Selamlar, saygılar...
Yeni araç için tekrar konu açmayım dedim konunun sonuna ekledim ama beceremedim sanırım
1950 model antika bi babanın 1992 model oğluyum. ilk arabası 40 yaşında aldığı 26m ford olan ve ona 3.6 v8 (fındık8)yükleyen bi adamın yani. hayal meyal de olsa hatırladığım ilk arabamız ise 1971 model bir malibu idi. ki onun hakkında da hatırladığım şeyler döşemelerinin kırmızı olması ve sileceklerinin kaputun altına giriyor olmasıydı. sonrasında da bi iki amerikan daha aldıktan sattıktan sonra 230e aldı ve şuan gayet mutlu
gelelim bana...
Daha lise 1 e giderken aldığı ve "bu senin artık" dediği ama arabanın far ampullerini bile değiştirmeme izin vermediği bir arabam olmuştu. Araba sürmeyi sadece klavyeden başaran bi insandım. Arabayı haftada 3-4 kere yıkayarak öğrendim ben araba sürmeyi...
Hep filmlerdeki gibi babam otursun yanıma bana araba sürmeyi öğretsin isterdim. Arabayı yıkarken camdan izlerdi sürekli. Gördüğümde ise içeri çekilirdi çaktırmadan. Arabanın ilk yılları tabi 15-16 yaşımdayım yaşımdayım klasik, tek kapı, direksiz, turuncu-siyah bir tek kapı arabam var. benden mutlusu var mı?
İlk biriktirdiğim parayla ehliyet alıcam dedim ona valide hanım el attı. Aldık ehliyetimizi de. Gaziantep elektronik kazandım ama bi hayli uzaktı Ankaraya. Ben arabayı istiyodum onlar akılları bende kalacağı için vermek istemiyorlardı haklı olarak. 800km yol az değil. Ev ile aramızda neredeyse her telefon konuşmasında araba konusu açılıyordu. Ben istiyordum onlar vermiyordu kızı
Yapamadık Antepte. Geldik Ankaraya baba ocağına . Tekrar hazırlandık üniversiteye tabi bu arada aracın baya canına can katıyordum ben hevesle
araba serüvenime ise babamın "ilk araban bu olucak" diyerek 2004-2005 yılında 1976 model bi manta alması ile başladı.
hiç tamirci yüzü görmeyen arabanın sırrını veriyorum ; antika baba
artık kapotra boya istiyodu manta bursadan spoilerımızı istedik biraz gecikmeli geldi ama geldi eksik de olsa kaporta boyadan çıktık.
arabam işte şimdi tam olarak istediğim gibiydi ancak 8 sene olmuştu beraberliğimiz oldukça sıkılmıştım
Sattık bizim oğlanı bursaya . son fotoğrafı da bu bendeki
Astra gsi işlemeye çalışırken bizim antika pedere karşımıza gri bi kutu çıktı.
Satıştan 2 gün sonra sanayide bi 106 ile karşılaştık babam kasasına temizliğine vurulmuştu. Kazasız boyasız hatasız bi 106 quicksilverdı. Babam kasacıdır. Mantayı da marşına basmadan almıştı mesela. Babamla arabayı inceledikten sonra göz göze geldik "beğendin mi?" dedi . beğenmedim almayalım demek hakaret olurdu araba çok temizdi. Benim antika babam da çok beğenmişti. "Beğendim Baba olur" dedim.
Ertesi sabah noter...
jant kapaklarını boyadık süsledik püsledik.
Isınamadık zaten birbirimize hiç. Arkadaşa sattık hatasızı
Sonra başladım donanımlı giderli bi araba bakmaya. gc8 ler alıp başını gitmiş, 1.8t s13 nissanlar da aynı şekilde. Ya yine hurdacılık yapıp dökük bi 87model 3.20 + alıcaktım ya da Rwd sevdamdan yine vazgeçicektim. Soduk soruşturduk . Manta dolayısıyla tanıdığım bikaç abime söyledim. Araba arıyorum üzmesin, gitsin diye. Astra gsi bak dediler. Bulduk hacizli çıktı, bulduk motor sorunlu çıktı, bulduk içi yırtık... Dedim böyle olmayacak. İstediğim arabaya gücüm yetmiyo gücümün yettiği de istediğim gibi temiz değil. Abilerimden birisine dedim; "Abi ben Astra gsi arıyorum. Ama motor sorun çıkartır diye de aklım gidiyo. Bana bi araba öner bildiğin. bütçem şu" dedim. İsmail abi sağolsun yardımcı oldu sezgin abinin numarasını verdi. Gebzede araba git bak hoşuna giderse al dedi. Hemen aradım dedim. Bana arabanın göze batan yerlerini söyle abi süslemeye gerek yok ben almaya gelicem arabayı. Ben geldiğimde sürprizle karşılaşmayım . Sağolsun tek bir tuşu bile fotoğraflarda gördüğümden farklı çıkmadı
Sezgin abiyi tanıyanlar vardır elbet tanımayanlar için anlatıyım. 2014 model ama 94 astra gsi yapan adam. Araba toplamıyor araba yapıyor... ve ben arabayı almaya gitmeden bana dedi ki
+Yarın gelme 2 gün sonra gel çamurluğunu değiştiriyim çok macun var düzgün değil. Kaputta boyanması gereken yerler var oralarını yapıyım. Kısa şanzıman var ama ötüyo isteğine kalmış o da istersen bunu bu şekilde al istemezsen orijinalini takıyım dedi.
Bu cümleyi başka kimseden duyamazsınız eminim. Varsa da istisnadır. Ben Gebzeden iki tane adam gibi adam kazanmıştım, onlarda nacizane bi kardeş...
Neyse gece 3 de çıktık yola sabah indik gebze otogara. Sağolsun topladı sezgin abi beni ordan ama ortada daha astra yok. Öyle bi omeganın içindeyim ki sanki yetkili servise ilk 10.000 bakımına gelmiş. Geldik dükkana astranın yanınaa. İstemsiz bi şekilde noter yakın mı abi dedim.
Arabanın anahtarlarını verdi takip et beni dedi. Şimdi araba tam olarak benim değil merak da ediyorum. 75 hp quiksilverdan inmişim. Net 2 katı güçte bi araba. Yavaşladım biraz ara oldu döşemeye değdirip çektim pedalı. O an aşık oldum işte arabaya. Gittik dükkana satışımızı aldık çıktık yola buradan sonrası eski konu işte...
Hikaye tadında yaptım tekrar konuyu . Umarım okurken sıkmamışımdır. Bi kusurumuz olduysa da affola...
biraz önce çook uzun bi hikaye tadında bi konu yazmıştım ama okunmayacağını düşündüğüm için ve sizi sıkmamak adına sildim
DEMİŞTİM YENİDEN YAZDIM
1976 Model bi Opel Manta ile araba serüvenine başlamış 1992 model bir gencim. 8 sene kullandığım ihtiyarı sıkıldığım için sattım. (gözüm yok tabi ama keşke satmasaydım da biraz daha harcasaydım) Neyse ki değerini bilen bir doktor abime sattım da gözüm arkada değil.
2000 Model bi 106 quiksilver aldım sattığımın ertesi günü. hatasızdı boyasızdı ama boş modeliydi. o da gitti pek ısınamamıştık birbirimize zaten.
Hızlı bir şey istiyordum artık, Almandan da vazgeçmek istemiyordum tabi. Biraz araştırma yaptım. Bir Astra Gsi buldum. Sordum soruşturdum. Alınır dediler, referans oldular, gittim, aldım.
konuyu ilk aldığımda açacaktım ancak yapılacak çok işi vardı...
10 yıllık maymuncuk tornavidam ile başladım işe olmazsa olmazdı. emeği büyük
plakayı ruhsatı sigortayı her şeyi verdik emniyete geldik sanayiye. Rot balanstı, filtreydi, yağıydı, suyuydu derken şanssızlık işte... Ufak bi kazamız oldu. Belki de saniyelerle kurtardık. Haklı olmama rağmen ne plakam var, ne ruhsatım, ne de sigorta poliçem... Bizde hasar yoktu, karşı taraf da suçunu kabul edince anlaştık, gittiler...
Pasta cila ile işe başladım.
Amyant sargı işsizlikten ve biraz da görselden dolayı. c20xe nin gönlünü hoş tutmak lazım sfi kutumuz da tek parça .
yine bi boş zaman değerlendirmesi yapıp farları kararttım
baktım yine çok sessiz oldu araba kıydım paraya aldım varexi ( öğrencinin varex i çakma olur bakmayın öyle )
Geldik Karabük'e okula.
derken karabükten ve yüksek gezmekten sıkıldım tabi.
Geldik Ankaraya aldık 5lik eibach larımızı. Hemen sanayiye...
Arabayı basmaya giderken ben (TEMSİLİ DEĞİL)
Yaylar için numaratörden sıra alıp beklerk... şaka şaka 94 astrayı 94 astra yapan aynalarımızı taktık. koyduk yanına da viskiyi aldık fotoğrafımızı
Sonuç mutlu ediciydi. sadece önleri basabilecek kadar zamanım oldu. Arkaların yaysız da güzel durduğunu öğrendim Kafa spec gezmeye başladım. Sertlik ayarlı sarı konileri taktık arkaya önler tabi fabrika spec (param yetmedi de diyebiliriz )
Döndük geri karabüğee. herşey iyi güzel hoş derken ansızın kafayı eğdi araba...
aldık 3.5 bar depo içi pompamızı devam ettik yolumuza
sonra dönüp dedim ki "bu araba hiç gergin durmuyo nası yapsak bilader?"
taktık stepneyi aldık jantı kucağa çıktık balkona. tek stepne var tabi tek tek sök tak sök tak 6 saatimi aldı vicdansız
sonuç yine yüzümü güldürdü. gunmetalden daha farklı bi gri vardır benim hep kullandığım simli ve gece siyah gündüz gri olan )
ödülü haketti evlat. çok yakışıklı olmuştu
göstergesiydi, elektrikli sunroofu, elektrikli aynası, amortisörü, yayı, varexi, ön takımı, yağı, suyu, antifrizi derken yine alamam dediğim gsi parasına geldi.
ha n'oldu? En azından malımın ne olduğunu biliyorum.
Arabayı aldığım Abilerimden de Allah razı olsun dedikleri gibi ciğeri tertemiz oğlanın. 6 ay oldu alalı benzin pompası dışında hiç üzmedi beni ( o da benim eşekliğim benzin ışığı yanarken gazlanmamalıymış )
Yapacak başka bişey kalmadı görselde. Kaporta boyadan sonra görüşmek üzere
Hikaye tadında yaptım tekrar konuyu . Umarım okurken sıkmamışımdır. Bi kusurumuz olduysa da affola...
Saygılar.
Ve yeniden ben
Aracı alma maceram bu sefer çok değişik oldu...
bi arkadaşım 34SUK34 plaka 220 coupe için pazarlık bitirip istanbula gitti. ben de elimde para ile salak salak dolanıyodum. bi e30 318is e niyet ettim bizimkiler ı ıh dedi. ben bu arada yoldayım tabi ankaraya gidiyorum. yolda arkadaşla konuşuyoduk dedi "tc vardı ya o satılık alırmısın ?"
bizimkileri ikna edersem neden olmasın dedim.
bu arada bizim suk dükkana geldi hayırlı olsun dediler arabayı incelediler. iyi güzel hoş herşey inceden tomcat i işlemeye başladım ben de.
baskıya dayanamayıp getir bakalım bi dediler hemen Recep ustaya gidip tc yi aldık dükkana geldik .
dedim araba bu bakın ben bu arabayı sevdim olursa güzel olur falan babama duygu sömürüsüne başladım. "bu yaşımda binmeyecem de ne zaman binecem vs."
Dedikleri son şey " Rover ı hiç tasvip etmiyorum . Ama düzgün araba almak istiyosan buyur" dediler. ertesi gün noter, sonra satışı bizde...
tabi bu konunun baya kısaltılmış hali baya hikayesi var tabi önceki araçlar gibi
Gelelim şuanlık son aracımızın fotoğraflarına
Gelinen nokte gerçekten akıl alacak gibi değil
Upgrade yaptıkça burda paylaşımını tekrar yapıcam.
İki arkadaş bi işe girdik bakalım. Ya imrenerek bakacaklar ya da onlar haklı çıkacak