Merhabalar,
Uzun yıllardır standart bir Citroën kullanıcısı olarak hayalini kurduğum bir araçtı Exclusive C5. Standart kullanıcı dedim, çünkü bana göre gerçek bir Citroën kullanıcısı olmak doğrusu bir Hydractive Citroën sahibi olmanın yolundan geçiyor. Nihayet nasip oldu, yakın çevremdeki insanların da nitelendirdiği üzere sonunda muradıma erdim.
Çocukluğumda nostaljik Citroën Traction Avant oyuncak ile başlayan bu sevda, ortaokul döneminde otomotiv dergilerinin zaman zaman klasik ve modern klasik sayfalarında gördüğüm Citroen DS, SM, CX, XM gibi kült modellerinin makaleleri ile pekişerek lise ve üniversite hayatımda ise internet üzerinden bilgiye erişimin verdiği kolaylıkla markanın tabiri caizse "Çöken-Kalkan" tüm modellerine karşı beslediğim sevdayı arşivleştirmeye ve günün birinde 'ama nostaljik ama modern' bu aileden bir otomobile sahip olma hayaliyle beni günümüze kadar getirdi.
Aslında ülkenin son zamanlardaki ekonomik durumu, genel moralsizlik modundan çıkıp burada sahip olduğum araç ile ilgili bir konu açıp açmama noktasında çok gidip geldim. Neticede kimsenin tadı yok, sahip olduğumuz otomobillerle ilgilenmek, onarımını yapmak, hayal ettiğimiz aftermarket ürünler almak v.s. çok ama çok zor bir hale gelmeye başladı. Ne olursa olsun silkelenip, arada hobilerimizin de olduğunu hatırlayarak günlük hengameden uzaklaşmak ve bir konu açmak istedim. Belki başka Citroën sevdalıları ile de burada denk gelir ve bilgi alışverişi yapma şansına ulaşırız.
Önceki araçlarımın bir kısmının burada konusu var, incelemek isteyenler için aşağıya link bırakayım;
http://www.techturkey.com/forum/otom...ive+zenith+etc
C2 ile başlayan Citroën serüvenimdeki ikinci araç olan C3'ü satmaya karar verdikten sonra arada C4'ü atlayarak (birkaç kez kullanmıştım ve hemen hemen aynı paraya C5 alınabiliyordu o dönem) direk C5 bakmaya başlamıştım. Hayalimde tabi ki 2.0HDi Hydractive bir C5 vardı ancak o dönem bütçemi bir hayli aşıyorlardı. Ben de aklıma yatan bir C5 buldum, C3'ü bir yakın arkadaşım istiyordu. Anlaştık, ona verdim ve ertesi gün dostum @taytay ile İstanbul'a C5'i almaya gittik.
3.Citroën'im; 2011 Citroen C5 1.6 e-Hdi Dynamique.
Bu aracı 86.000km'de iken aldım ve bilfiil tam 100.000km kullanarak 186.000km'de iken sattım. Aslında birlikteliğimiz daha devam ederdi ancak aradığım C5'i bir anda İstanbul'da Nişantaşı'nda ilanda görünce ve tesadüfen ben de işim icabu İstanbul Tuzla'da olduğum için şansımı denedim. Aşağıda gördüğünüz gri C5'e ilan açtım ve ertesi gün yeni sahibine gitti... Ben de daha da aşağıda göreceğiniz beyaz C5 için Marmaray'a atlayarak Şişli'nin yolunu tuttum.
Ama öncesinde gri C5'e değinmeden yapamayacağım. Çünkü çok güzel bir otomobildi. Birkaç fotoğrafını eklemek isterim;
2019 yılı Nisan ayı, İstanbul Ataköy'deki Mersa Citroen yetkili servisinde kayıtlarına baktıktan sonra ekspertize geçtiğimizde,
Aldıktan sonra geçen 3 yıllık zaman zarfında çeşitli ağır bakımlar, egzoz ucu değişimi, 3M metalize cam filmi uygulaması, spacer uygulaması (FG), 18" Citroen C5 Atlantique jant takımı gibi ıvır zıvır kafama göre bir takım değişiklikler yaparak sorunsuz bir şekilde kullandım.
Zaman içerisindeki farklılıklarına ufakça bir göz atalım;
Bu araçla Türkiye'nin yarısını dolaştım, işim gereği zaten her hafta seyahat ediyorum ve kullanımı çok keyifli, geniş, konforlu bir otomobildi.
Geleneksel ancak tam bağımsız bir süspansiyon sistemine sahip (bu motor ve donanımda Hydractive süspansiyon yok) ancak kendi sınıfı içerisindeki en konforlu, en çok salınan yaylanan araç diyebilirim. İlerleyen süreçte bunlara daha detaylı değiniriz.
1.6lt hacim, stok 112hp gücüyle cüssesine göre görece yetersiz motoru ve robotize şanzımanı ile bazen can sıksa da, MCP(yarı otomatik) şanzıman kalibrasyonu, yazılım, düzenli/kaliteli malzemeler ile bakım ve biraz da özenli kullanımla ben onu gayet keyif alınabilecek bir hale getirmiştim.
Bu aracı andıktan sonra, gelelim yerini alan mevzubahis diğer C5'e;
Aralık 2021, ekspertizden bir kare. Yapılacak ufak tefek eksiklikler var, arka sağ park lambası ampulü de patlak evet..
Devamı gelecek...