyiye gitmiyorken, haliyle ülkemizdeki durum da polyanaların toz pembe tablolar haricinde gayet vasat ilerliyor. Gelir sınıflarının ortası kalamadığı için insanımızın gerekli veya gereksiz harcamalarının da ucu açılıyor.
Basit bir veri sunmak istiyorum.
Ülkemizde profesyonel boya koruma bakımları en çok yaptırılan markalar sırasıyla ;
1-VW Vag
2-BMW
3-MB
Daha ilginç bir istatistik söylemek gerekirse PSA grubu veya fransız veya italyan halk tipi araçlara, süper sporlara oranla araç başı bedel olarak daha çok yatırım yapılıyor. Yani 10 Renault'tan 2-3ü boya koruma görüyorsa, 10 Ferrari'den 1i görüyor. Porsche ve Lamborghini v.b. için de geçerli.
VW Grubu şaşırtıcı değil çünkü zaten sınıfının en pahalı araçlarını satan bayiden çıkan araç o kişi için genelde imkanlar zorlanarak alınmış bir araç oluyor ve uzun vade hizmet planlanıyor. Bu durum da otomatikman uygulama sayısının lideri olmasını açıklıyor.
Bmw ve MB 'te yeni nesil kullanıcı kitlesi bu istatistiği zirveye oynatıyor. Özellikle gençler arasında araba konusu geçince yeni trend '' aracında seramik koruma '' olmayanlarla alay etme. Buna birebir şahit olmuşluğum dahil var.
Toplumun birbirini tetikleyen ama son derece bilinçsiz ve manasız gazlaması, ödenen büyük bedeller ama büyük pişmanlıklara sebep oluyor.
Bu noktada sisteme eleştirim sorgulayan bir toplum olmamız gerektiği yönünde. Özellikle bedeli ödediğimiz şeylerde neyin nasıl yapıldığını, nasıl kullanıldığını araştıran kimliğimiz nedense burada el kol bağlıyor. Halbuki binlerce kelimelik makaleler var. Okuyun, aklınıza yatsa da yatmasa da kaynağını, tezini sorgulayın.
Siz sorgularsanız, karşı tarafın hataları bir bir dökülür. Zaten kusur yoksa sorgulama bilgi almaya döner. Kusur varsa hak aramaya döner. Asla hakkınızı bırakmayın!
Eskiden ort. 12-18ayda bir araç yenileyen vatandaşımız artık yenisini al(a)mıyor. Bu durumda insanların şu anki ürün satın alma eğilimi daha çok mevcut aracını korumaya yönelme eğrisinde. Bunu online satın alımlardan net bir şekilde görebiliyorum.
Kimilerine göre bu iş için yapılan harcamaların hepsi fuzuli ama bence özü en ucuz terapi![/B] Gerçek manada dünyadan koptuğunuz, hem kendinize hem aracınıza sağladığınız bir iyilik ve motivasyon. Bunun en iyisini herhangi bir klinikte alamazsınız :heyoo: :cool:
Detailing ve Türk Insanı
Kesinlikle bu iki kavram birbiri için yaratılmış ancak arada ufak ayrıntılar mevcut.
Birincisi kuşak çatışması. Yaş aralığı çok geniş olan bir sektörün içindeyiz. Tecrübe çok kıymetli ancak teknoloji ve kişinin teknoloji ile uyumu şu çağ ve ürün yelpazesinde daha kıymetli. Orta yaş ve üzeri kesinlikle çok kibirli ve asla yeni ürünlerle barışık değiller. Çok istisnai şekilde, yeni teknik ve yöntemlere açık kimseler var, onların adı elmas! :)
Gençler çok hevesli, araştırmacı ancak çok hızlı ve pratik çözüm seviyorlar. Halbuki detailing sabır ve zaman işi.
Neden bu uygulamalar pahalı bir de şöyle bir gözle bakın :
- Sıfır/ikinci el aracım var diye gidiyorsunuz, aracım çok temiz çizik yok diyorsunuz. Buyrunuz doğru ışıkta bakınca ali sami alkış :heyoo:
Bu kusurları herkes götürüyor diye düşünebilirsiniz. Herkes götürürken aracın vernik tabakasından ne oradan vernik eritti. Kullandığı ürün dolgulu mu yoksa iyi bir segmentte mi vb. soruları araç sahibinin çalıştığı yere sorması gerekiyor. Siz doğruyu talep ettikçe bu kimseler kendilerini güncellemek durumunda kalacaklar.
Peki neden pahalı ?
Detailing son derece nankör bir hadise. Düşünün ki kusur giderilsin diye aracınızı teslim ettiniz. Belki o kişi 100 kusurun 99'unu hatasız, 1'ini hatalı bitirdi. Pire için yorganı yakan kişi olursunuz.
Çünkü araçların geçmişleri, önceki uygulama sıklığı, periyodik yıkama teknikleri ve kullanılan ürünler çoğunlukla bilinmemekte. Bu başlı başına bir risk. Aracın kapladığı alan ve min. 2 günlük uygulama hareketi dükkanda ekstra bir yer kaplamayı ve yeni araç kabul edememeyi doğuruyor. Kaldı ki yan kimyasallarla maliyetler düşündüklerini katlayarak gidiyor.
Bu işi yapan butik işletme sahipleri için ticaret tabiki önemli ama teslim edişlerdeki keyif ve heyecan bu kişilerin en büyük motivasyonu. Bununla besleniyorlar.
Neden fiyatlar yükseliyor?
Insanların temel hayat fonksiyonları içinde en kolay bütçe kısabileceği, angarya harcama. Haksız değiller ancak detailing her zaman prof. bir garaja araç teslim ederek olmuyor.
Örneğin şirket aracını kullanıyorsunuz. Hadi dışı önemli değil, hiç yaşam kabinini ve içerdiği bakteri/mikropları düşünüyor musunuz ?
Önemli olan iç kabin ve bunu temiz tutmanın bin bir çeşit ürünü ve ekipmanı var. Üstelik ucuzlar.
Kendi yapamadığınız her şey için hizmet bedeli ödemek durumundasınız. Eh yeni seramik türevi ürünler de hala amatörler için risk doğurunca bedeller yükseliyor.
Pastasından, pedine, seramiğinden, yan ürünlere kadar kaliteli ürün kullanan kişi bu işi 400TL'nin altına yapamaz. Yapar ama ürünlerinden dolayısıyla kaliteden ödün vermektedir. Bu da bugünün sorununu doğurmaktadır ;
Gerçekten gerek var mı ?
Bkz : şu linki görüp okuyabilirseniz daha detaylıca yazdım :)
http://mbclubtr.com/c-class/38319-si...tml#post575461
Ne yazık ki fiyat artışlarının temeli kurla bağdaşıyor. Ben ithal ettiğim ve edilmiş her malzemede fiyatları liste fiyatında tutma koşuluyla ürün verme yönündeyim çünkü özellikle internet mecrası fiyat oyunlarında çok önem taşır. Her daim ulaşılabilir ve kanıt niteliğindedir. Ürün bedelleri yanına eklediğiniz navlun, antrepo ve gümrük bedelleri de hep kur üzerinden ilerlemektedir. Ayrıca devletimizin ek vergi sürprizi bayağı keyif verdi. Aslında ürünler pahalı değil, paramız değersiz!
Ben somut çok fazla örnek ekleyebilirim ki ;
detailbox üzerinden
Auto Finesse ve Valet Pro fiyatlarını , ingiltere fiyatlarıyla karşılaştırmanızı isterim :)
Gerçek manada bu işi seven kimselerin bilgi alıp, ürün istediğinde erişebildiği bir yapı oluşturmak istedim ve faaliyetlerimi de hızlandırmak gayesi içindeyim.
ve tabi şunu da eklemeden geçemicem ;
Aracınız en çok yıkarken ve kurularken çizilir. Bu altın kuralı unutmayın.
Kalın sağlıcakla,
Görkem
konu gene acaip yerlere gitmis, fiyatina laf etmedim ki ben. Türkiyedeki pasta cila zihniyeti ile de ilgilenmiyorum artık.
Dist.'ler, uygulamacilar neden yok oldu onu merak ettim. Herkes büyük umutlar ve iddialı konuşmalar ile geliyor ama sonra ortadan kayboluyor. Hala en çok yapı marketler satış yapıyor
Uygulamacılar da aynı şekilde, özellikle büyük yerler. Bakın Göztepe Sonax bile kaç kere el değiştirdi. Yıllardır aynı ürünleri ile yerinde duran bir Atas bir de Erdem Boya var oda Perpa da ufacık bir dükkan, sahibini çok severim bu arada.
Bu işi butik dükkanlar götürüyor şimdilik, çok güzel işler çıkarıyorlar.
şu bir gerçek ki, araba yıkama işinde standart kalite tutturabilmek ülkemizde çok zor... aynı yıkamacıda 1-2 memnunsak 3-4 memnun olmuyoruz, elemanlar bir gün dikkat ediyor diğer araçta bakmıyor bile, çünkü kimse için 'araba yıkamacılığı' bir iş değil... herkes gündelik çıkartma peşinde... buna karşılık verdiğimiz para 25-35 lira arası, memnun olmadığımızda bir daha gitmiyoruz...
ikinci olay ekonomik, şu an gerçekten bir sıkıntı var, belki bazıları yeni yeni hissediyor ama 2 senedir piyasadaki para çok azaldı aynı zamanda da kiralık araba inanılmaz arttı... adam 3 liraya sokuyor fırçaya devam ediyor, kendi arabasıysa evde prille yıkıyor...
detailing olayı ise para-memnuniyet denklemiyle alakalı... 2500 tl ye seramik 'kaplatan' adam, cidden zırhla kaplattığını, çizilmeyeceğini, solmayacağını, su tutsa yeterli olacağını düşünüyor, çünkü çoğu reklam bu şekilde maalesef... ama bilmiyor ki o üreticilerin olduğu ülkelerde toz neredeyse sıfır şehirlerde, yağmur da yağsa araba çamur olmuyor, ben Milano'da yıkamacı bulamamıştım, arabalar kirlenmiyor ki... bizde ise en ufak bir yağmur çiselese, 10 dakika bile sürse arabalar leş gibi oluyor.. peki ne yapacağız? ya güzelce kendimiz yıkayıp iyi bir bezle kurulayacağız ya da yıkamacıya götüreceğiz, sonra o yıkamacı arabayı haşat edecek...
bilinçsiz müşteri
ekonomi
kötü yıkamacılar
şehirlerimizdeki kir
bence sektörü gerileten sebepler bunlar...
kendime 1 seneye kadar güzel bütün ürünlerin bulunduğu lüks butik bi dükkan açmayı düşünüyorum sadece kendi araclarımı ve tanıdığım kişilerin araçlarına çizik giderme boya koruma seramik..vb uygulamalar yapmak istiyorum sırf bilinçsizce bu işi yapanlara arabamı bırakmamak için ve bu sektörü bilmeyen için..
Bu konudan sonra 4 detailing tükkanı açılmış :)
@Ranthor Zymöl ,bilthamber ve dodo juice ilk getiren ekonomik olarak ihtiyacı olmayan bir araba seven beyfendi bir insandı.
O zamanlar en çok bilt kili bölermisin diye aradıklarindan ve pazarlık yapmak için aradıklarından falan bahs etmişti .Sonra az bişey kalanlar bana kısmet oldu :).
Perpa Erdem boya benimde hep aliş veriş yaptiğim yer .Memnuniyet önemli .
Birde biz toplum olarak harbi tüketiyoruz hem insanları hem ürünleri .
Malın bir çıkıp bu ürün offf böyle şöyle diyor hop geride ki bilmezler lap peşine .Bir de kendini 10 15 tane sahte hesapla destekledi mi ala mis
Kısacası bende ki fırma örneği gibi millet ya bıkıyor bırakıyor ya da parası yetmiyor bence bu .
iş gene dönüp dolaşıp ülke koşullarına dinamiklerine toplumsal bakış açımıza dayanıyor ..
ben kendi çapımda burdanda aldığım bilgilere dayanarak iç temizliği detailing diyemem hakaret olur ama iç temizliği yılda bir kez kendim elimden geldiğince kendi çapımda detaylı temizliyorum.. bunun için özel garaja elektrikli aletlere ihtiyaç olmadığı için kapımın önünde yapıyorum.. elimde valet pro carpet cleaner , auto glym, auto finesse ,sonax aslında ucuza bulduğum laliteli markaları topluyorum işte.
bir ara hepsi buradada autoglym in döşeme temizleme ve deri sütü beraber aynı pakette satılıyordu çok uygun fiyata hemen aldım dursun bir köşede dedim.. bir ara luqi molly nin plastik aksam besleme sütü buldum indirimli kelepir fiyata aldım bulunsun dedim..
iç temizlikde sıkıntı olmuyorda dış kaporta temizlikde bir yer mekan şart. o zamanda iş paraya bakıyor ya varlıklı biri olucan evinin yanında özel kapalı garajın olucak tüm imkanların olucak.. yada gene varlıklı biri olucan bir yer tutucan ticari değil tamamen keyfine arabanı sokup orda detailingini yapıcan yada son şık aracını bir yere vericen o yapıcak bu şıkların hepsi türkiye standartlarında zengine hitap eden koşullar..
Yaklaşık 1 yıldır nano seramik şu bu derken cekinceler içinde arabami bile sırf bu sebepten yikatmiyorum. 20 tl para veriyorsun köpük sıkıyor yıkayıp tekrar sıkıp citileyip duruladiktan sonra veriyor bi bakıyorsun tamponda su değmemiş kir var ya da işte bezi kullanmadan önce yere atıp tazyikli suyu basıyor sonra arabaya sürüyor derken gerim gerim geriliyorum.
Parasından kesinlikle değil. 1.si arabaya pasta cila atan yılların detailingcisi oluyor 2.si özen göstermiyorlar. 1 yıldır bekliyorum yaşadığım şehirde aksesuarci bir arkadaşıma açtım bu konuyu tüpü 200 300 400 tl olan ürün sana işçilik saymam 1000tlye hallederim deyince mala bakayım diyorsun 300 lira yok vs vs.
Bir de her köşede yıkamacı var ama biri mi işinin ehli olmaz. Açıkçası gözüm kapalı verebileceğim bi yer olsa 40 50 de veririm. Nano için vereceğim de gözüme gelmez.
Saçma sapan bir kaza oldu. Sol arka kapı daha önce boyalı olduğundan tamamen boyanmasi gerekti adam bir boya yaptı etrafa sıçraması düzgün maskelemeden kır toz içinde ise girmesi falan....
Geçen bir konu vardı. Oto boya hakkında 1000 2000 seramik vs ile uğraşıp toparlanmayan durum yüzünden aklımda soru işareti kalacağına gerçekten iyi bilinen bir yerde fırın boya yaptırır kökten çözer sonra bakımını kendim yaparım. O süreye kadar da bu nanocu arkadaslara denk gelmemeye çalışacağım yapacak bir şey yok.
Bu konuda size sonuna kadar katılıyorum. Naçizane, Ankara'ya yolunuz düşerse bi yer önerebilirim. Helal para kazanmaya çalışan genç bi kardeşimiz var. Zaten bilinen bir yer. Kimden ne çakozlarım derdinde olmayan bi de ekibi var zaten. Ben Ankara'da onu tanıyorum, başka yere gitmedim hiç; bilmiyorum başka yerin hizmetini.
Hatta şöyle diyeyim, uzunca bi süre yurtdışında bulunduğum dönemde arabamı ona emanet ettim. Tam detaylı bi temizlik, vb. için bırakmıştım. Acilen gitmem gerekti ve rica ettim; bıraktım. 3 ay kaldı araba. O derece güvenirim. Araba da 17binde Megane RS'ti o zaman. Akrabam değil, çocukluk arkadaşım, vb. vb. de değil yani. Öyle adamları bulmak lazım. Emek var bu işte çünkü. İtina olmadan yapılırsa at çöpe.
benim yıkama işi yapan arkadaşlarım var mahallemizin esnafı çocuklar.. onlarla ne zaman konuşsam bu yıkama işinde en büyük sıkıntı işçi abi dayanmıyor diyorlar en kralı 5-6 ay bilemedin 1 sene dayanıyor gidiyor diyorlar.. türkmen suriyeli falan çalıştırdılar bir ara ama çok müşteri kaybettiler..
bu yıkama işinin sonu adam gibi ucuz yollu otomasyon makinaları ile olur gibime gleiyor insan faktörü devre dışı bırakılırsa araba girer bölmeye makina önce bir güzel köpükler sonra biraz dinlenmeye bırakır sonra yıkar en sonda durular birazda kurutmaya bırakır.. böyle bir cihaz olsa en azından yıkama işinin bir standartı olur..
o zaman detailingcilerin sayısıda artar kaliteside artar..
Evet dby'yi duymuştum. Dışardan göründüğü kadarıyla da "işinin ehli"ler.
Araçla ilgili mihenk taşı sayılacak bir çok değişiklik ve uygulamayı Ankara'ya gelip yaptım ancak zaman darlığından ancak belli başlı şeyleri sıkıştırabildik. Ama oralara yakın bir yerlere kalıcı olarak gelir ya da vakit bulabilirsem uğramak isterim sizin de aracılığınızla. Köşebaşı dükkanların saçma sapan çakmak testleriyle "koruyucu" ilan ettiği uygulamalar zerre güvenilirlik aşılamıyor çünkü. Cevap için teşekkürler.
Berkay bu işi seviyor, başkaları gibi yıkamacı devralalım detailing ayağına millete geçirelim, tutmazsa biz de devreder gideriz mantığında değil.. olcak şeye olur, olmayacak şeye olmaz diyor.. şimdiye kadar bir sürü dostumu da memnun etti çoğu da kıl müşteriydi...
Konuyla çok alakası olmayan sade bir kullanıcı gözüyle yazayım.
Bulunduğum ilde Sonax ve Ziebart bayileri var. Her ikisinde de bir kaç kez araç yıkattım. Her ikisinde de verdiğim paraya değmediğini düşünüyorum. Çünkü iş hakkıyla yapılmıyor. Heleki haftasonu gidersem tamam, aracın özellikle içinin sadece kabası temizlenmiş. Paspası kaldır altında toz toprak hala duruyor.
Garajım yok keşke olsa. Ama yine de evin balkonu sitenin içine bakıyor. Yaptım 20mt seyyar kablo. Kendim temizliyorum. Yıkama işini petrolde yine kendim hallediyorum.
Birde bu tarz yerlerde şöyle bir olay var. Aracın ne kadar lüks ise o kadar hizmet alıyorsun. Biz 10-15 yaşında aracı yıkama için bile götürdüğümüzde neredeyse yüzümüze bakmayacaklar. Ama oradan MB yada BMW geldi mi eleman etrafında deli divane dönüyor.
Sonuç olarak çok sıcak baktığım araç yıkatma işinden tamamen soğudum. Elimden ne geliyorsa kendim yapıyorum.
Ben de öyleyim. Sonax'a gidiyorsun. 40 ya da 50 lira zaten. Kendin yap daha iyi. Hem içine siner. Üşenmemek lazım.
hızmet sektöründe belırlı bır standart yok ve işin garibi rekabetı ışçılık ıle yapacak adam da yok çünkü ışçılık bılen yok..
durum böyle olunca rekabetın basıt olan ıkıncı yolu seçılıyor 'en ucuz'cu olmak..
köşede bıraz parası olan ve arabayı seven herkes oto yıkama açıyor..(emın olun ıkısı bambaşka bır sektör)
açıyor ama çalışmıyor eleman çalıştırıyor..(patronların %90'ı ışı bılmedığı ıçın elemanda çalışmıyor)
elemanın yaptığı ışçılığe doğal olarak kefıl olmuş oluyorsun, o ne kadar ış yaparsa sende o kadar ıyı ışçılık yapmış oluyorsun.. (burda kı başarı oranı %10)
daha açık konuşmak gerekırse oto yıkama ışı patronculuk oynanacak bır ış değıldır, tam tersı kolay görünen ama cıddı anlamda sorumluluk ve uzmanlık ısteyen zor bır ıştır, normalde tercıh edılmemesı gerekırken ülkemızde revaçtadır..
aracınızın gerçekten temızlenmesını mı ıstıyorsunuz? verdığınız paranın karşılığını almak mı ıstıyorsunuz?
hehhh ışte o zaman eleman olmayan yerlerı gözetın, kendı çalışan esnafları tercıh edın..(bulma oranınız düşük olsada ımkansız değıl)
onun harıcı yapılan hıç bır hızmetten kalıte alamazsınız, zaten bütün sektörlerde de sorun bu değıl mı kalıfıye eleman yok..