Bu da segmanları oturtmak için yola çıkıp geldikten sonra rölantide çalışırken..
İlk rölanti diyebiliriz
Bu da segmanları oturtmak için yola çıkıp geldikten sonra rölantide çalışırken..
İlk rölanti diyebiliriz
Şu kadarını söyleyeyim:
Gaza tepkisi çok değişmiş. Toplamda 10 Km kullandım, ama bambaşka olmuş bu velet...
----------------
Bu konuyu okuyan, yorum yapan, yüreklendirici, bilgilendirici mesajlar atan tüm arkadaşlara teşekkür ederim. Hep birlikte bir proje bitirmiş gibi olduk..
hakan abi nasıl şu aşamada senin istediğin gibi her şey sanırım.Gaz tepkisinin iyi olacagını konuşmuştuk seninle real dede öle olmasına cok sevindim.
Zahida, aklına ehl-i hikemin olma hasud, vermeyince sana Ma’bud ne yapsın Mahmud. ( Şinasi )
Çok az bakabildim, ama cruise AFR 17+
Ciddi bir akış artışı var yani. Tüm ayarları yenibaştan yapacağım.
Yeni motor ile yaklaşık 35-40 Km yol yaptım şu ana kadar.
Segmanları oturttum. Temel ayarları yaptım.
(Rölanti ayarı, boğaz kelebeklerinin senkronizasyonu, baz avans ayarı..)
Bir adet antifriz kaçağı tespit ettim. Hata bende, bir (1) kelepçeyi sıkmayı unutmuşum.
(Motor üzerinde toplam 43 adet kelepçe var)
Büyük konuşmak istemiyorum, ama şu ana kadarki izlenimim emeğimin boşa gitmediği yönünde.
Bir de, uzun uzun düşünüp tartıştıktan sonra superchargerin basıncını yükseltmemeye karar verdim.
Yeteri kadar güç zaten var.
Yolda herkesi geçmek zorunda değilim.
Ama, beni geçenlerden daha uzun ömürlü olmak her şekilde daha avantajlı bir durum benim için.
Bu motor ve ilave sistemler ile 400 Hp üzerini görmek kolay artık. Ama, her sene dişli, aks, diff, debriyaj vs. kırmak istemiyorum. Bunların hepsi para. Arka bahçeye baktım, para ağacı yok.
Yaklaşık 1050 kilogramlık bir araç ile tekerlekte 250 Hp hem çok keyifli, hem de çok uzun ömürlü bir çözüm olacak.
Bu arada, ağırlık iki katına çıktığı zaman, aynı performansı alabilmek için gücün 2 değil, 4 kat artması gerekir. Yani, 1500 Kg bir aracın benim veletin performansını yakalayabilmesi için tekerlekte 400 hp civarında alması lazım.
--------------
Bu proje, tam 34 gün sürdü. Bu süreye benim yapamadığım talaşlı işlemler için beklemek, hiç hesapta olmayan debriyaj, vurumtu sensörü gibi ölü parçaların siparişi ve kargo süreleri, son anda fikir değiştirip albaştan yapma işlemleri, montaj sırasında "hadi bu da boyansın" dediğim parçaların kuruma süreleri, değiştirdiğim soğutma sisteminin tesisatının tasarlanması ve parçalarının tedarik edilmesi gibi, ancak her şey ortaya çıktıktan sonra kovalanacak mini projelerin tamamlanması, vs. dahil.
Ayrıca, motor üzerinde her gün tam mesai yapma lüksüm de olmadı.
Akşamları sabah ezanına kadar bilgisayar başında iş yaptığımız için ancak öğleden sonraları elime alet alabiliyordum. Her gün scooter ile 50 km yol gidip geldim. (Scooterin krankı haşat oldu bu arada, bu hafta onun da motoru inecek - ben yapmıyorum, hala garantide)
Bu macera sırasında sözleri, ziyaretleri ve yorumları ile bana destek veren, gelip elini kirleten, çok dertlendiğimde arayıp dert yandığım, bu konuyu üşenmeden okuyan, teşekkür butonuna basan tüm arkadaşlara, kafamın yoğunluğundan teşekkür etmeyi ihmal etme eşekliği gösterdiğim tüm dostlara bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.
Beni tanıyanlar bilir. Bende proje bitmez.
Unutmadan eklemek istediğim bir nokta daha var.
Kaan, namı-ı diğer Japantuner, sana laflar hazırladım.
Kardeşim, nesin sen yahu? Büyücü müsün?
Silindir kapağı, manifold ve boğaz kelebeğine bir giriştin, motor bir başka oldu...
Egzoz sesi bile daha güzel geliyor. Gaza dokunduğumda elektrik motoru gibi devirleniyor. Tork bandı genişlemiş resmen. (Henüz rodaj bitmedi, ona rağmen yolda kendime hakim olmak için sağ bacağımı çimdikliyorum).
4. viteste iken boşta imiş gibi, rahatça fırlıyor motor. Hem de 100 kpa altında. Şu ana kadar iki kere boosta girdim, biri yanlışlıkla, biri de sistem kontrol için. O yüzden çok dikkatli bir şekilde "atmosferik" kullanıyorum veledi, ama çok hissedilir bir fark var.
Neyse, çok sağol. Beklentilerime ve beklediğime değdi.
elinize kolunuza sağlık detaylı projeler ile işlerin aslında nasıl yürüdüğünü daha iyi anlıyor herkez.
Aslında bende de bir anda boşta kalmanın verdiği "kümesten kaçmış tavuk" sendromu var.
Neyse ki, önümüzdeki 15-20 gün yakıt ve avans ayarları ile debelenmekle geçecek.
Uzaktan bir anons duyulur...
(Sayın Dragstar, lütfen avans tablolarınızı alıp ön büroya geliniz, belalınız var)
Aslında çok ilginç bir şey geçti başımdan..
Mazda Almanya tasarım atölyesinin şefi Hasip Girgin, Superlight MX-5 projesinin tanıtımı için İstanbul'a gelmişti.
Fotoğraf çekimleri için farklı nesil MX-5leri bir araya getirmek istemişler, beni aradılar. Neyse, gidip toplandık, tanıştık, sohbet ettik.
Ben veledin kaputunu açık Hasip Girgin'e gösterdim, adam hiç bir şey demeden uzun uzun inceledi, dönüp "tebrikler" dedi...
Bu fotoğraf da o çekim gününden.
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)