Hayırlı olsun Kaan,tavan ve direkler dahil boyatman çok iyi olmuş. Mevsim olarak da güzel zamana denk geldi güle güle kullan
Hayırlı olsun Kaan,tavan ve direkler dahil boyatman çok iyi olmuş. Mevsim olarak da güzel zamana denk geldi güle güle kullan
Abi güle güle kullan arabanı. Elinin dokunduğu araba hayat buluyor resmen. Tavan için folyo kısmını ilk görünce inşallah boyanmıştır diye içimden geçirdim öyle de olmuş mis gibi de olmuş. Herkesin bundan adam olmaz diyeceği arabaların doğru ellerde doğru uygulamalarla nasıl kendine geldiğinin kanıtı. Kötü araba yoktur. Bakımsız araba vardır.
Volvo S60 / Volvo C30 / Mercedes - Benz Citan (O Artık Başkalarına Yar Oldu...)
Sen bir de kaput altını gör :S Kaputun astar zımparasını yaparken kaput altı mahvolmuş. Akşam uzuuun süre onu temizledim.
Arabayı aldım ama foto çekme fırsatım olmadı, genel olarak beğendim. Tabi silecek memelerinden bir tanesini kırmamış olsalar daha memnun olurdum illaki.
Neyse manayla solmuştu renkleri onları da söküp boyadım. Şimdi tamponun alt kısmındaki siyah kısımlar, jantlar, aynalar kaldı boyanacak. Ufak ufak yaparım onları.
Tam olarak istediklerimi yaptığımda güzel bir araç olacak sanırım
kulaklarım çınladı
kötümü oldu :P
iyi günlerde kullan.
microhatch C1 ist.park 3:00,54
https://www.youtube.com/watch?v=C1K8fwGhcsA
https://www.instagram.com/c1_bvb973/
Yok abi sen can'sın. Fikirlerine her zaman saygı duyuyorum, forum ortamından tanıştığım güzel insanların arasında yerin her zaman ilk sırada. Diğer kulağı çınlayacak kardeşim de @KoramiraL
adını anamadığım güzel arkadaşlarım da var elbette.
Boya işi cok mantıklı gercekten binici kişi boyanmasını tercih ediyor, boyanmadan onceki fotografları ve boyama asamasının fotografları mevcut oldugu için bence hiç sorun değil. Bu konuları arac satısında referans olarak cok rahat kullanabilirsin bence. Fotografları merakla bekliyorum. Bisiklette hayırlı olsun kazasız belasız.
Bu yakıt ve araç fiyatları ile araç almak ve kullanmak zenginlik göstergesi oldu. İhtiyaç olmadıkça binmiyorum artık binmeyeceğim de.
26 TL den yakıt almak işime gelmiyor ve beni rahatsız ediyor. Mesele alabilmek alamamak değil, akaryakıta ederinden fazla ödeme kısmı sorun.
Yukarıdaki elektrikli bisiklet ile işe geldim bu gün mis gibi. Yağmur soğuk olunca da servis var onla devam.
Araçlarla ilgili açtığım konuların ekmeğini yedim gerçekten, ama hak ediyorum da, yaptığım çoğu şeyi paylaşıyorum. Satacağım zaman al hocam şu linki oku sonra konuşalım diyorum.
1. ya da 2. link attığım genelde aracı gelip alıyor son 3 araçta sekmedi bu durum.
c5 den sonra araba değiştirir miyim bilmem ama c5 in sunduklarını sunacak araçların fiyatları beni çook aşıyor, o yüzden mantıksız bir hareket olur gibi geliyor şimdilik.
Vakit bulamadım henüz istediğim seviyede temizlik yapıp fotoğraf çekmeye, haftaya muhtemelen daha müsait olacağım.
O kadar doğru bir noktaya değinmişsiniz ki, aynı şeyleri ben de sürekli düşünüyorum. Zaten bu fiyatlara sunduklarını tecrübe edince insan C5'ten vazgeçemiyor. Özellikle en dolusunu (sizin c5'iniz de kendi kasasının en full versiyonu) ve nispeten de geçmişi düzgün bir c5 denk getirebiliyorsanız şu zamanda çok şanslısınız. Kendi aracım adına konuşursam, benzer donanım özelliklerine sahip D segment yeni bir araç şu anda minimum 1 milyon 500 bin TL civarında. Isıtmalı/hafızalı/masajlı koltuğundan akustik çift camlar ve ekstra yalıtıma, hydractive süspansiyonundan adaptif bixenon farlarına... Yeni/sorunsuz/ruhsuz araç mı yoksa biraz tutulmayan, eski ama size çok şey sunan araç mı? Sözkonusu araçlar geçmişten günümüze otomotiv sektöründe mihenk taşı sayılabilecek yeniliklere ve çılgınlıklara imza atmış bir markanın temsilcileriyse ben hep ikinci tarafta yer almayı tercih ediyorum.
Aracınızı güle güle kullanın. İçi/dışı aynı renk ve donanımda, birebir aynısından (2.0 Hdi 6 ileri manuel) Edirne'de bir tane vardı 2017'de, o arabaya arkadaşımla çok niyetlenmiştik. Kilometresi de henüz 60 binlerdeydi. Bu araç acaba o araç mı diye düşünmeden edemedim.
︽ Origins
Since • 1919
Citroën Heritage
◎2011 X7 Citroën C5 2.0 HDi 163 Hydractive3+
Ben citroen genel olarak seviyorum. Geçmişte çok az kişinin bildiği xsara nun vtr ını alıp bindim.
Sonra c4 ümüz oldu. Sonra c5 im oldu bu konudaki arabanın aynısı dışı gri içi siyah kombin olanı. Sonra c2 oldu ve şimdi yeniden c5.
Geçen gün corolla 50. Yıl yüksek model bir araç ile Bursa sakarya yaptım. C5 i konfor rahatlık yakıt vs aradım.
C5 özellikle mk1 makyajlı olan yani bu konudaki araç güzel bir araç. Fayda maliyet noktasında ben alternatifini göremiyorum açıkçası. Az önce bir c2 gördüm 152 bin yazmış. C2 nerede c5 nerede. 2 sine de sahip olmuş ve tecrübe edecek yorum yapacak kadar km yaptığım için rahat yazıyorum kesinlikle aynı rakama c5 c2 yi ezer geçer.
Tüketim olarak da c5 makul kullanımda üzmüyor. 1400+ ağırlığa rağmen 1900 km ortalamam halen 5.2 lt. Full şehir içi olsa yine 7 nin üstü olmayacak.
Bunların hepsini üst üste koyunca 2. Defa c5 almış olmam kendi adıma çok yerinde bir karar oldu.
Böyle güzel arabaların piyasa tabiriyle "tutulmaz, çok yakar, parçası yok" şeklinde yaftalanması bizim gibi son kullanıcıların işine geliyor.
Bir kere şartlar yüzünden zorunda kalıp satmıştım umarım bunu satmadan güzel güzel bineriz.
xmax için varyatör bakımı olark baga+sıyırıcı değiştirmiştim, fakat bu bakım ilk kalkıştaki titremeye bir türlü çözüm olmadı. Motor 3000 dd ya kadar manasız titriyordu.
Motorsiklet parçalarının neden bu kadar manasız pahalı olduğunu çözemedim, bir sissy bar mesela 3k nasıl olabiliyor aklım almıyor.
Varyatör-kayış orijinal ürünler ciddi anlamda pahalı olduğu için, monero marka varyatör ve kayış satın aldım.
Yaklaşık 3 katı kadar fark var orj ile yan sanayi arasında. Genel olarak yapacağım km'yi göz önüne alınca orj. gereksiz pahalı olacağını düşündüm.
Bu arada motorun debriyaj yayından dolayı bir tamirci ziyareti oldu.
Dün varyatör kapağını sökerken yine şaşırtmadı yurdum ustaları maalesef.
2 tane cıvata gevşek, düşmemiş ama gevşek kalmış. Bu tür durumları hiç sevmiyorum gerçekten.
Bir de grenajın ön kısmında kenarda duran led lerden gündüz farı yaptım, kısa lara bağladım bunları. Kısa lambalar sürekli yanıyor, 50cc varken bunları iptal etmiştim ama bunda etmeyeceğim. Sadece çektiği yüksek akım yüzünden Led far ampülü ile değiştireceğim.
Bakım vs o kadar zaman harcıyorum düzgün 2 foto çekmeye elim gitmedi bir türlü.
İdareten bir foto, fena olmadı gibi, bunların beyaz olanını alıp değiştireceğim.
Varyatör bakımına gelirsek,
Gelen parçalar,
Üzerinden çıkan varyatör pervanesinin 1 kanadı kırık, belki de titreşimin en büyük sebebi bu noksanlık.
Varyatörün içindeki bagaların yönleri değşimesin diye platik bir boru sıkıştırıyorlar, yerine oturturken bunu çıkartıyoruz.
Çıkan kayış bando marka, sıfır malzeme iyidir diyerek yenisini taktım.
Üstteki parçalar sıfır, alttakiler motordan çıkanlar.
Güzel görüntü
1200 dereceye dayanıklı tutukluk önleyici gres,
Şunlar da montaj esnasında kullandığım malzemeler.
svitol olan ptfe teflon rulman vs yağlayıcı.
Sıfır varyatörümüz,
İzlenimler,
İlk marşta daha rahat marş aldı motor, kısa bir tur attım geldim. Titreşim inanılmaz azaldı, rolanti vs daha stabil eskiden az da olsa oynuyordu ama şuan çakı gibi sabit. Beklediğim faydaı görmek sevindirici oldu.
Dün az bir fırsat buldum ve temizledim motoru, 1-2 kare fotoğrafa da çektim.
300 km kadar yol yaptım sanırım. Genel olarak kıyaslayacak kadar motor tecrübem olmasa da, ağırlık haricinde bir sorun görmedim. Ona da sanırım alışıyoruz.
1.73 boyum, ışıklarda parmak uçlarımla duruyorum bu pek iyi olmuyor işin gerçeği. Ben heves ettiğim için bunu aldım ama sele boyu daha alçak bir maxi (varsa) daha uygun olabilirmiş.
Sele konforu için hep olumsuz bahsedilmiş ama bence o kadar büyük bir sorun yok, tabi ben genelde kısa mesafelerde biniyorum, şöyle bir 100+ km yapsam fikrim değişir mi bilemedim.
Motor işlerine yeni yeni giriş yapıyoruz, ekipmanı / yedek parçası arabaya göre çok pahalı, küçük bir örnek gireyim araya, debriyaj balatası üzerinde 3 tane yay var 1x2 cm lik bir yay.
Tanesi 130 TL serviste. Bana fahiş geldi, ama normaldir belki de, dedim ya yeni yeni motorla uğraşıyoruz.
Varyatör / kayış / yağ bakımlarını kendim yapıyorum. Araba dan sonra bu işler lego sökmek takmak kadar basit, sadece ekipman lazım.
Varyatör somunları için darbeli somun sıkma / sökme aleti olmazsa olmaz mesela. Kalanı 1 yıldız ve 10 lokma ile çözülüyor.
Satın aldığımda üzerinde gelen varyatöre bakım yapmıştım ama titreşim maalesef beklediğim seviyede geçmedi.
Varyatörün pervanesinde de 1 kanat kırıktı bu da titreşime pozitif katkıda bulunmuş olabilir.
Her ne kadar eski varyatörün baga / ve sıyırıcıları değiştirmiş olsam da memnun olmadım.
Nette araştırırken f/p oluğunu düşündüğüm "monero" ürünlerini buldum. Orj ile aralarında 3x bazen 4x farklar var.
Bu yüzden şuan ürün için "iyi / kötü" gibi bir yorumda bulunmam doğru olmaz zira daha 100 km ancak yaptık yapmadık. Biraz km yapalım, söküp bakarım ne alemde yorum yaparım.
Ben ürünleri kalyoncu motordan aldım, sorunsuz ve iyi bir paketleme ile tarafıma ulaştı, memnuniyet verici bir ticaret oldu benim açımdan.
Bu pervane üzerindeki kanatçık nasıl kırılır çok merak ediyorum, ama bir şekilde kırılmış.
Varyatör üzeridneki hortum, bagaları tutan kapağın hareket edip bagaların yönünün değişmesini engellemek için. Varyatörün montajı esnasında o hortumu çıkarıyoruz.
Arka debriyaj grubunu 4 tane 13mm cıvata ve 1 tane de 21 mm lokma tutuyor. 21mm olan somun sökme ile sökülüyor.
Diğerleri debriyaj tasının rulmanını muhafaza etmek için.
Yağlayıcı ve vida sabitleyici olarak 3 ürün kullanıyorum. Bunlardan 1 tanesi 1200 dereceye kadar özelliğini yitirmeyen anti seize gres.
Daha önceki mesajıma da yazmıştık tekrar olsun, bu bakımı yapmadan önce motorun debriyaj yayları motorcu da değişti. Ben varyatr kapağını sökerken 2 cıvatanın nerdeyse düşecek şekilde sıkılmamış olduğunu gördüm. Bunun önüne geçmek için de cıvata sabitleyici kullanıyorum.
Bir de rulmanlar için araştırmalarım sonucu svitol denen PTFE (teflon) yağlayıcı bulup aldım.
Bu bakı sonrası rolantim daha düzenli hale geldi, motor hareket ederken daha rahat ivmelenmeye başladı ve titreşim azaldı, tamamen yok olmadı.
ki tek silindirli bir motor dan bunu beklemek de çok doğru bir arayış değil.
Şimdilik bu kadar, gelecek hedefler arasında grenajları rosso rubino yapmak istiyorum. 9. ay da muayene var, yetişirse muayene ile birlikte yapmak istiyorum.
Renk şu,
Konu KÖROĞLU tarafından (10-06-2022 Saat 08:44 ) değiştirilmiştir.
Pazar günü hava yağmurlu bir yere de gidemeyince gezmeye, dedim bari şu motoru kurcalayayım.
Elimde c2 den kalan led far ampulleri vardı onu takmak için grenajı söktüm, kısa far doğrudan işlemsiz oturdu. Uzun far için ufak bir işlem yaptım. İki far da led ve daha iyi aydınlatma ile hayatına devam edecek, bir de led olmasının bir faydası daha var klasik tip ampule göre aküye daha az yük oluyor.
Sonra yaptığım gündüz led lerini değiştireyim farklı bir şey yapayım dedim. C2 farının içine koyduğum ince neon led vardı, 2 tanesi üst üste tam o boşluğa denk gelince ortaya aşağıdaki gibi bir çalışma çıktı.
Sonra gösterge çerçevelerini renklendireyim istedim, kenarda duran neon pembe spreye gözüm ilişti. Onları da boyadım. Fotolarda turuncu pembe arası çıkıyor ama canlı görünce gayet şık oldu.
Arka stopların üzerinde güneş yanığı gibi kabarmalar vardı onları bir daha zımpara pasta yaptım, bu sefer çok daha iyi oldular.
Bir de motorun jantlarında kırmızı şeritler vardı onları da çıkardım böyle çok daha iyi oldu.
F1 çakar takmıştım görsel yoktu,
Grenajı söküp elektirk işlerini hallettim, ledleri yerine oturttum. Arkadan sıcak silikonla sabitledim.
Gösterge çerçeveleri,
C5 i aldığımda yağ su bakımı yeni olmasına rağmen yedek su deposunun içindeki sıvının rengi hoşuma gitmemişti.
Önce suyu 4-5 tur değiştirdim ama her seferinde suyun rengi berraklaşsa da istediğim seviyeye gelmedi.
Daha sonra taşırma kabını yıkadım ama yine istediğim şekilde olmadı.
Geçmişte muhtemelen patlayan bir yağ soğutucu yüzünden taşırma kabında kalan tortular soğutma suyunun rengini bozuyordu.
Parça birebir uyumlu şaseden aldık, hortumu kapağı her şey ok, sadece bağlantı braketi uymadı, onu da dert etmeden sabitledim.
Yağ soğutucuyu sökmek düşündüğümden kolay oldu, 3 tane 13mm 2 tane 10 mm somun ve 1 tane 13 mm cıvata ile sökülüyor.
Motor bloğu tarafı,
Soğutucu üzerindeki eşanjör (yağ ve suyun birbirine karışmadan dolaştığı parça) 1103L3 olarak sipariş ettim. yağ / su delikleri vs tam oturmasına rağmen.
1 tane vida yerinde ufak bir kaçıklık vardı, Toplam 4 vida ile sıkılıyor. Kaçı olan kısmı genişlettim, malzeme aluminyum olduğundan kolay aşınıyor.
contaların bastığı yerlerde ufak ufak paslar vardı, buraları temizledim. Gelen eşajnjörün içinden çıkan yuvarlak contalar uymadı, büyük geldi.
Sadece elips gibi olanları kullandım, tüm contaların altına çok ince bir katman sıvı conta sürüp topladım.
sol alttaki kısım genişlettiğim cıvata yuvası,
2 conta arasına da ince bir katman sıvı contadan set yaptım ne olur ne olmaz, işimiz garanti olsun değil mi.
mutlu sona doğru ilerlerken montaja hazır bir yağ soğutucumuz olmasın mıydı.
Yağ filtresini de manayla değiştirmiş olayım dedim, 1109.ck kodlu oe filtre aldım. İçinde purflux çıkıyor kutunun.
Her şey tamam on numara oldu derken, aşağıdaki parçanın ucunun kopmuş olduğunu fark ettim.
Parçanın ortasında conta yuvası var, conta parça üzerinde geldi, ama ön kısmı blokta kaldı. BLok su kanalına düşürmeden onu oradan söktüm aldım.
Parçayı da ucuna bir miktar sıvı conta sürerek yerine taktım, marş yaptım ve kendimi nette bu parçayı ararken buldum, zira blok bağlantısından su atmaya başladı.
Hani birine lazım olur mu bilmem ama bir firma buldum üreten, parçayı satan bir firma ile iletişime geçtim ve sipariş ettim.
Parça adı "YAĞ SOĞUTUCU BLOK GRİŞ FLANŞI - B20174" diye geçiyor. Siteyi de şuraya ekleyeyim,
Betto – Arac ve Ekipman Yedek Parcaları
Parça gelince yağ soğutucuyu yeniden söküp parçayı takacağım zira bu kısım blok ile yağ soğutucu arasında kalıyor ve o mesafeden işlem yapmak neredeyse imkansız.
Bu durumda ben kendim kaşınmış ve bu parçayı kırmış olabilirim, ama şu da var bu parça bir şekilde eskimiş, belki ileride bir gün kendini bırakıp su kaçıracaktı ve yolda kalacaktım ya da çok daha büyük bir motor arızasına sebep olacaktı.
Bu açıdan bakınca zamanı gelmeden yenilemek bazı noktalarda külfetli olsa da önlem amaçlı olması iyi oluyor.
Ne kazandık bu onarımda, daha önce yağ soğutucusunu canlı bile görmemiş birisi olarak söküp takmayı öğrendik, plastik aksamlara daha dikkatli davranmak gerektiğini öğrendik. 75 TL lik parça fiyatına göre güzel bir kazanım oldu
Hep söküp takacak değiliz arada keyfini de çıkarmak lazım.
Motor ile ilk defa ve tek seferden yaptığım en uzun km oldu bu sürüş.
Rota da biraz farklılık olsa da aşağıdaki plana sadık kalarak tamamladık.
Diğer motor Mondial 125 Drift L
Tabi ilk defa motorla bu kadar uzun yola çıkınca insanın tereddütleri de olmuyor değil. Kıyafet seçimi mesela hatalı yapmışım, allahtan yedek almıştım da donmadan geldik.
Zira rota da 1030 metre rakıma kadar çıktık, biraz yağmura yakalandık.
Bulutlardan az buçuk belli bir şeyler geliyor
Km yi 10 km falan sonra sıfırladım yol açıktıktan, zira yakıt alınca sıfırlamış olmak istedim. 270+ km yol yaptık,
sabah 10 gibi çıktık akşam 8 gibi döndük.
Yarın depoyu fulleyeceğim ona göre de bir yakıt tüketimi hesabı yapacağım ama ortalama 200+ benzin almasını bekliyorum.
Gelelim motorla yolculuğa, çıkarken tereddütlerim vardı, özellikle tecrübesizliğin verdiği korku ağır bastı açıkçası.
Virajları dönerken beraber gittiğim kişi tabi benden fersah fersah ötede tecrübesi olan birisi o gayet güzel dönüyor, her virajda mesafemiz açıldı haliyle.
Ki öyle eğlencesine bir yolculuk idi, muhtemelen basıp gitse o sakaryaya vardığında ben hala geyve de falan olurdum.
Xmax güzel bir aletmiş yormadı beni gerçekten, ama topraklı yollarda tekerle ufak olunca çok takur tukur hareket ettik. O kadar da olur.
Güzergah genel olarak düzgün yollardan oluşuyordu. 1 kere durduğumuz yerde yol kenarındaki çimene basayım derken yumuşamış toprağa basınca düştüm, ben atladım gerçi düşen sadece motor oldu.
bir kere de bir kavşak dönüşünde yerdeki çamura takıldım bi yalpaladım ama düşmedim.
Haricinde yol tecrübesizliği gerçekten kötüymüş, geyve- sakarya arası (Antalya yolu) kamyonların gittiği sağ şeritte tekerlek izleri var asfalt üzerinde, o izlere gelince alet saçma sapan denge kaybı yaşıyor ve 100 civarı hızlarda bu çok korkutucu oluyor, bunu sevmedim.
Ama haricinde daha yavaş akan trafiksiz yollarda özellikle doğançay yolunda (bol virajlı) çok keyif aldım. Bol virajlı yol motor ile kurulan ilişkinin ilerlemesi açısından da çok faydalı oldu.
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)