Benzer birşey benim de başıma geldi. Yıllar evvel, çok sevdiğim bi akrabam beni Taksim Çiçek Pasajı'nda bi akşam yemeğine davet etmişti. Daha öğrenciyim o zamanlar. NŞA'da ortalama bütçelerde bi öğrenci o tarz bi yere gitmez zaten. Bu abim de taa Karadeniz'in öteki ucundan Giresun'dan gelmişti. Aya yılda bir İstanbul'a gezmeye gelirdi iş icabı.
Falan filan...
Aradan 3 ya da 4 ay sonra bi okul çıkışında Taksim'e yolum düştü. Dedim bi Burger King'e uğrayayım. Neyse, orayı çoğumuz biliriz. Kalabalık olur. Sıraya girdim ve hem beklemeye hem menü seçmeye başladım. Bi ara da aklıma o akşamki yemek geldi. Güzel bi ortam olmuştu. İçkisiz, s.çkısız, seviyeli bi ortamdı. Ne güzeldi be derken önümdeki sıradaki adam kımıl kımıl duramayıp geldi geri geri ayakkabıma bastı.
Ben de Allah var, gıcık olurum yolda orada burada ayağıma biri bassın. Adam özür dilemek için arkasına döndü ki bi baktım bizim akraba yine İstanbul'da. Gün boyu telefonum kapalıydı ve ulaşamamış dolayısıyla. Şaka gibi.
Bu da mı gol değil?