yigit06 Nickli Üyeden Alıntı
Sadece ilk entry'i okuyarak şunları söyleyebilirim. 24 yaşında kısa dönem olarak 2013 yılında askere gittim. Devrecilik gittiğin bölgeye, şehre, komutanlığa, karargaha, bölüğe göre değişir. Askerlik yaptığın yer gözden ne kadar uzaksa o kadar rahat askerlik yaparsın, komutanlar rahat çarşıya çıkamadığından veya çıksan keyifli vakit geçiremeyeceğinden biraz daha müsamalı davranabilir. Ben askerken telefon yasaktı fakat komutanım bölük içerisinde beni bulamadığında cepten arardı. Kesinlikle askerlik bölgesi ve komutanlığa bağlı bu durum. Yüzbaşı yazıcısıydım ki aynı zamanda bölük komutan vekiliydi kendisi.
"Amelelik yapmaya gitmiyorum" dediğinde şöyle bir durum var. Sen ne olarak girersen gir, senden bir gün önce ya da bir saat önce bölüğe teslim olan asker arkadaşın senden kıdemlidir. Bir gün deyip geçme o bir gün şafak doğan güneş dediğine ömründen gitmediğinde anlıyorsun. Hiçbir rütbeli (omuzda veya kolda rütbesi olsun farketmez) senden insanlık onuruna ve askerlik vazifesine yakışmayacak bir şey isteyemez ya da emredemez. Sabah 8 - Akşam 5 mesai saatleri haricinde ve kişisel gayesi için sana bir emir veremez. Şikayet edebilirsin. Mesela mesai saatleri içinde komutanın geldi. Git BÖLÜK terzisinden üniformamı getir, şeklinde bir emir verdi. Bölük içerisinde olduğundan seni zorlayacak bir durum yok. Mesai saatleri içinde ve askeri üniforma olduğundan senin bunu getirmemen MÜMKÜN DEĞİL. Tek bir çıkış yolun var o da bu emri veren komutandan daha rütbeli veya kıdemli bir komutan tarafından "senin x yere gönderilmemen" şeklinde bir emir almış olman. Bunu da terziye gönderen komutanına izah ettiğinde seni yine göndermek isterse paşa paşa gider, sonra "gitmeyeceksin" diyen komutanına tekmil verirsin, bilgilendirirsin.
Askerde mantık aranmaz sözü kesinlikle doğru. 4.000 yıllık bir ordu düşün, kurucusu Mete Han. Bu süre içerisinde o kadar öğrenmeye kapalı, o kadar beceriksiz, vasıfsız, günümüzde eğitimsiz ve 2+2 sorusuna cevap veremeyen ya da kuma kalas dikemeyen kişiler oluyor ki sana mantıksız gelen emin ol başkası için hayat kurtarıcı oluyor. Düşün ki takım çavuşuyum ve eğitim yaptırıyorum bölüğe yeni gelenlere. Mühimmat bölüğü olduğu için eğitimler önemliydi. Elektrik ile ilgili bir sorun olmaması için mutfak personeline "TORNAVİDA" kullanmayı öğrettim. Evet doğru okudunuz bildiğin tornavida. Tebessüm ettiniz farkındayım ama cidden kullanmayı bilmeyen var :) Hatta daha komiği ise bölümü elektrik olan uzman çavuşun bu bildiğin standart tornavida yüzünden çarpılmasıydı.
İlk gününüzden son gününüze kadar kesinlikle "her şeye atlamayın" :) Bu kritik konu. İlk ya da ikinci gün size bir uzman ya da astsubay gelip "Tanka binmek isteyen var mı? 5 kişi lazım" dediğinde el kaldırır ya da koşa koşa gidip ben binicem amca dersen soluğu 150 kişilik tuvaleti paspaslarken yıkarken alabilirsin (tabi burnun faal kalabilirse) Bu durumları bildiğimden "Helikoptere 2 kişilik yer var" sorusuna el kaldırıp "Komutanım neresi temizlenecek?" diye gidip gönüllü oldum. Sen ayrıl şöyle kenara dedi sağolsun. Bir kere bile paspastır, patates soymaktır vs vs angarya iş yapmadım. Heyecanla atlayan arkadaşlar vardı 3 katlı yatakhaneyi komple su+sabun kombosuyla paspaslamak zorunda kalmışlardı.
Kısaca askerde uyanık olmak ve cin olmadan adam çarpmamaya çalışmak esas bence. VE HER NE OLURSA OLSUN VERİLEN EMRİ YERİNE GETİRMEK EN EĞLENCELİSİ :) Emir aldığında yerine getir, uygula. Sonra hata çıksın biri desin "Yiğit niye böyle yaptın yanlış olmuş mu?" İşte sonraki cümle çok vurucu "Ama Hamdi Yüzbaşı böyle emretti komutanım...."
....
...
İşte o noktalı olan yerlerde sana fırça atmaya kalkan komutan eğer düşük rütbeliyse susar hıı tamam o öyle dediyse vardır bir bildiği afferim Yiğit der. Eğer yüksek rütbeliyse sorarım ben o Hamdi'ye der ve gider. Sorumluluk sıfır. Rakamla 0.
Ama kendi başına iş yaparsan kim dedi sana bunu yapmanı diye sorulduğunda eeee ııııı şey dersen lafı da yerine göre azarı da belki küfrü de işitirsin. Yaptığın kabahatin büyüklüğüne göre muhtemel şeyler bunlar.
Konuyu şöyle nihayete erdiricem. Şu an belki de gitmek istemediğin o asker ocağından çıkarken, bir daha hayatın boyunca oraya giremeyeceğini ve yatağında ranzanda yattığını düşününce çıkarken bir fena oluyor insan. Kendini korkutma. Geyikleri muhabbetleri sağdan soldan duyduklarını unut. Orayı 6 ya da 12 ay'lık zorunlu bir iş veya staj gibi gördüğünde işler çabucak çözülüyor. Kimse "Ulan x gelse de burnundan getirsem askerliği" demiyor. Herkes işini yapmanın peşinde.
p.s. 1-Baba ocağı 2-Peygamber ocağı(asker ocağı)
2'sinde de uykunun yeri başka ama askerde uyuduğum gecede 2-3 saatlik uykuyu 27 yaşındayım başka yerde alamadım.