imprezaWRC Nickli Üyeden Alıntı
Kamp, çadır, karavan ve benzeri bana o kadar ters ve uzak ki anlatamam. Çadırı yaparken en ufak aksaklıkta sinirimden çadırı atomlarına ayırırım. Hadi çadırı geçtim, tuvalet ortak değil mi? Doğaya bırakacak halim yok :D Ne işim var, bir dolu insanın girip çıktığı tuvalette. Duş almak istesem o da ayrı dert.
Villa kiralamak, hele ki dağ tepesinde kiralamak da benden çok ama çok uzak işler.
Birkaç sene önce Dalaman Hilton'da eşimin aldığı salatadan hayatına devam eden bir böcek çıkmıştı. Ha ne yaptı otel yönetimi, ay pardon dedi, size ücretsiz şunu verelim bunu verelim dedi. Niye o gün ortalığı birbirine katmadıysak artık bilemiyorum ama virüs öncesi koskoca Hilton böyleydi. Belki de ben gözümde çok büyütüyorum bu Hilton'u aman neyse.
Bodrum Hilton'da da utanmasa şambrel ile denize girecek tiplemeler vardı. Sabah sabah şezlong ve havlu kapma stresi de cabasıydı. Ha o havlular normalde o kadar özensiz şekilde getiriliyordu ki anlatamam. Adamlar o havluları poşetlese ne olur poşetlemese ne olur. Personel hiç mi mola vermiyor, mola verdiğinde nerede dinleniyor, sigara içiyor mu, maskeyi bütün gün değiştirmeden mi tutuyor, tuvalete girdikten sonra elini yıkıyor mu, kafada bir dolu deli soru.
Şimdi merak edip Voyage Torba'ya baktım, bizim gibi çocuklu aile için 4 gece bir tatilin ederi 10.000 TL. Virüs mirüs olmasa bile, ben oraya 4 gün için 10 kaat bırakacağım sonra gidip amele gibi yemek sırasına mı gireceğim ya da açık büfede ne alacağım diye mi gezineceğim affedersiniz ama o yemeğin ayağıma kadar gelmesi lazım.
Havluların, şezlongun da normalde de her gün temizlenmesi, poşetlenmesi lazım. Ayrıca, kafanı koyduğun yastık tek kullanımlık falan değil ise havlunun tek kullanımlık olması açıkçası durumu düzeltmiyor.
Neyse, netice ben bu sene tatile otele motele gitmem. Bitti desinler o zaman düşünürüm.
