Merhaba Kıymetli Techturkey ailesi;
Başımızdan geçen , Ümraniye Sanayi’deki GT PERFORMANCE ile yaşadığımız bu iğrenç olayı sizlere ders olması ve aynı hataya düşmemeniz için paylaşıyorum.
Konu yanlış yere açıldıysa yönetimden şimdiden özür dilerim...
Herşey Şubat ayı civarı soyadının Çakıroğlu olduğunu sandığım Serkan isimli arkadaşla tanışmamızla başladı.
O sırada Bostancı sanayide bi ustaya motor yaptırmış fakat verim alamamıştık. Canımız biraz sıkkındı kısacası 7000 TL çöp olmuştu. Bu arkadaşta yeni bir dükkan açtıklarını buyrun gelin bakalım gibi bir davette bulundu. “ Ümraniye Sanayi deki GT PERFORMANCE’aGittik görüştük baktılar falan baya güvendik. Dostane karşıladılar bizi. Özgür ile tanıştık. Serkan Özgür’e benim için eski arkadaşı olduğumu söylemiş vs. dediler baştan yapalım arabayı bizde yeni dükkanız sizin arabanızda yürür herkesi geçeriz araba tek olur öyle olur böyle olur dediler. Dedik tamamdır. Eyvallah. Ne olur ne biter ilk setup Racing Extreme dedikleri bir setup olarak kararlaştırdık. Max. 15.000 TL gibi bi rakam tutacağı söylendi kabul ettik. + - oynayabileceğini biliyorduk bu rakamın. Erdinç de 20.000TL para çekeyim, sonraki masraflar için para bulunsun dedi.
Sonra PPR ile görüşüldü Kaan Abi ile anlaşıldı. Allah razı olsun şu süreç içerisinde birtek onun işçiliği ile ilgili sıkıntı yaşamadık. Teşekkürlerimi buradan iletiyorum, ki kendisine de söyledim..
PPR yurtiçi çalışmıyor, çalışsa da referansla çalışıyor. Bizim arabanın da yapılması için araya birilerini soktular. Bu arada Kaan Abi’ye araba bizim dükkanın konsept arabası olacak diye yalan söylemişler. Araba bizim arabamız demişler. Belki de Kaan abi hala gerçeği bilmiyor… (Sonradan bizim tanıdıklarımızla da aslında PPR Kaan’dan bizim arabamızla uğraşmasını rica edip bizi geri çevirmeyeceğini de öğrendik.)
Başladık liste çıkartmaya Arabanın elektrik tesisatının değişmesi lazım dediler eyvallah dedik 1.500 liraya buldum dedi Serkan tamam dedik getirttir, tamam dedi yok kargoda ıvırda zıvırda diyerek 20 günlük süre içinde elektrik tesisatı gelmedi. Sonradan öğrendik ki böyle bişey yokmuş.
Sonra üst kapak buldum dedi dolu kapak herşeyi üstünde 4000 TL dedi. Bizde araştırıyoruz tabi bu sırada. Alt sokaktaki dükkanda olduğunu fiyatınında 1500 lira olduğunu öğrendik bu kapağın.
Bizim arabanın maliyeti 20.000 Liraları geçti bu arada. Setup u düşürün dedik o kadar para yok 15. Max arabaya 5.000 de ıvır zıvıra. Gerisi yok dedik.. ve 5000TL parayı nakit olarak TIKIR TIKIR ellerine saydık. 3000 TL yi de eve aldım güvence olarak dursun diye… 6500 TL Kaan abiye verdik.
Bizden bir önce yaptıkları bir jetta nın açığını kapatmaya çalışıyormuş bu arkadaş meğerse… Bunların üzerine bir gün Özgür bizle konuşması gerektiğini söyledi.
Gittim Ümraniye’deki evinden gece saat 2 de aldım. Kendi evime getirdim. Erdinç geldi konuştuk. Erdinçle excel yaptılar. Her şey dahil 16000TL gibi bir rakam çıktı. Bize sürekli Serkan’ın yalan söylediğini parçaların üzerine sürekli fiyat koymaya çalıştığını, durdurmaya çalışmasına rağmen durduramadığını söyledi. Bu konudan müzdarip olduğunu söyledi ve bizden yardım istedi. Dedik tamam nasıl yardım edelim. “Artık dükkan işletme olaylarına da girmeye başlamış bulunduk” Dedi ki gelin dükkana, öğrenmiş gibi yapın sıkıştırın beni yemin ettirin, patlatın olayı bende Serkan’dan kurtulayım. Gittim dükkana bikaç gün sonra Özgür’ün dediğini birebir yaptım. Ama Özgür de reddetti. Bana sonra yeterince yüklenmediğimi söyledi. Serkanla konuştum artık yapmayacakmış dedi. Peki dedim beni ilgilendirmez.
Bu sırada sanayiye gittiğimizde arabanın üzerinde çay bardakları kül tabakları içinde çöpler ıvır zıvır araba berbat durumda. Hep söyledik güzellikle arabanın boyası yeni biraz iyi bakın arabaya yıkayın edin vb. Özgür yıkadım ettim diyor ama araba hala leş gibi. Neyse biz bir şey demedik bu arada aramız müthiş yani. 40 yıllık arkadaş gibiyiz. Dedik ki evet güveniyoruz. Sonra araba bitmeye yaklaştı buraya kadar sıkıntı yok. Olay burada başlıyor zaten…
Araba bitti teslim aldık ayna sallanıyor akü kapağı kayıp. Beyin kapağı yok. Fren hidrolik kapağı yok. Cam fıskiyeleri yok arabada…Özgür dedim böyle böyle dedi getir kanka hallederiz. Bizde sıkıntı olmaz. Dedim helal olsun. Götürdüm arabayı. Aynayı yaptırayım derken kaportacı aynanın camını kırmış. Özgürün babası bi ton söylendi siz de elinizi cebinize atın gibilerinden dedim bizi ilgilendirmez. Araba size emanetti sahip çıkmadınız. Özgür hallederim dedi. Neyse yeni ayna alındı arabaya. Uyduruk bir fren hidrolik kapağı. Cam fıskiyeleri akü kapağı ve beyin kapağı yok tabii. Hala da yok…
Neyse bu sorunlar halloldu başladık rodaja. İlk yağ değişimi sorunsuz. 2. Yağ değişiminden sonra araba birden suyu boşalttı. Aradım dedim Arabayı toplayan tamirci “Dükkanın Tamircisi” Murat dedi yaparız ederiz geldiler arabayı bıraktığımız yerde yapmaya çalıştılar. İçinde kola kutusu falan. Yedikleri çöpü bırakmışlar. yapamadılar, biz çekiciyle götürdük. Ertesi gün gittim ne olmuş dedim ya Hortum çıkmış bişey yok dediler. Dedim ki murat değiştirelim bir daha çıkmasın, amacımız sadece bir daha arabada sıkıntı çıkmaması. Dedi ki yok çıkmaz diyosam çıkmaz sen rahat ol dedi. Eyvallah dedim çıktım. 2. Rodaj aşamasını da bitirdik. Artık son yağ değişimine gittik. Rodaj bitti diye.
26 Haziran 2015’te arabayı getirdik. Yağı değiştirdiler bi teste çıkıyoruz dediler. Bi çıktılar gittiler 1 saat yok adamlar.Ara ara arabanın sesi geliyor sağa sola sıkıyorlar arabayı. Bi anda arabanın sesi kesildi. Bi baktık yürüyerek geliyorlar.
+ Ne oldu ?
- Şanzıman kırıldı, zaten ses vardı dayanamadı kırıldı bizlik bi durum değil vs.vs.
Üstlerinden Attılar şanzımanı. Dedik ki insanlık hali olur. Kırılır yani Allah yapısı değil sonuçta. O sırada da yeğenimiz doğacak acil araba lazım yana yakıla arabayı çıkartma peşindeyiz. Gittik tee Sakarya dan ertesi günün (27 Haziran 2015) akşamına şanzımanı aldık geldik. Haber verdik, getiriyoruz diye. ( Cumartesi Akşamı) dükkanda başka bi arabanın motoru ile uğraşıyorlardı. Rica ettik hani bunu takın biz gidelim araba lazım diye. Baya bi nazlandılar toplamam etmem diye. Arabaya hiç dokunmadılar Allah var saat de baya geçti. Akşam 10de getirdik. Saat 11 oldu tık yok. 12 oldu artık Özgür’ün babasından rica ettik. Oda dedi Murat topla şanzımanı gönder adamları. Biz başladık işe 2 saat uğraştık. Murat dedi ki eski şanzıman şanzımancıda. Kolları da üstünde kol olmadan bunu takamayız. Yarın Pazar kapalıdır şanzımancı pazartesi gelin alın arabayı. Mecbur kaldık tabi. Saat gece 4te o sinirle Ümraniye saniyeden üsküdara yürüdük eve. Pazartesi gittik arabayı almaya. Hesap çıkarttılar. Biraz önce bahsi geçen hortum değişmiş. Yağ işçilik ıvır zıvır. Dedik tamam eyvallah. Bindim arabaya korna çalmıyor. Dedim çıktı heralde kablosu çağırdım muratı taktı kabloyu falan sis farları zaten allahlık Alibeyköy. Ulan bakıyorum arabanın kafası bi garip geliyor bana. Boya çatlakları falan var. Bi kıllandım ben. Kendim otomotiv sektöründe çalışıyorum Ekspertiz Uzmanı’yım ve taktir edersiniz ki çevrem az biraz var. Sigorta şirketlerine falan sorguladık arabayı kaza bela varmı diye çıkmıyor. Bi kaç gün içinde sabah 3.5 Sularında beni facebook’dan Alper Kalyoncu isimli bir sahte hesap ekledi. O sırada Erdinç Ankara’da organizasyonda. Dedi şurada burada tanışmıştık. Geçen de Çekmeköy’de gördüm geçmiş olsun kaza yapmışınız dedi. Dedim dur ? Dalga mı geçiyorsun arabada şanzıman yoktu şanzımanı olmayan bi araba nasıl kaza yapar ? Çocuk dedi ister inan ister inanma kaza oldu olduktan sonra “tarif ederek” şişman biriyle (Serkanla) zayıf uzun boylu biri (Özgür) geldi arabayı kaldırıma çektiler hatta kilitlemediler bile. Bende dedim ne rahatlık diye hatta sonra geldiler çekici ile arabayı alıp gittiler dedi. olayı anlattı. Adresi verdi ve facebook’u kapattı… Hesap ortadan kayboldu… Konuşma kayıtlarını Allahtan almıştım.
Arabanın panjuru bi söktüm Soğuk damga 2014. Ulan 2010 senesinden beri bizde araba. Panjuru2013te Erdinç komple boyaya soktu arabayı. 2014 olma şansı yok. Farları 0 orijinal almıştık. Far tarihleri karşıdan bakınca sol far 2013 sağ far 2014 meslek gereği bunlara hep dikkat ederim. İki far da aynı tarihti. Sağ farı bi açtım. Hoppalaaa far yan sanayi. Arkasında far motorumuz yok. Hatta biz farları yeni seri üretim aldığımız için eski orijinal farların arkaasındaki motorları takmıştık. Ordan uyandık. Neyse, 2 Temmuz’da akşam Gittik adamın verdiği adrese, kafamız yukarlarda mobese eds allah ne verdiyse arıyoruz. Benzinlik var bi tane oraya sorduk, kamera açısı orayı çekmiyor. 2 görgü tanığı var. Kamera kayıtlarına ulaşamadık. Tek çare blöf yapıp konuşturmaktı. Gittik aynı dükkana…. Özgür’ü yukarı çağırdım geldi. Dedim özgür geçmiş olsun kaza yapmışsınız neden söylemiyorsunuz ? Özgür gayet rahat bi tavırla ( Haberi olduğu bariz belli) Benim haberim yok Murat’a soralım dedi. Muratı çağırdı. Murat hemen öttü kaza yaptım diye. Pazar günü çıkartıyor arabayı kendine ev bakmaya Çekmeköy’e gidiyor bizim arabayla Haspam. Bi de gazlıyor duramıyor patlıyor öndekine. Yalap şalap toplayıp veriyor arabayı geri… Hortum da kaza esnasında kırılıyor onun parası da bizden tahsil edilmeye çalışılıyor.
Bu olaylar olurken biz Özgür’ün babasıyla konuştuk. Araba bekliyo 2 haftadır. Nolur bi el at da boşuna yatmasın araba dedik. Konuştuk şanzıman işçiliği yağ vs. bişey istemiyorum sizden dedi anlayışlı olun yeter. Eyvallah dedik.
Yine insan gibi davranıp Murat’a Oğlum olur böyle şeyler haber verseydin keşke dedik. Neyse dedik adam korktu haber veremedi. Toplayın arabayı dedik tamam dediler tabiii ki toplarız. Murat bizden 15 gün süre istedi. Dedik tamamdır. Araba Tam 2 ay boyacının önünde yattı. 200 TL para bulup arabayı boyacıdan alamadılar. Boyacı bizi arayıp siz nasıl araba sahibisiniz diye fırça atıyor bide. Biz de gece gittik arabanın halini görmeye bulduk arabayı. Hangi boyacıda olduğunu bile bilmiyorduk. Arabanın üstündeki toz katmanına parmağımızla Tarih Saat ve imza attık. Araba vasat durumda. Ertesi gün gündüz gidip boyacıyla konuştuk adam deli olmuş benim 200 liramı verin bi şey istemiyorum alın arabayı gidin diyor. Arabayı rehin aldı adam… Artık aramız bozulmaya başladı. Onlar bizden biz de onlardan nefret etmeye başladık.
Murat’la konuşalım hızlı bitirsin diye yanına gittik. Çıktık odaya konuştuk. Murat’ın zaten önceden birçok kazası varmış. Özgür’e bu kazalar sonucu 8-9000TL falan borcu varmış galiba. Dedik ki, madem sen burda maaş almıyorsun, git başka bi yere gir, para kazan, adamlara da borcunu ödemiş olursun. Hatta istersen biz sana müşteri getirelim çevremizi falan, dükkana para girsin, bizim arabayı çıkartırsınız dedik.
Bu arada Özgür ile babasına da madem siz bu kadar uğraşmak istemiyorsunuz o zamana adamı işten çıkartın gitsin iş bulsun borcunu ödesin size. Yanınızda kaldıkça siz zarar veriyor bu böyle döngü şeklinde devam eder dedik.
Sonunda araya birilerini soktuk. İsim vermeyeceğim. Rica ettik kıymetli bi abimizden aramış bunları artık fırça mı attı rica mı etti bilemem. Arabayı çıkarttılar. Arabanın halini görseniz ağlarsınız. Bizden bu durumlardan sonra şanzımanın işçiliğini istediler. Biz de size para falan yok dedik. Başıma bu kadar sıkıntı açacaksın. Benim sıkıntımı gidermeyeceksin sonra benden işçilik isteyeceksin. Hayırlı işler Paşam… Sonra dediler ki debriyaj bilyası ayırmıyor bilya değişmesi lazım. E para da kalmadı doğal olarak bizde. Dedik bulalım. Onlarda arıyorlar bizde. 1 ay bilya aradık yine yattı araba. Ona bir şey demiyoruz. Biz de bulamadık. Sonra bulduk dediler 100 TL ye. Dedim al hemen hayırlı olsun. Aldılar bu sırada Özgür Murat’ı işten atmış. Hayda bekle ki beyefendinin keyfini gelsin arabayı toplasın. 20 gün bilyadan sonra arabanın toplanmasını bekledik artık tehtidleşildi falan.
Bu sırada da özgür varsa babayiğit gelsin burdan bu arabayı 1 kuruş vermeden alsın, diye bize yürüyor. Arabayı rehin aldı. Parayı vermezsen arabanı vermem diyor. Haydaaa… Hakikaten de paramız yok bu arada. Bitti artık. Arabayı da toplayamıyorlar dedim çekici gönderiyorum arabayı yükleyin kardeşim ticaret bitti dedim. Bostancıda şahsi olarak tanıdığımız bi ustaya durumu anlattık abi dedim böyle böyle yardım et tamam oğlum üzülme dedi bindir çekiciye arabayı ben hallederim müsait olduğun zaman da bana ödersiniz dedi. Dedik allah razı olsun abi verdi çekici firmasının numarasını. Çekici firmasıyla konuştum. Çekici firması aramış Özgürü, Özgür de aracın borcu var teslim etmiyorum, demiş… Firma geri döndü arabayı alamıyoruz diye. Dedim tamam ben haber vericem. Özgüre dedik olm bilmiyor musun 20.000 lira para dökmedik mi sana ?
İşte Murat parçacılara borç takmış adam her gün parçalarını soruyor ben ne yapayım kendime istemiyorum parçacıları kapatayım diye ağlanıp durdu. Sonra babası beni aradı ben bu arabanın “ KAZADA DEĞİŞEN PARÇALARI”nı teslim ediyorum parçacıya kendi başınızın çaresine bakın diye. Bir de küfür yedik üstüne babasından. Dedim öyle bi dünya yok..
Kavga gürültü dedim arabayı almaya geliyorum bizde mi kalacak 300 500 liran diye ikna etmeye çalıştık 2-3 gün sonra tamam gelin alın arabayı murat topladı dedi. Gittim arabayı almaya. Marş bastım kimse yok. Takviye istedim 20 dk sonra takviye geldi çalıştırdık arabayı. Debriyaja bastım vites geçmiyor. Bi çektim ayağımı debriyaj dipte kalmış. Ruhsatı kayıp ön panjur yok çıtalar yok Özgür bunlar nerde dedim yok işte parçacı yok boyacı bilmem ne bi ton ağladı karıştırmadım daha fazla lanet olsun dedim. Ön tampon takılı değil kaput açma kolu kopmuş kapıdaki kolonlar nasıl olduysa vidalı kolonlar çıkmış kapasitör patlamış suyu akmış bagaja elektrik namına hiçbişey çalışmıyor arabada bir attı kafam. Aradım çekiciyi çektirdim bostancı sanayiye arabayı. 0 baskı aldık taktık arabanın üstüne baştan sona elektrikçiye girdi araba. Şu an kaportacıda kaza sonrası yapılmayanlar yapılıyor…
Kısacası arkadaşlar Biz yandık siz yanmayın. Esnaflığa sığmayacak hareketler gördük üzerine babasından küfür yedik. Arabamız gasp edildi. İyi niyetli davranmamıza rağmen her seferinde suiistimal edildi. Bu yazıyı da kinimden falan değil inanın bana sizlerin araçlarını yaptırmak isteyen arkadaşların mağdur olmamaları adına yazıyorum…
Haziran ayında araba bitti diye sevinirken, Eylül ayının sonunda arabayı çekiciyle dükkandan aldık ki hala daha yapılması gereken işler var. Bütün yaz araba yattı, ilgilenilmedi. Üstüne tehditler, para istemeler, küfürler. Herkes özünde iyi bir insan olabilir ama bilmediği işlere lütfen kalkışmasın. Belki bir hevesle yazılım yapmaya çalışan Özgür ve yanında bi baltaya sap olamamış ve Özgür’ü kullanan Serkan iyi insanlar olabilir. Ama bu piyasaya uygun değiller.
Umarım böyle esnafların sonu gelir de biz de kazıklanmaktan kurtuluruz artık.
Sevgi ve Esenle Kalın…
Erdinç VARGEL & Alihan ŞİRİN.