SENİ SEVMEK
Yer gök inler sen çalıştığında..
Eksantrik sübaplarını açar
Kudurur ayna ile mahruti yanladığında,
Kahrolurum kapış klepen açılmadığında
O 45’lik Weberlerinden,
Balata tozu olduğunda o Compomotive’lerin, elime bez alır silerim hemen
Hiç üstüne basmadığım orijinal taban halını
Saklıyorum odamdaki gardorobıma
Daha fabrikasyon kokun işlemiştir ruhsatının yapraklarına
Yoluma su çıkınca yolumu değiştirmektir seni sevmek,
Sonbahar yaşamaz yüreğim hiç, çünkü seni sevmek bahardır
Baharlar tomurcukları yeşertir, kuşları konuşturur
Otobanda bile giderken, emniyet şeridine çekip parlatmaktır lastiklerini, seni sevmek
Tıpkı çocukken istediğim oyuncağa sahip olmam gibi
Seni cilalayamadığım günlerde bile kahrolmaktır seni sevmek
Zadex’te all care yaptırmak ne kadar zevklidir kim bilir ?
Direksiyonu tek elle tutarak kullanmak seni, bir deniz kenarında
Dalgaların sesi eşliğinde 2.viteste homurdanarak gitmek…
Ay’a yansıyan boyanın parlaklığı denizi aydınlatır gecenin karanlığında
Sadece Haziran,Temmuz ve Ağustosta turlamaktır caddelerde seni sevmek,
Şaft istavrozunu yırttığında bile bir kere olsun lanet etmemektir,
Sen garajdayken bile adına şiir yazabilmektir,
Yokluğunda böyleyse kim bilir varlığında nasıldır sensizlik..
Kaldırımın karşısında oturup 10 liralık çekirdeği tek başına seni izleyerek bitirmektir seni sevmek
Çocukken hiç sahip olamayacağımın acısını hisseden şu kalbimin
Noter satışını aldığımda şiddetlice çarpmasıdır, seni sevmek,
Çünkü seni sevmek;
Sana sahip olmamı sağlayan yaşlı amcaya, teşekkürü borç bilmektir bu mısralardan ötürü,
Varlığının kıymetini bilerek, hayalinle bile mutlu olabilmektir.
Bu şiirin sonunda bile “Seni Seviyorum Muratım, 131’im” diyebilmektir.
Ender Metin
