Akdeniz Ege Bölgesi Tatil Yöreleri ve Çadır Alanları hk. Bilgi Paylaşımı
Hepinize merhabalar, forumda bir benzeri olmadığını düşündüğüm için özellikle çadır alanlarına değinerek yeni geldiğim turum hakkında yazmak istedim. Yarın öbür gün bilmediğimiz rotalara gideceğimiz zaman da bilgi alabileceğimiz bir konu olmuş olur diye düşündüm.
Ben Tura Samsun'dan başladım. Samsun-Ankara-İzmir şeklinde devam ettim.
1.Gün Samsun-Ankara
2.Gün Ankara-İzmir
3.Gün İzmir-Urla-Şirince
3. gün aslında Çeşme-Alaçatı-Ilıca şeklinde gezecektik fakat hakim olduğumuz yerler olduğu için bilmediğimiz bir yer olsun dedik ve günü Urla'ya ayırmaya karar verdik Urla'da internette dönen popüler yerlere(karantina adası-malgaca pazarı-sanat sokağı vb.)(Karantina adası devlet kurumu imiş haliyle içeriye çalışanlar dışında kimseyi almıyorlar ) baktıktan sonra Çeşmeye gidelim bari dedik. O sıra sokaktan bir çocuk konuşmamız duymuş abi niye öyle diyorsunuz Urla'da güzel yer diye konuşmanın ortasına atladı. Bir kaç tavsiye aldıktan sonra Urla Altınköy Koyuna gittik.
Altınköy Koyu: Denizi çok güzeldi plajda bir tane işletme var. Kumsala hiç bir şey koyamıyor ama belediyenin koyduğu duş-tuvalet-kabin kullanılamayacak kadar kötü ve pis durumda olduğu için haliyle işletmeden yararlanmak zorunda kalıyorsunuz. Aldığı ücret kişi başı 20tl öyle büyük bir rakam değil.
Şirince-Selçuk: Selçuk'ta Efes Müzesi ve Antik Kenti, Antik kentte arabanızdan iner inmez cey ceyler size sarılıyor ve faytonla efes'in dışından en üste bırakmak için ısrar ediyorlar. Onlardan kurtulduktan sonra Efes Antik Kentine girebilirsiniz eğer her yerini görmek istiyorsanız Fayton mantıklı fakat benim gibi çok ilginizi çekmiyor ama gelmişken es geçmeyeyim derseniz Müze kartla ücretsiz girip bir bakınabilirsiniz.
4.Gün Şirince-Kuşadası-Gökova
Kuşadasına bu gelişimizde Davutlar Milli Parkına gitmedik fakat 15gün önce oradaydık, doğası harika envai çeşit hayvanla iç içesin denizi çok güzel (haftasonları çok aşırı gereksiz bir kalabalık oluyor). Hemen davutlar'ın yanında Zeus mağarası var bize arkadaşlarım özellikle gidin görün demişti biz gittik fakat göremedik çünkü polis kapatmıştı, ölen olmuş.
Oradan Gökova'nın Akbük koyuna geçtik yolu berbattı yeni ve binek bir arabam olsaydı arabama çok üzülürdüm(belki gerek yok deyip geri bile dönerdim). Akbük koyunda deniz yine çok güzel Doğa kamping de kaldık tesis genel olarak kötü duştan tuzlu su akıyor, bi su kesilir, bi elektrik kesilir falan böyle bir yer ama iskelesi var korkuluk falan yok direk denizin ortasında akşam rakı içmek için çok güzel bir yer tesisin yemekleri çok başarılı sadece porsiyonlar biraz küçük yani tekrar gitsem kalmak için farklı bir yeri tercih edip yemek içmek için oraya gidebilirim.
5.Gün Gökova-Fethiye Ölüdeniz
Sabah kalktık Gökova'dan Fethiye'ye indik. Normalde ilk planda Bodruma gidecektik fakat 2 senedir Bodruma da gittiğimiz için kaldırdık listeden Fethiye'ye sürdük.
Ölüdeniz'de otoparktı plajdı vs. ödediğim paralar nedense bana dokundu Bodruma pahalı derler fakat karşılığında hizmet alırsın adam sana doğru düzgün bir hizmet ve ürün satar o paranın ederi hem ürün hem hizmettir. Fakat bu ölüdenizdeki abilerimiz doğru düzgün hizmeti vermeden doğru düzgün ürünü ortaya koymadan parayı almanın peşine düşmüşler o beni çok rahatsız etti yoksa Bodrum'dan veya Kaştan pahalı değil ama ödediğim para karşılığında aldığım ürün ve hizmet beni hiç tatmin etmedi hem yiyecek içecek olarak hemde genel tesis kullanımları. Bir daha gideceğimi sanmam. Ölüdeniz'de deniz zaten çok güzel çarşaf gibi buna bir şey yazmaya gerek duymuyorum.
Denizle alakasız yerde kalan Doğa Kamping diye bir yer daha var yolu tek şerit giderken tesisi arayıp haber veriyorsunuz ki araba salmasınlar yola öyle bir yerde, dağın tam ortasında kalıyor doğası çok güzel sabah güneşi vurmuyor direk gölgede kalıyor sabah ki havası benim çok hoşuma gitti. Tesisin eksikleri var ama Ölüdenize gidilirse parasını hak eden ellerinden geldiğince hizmet vermeye çalışan tek işletme(benim denk geldiğim).
6.Gün Fethiye-Kaş
Sabah Fethiye'den çıktık, Kaş Kamping'e geldik tesis ve sağladığı imkanlar çok iyi. Ben ilk defa bu tarz çadırlı vs. bir tatil yapıyorum en gelişmiş olanı buydu ortak kullanımda mutfak buzdolapları vardı. Denize sıfır kayalıklardan giriyorsun güzel bir tesisdi. Kaş'ta koyların hepsini gezdik Patara-Kaputaj-Hidayet-Akçagerme vs. hepsi çok güzeldi ve aynıydı yani sırf bunlar değil denize girdiğimiz her yer aynıydı ve hepsi bedava belediye hepsine sahip çıkmış kullanıma açmış çoğunda duş alabileceğiniz yemek yiyip bişeyler içebileceğiniz düzgün temiz tesisler mevcut bütün plajlar tertemiz yerlerde bir tane çöp yok millet de denize girdiği yere saygı duymuş sahip çıkmış çok hoşuma gitti eğer Kaş'a giderseniz o plajada gideyim bu plajıda göreyim diye kasmanıza gerek yok herhangi birinden girseniz yeter keyif alırsınız. Kaş'ta çoğu restoran güzel hizmet ve yemek başarılı modunu sevdiğiniz herhangi bir mekandan memnun kalacaksınızdır. Yemek yemek için biz sokak arası ve çınarlar pideyi çok beğendik sokak arasında ev yemekleri çok başarılıydı ve bir Samsun'lu olarak çınarlar pide'nin pidesini çok beğendiğimi söyleyebilirim.
9.Gün Kaş-Demre-Olimpos
Sabah Kaş'tan yola çıktık. Demre'de soğuksu diye şifalı bir su varmış. Neye yaradığını bilmiyorum fakat 40 derece sıcakta bir güzel geliyor, buz gibi su. Kendine geliyorsun. 20dk mola verdik üzerimdeki teri attım bi kendime geldim zaten sıcağı seven bir insan değilim 10 gündür üzerimdeki bütün bunalmışlığı aldı. Sonra Olimpos'a devam ettik. Olimpos'ta hiç bir şey yok bi denizi var, Kaş varken denizine de gerek yok. Gece hayatı desen yok o kadar genç yani yaşıtım ne buluyorlar olimpos ta anlamadım. Sabahtan akşama kadar gözleme-okey-kağıt bitti. Sen o kadar yolu bunun için mi geldin kardeşim neyi hoşunuza gidiyor hiç bir fikrim yok. Ama yinede gideceğim derseniz ben olimpia otelde kaldım yemekleri ve kahvaltıları çok güzel hiç otel yemeği gibi değil küçük bir otel olduğu için baya eve yapılır gibi yemek yapılıyor keza kahvaltısı da çok güzel.
10.Gün Olimpos-Antalya-Konya-Ankara
Sabah çıktık yola Ankara'ya döndük. Dönüş yolunda farklılık olsun dedik, Isparta Konya şeklinde gittik. Eğirdir gölü etrafından dolanarak, Akşehir-Polatlı yoluna devam ettik anladığım kadarıyla bu hep bahsedilen eski Konya yolu. Tek şerit 88km boyunca dümdüz yol, tam anlamıyla dümdüz ufuk çizgisi ile birleşiyor, sağında solunda ekin tarlaları. Asfaltıda düzgün. Bu sefer uğramadık ama yolunuz düşerse Konya'da Mithat Tirit bildiğiniz Kaz tiridiyle hiç bir alakası yok, kesinlikle tavsiye ederim.
Totalde 3200km yol yaptım, 1100tl mazot(4.40-4.60/lt) parası verdim. Kamping alanları 50-60tl arası gecelik fiyat.
https://i.hizliresim.com/5QyZVR.jpg
Yazı biraz uzun oldu kusura bakmayın okuyan herkese teşekkür ederim, daha fazla fotoğraf için merak edenler instagram'dan freelanderonroad hesabına bakabilirler.
