kadioglu Nickli Üyeden Alıntı
Birincisi o kazada bana da sağımdan bir yarisin çarptığını belirtmiştim. Onun da hızı en 90 dı. İkincisi kazada araçların aldığı hasardan çok içindeki yolcuların aldıkları hasarı anlatmaya çalışıyordum. Üçüncüsü yazıyı okudum. Eski araçların geç durduklarından bahsetmiş. Galantın inanılmaz frenleri vardı. Öyle durabilen başka bir araca binmedim ben (İlla ki daha iyi duranı vardır ama ülkemizde yollarda sık sık görebileceğimiz hiç bir yeni araba onun gibi durmuyordu). Sanırım yazıda bahsi geçen araçlar karbüratörlü ve 30 yaş ya da daha üzerindeki araçlar. Hacı muro broadvay filan gibi araçlar ki onlar üretildikleri yıllarda bile tehlikeli araçlardı. 124 lerde hiç şase yok, renault 12 ler yarım şase. 1985 model bir renault 12 ya da serçeden, 1985 yılında bile 1950 model araçlar daha sağlamdı gibi.
Metal yorgunluğundan tabi ki haberdarız. Özellikle savaş uçakları, belirli bir yaşa geldiğinde, bu metal fatikasyon yüzünden emekli ediliyor. Ancak 30-40 yaşında pervaneli uçaklar emekli edilmiyor. Demek ki bunun belirli bir süresi var ve çekmesi gereken yükle alakalı durumlar. Kaç yıllık gemiler, tuzlu suyun içinde yıllarca yüzüyorlar. Konunun uzmanı değilim ama tahminimce bir otomobil için 20 yıl fazla metal yorgunluğu getirmiyor olabilir. Yoksa 20 yaşındaki araçlar metal yorgunluğu yüzünden sert bir virajda gördüğü burulma yüzünden kopabilir ya da buruk kalabilirdi.
Olayın başlangıcına dönersek: 20 yaşında, üst düzey ve iyi bakılmış bir araç, 2-3 yaşında, kaza yapıp lanet daim toparlanmış, kıytırık bir araçtan, hem daha iyidir, hem de daha güvenlidir.
Ha sana katıldığım nokta ise : Evet. Günümüz de araçlar, hem yolcu hem de yaya güvenliği için çok daha rahat dağılacak şekilde dizayn ediliyorlar ve eski ile yeninin çarpışmasında, yeni daha çok hasar almış gibi görünüyor.