Uploaded with ImageShack.us
Bu ay ki röportajımızı, drag yarışları içerisinde hepimizin yakından tanıdığı bayan pilot Su Urgancı 'ya ayırdık.
Bırakın yarışmayı, günlük hayatın içinde bile tehlikeli olarak görülen Motosiklet o nun için neler ifade ediyor ?
Su, tüm tabuları yıkarak pistlere nasıl girdi ? İşte SU URGANCI roportajımız !!
Adı:
Halide Su
Soyadı:
Urgancı
Dogum Tarihi:
26 Şubat 1991
Yaşadıgı Şehır:
Çanakkale
Kullandığı motosikletler:
Honda Beat
Honda Today
Honda CBR 125
Kawasakı ZX6-R 2008
Honda 1000rr 2008
Honda CBR 600 Limited Edition 2009
Suzukı GSX-R 1000 2007
Yamaha YZF R6 2004
MD: Motosiklete olan ilgin kaç yaşında nasıl başladı ?
SU: Cok küçükken babamla birlikte mobıletle gezerdik, çok eğlenceli buluyordum daha sonra ortaokul da babamın aldığı scooter la başladım. Eminim şımdı böyle olacağını bilseydi almazdı Zamanla scooter bana yetmemeye başladı. Çevremdeki motorcuları gördükçe motosıklete olan aşkım daha da arttı. Daha sonra uzun uğraşlar çabalar sonucunda babama ilk vitesli motorumu aldırttım. Ancak hiç kullanamadan babam motosikleti sattı.
Çok üzülmüştüm daha sonra bir arkadaşım bana vitesli motoru kullanmasını öğretti. İlk kullanışımda scooter dan kalma alışkanlık; panik anında elime ne gelirse sıktım ( Yani şimdi panik freni olduğunu bildigim fren şekli) Böylelikle arkadaşımın motorunu parçaladım.
Babam benimle başa çıkamayacağını anlayınca bana vitesli bir motosıklet aldı.Böylelıkle motosiklet aşkım başladı ve devam ediyor.
MD: Pistlerde yarışma fikri nerden çıktı ?
SU: Yarışmak hep hayalimdi ! Fakat bayan olduğum için çevremden destek göremedim, hep hevesim kırıldı. Bu tarz yaklaşımlar benim de kafamı karıştırdı "acaba yapabilirmiyim, insanlar ne der ? " diye çok düşündüm. Daha sonralarda Name Ekin 'in ismini duyunca kendime olan güvenim arttı. Ancak tek başıma istemem yetmedi. Gerek maddi yetersizlik, gerek desteğin eksikliğınden dolayı hayallerimi gerçekleştiremedim. Taaa ki bu sene çok yakın arkadaşım aynı zamanda sponsorum olan Osman Şirin beni Konya da düzenlenen motodrag yarısına davet edip "Yarışır mısın ?" diyinceye kadar.
Önce çok çekimser davrandım ama bu elime geçen en guzel fırsat diye düşündüm. İstediğim şey drag değil pistte yarışmaktı. Fakat zamanında Sinan ve Kenan Sofuoğlu nun da dragta yarıştıklarını, her şeyin bir başlangıcı olduğunu düşündüm ve kabul ettim.
Başlangıçta Osman 'ın amacı sadece reklamdı fakat Osman ve bir çok kişi başarılı olduğumu görünce çevrenin sempatisini kazandım ve bu şekilde yarışlara başladım. Tek umudum pistlerin iyileştirilmesi. Pistler iyileştirilince ilk işim pist yarışlarına katılmak olucak...
MD: Örnek aldığın birisi/birileri var mı ?
SU: Keşke örnek alabileceğim bayan yarışçılar olsaydı.
Çevrede çok az bayan yarışçı var, bu durum beni üzüyor ama tabiki dünya şampiyonumuz Kenan Sofuoğlu ve rahmetli Sınan Sofuoğlu örnek aldığım, takdir ettiğim insanlar arasında. Umuyorum bir gün onlar gibi başarılı olurum...
MD: Bayan yarışçı olarak çevrendeki insanlardan nasıl tepkiler alıyorsun ?
SU: Çok güzel bir duygu, insanlar bana hayranlıkla bakıyorlar.
Bayanlar bazen kıskanıyorlar, bazen heves ediyorlar fakat bu çok hoşuma gidiyor ve benım sayemde bu sene drag yarışlarına 2 bayan arkadaşım daha katılacak. Ne mutlu bana ki bayanları da bu spora teşvik edebılıyorum. Hergün sayısız mesaj ve e-mail alıyorum. Bunların hepsinde çok güzel tepkiler var. Gittiğim her şehirde mutlaka beni tanıyan birisi çıkıyor ve ben bundan büyük mutluluk duyuyorum.
Bazen de yoğun ilgiden çok sıkılıyorum. Çünkü, insanlar beni gördükleri zaman çok şaşırıyorlar "gerçekte sen bu olamazsın, o motoru nasıl taşıyorsun, çok zayıfsın" gibi tepkiler alıyorum.
Ama genelde insanlar hayran dolu gözlerle bakıyor ve tebrik yağdırıyorlar. Çok guzel bır duygu bu.
Umarım beni görüpte yarışlara katılan bayan sayısı artar. Bu sporda bizde varız ve bayanlarında bu sporda başarılı olabileceğini tüm dünyaya göstermek istiyorum...
MD: Peki trafikte motosiklet kullanırken karşılastıgın zorluklar var mı ?
SU: Her motosiklet kullananın karşılastığı zorluklarla her gün bende karşılaşıyorum. Bırde bunların yanında bayan olmamın sonucunda yaşadığım zorluklar var. Bunların en başında sözlu taciz ve ışıklarda durunca elle taciz gibi zorluklar başta geliyor. Diğer araç sürücüleri bayan olduğumu anlayınca şaşırıyorlar. Bazıları panik yapıyor ve direksyonu üstume kırıyorlar. Benimle konuşmaya çalışırken dikkatleri dağılıyor, şeritten çıktıkları bile oluyor. Hepsı benimle yarışmak istıyor. Birçoğu tanışmak istıyorlar, şaşkınlıklarını saklayamıyorlar.
Özellıkle uzun yolda durduğum her benzinlikte birçok insanla konuşuyorum. Ama bu yoğun ilgi beni çok mutlu ediyor. İnsanların ilgisini çekmek güzel ama keşke bu kadar panik yapmasalar. Çünkü trafikte diğer sürücülerin farketmediği bir çok bayan motosiklet sürücüsü var.....
MD: Ailen bu konuda seni destekliyor mu? Karşı çıkan oldu mu ?
SU: Babam doktor. Daha önce acil serviste çalışıyordu. Sürekli kaza yapan motorcuları gördükçe beni arıyor "Kızım binme artık yeter ! Aldın hevesini, satalım motoru" diyordu. Sırf motosiklete binmiyim diye çok hayalini kurduğum arabayı aldı.
Fakat o da motosikletin bende heves olmadığını farketti ve şu an birşey demiyor. Daha doğrusu kullanmamı istemiyor fakat benim dinlemiyeceğimi bildiği için sesini çıkartmıyor.
Ailemden karşı çıkan yok. Fakat destekleyende yok ! Yarışlara bile coğu zaman gizli saklı gidiyorum. Annem hergün evden çıkarken yemin ettırıyordu. Yarışlara katılmamı istemıyorlar fakat bana da söz geçiremiyorlar. Çünkü onlarda biliyor ki; Bende ki motosiklet aşkı heves değil... ..
MD: Yarışlarda yaptığın dereceler ve başarılarından söz edermisin.
SU: Açıkcası daha cok yeniyim. Pek yarış tecrübem yok ve yazın son aylarına denk geldiğim için sadece 2 yarışa katılabildim. İlk yarşsa gititğim zaman rakiplerimi görünce yarım saat kilitlenmiştim. Konuşamadım, elim ayağım titredi. Kendimden bu derecede başarı beklemiyordum. Fakat başardım ve umarım devamı gelir...
Konya da Telat Can anısına düzenlenen motodrag yarışında standart 1000-1300 cc kategorisinde 1.lik, onur konuğu olarak katıldıgım 24-25 temmuz Ödemiş motodrag festivalinde ise standart 1000-1300cc kategorisinde 2.lik kupası kazandım.
Çok iyi bir başlangıç yaptığımı düşünüyorum ve önümüzdeki sezonu iple çekıyorum... ..
MD: Hiç kaza yaptın mı ?
SU: Çok büyük bir kaza geçirmedim. Ama elbette ki her motorcu gibi ufak tefek düşmelerim oldu. Çanakkaleye bu sene okulum için geldım .Çok rüzgarlı bir şehir 3-5 kez ışıklarda beklerken motoru rüzgardan tutamayıp düşürdüğüm oldu Ne de olsa yaklaşık 200 kiloluk motoru bir bayan olarak taşımam çok zor. En gülünç bulduğum şey ise motoru düşürdükten sonra yerden kaldıramayışımdı En büyük olarak tabir ettiğim kazamı 5 Kasım 2010 da annemin doğumgünün de yaptım. Anneme hediye almak istiyordum. Bunun için merkeze iniyordum bu sırada arabanın biri şehiriçinde benimle yarşsmaya çabaladı ve sözlü tacize başladı.Daha sonra ondan kurtulmak için sağ şeride geçtim, daha sonra yine yanıma geldi. Sağ şeritte park halinde duran kamyoneti farkettim fakat arabada tamamen sol tarafıma bitişik şekılde geliyordu. Manevra yapmama imkan yoktu. Kamyonete yaklaşınca arabayla kamyonet arasındaki yaklaşık 1 metrelik boşlugu farkettim ve ordaki boşluktan geçebileceğimi düşündüm. Motorun önünü soktum fakat o da panik yapıp sağa kırınca kamyonetle araba arasında sıkışıp dengemı kayberek düştüm. İlk çarpışımda motoru bıraktım, iyiki de bırakmışım çünkü daha sonra motoru öndeki arabanın altından çekici çıkarttı. Yaklaşık 1 saat uğraştılar. Şanslıydım; sadece bileğim çatladı ve 2 el parmağım çıktı.
Kendıme kızıyorum çünkü her zaman taktığım eldivenlerimi o gün takmamıştım. Belki eldivenlerim olsaydı hiç zarar görmeyecektim. Fakat bu kaza bana ders oldu. Bundan sonra ekmek almaya bile gitsem tam koruma olmadan motora binmem. Bu çok önemli ;tüm motorcu abilerime, ablalarıma, arkadaşlarıma söylüyorum "Lütfen korumaya önem verin. Hiç değilse geride kalanları düşünün..
MD: Ne kadar süre motosiklet kullanmayı düşünüyorsun ?
SU: Açıkcası motosikletin hayatımda hep olacağını düşünüyorum. Bu aşktan öte bir şey.Aynı zamanda trafikte büyük kolaylık. En sevdiğim motorlar ise scooter lar
Supersport motosikletlerin şehır içinde çok tehlikeli olduğunu düşünmeye başladım. Ve de artık dikkat çekmek istemiyorum. Bu yüzden motorumu evimin salonunda baş köşeye koydum .Üzerıne de bır dantel örttüm. Tam kız işi oldu yani
Şehiriçinde ulaşımımı arabayla ya da hava güzel olursa Honda Today ile yapıyorum. Üstelik çok ekonomik, büyük makinalar gibi fazla yakıt tüketimi yok. Özellikle benzine yapılan son zamdan sonra R6 daha çoook dantelli duracak gibi duruyor İleride nasıl düşünürüm bilmiyorum ama şu an motosikleti hiç bırakmayacak gibi duruyorum
MD: Motosiklet dışında nelere ilgi duyuyorsun ?
SU: Latin danslarıyla ilgileniyorum. Bölümüm dolayısyla sürekli müzikle iç içeyim. Doğa adında çok şirin bir köpeğim var. Çoğu vaktimi onunla oyun oynayarak geçiriyorum. Tabi derslerden zaman kalırsa Bu dönem fitness a başlamayı düşünüyorum çünkü pist yarışları drag gibi değil. Ağır disiplin ve kondüsyon istiyor. Bu da bende olmadıgına göre işim çok zor Pistte ikinci turdan sonra kollarım titremeye başlıyor. İyi bir yarışçı olmak istiyorsam galiba çok çalışmalıyım
Bunların dışında lisanlı voleybol oyuncusuyum. Yabancı dile karşı yoğun bir ilgim var. Şu an japonca kursuna gidiyorum...
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Uploaded with ImageShack.us
Röportaj: Hakan DİNÇER
Motordelisi.com kaynak gösterilmeden alıntı yapılması yasaktır
MOTORDELİSİ.COM SİTESİNDEN ALINTIDIR....
Alıntı
kazasız belasız günlerde 
s_su_s Nickli Üyeden Alıntı
araba aldık.Honda Dylan vardı bendede full dolu 
