Orijinalini görmek için tıklayınız : Almanya'ya göç fikri .
Herkese selam. Bi konu hakkında düşüncelerinizi almak istiyorum. 2018 yılında evlendim eşim hem türk hem bulgar vatandaşı, evlenir evlenmez türkiyedeki evliliğimizi bulgaristantada da onaylatıp oranın da evlilik cüzdanını aldık. Velhasıl üstünden 2 sene geçti nolur nolmaz diye bulgaristan da oturum almak için kolları sıvadık. Eşim bulgar pasaport kimlik ne varsa değiştirip benim soyadıma geçti. Ellerinizden öper bide kızımız oldu , onunda kağıtlarını yaptık doğum kağıdını egn numarasını ( tc kimlik no gibi bişey ) sadece para yatırıp bulgar pasaportu alınıcak. Yani kızı da kurtardık . Şimdi sıra bende , geçen hafta konsolosluğa başvuru yaptım oturum için bulgaristana 2-3 kere gidip kağıt kürek işlerini yapıp oturumumu alicam inşallah. Bu alacağım oturum tüm avrupa ülkelerinde bana oturma ve çalışma izni sağlıyor. Türkiyede kendi inşaat mimarlık ofisimiz var maaş üsülü çalışıyorum. Siz yabancı değilsiniz 3800 lira maaşım var kiram yok . Bu para bana binlerce kez şükürler olsun ki yetiyor ama almanya'ya gitme fikrinin parayla alakası olmadığını aklı başında herkes anlamıştır sanırım. kızımın güzel bi eğitimi ve geleceği olması istemiyle bizim de herkesin eşit olduğu bir ülkede insan gibi yaşamak istememiz avrupaya gitmek için bence yeterli bi sebep . Alım gücünü araba fiyatlarını söylemiyorum bile . Tabi bizi orda ne zorlukların beklediğini az çok tahmin edebiliyoruz ( dil sorunu ,iş ve alışma süreci vs.) Oraya gidince köyden indim şehire maho ağa gibi kalmamak adına hergün 2şer saat almanca öğreniyorum .günler haftalar aylar saatler sayılar gündelik konuşmaları öğrendim bile . Yani bi işe kalkıştık ama sizin de fikrinizi öğrenmek istiyorum siz olsanız ne yapardınız ya da benim gibi sonradan almanyaya yada avrupaya gideniniz var mı ?
Konuyu açmamda ki amaç ; insan bazen iyiyi veya kötüyü göremiyor akıl akıldan her zaman üstündür bi fikir verin abiler kardeşler .
_driver_
22-11-2020, 00:24
Bir iki sene önce SULTANOGLU taşınmıştı diye hatırlıyorum. Mesaj atıp danışabilirsiniz. Hakkınızda hayırlısı olsun şimdiden
selcukkoylu
22-11-2020, 01:34
almanyada bolbol mühendis var . siz ne iş yapıcaksınız onu söylerseniz daha güzel yorumlanır
almanyada bolbol mühendis var . siz ne iş yapıcaksınız onu söylerseniz daha güzel yorumlanır
Tır şöförlüğü yapıcam.
ercan26esk
22-11-2020, 08:33
en azından git yaşa dene gör ileride keşke gitseydim dememek için ülkenin hali ortada...
Eğer Türkiye'de akrabalarla ciddi bağı olan bir insan için zor yurtdışı. Onun dışında hiç bir zorluğu yok. Tek kriter bu. Geri dönen bu yüzden dönüyor.
Sizin durumunuza gelirsek siz önce D vizesi alacaksınız ardından Bulgaristandan oturumu alacaksınız. Bulgaristan dan aldığınız oturum sizin orada çalışmanıza bir faydası olmayacak. Almanya da çalışıyor olabilmeniz için eşinizin oraya gidip 1-2 ay da olsa çalışması gerek. Eşiniz sizin adınıza başvuru yapacak.
Bence iki işi aynı anda yapın vakit kaybetmeyin. 1. iş ; Bulgaristan oturumu işlerine başlayın. Tüm evraklarını toparlayın. 2. iş ; siz turist vizesi alın ailece Almanya ya gidin. Eşiniz orada bir iş bulsun. Bir yandan da Almanya'da hem oturum hem çalışma vizesine başvurun. Almanya'da kaçak olarak çalışabilirsiniz TL harcamamak adına o aralar. Bulgaristana 2-3 defa gitmeniz gerekecek zaten Almanyadayken euro kazandığınız için Bulgaristana gitmek koymaz ama burada TL kazanırken bir Bulgar oturumu için çok para harcıyor gibi hissedersiniz.
İş yerinden bir arkadaşım yaklaşık 1.5-2 sene önce Almanya'ya gitti. Kocası vesilesiyle, hatta adam burada Bosch'ta mı ne mühendisti, Almanya'da Mercedes fabrikası çağırdı, 6 ay deneyeceğiz dedi, bu yüzden önce adam gitti 6 ay kaldı, sonra baktılar ki oluyor, eşiyle çocuğu da yanına aldı.
Vay anasını ne güzel falan diyordum.
Bu süreç sonunda geri geldiler. Pandemi de etkili oldu tabi, işten baya bir adam çıkarmışlar, buna da sıra gelecek diye düşünüp zorda kalmayalım diye geri gelmişler.
Almanya'da çok Türk var, bu yüzden orada yaşam bi nebze daha kolay olabilir. Hoş, ben gitsem hiç bi Türkle muhatap olmamaya çalışırım mümkün mertebe :)
Eğer Türkiye'de akrabalarla ciddi bağı olan bir insan için zor yurtdışı. Onun dışında hiç bir zorluğu yok. Tek kriter bu. Geri dönen bu yüzden dönüyor.
Sizin durumunuza gelirsek siz önce D vizesi alacaksınız ardından Bulgaristandan oturumu alacaksınız. Bulgaristan dan aldığınız oturum sizin orada çalışmanıza bir faydası olmayacak. Almanya da çalışıyor olabilmeniz için eşinizin oraya gidip 1-2 ay da olsa çalışması gerek. Eşiniz sizin adınıza başvuru yapacak.
Bence iki işi aynı anda yapın vakit kaybetmeyin. 1. iş ; Bulgaristan oturumu işlerine başlayın. Tüm evraklarını toparlayın. 2. iş ; siz turist vizesi alın ailece Almanya ya gidin. Eşiniz orada bir iş bulsun. Bir yandan da Almanya'da hem oturum hem çalışma vizesine başvurun. Almanya'da kaçak olarak çalışabilirsiniz TL harcamamak adına o aralar. Bulgaristana 2-3 defa gitmeniz gerekecek zaten Almanyadayken euro kazandığınız için Bulgaristana gitmek koymaz ama burada TL kazanırken bir Bulgar oturumu için çok para harcıyor gibi hissedersiniz.
Hocam ben de öyle diyordum ama 1-2 tane böyle gidip gelen arkadaş var, bir arkadaş da doktor, bi program için 1 seneliğine ABD'ye gitti, buradaki düzene, bazı pratikliklere falan alışınca da yapılamıyor.
O yüzden mümkün mertebe gençken, 20'li yaşlarda gidip o sisteme ayak uydurmak gerekiyor.
Mesela Almanya'ya giden arkadaş, "kargoyu bile kapıya teslim etmiyorlar, burada küfür ettiğimiz kargocuları mumla aradım, adam kapıya bırakıp gidiyor, ne sms geliyor ne bişey, kadının biri not bırakmış 3'tür kargolarım çalınıyor polise gideceğim" diye anlatmıştı :)
Başka biri diyor ki, kıçıkırık 3 tane vergi ödeyeceğim, 1 günümü aldı, nerede internetten zırt diye ödeme, sinir oldum falan diyordu :D Bu tip dangalaklıklar bol.
ABD'de birkaç fuara görev için gitmiştim Las Vegas'a, başta efsane gelse de sonradan baktım ki insanlar aşırı yapmacık davranıyor, garip gelmişti, herhalde buraya özgü dedim. Bu 1 seneliğine gidip yerleşen arkadaş da aynı şeyi söyledi, yani yüzüne gülüp naber nasılsın deme kısmı tamamen bir tiyatro diyor. Adam daha suratını çevirirken yüzü değişiyor diye anlatıyordu. Komşuluk şu bu bilmemne yok diyordu. Ya da yine bulundukları yere özgü bi durum, Ohio'dalar kendileri...Şimdi eşi döndü çocukla, arkadaş da Ocak-Şubat gibi gelecek.
Biz "bunlar oraya kapağı atar, daha da gelmezler" diyorduk, eşi geldi, hiç hayalimizdeki gibi olmadı dedi... Adam da sayıyor, Türkiye'ye gelmek için gün sayıyor... Arkadaşlara anlatıyorum, AKP'li mi falan diyorlar, aksine süper muhalif bir adam, Türkiye'ye dönmeyi bu kadar istememe hayret ediyorum diyor :D Hatta şöyle diyeyim, tam bir "Beyaz Türk" modunda insanlar yani.
Şu an tek kazanımları, orada doğan ve vatandaşlık alan bücürük oldu. Tabi "mesleki" anlamda da arkadaşa büyük getirisi olacak ayrı konu ama oraya yerleşme fikrinden tamamen uzaklaşmış haldeler.
Hoş, bu iş "ayak uydurma" işi. Ben sistemlere çok kolay uyum sağlarım, 1 hafta zorluk yaşarım, sonra alışırım. Düzeni anında değiştirebilirim. Bilgisayarımı, telefonumu, arabamı, internetimi verin tamamdır :D
immortalboss
22-11-2020, 11:22
Avrupa'ya gitmeyi istemek benim de kafamı kurcalıyor. Ama yabancı dil bilmemek, orada sığınmacı gibi kalmak istemediğim için hep korkuyorum. Şu anda eşim çalışıyor. E ben de çalışıyorum. 3800+2700=6500 ₺ gelirimiz var. Ayda şu anki dolar kuruyla 850$ kazanıyorum. Benim isteğim de Amerika'ya gidip filmlerde gördüğümüz gibi evlerde yaşamak, eşimle ve ilerde doğacak çocuğumla daha çok vakit geçirmek ve tabi ki otomobil hobimi daha rahat icra edebilmek. Yalnız amerikaya gidip gelen bir arkadaşımdan detaylıca bilgi aldıktan sonra fikrim çok değişti. O gördüğünüz kısım %10-15'ini oluşturur diyor. O kadar ferah yaşamak kolay değil ve sağlık hizmetlerinin gerçekten pahalı ve kötü olduğundan da bahsetti. Burada zeytinliğimiz, evimiz, arabamız varken hayaller için bayağı para harcayıp sonra geri dönünce bunu da bulamamaktan korkuyorum açıkçası.
burada keyfi yerinde olan adam zaten avrupaya gitmesin arkadaş. giden adam orada da paşa olurum sanıyor. oraya alt orta insan olmak için gidiyorsun bunu göze alın. ben öyle olmaya razıyım bu yüzden gitmek istiyorum mesela
Uzun uzun düşünüp herşeyi göze alarak bu karara vardık eşimle . Dediğim gibi tır şöförlüğü yapmak istiyorum orda . Küçüklükten beri otobüslere tırlara acayip bi ilgim var hatta 2016 yılında almanya ya 10 günlüğüne gezmeye gittiğimde bile gittiğim akrabam tır şoförüydü yanında nerdeyse 1 hafta gidip geldim almanyayi gezmek yerine :D. Önümüzde tek sorun ehliyetin direkt çevrilememesi ve ehliyet sonrası almanca olan ihk modüle 95 sınavları. ( buranın mesleki yeterlilik src 3ü) . Şimdi oturum işlerini yapınca ehliyet olayını da araştırıcam iyice ***** Bulgar da hiçbişey imkansız değil. Değerli yorumlariniz için teşekkür ederim hepinize ..
bulgaristanda kalmaktan yana problem yok ise orada kalıp uluslararası bir firmada tır şöförlüğü iyi olabilir
İş yerinden bir arkadaşım yaklaşık 1.5-2 sene önce Almanya'ya gitti. Kocası vesilesiyle, hatta adam burada Bosch'ta mı ne mühendisti, Almanya'da Mercedes fabrikası çağırdı, 6 ay deneyeceğiz dedi, bu yüzden önce adam gitti 6 ay kaldı, sonra baktılar ki oluyor, eşiyle çocuğu da yanına aldı.
Vay anasını ne güzel falan diyordum.
Bu süreç sonunda geri geldiler. Pandemi de etkili oldu tabi, işten baya bir adam çıkarmışlar, buna da sıra gelecek diye düşünüp zorda kalmayalım diye geri gelmişler.
Almanya'da çok Türk var, bu yüzden orada yaşam bi nebze daha kolay olabilir. Hoş, ben gitsem hiç bi Türkle muhatap olmamaya çalışırım mümkün mertebe :)
Almanyada bazi sehirlerde istanbulun sultanahmeti gibi belli bolgelerinden daha fazla Turkce konusuluyor :)
2 onemli deneyim, taksi ile kisa mesafe gidecektim, fena dolandirmaya kalkti, sonra 100eu ustunu 20 gibi vermeye calisti, Turkce dur surda polis var derdimizi anlatalim diyince sofor bir anda Turkceyi cozdu, sonra siz Turkler hep boyle yapiyosunuz diye kizdi, tabi kensiside hemserimiz.
Birde istanbulda alman lisesinde okuyup orda uni'ye baslayan arkadasim icin saturnde bulasik makinesi almak icin danismanla almanca cebellesiyordu, dayicim yokmu normal bisi alip cikalim diynce, teshire yeni acilmis urunu indirimli verdi.
Calisma hakkinda fikrim yok ama cok dusuk maas ile cok kaliteli yasanacagi kesin, fakat starbuck vs gibi yerde calisan dogma buyume orda olanlar hep ne is yapiyorsunuz Turkiyede is bulabilirmiyim gelmek istiyorum diyor, cok fazla denk geldim
kunteper
22-11-2020, 16:44
Orada turklerle hic olmam demeyin, ben daha sonradan gidip is vs harici yabanci cevre-hayat kuran daha pek gormedim. Sonradan gidenler de sonradan gidenlerle arkadas/cevre olusturuyor benim gordugum.
dragon07
22-11-2020, 18:34
bence kendin yapabilirmisin ? Man firmasında 4 yıl ileri sürüş eğitmenliği yaptım ailenden uzak çocugundan uzak kmlerce yol kar kış kıyamet türlü zorluklar kaza tehlikeleri cezalar vs o kadar zor ki 1yıl 2 yıl bi şekilde geçer ama uzun süre tır şöförlüğü bilemiyorum başka bir iş yaparsan daha iyi olur gibime geldi :)
2jzihtiyar
22-11-2020, 19:33
Konuyu takipteyim, güzel yorumlar geliyor kafamda hayal ederken kurgulayamadığım ya da düşünemediğim güzel detaylara değinilmiş, takipteyim.
Ailenden uzak tehlikeler ile dolu bi işi yapmak hemde uzun yıllar yapmak bilemiyorum valla bence bi düşün derim. Memleket yabancı soramazsın yardım isteyemezsin felan filan.
imprezaWRC
22-11-2020, 20:15
Almanyada bazi sehirlerde istanbulun sultanahmeti gibi belli bolgelerinden daha fazla Turkce konusuluyor :)
2 onemli deneyim, taksi ile kisa mesafe gidecektim, fena dolandirmaya kalkti, sonra 100eu ustunu 20 gibi vermeye calisti, Turkce dur surda polis var derdimizi anlatalim diyince sofor bir anda Turkceyi cozdu, sonra siz Turkler hep boyle yapiyosunuz diye kizdi, tabi kensiside hemserimiz.
Birde istanbulda alman lisesinde okuyup orda uni'ye baslayan arkadasim icin saturnde bulasik makinesi almak icin danismanla almanca cebellesiyordu, dayicim yokmu normal bisi alip cikalim diynce, teshire yeni acilmis urunu indirimli verdi.
Calisma hakkinda fikrim yok ama cok dusuk maas ile cok kaliteli yasanacagi kesin, fakat starbuck vs gibi yerde calisan dogma buyume orda olanlar hep ne is yapiyorsunuz Turkiyede is bulabilirmiyim gelmek istiyorum diyor, cok fazla denk geldim
Ramazanda Berlin'e git, iftar saat kaçta diye ortaya sor, heryerden cevap gelir :D :D 17 yıl önce ailemle birlikte 1 haftalığına gitmiştik. Koca şehirde, bir sefer taksiye bindik şoför Türk çıktı. AVM'ye gittik, kendi aramızda bunun bedeni var mı diye konuşuyorduk, mağaza müdürü Türk çıktı geldi yardım etti. Aç kalmaya imkan ihtimal yok, heryerde dönerci vardı ve ilginç şekilde Türkiye'dekinden daha lezzetli yapıyorlardı. Hele birde içine soslu havuç salatası koyuyorlardı, tadı halen damağımdadır.
Türk mahallesi var mı varsa nerede bilmiyorum ama zaten aramaya da gerek yok. Adamlar koca Berlin'de şehrin ortasına market açmışlar.
Almanya'ya gezmeye gideceksen Almanca bilmene gerek yok. Her işini Türkçe konuşarak halledebiliyorsun. O şehiri resmen ele geçirmişiz adamların haberi yok.
Çalışma hakkında fikrim yok ama tek bildiğim Türk taksi şoförünün kazancım çok iyi demesiydi. İşini de lanet eder gibi yapmıyordu, gayet düzgün giyimli ve görünümlüydü. Zaten aynı durakta gayet güzel sarışın bir ablada sıradaki taksinin direksiyonundaydı. Bilmiyorum belki de opera/tiyatro binasının taksi durağına has birşeydi. Çünkü bir daha taksi ile işimiz olmamıştı.
P.S: Aklımda kalanlar ise, kaldırımın iki parmak yüksekliğinde olması, koca beton mikserini kullanan kadının sabırla karşıdan karşıya geçmemi beklemesi, otelin tertemiz olması ve otel çalışanlarının güler yüzlü olması (3 yıldızdı), havalimanında kontrol edilen valizin otele tam saatinde gönderilmesi, belediye otobüsünün dakikası dakikasına tam vaktinde gelmesi, şehirdeki devasa kitapçılar...vs Bir tanesi resmen kütüphane kıvamındaydı az kaldı bütün günü orada geçirecektim. (Dussmann das KulturKaufhaus'muş adı)
1 yıldır Almanyadayım aşağı yukarı aynı şartlar ve sebep yüzünden geldim. Hayal ettiğin ile karşılaşmamaya dil problemi yüzünden birilerine mahkum olmaya, iş yerinde dil bilmediğin için en pis işleri yapmaya, memlekette ki yaşam şeklin ve sosyalliğin aklına geldikçe psikolojik sınav vermeye hazır ol.
Herşey 3 litre arabaya binip don alır gibi araba almak ile bitmiyor..
Vakit bulursam detaylı anlatırım, ama eğer gelecem diyorsan her saniye tuvaletteyken bile almanca çalış.
Hakkında hayırlısı
aybarsdnr
22-11-2020, 20:57
Hocam selam, öncelikle ne olursa olsun sizin için hayırlı ve mutlu edici bir karar olmasını dilerim.
Oturum konusunda tam emin olmamakla birlikte iyice araştırmanızı tavsiye ederim. Ben belli bir sayının üzerinde çalışan olan bir şirketin ortağı olduğum için Bulgaristanda oturum sahibiyim. Hatta bu hafta tekrar yenilemeye gideceğim. Romanya dışında hiçbir ülkeye vizesiz giriş yapamıyorum. Sadece romanya bu oturum ile girişi kabul ediyor. Dolayısıyla seyahat bile edemezken, oturum ve çalışma için yeterli olmayabilir. Belki prosedür farklı olabilir eş durumundan dolayı ama çok iyi araştırın.
Tır şofölüğü için ise, eşinizin Bulgaristan vatandaşlığının avantajıyla önce orada bir deneyim yaşayıp sonrasında Almanyaya yerleşme fikri oluşturulabilir. Mesela benim çalıştığım merkezi Varna da olan "Flex logistic" firması tüm avrupaya nakliyat yapıyor. Hem deneyim olur, hem Türkiye'ye yakın olur aile.
Vermiş olduğunuz değerli fikirler ve düşünceler için sağolun tekrardan. Öncelikle hepimiz arabalara olan hevesimiz merağımız için buradayız. Bende kendimi bildim bileli tırlara kamyonlara ayrı bi ilgim hevesim var . Herşeyden önce fabrikaya yada türklerin takıldığı dönerciler de çalışma gibi bi niyetim yok. Şöförlüğü seçmemde ki amaç başında bi patronun usta başının şefin müdürün olmaması ve özgür olduğun tek olduğun bi meslek grubu olması. Almanya da tır şöförlüğü günü birlik tur ve haftalık tur olarak ve uluslararası tur olarak 3 e ayrılıyor. Günübirlik sabah 4-5 kontak basıp yasal olarak 8 saat çalışıp ( üstü saatler mesai ) eve dönüyorsun. Haftalık da pazartesi sabah marşa basıp nerde sabah orda akşam cuma akşamına kadar çalışıyorsun, uluslararasını söylememe gerek yok . Bi ailem olduğu için günübirlik bi şöförlük işi ayarlayacağım kendime. Dil konusuna gelirsek der die das artikellerinin allah belasını versin ama yinede gerçekten öğrenemeye gayret gösteriyorum. İyi kötü almancanın yetmediği yerde ingilizce ile işlerimi rahatlıkla halledebiliyorum. Oturum iznine gelirsek de avrupa birliği yasası der ki eğer ab vatandaşı bir eş ile evli isen ve avrupa birliğine üye ülke tarafından bi oturum iznine sahipsen ailen yanında olmak şartıyla tüm ab ülkelerinde oturma çalışma ve yaşama hakkına sahipsin. Hatta muallâk ta kalmayayım diye de ab yasaları ile ilgilenen departmana bir mail attım durumumu anlattım 12 saat geçmeden geri dönüş yaptılar . Yazılan cevabı translate edip buraya kopyalıyorum ki belki siteden birinin işine yarar .
Sevgili bayım,
Sorgunuz için teşekkür ederiz.
Avrupa Birliği (AB) vatandaşlarının ikametgahı, AB Vatandaşları için Genel Hareket Özgürlüğü ile düzenlenir.
AB vatandaşları ve aile üyeleri, dolaşım özgürlüğüne sahiptir. Avrupa Birliği içinde serbestçe dolaşma hakkı, herhangi bir AB üye ülkesine - bir işçi veya serbest meslek sahibi olarak - girme, ikamet etme ve çalışma haklarını kapsar. Gelir amaçlı istihdam edilmeyen AB vatandaşları ve aile üyeleri, ancak kendileri ve aile üyeleri sağlık sigortası kapsamındaysa ve kendilerini ve aile üyelerini geçindirmek için yeterli kaynağa sahipse Almanya'da yaşayabilirler. Göçmenlik bürosu bu ön taleplerin kanıtını isteyebilir.
AB vatandaşları, Almanya'ya vizesiz girme ve başka herhangi bir ön talep olmaksızın burada ikamet etme hakkına sahiptir. Ayrıca 6 ay süreyle iş arama hakkına sahiptirler.
Siz - sözde üçüncü ülke vatandaşı olarak - zaten bir Bulgar oturma iznine sahip olduğunuz için, vizeye de ihtiyacınız olmayacak.
Girişten sonra ikametin üç aydan uzun sürmesi planlanıyorsa, AB vatandaşlarının kayıt ofisine kayıt yaptırmaları yeterlidir. Göçmenlik bürosu pasaport veya kimlik kartının yanı sıra istihdam kanıtı gösterilmesini isteyebilir. Serbest meslek sahibi AB vatandaşları, işletme kaydını bir kanıt olarak gösterebilir.
AB vatandaşlarının aile üyeleri, 6 ay içinde “AB vatandaşlarının aile üyeleri için resen oturma izni alırlar. Göçmenlik bürosu kimlik, evlilik veya ilişki türü kanıtı isteyebilir. Aile ferdi ikamet kartı verilinceye kadar gerekli bilgilerin verildiğini belirten bir form alır.
Almanya'da beş yıllık yasal ikametin ardından, AB vatandaşları, onların aile üyeleri ve eşleri, diğer gerekliliklerden bağımsız olarak var olan uzun dönem oturma izni alırlar. Göçmenlik bürosu, uzun dönem ikamet izni talebinde bulunur.
SULTANOGLU
22-11-2020, 22:32
QUOTE=SULTANOGLU;8669587]Türkiye de yaşayan herkes heryere kolaylıkla alışır bu konuda hiç bir şüpeniz olmasın. bunca yıllık hayatımızda kazandığımız pratik zeka, durumalra karşı verdiğimiz hızlı karar verme yeteneği vs vs ciddi bu gübü hayatını refah içinde yaşamış ülkelerde büyük bir + adamın hayatında hiç görmediği durumları tecrübe ettiğin için bunu herşekilde avantaja çevirebilirsin.
Dil bilmek ciddi önemli, Yaşadığın yerin dilini bilmiyorsan ilk başlarda zorlanabilirsin. bence 100% öğrenmek zorunda değilsin ama çat patta olsa birşeyler söyleyebilmeli anlayabilmelisin. Kişisel olarak şunu diyim. Buraya taşındığımzdan en son 3 4 ay önceye kadar Almancayı öğrenmeye çalıştım ama olmuyorsa olmuyor ve bir yerden sonra skerler diyorsun. Akşam eve geldiğince dinlenicekmisin dilmi öğrenmeye calışı ders yapıcaksın iki ucu boklu değnek. İşim tamamen ingilizce olduğundan işyerimde hiç bir sıkınıtı yaşamıyorum. Restoan alışveriş falan çdurumlarında ise okadar anlayacak bir almancam mevcut.
Aile bağları konusunda söyleyebileceğim tek şey. Avrupadasınız bir amerika değil ve en uzak noktası 4 saat olan bir ucak yolculuğu ile Türkiye desiniz. Bu yüzden canınızı hiç uzaktayım diye sıkmayın. Ha istan buldan bodruma taşınmışınız ha türkiyeden İsviçreye gitmişiniz. arada 2 3 saatlik uçak yolculuğu var başkada bişey yok.
Arkadaş zaman içinde mutlaka edinilir, Özellikle hobileriniz üzerinden ciddi güzel arkadaşlıklar edinebilirsiniz. Araba müzik vs ne varsa burası milletin kendine zaman ayırdığı hobileri olmayanların garipsendiği bir gezegen diyim. Para kazanmaktan, yatırım yapmaktansa insanların tek seferlik ömürlerinde kaliteli zaman geçirmeye oddanlandığı bir çevre.
Para konusunda ise sakın Türkiye de olduğu gibi düşünmeyin, araştırmayı tamamen ortalama bir vatandaşın ne kadar aldığı üzerinden yapın. tamamen samimiyetimle Almanya için söylüyorum, Burada bir insanın aç kalabilmesi mümkün değil. Ancak bunu tercih etmesi lazım yada uçuk kaçık bilinçsizce harcama yapması lazım. Abi banka kredi kartı vermiyor ya :D vermiyor sen alışkanlık olarak istediğinde neden diye soruyor.
Araba vs benzeri ieyler en kolay ulaşılabilecek şeyelr onları düşünmeye gerek yok. Son tavsiyem ise eğer komple taşınma düşünceniz cidden varsa bunu gerçekleştirmeden en azından 1 haftalık taşınmayı düşündüğünüz yere imkanınız varsa gidin şehri dolaşın.[/QUOTE]
Aynen bunu yazmisim baska bir konuya, yine yazsam aynisini yazarim. Kendi durumumuza guncelleme olarak saka gibi ama 2 sene su gibi akip gitti. Hersey mutku mesut devam ediyor. Corona dolayisiyla ailelerimizi bu sene ziyaret edemedik tek problemimiz bu.
3 kardeşiz, 3 ümüz de y.dışında yaşıyoruz, hepimiz expat olarak gittik. Avrupa & Latin Amerika. Geri dönmeyi düşünmek veya istemek gibi bir isteğimiz hiç olmadı.
Ben şu an vize işlemleri için TR'ye geleceğim, vallaha gözümde büyüyor.
İngilizce dışında local dilim hiç yok, dil öğrenmek önemli ama ingilizcenin çok iyi olması her kapıyı açar ve sosyal hayata girmenizi sağlar.
Türkiyeyi y.dışında yaşamaya gidiyorsanız, mutsuz olursunuz. Giderken beyni, aklı, düşünce yapısını sıfırlayıp, gidilen ülkenin kültürüne uyum sağlamak lazım.
Year One
23-11-2020, 18:18
bende Bulgar vatandaşlığı var, eşimde yok. bence tamamen gitmeden vevel 1-2 haftalık bir tur yapın derim. olacak gibiyse en azından bildiğinzi için komple gidersiniz. Bir çok arkadaşım İngiltere ye gitti. iş imkanı olarak İngiltere daha uygun. Hatta bir arkadaşım 2020 ocak ayında gitmişti almanya ya, pandemi sebebi ile kira bulamadılar. İngiltere den başka arkadaşı çağırmış.'' napcan lan almanyada gel işin hazır.'' diye. şimdi pizza dağıtıyor. kendi aracı ile. 1300 pound a 2010 corsa almış, aylık 1600-1700 pound kazanıyorum dedi. ev kirası 800 pound. eşi de markette kasiyerlik yapıyormuş oda 1500 civarı alıyormuş. gerisini hesap et. ortalama 500-700 pound kenara atıyoruz şu an kasmadan diye belirtti. çocuk varsa + olarak devlet çocuk parası da veriyormuş 200-300 pound.
Ya ben yazdıklarıma baktım çok olumsuz gibi yazmışım da...
Gerçekten sisteme ayak uyduran, hayatını idame ettiren kişiler var. Ya burada turbo&quattro muydu, çok çok güzel bir şekilde anlatmıştı. Yukarıda arkadaşların da dediği gibi burada şu şartlarda yaşayabilen, bir iş yapabilen adamlar, bence her AB ülkesinde veya ABD'de bir şeyler yapabilir. Bir mesajda arkadaş yazmış, gerçekten de Türkler pratik zekalı olduğu için karşılaşılan bir çok durumdan yırtmayı biliyor. O mallar kilitleniyor, Türkler şak diye çözüm buluyor. Bunlar en büyük avantajlarımız. Ha örneğin Yunanlılar, İspanyollar da aynı biziz... Yunanlılar çok komik, Yunanistan'da iş yapma fırsatı varsa Yunanistan'da yapın mesela :D Adamlar bizim "medeni" halimiz gibi. Ortadoğu kültürünü, davranışını Türkiye'den çıkar, aha Yunanistanız :) Din kısmını karıştırmıyorum... İspanya'da falan yine biraz o Avrupalı mallığı var çünkü...
Bu arada benzer muhabbeti geçenlerde arkadaşlarla yapıyorduk, mesaj sahibi arkadaş kamyon şoförlüğü deyince... Adam ABD'ye gitmiş, burunlu, arkası da öküz gibi geniş bi Volvo VNL tır almış, ülke içinde bir oraya bir buraya gidip geliyorlarmış. Ev almamışlar, kamyonun arkası karavan gibi, orada yaşıyolarmış ailecek. Tek başıma olsam neyse, oha dedim... OHA! :)
Diğer bi komik ve ilginç örnek, Diyarbakırlı mıydı, Mardinli miydi, Kürt kökenli bi vatandaşla tanışmıştık Milos adasına tatile gittiğimizde. Adam Türkiye'de aşçılık yapıyormuş. Lan Milos ne alaka ne geziyosun burada dedik, abi ben burada Yunan kızla evliyim, Atina'da yaşıyoruz buraya tatile geldik dedi. Kızcağız bi geldi, ula neredeyse bizim Apo'dan düzgün Türkçe konuşuyor, deyimler, espiriler, mecazlar, aman allahım :) Eleman ne yapıyor, tanıştığımız sene yeni evlenip gitmişti, abi gram Yunanca bilmiyorum diyordu :D Ama aşçılıkla ilgili kurslara başlayıp uluslararası geçerliliği olan belgeleri almayı kafaya koymuş adam, onun için çalışıyorum diyordu.
Şimdiye muhtemelen almıştır, arada birbirimizle temasa geçiyoruz, çok enteresan çok tatlı bir çift... Bir tatilimizde feribot vs için işlem yapmaya çalışırken kızcağızdan yardım istedim, Türkçe konuşarak hallettik, yine çok gülmüştüm :D Şimdi çocukları falan olmuş, yaşıyor gidiyorlar valla, adamı gördükçe, o aklıma geldikçe "olmaz" demiyorum, her şey olur. Yeter ki isteyin :)
aynı durumu ben de Kiev'e göç fikri olarak yaşamaktayım. ülke bu şekilde yokuş aşağı gitmeye devam ederse ben de maalesef zor bir karar almak zorunda kalacağım sanırım..
başlık sahibi arkadaş senin de hakkında hayırlısı olsun. Bilmiyorum ama nedense Almanya'nın en kötü hali bile Türkiye'den iyidir diye düşünüyorum..
e.sezgin
24-11-2020, 10:41
Merhaba,
Benim de bulgaristan vatandaşlıgım var, aynı konu uzun zamandır b planı olarak aklımda. Belcikada kısa mesafe kamyon şoförlüğü şeklinde. Muhtemelen a değil de b planı olduğu için hiçbir zaman gerçekleşmeyecek:)
Burada şimdilik gelirim fena olmadığı için comfort zone dan çıkmak kolay olmuyor. Bir de aıle, eş, dost bahane ediyorum ki şu salgın döneminde onu da tecrübe ettik aslında. 2 adim ötemizdeler ama aylardır görüşemiyoruz işte, demekki böyle de oluyormuş. Bu kararsızlığı uzun süre yaşadığım için artık en azından kendimi tanıyorum, demekki henüz tam olarak bunu istemiyorum. Ayrıca 89 göçünü yaşamış, yaşi kurtarmıyorsa da sonrasını yasamıs olanlar için ayrı bir travmadır göç duygusu.
Bu işin ikilem yaşatmayacak tek bir yönü var, o da çocuk varsa onun geleceği. Çocuğu düşününce zaten tek mantıklı yol gitmek. Hakkınızda hayırlısı olsun şimdiden, eğer kafaniza koyduysanız mutlaka yaparsınız.
Almanya'da doğdum ve büyüm. 20 yaşında Türkiye'ye taşındım.
Yazarak bitmez. Merak edenler pm atarsa tel üzerinden yardımcı olmaya çalışırım.
Almanya'da doğdum ve büyüm. 20 yaşında Türkiye'ye taşındım.
Yazarak bitmez. Merak edenler pm atarsa tel üzerinden yardımcı olmaya çalışırım.
Gelecek kaygısından dolayı dönmediniz umarım :)
Dömeyi çoğu zaman bende düşünüyorum da millete bunu nasıl izah ederim onu bilmiyorum, pm atarsan okurum.
Zaman bulamam diye düşünüyordum da bulabildim. Ben düşüncelerimi aktarayım da sizler zaten avantajları ve dezavantajları görürsünüz. Kendimden örnek verdiğim için bu tabi herkes için geçerli değildir.
Öncelikle Plettenberg'de doğdum. VW6R senin bilmen gerekir abi, en azından otobandan geçerken adını görmüşsündür diye tahmin ediyorum. Gelirini € üzerinden sağlayabilecek isen gel abi. Türk Lirası maalesef güven vermiyor.
Plettenberg: İçinden 4 dere akan, 25k nüfusu olan ufak bir yer. Sosyal aktivite imkanları: Ufak bir sinema, spor salonları, kütüphane, bir kaç kafe ve bar. 4 amatör futbol takımı olduğundan hafta sonları maç izlemeye gidebilirsiniz. Sanayisi güçlü bir yer. Hepimizin bildiği MAHLE'nin üretim yeri bulunuyordu ama başka bir şirkete satıldı vs.
Gelir ve Konaklama: Benim babam kaynakçı olarak çalışıyordu. Annem ise yarı zamanlı bir otele temizliğe gidiyordu. Babam net 2.000€ annem ise 400€ para kazanıyordu. Yani en azından son durum böyleydi. (2013) Bir ev satın almıştık, aylık 600€ kredi taksitine gidiyordu. Evin fiyatı 130.000€ idi. Yani kira ödüyor gibi taksit ödüyorduk. (25 yıl mı ne) Ev 3 katlı, 1. katta 350€'ya kiracımız vardı. Bir de çocuk başına devlet 150€ civarı bir şey veriyordu. 2. ve 3. katta biz oturuyorduk. Toplamda bizim oturma alanımız 100 metre kareydi. Evin -1. katta depo alanı ve ayrıca kocaman bir bahçesi vardı. Bahçede teras ve hobi amaçlı seramız vs. vardı. Kaldığımız evden memnunduk yani.
Eğitim: Almanya kesinlikle Türkiye'ye kıyas ile fazlasıyla önde. Lise sonunda İngilizce ve İspanyolca bir konu hakkında metin yazabiliyordum ve rahatlıkla konuşuyordum. Öğretmenlere karşı saygılı olduktan sonra her hangi bir sorun yaşamazsanız. Bir hocamız sürekli din üzerinden Türk öğrenceleri haftalarca hedef aldığında saygılı bir şekilde kendisini eleştirdiğimde iddaalarını tartışmıştık ve sonunda bana hak vermişti. Türkiye de ilgi alanım olduğundan İşletme okudum. İnsanlar sürekli İşletme ile ilgili dalga geçiyordu oysa Almanya'da orta kıvamda bir bölüm olarak algılanır. Orada da ne okuyacağını bilmeyen İşletme okuyor esprisi vardır. Türkiye'de maalesef bölüm ile ilgisiz bir çok öğrenci bulunuyor ve bu da ders ortamına negatif etki ediyor. Gerçekten o bölümü okumak isteyenlerden oluşsa sınıflar çok daha değerli olur. Almanya'da üniversite bittikten sonra iş bulma süresi yine 1 yılı buluyor. Ayrıca biz eğitimde nasıl kendimizi Finlandiya ile karşılaştırıp eksiklerimize bakıyor isek Almanlar da öyle yapıyor. Dünyada Benchmark Finlandiya.
Sosyal haklar: 1 sene çalıştıktan sonra işsiz kalırsanız, işsizlik maaşı 1 olarak nitelendirilen maaşı devlet size 6 ay öder. Net maaşınızın yüzde 67'si olması lazım. Sonrasında işsizlik maaşı 2 olarak adlandırılan yardımı alırsınız. Bu daha düşük bir meblağ olur genellikte. Kiranız, eşinizin çalışma durumu ve maaşı, çocuklarınızın çalışıp çalışmadığı vs. göz önünde bulundurulur.
Bu öldürmez ama mutlu da etmez. Siz işsiz iken çocuğunuz okul ile bir haftalık bir geziye gidecek olursa devlet bunu öder çünkü eğitim kapsamındadır. İşsizlik maaşı, eğitim ve sertifika teşvikleri çok güçlü. Ama ben yatayım devlet ödesin derseniz sizi süründürürler. Her hafta yapmanız gereken iş başvuruları, görüşmeler vs. Almanya'nın İş-Kur'u Arbeitsagentur olarak geçer.
Ekonomi: Enflasyon yok gibi bir şey. Faizler düşük. Kredi vermeden bankalar yedi sülalenizi inceler. Kredi kartları öyle havada uçuşmuyor, çok nadirdir. Babam TR'de 5 sene sonra ilk defa bu sene kullandı. Olmayan parayı harcaması kendisine çok ters geliyor. Almanlar iyi aşılamış bunu. :)
Almanya'da siyasette ne oluyor, ekonomi ne durumda, kur fln mevzuları yok. Kafanız rahat olur. Paraya kıyarsanız istediğiniz yere tatile giderseniz veya paranızın bir nebze daha değerli olduğu ama yine de gelişmiş yerlere giderseniz. Bir ara trend Hırvatistan'dı. Saatlik en az brüt ücret zaten 9,15€. Medeni durumunuza ve çocuk sayısına göre kesinti olur. Bekar ve ailesiyle yaşayan bir arkadaşım 5000€ Brütten 2700€ Net mi ne alıyordu. Ama işsiz kaldığınızda sorun yok işte. :)
Bana soracak olursanız hiç kamyonculuk veya tırcılık yapmayın. Bir akraban günlük seferlere çıkıyor 1.500€ net alıyor. Ve bu yetmiyor, yetmez.
İyi bir fabrikaya girmenizi öneririm. Ustalık var ise bunları yapabilirsiniz. Bizim orada bir abi çalıştığı şirketten 2.000€ para kazanırken fayans ve banyo işinden daha fazla kazanıyordu çünkü vergisi yok. Kara para aşk misali :)
Hayat: Hızlı ve canlı bir şey bekliyorsanız Büyükşehir tercih etmeniz gerekir. Sakin bir hayat için ufak bir kasaba iyi gelir. Hem sessiz sakin hem kiralar daha ucuz. Ayrıca Büyükşehir zaten maks. 1saat. Nerede olursanız olun.
Hukuk: Güvenilir.
Irkçılık: Çoğunlukla Almanya'nın doğusunda daha fazla ırkçı bulunur çünkü doğu batıya göre daha geride kalmıştır. Ben gitmek isteyenlere kesinlikte batıyı öneririm. Her türlü avantajlı.
Biz Türkiye taşınıyoruz diye etrafımızda yaşayan 3 komşu alman ailesi göz yaşı dökmüştü. İyi olun iyilik görün derim ben.
Ben niye taşındım?
Babam işsiz kalmıştı, devlet destek veriyordu ama pekte yetmiyordu. Türkiye'de bir iş fırsatı oldu, ailecek oturduk konuştuk taşındık. Gönüllü olmayan bir kardeşim vardı şimdi Almanya'ya gidince sıkılıyor. Euro cinsinden bakacak olursak babam iyi bir durumda. Pişman değiliz yani. Benimde karşıma güzel bir iş fırsatı çıktı değerlendirmeye çalışıyorum.
Almanya'ya taşınacak olanlar:
- Batıya gidin
- Ayak uydurun. Kendinizi bozun fln demiyorum. Dil konusunu hemen çözmeye bakın. Kültür konusuna da ilgi gösterin kimlerle yaşadığınızı öğrenin. Bu arada devlet Almanca kursuna giden insanlara aylık kişi başına 350€ para veriyordu.
- Haklarınızı araştırın. Bizim millet haklarını bilmiyor çünkü araştırmıyor. Bir dünya teşvik ve yardım var, faydalanın.
- Mümkünse gitmeden önce günlük konuşacak kadar dili öğrenin. Çevrenizde ki insanlar Türk olacak olsa bile Almanca konuşun.
- Etliye sütlüye karışmayın keyfinize bakın. Arabalar ucuz ve gıda ucuz. Bazı mağazalarda 5€'ya bile tişört var.
- Orada ki insanlara karşı dürüst olun.
- Disiplinli olun. Saat konusunda titizlik gösterin.
- Başlangıç zor olacaktır ama çalışın. Zaten normal çalışma saatleri 8 saati geçmiyor. Sabah 6'de mesai başlasa 2'de paydos. Part-time bir iş veya dil konusuna yoğunlaşın.
- Benim çevremde ki insanlar çok güzel insanlardı. Ufak bir kasaba olduğundan herkes birbirini tanıdığından güzel bir ortam vardı. Böyle bir şey tercih ediyorsanız kasabaya yerleşin derim.
- 1.000€'ya bir araba alın işiniz görülsün. Toplu taşıma çok da başarılı değil.
- TR'de yaşayanlar zaten oraya gittiğinde fırsatları görecektir. Bir miktar para biriktirip risk alınıp bir işe kalkışılabilir.
- Dil öğrendikten sonra Vatandaşlık için başvuru yapın.
Aklıma şu an bu kadar geldi. Bunlar kesinlikle sadece şahsi düşüncelerim. Ben bir kaç kez Almanya'ya dönmeyi düşündüm.
1. Araba fiyatları daha düşükken gidip bir yaz tatilinde çalışayım araba parası çıksın diyordum. Babam benim yanımda çalış işler yoğun demişti gittik pedere yardım ettik.
2. Üni devam ederken acaba orada mı okusaydım demiştim ama ailem kabul etmezdi. En azından annem etmezdi yani.
3. Üni bittikten sonra 'lan euro kaç para oldu'. Git orada çalış burada yersin diye düşünmüştüm. Karşıma çıkan iş fırsatı ile hayatıma burada devam edeceğim.
Ve ne diyeyim ben burayı seviyorum. Bursa'da çok huzurlu bir Mahalle'de oturuyorum ailemle.
Year One
25-11-2020, 19:21
Zaman bulamam diye düşünüyordum da bulabildim. Ben düşüncelerimi aktarayım da sizler zaten avantajları ve dezavantajları görürsünüz. Kendimden örnek verdiğim için bu tabi herkes için geçerli değildir.
Öncelikle Plettenberg'de doğdum. VW6R senin bilmen gerekir abi, en azından otobandan geçerken adını görmüşsündür diye tahmin ediyorum. Gelirini € üzerinden sağlayabilecek isen gel abi. Türk Lirası maalesef güven vermiyor.
Plettenberg: İçinden 4 dere akan, 25k nüfusu olan ufak bir yer. Sosyal aktivite imkanları: Ufak bir sinema, spor salonları, kütüphane, bir kaç kafe ve bar. 4 amatör futbol takımı olduğundan hafta sonları maç izlemeye gidebilirsiniz. Sanayisi güçlü bir yer. Hepimizin bildiği MAHLE'nin üretim yeri bulunuyordu ama başka bir şirkete satıldı vs.
Gelir ve Konaklama: Benim babam kaynakçı olarak çalışıyordu. Annem ise yarı zamanlı bir otele temizliğe gidiyordu. Babam net 2.000€ annem ise 400€ para kazanıyordu. Yani en azından son durum böyleydi. (2013) Bir ev satın almıştık, aylık 600€ kredi taksitine gidiyordu. Evin fiyatı 130.000€ idi. Yani kira ödüyor gibi taksit ödüyorduk. (25 yıl mı ne) Ev 3 katlı, 1. katta 350€'ya kiracımız vardı. Bir de çocuk başına devlet 150€ civarı bir şey veriyordu. 2. ve 3. katta biz oturuyorduk. Toplamda bizim oturma alanımız 100 metre kareydi. Evin -1. katta depo alanı ve ayrıca kocaman bir bahçesi vardı. Bahçede teras ve hobi amaçlı seramız vs. vardı. Kaldığımız evden memnunduk yani.
Eğitim: Almanya kesinlikle Türkiye'ye kıyas ile fazlasıyla önde. Lise sonunda İngilizce ve İspanyolca bir konu hakkında metin yazabiliyordum ve rahatlıkla konuşuyordum. Öğretmenlere karşı saygılı olduktan sonra her hangi bir sorun yaşamazsanız. Bir hocamız sürekli din üzerinden Türk öğrenceleri haftalarca hedef aldığında saygılı bir şekilde kendisini eleştirdiğimde iddaalarını tartışmıştık ve sonunda bana hak vermişti. Türkiye de ilgi alanım olduğundan İşletme okudum. İnsanlar sürekli İşletme ile ilgili dalga geçiyordu oysa Almanya'da orta kıvamda bir bölüm olarak algılanır. Orada da ne okuyacağını bilmeyen İşletme okuyor esprisi vardır. Türkiye'de maalesef bölüm ile ilgisiz bir çok öğrenci bulunuyor ve bu da ders ortamına negatif etki ediyor. Gerçekten o bölümü okumak isteyenlerden oluşsa sınıflar çok daha değerli olur. Almanya'da üniversite bittikten sonra iş bulma süresi yine 1 yılı buluyor. Ayrıca biz eğitimde nasıl kendimizi Finlandiya ile karşılaştırıp eksiklerimize bakıyor isek Almanlar da öyle yapıyor. Dünyada Benchmark Finlandiya.
Sosyal haklar: 1 sene çalıştıktan sonra işsiz kalırsanız, işsizlik maaşı 1 olarak nitelendirilen maaşı devlet size 6 ay öder. Net maaşınızın yüzde 67'si olması lazım. Sonrasında işsizlik maaşı 2 olarak adlandırılan yardımı alırsınız. Bu daha düşük bir meblağ olur genellikte. Kiranız, eşinizin çalışma durumu ve maaşı, çocuklarınızın çalışıp çalışmadığı vs. göz önünde bulundurulur.
Bu öldürmez ama mutlu da etmez. Siz işsiz iken çocuğunuz okul ile bir haftalık bir geziye gidecek olursa devlet bunu öder çünkü eğitim kapsamındadır. İşsizlik maaşı, eğitim ve sertifika teşvikleri çok güçlü. Ama ben yatayım devlet ödesin derseniz sizi süründürürler. Her hafta yapmanız gereken iş başvuruları, görüşmeler vs. Almanya'nın İş-Kur'u Arbeitsagentur olarak geçer.
Ekonomi: Enflasyon yok gibi bir şey. Faizler düşük. Kredi vermeden bankalar yedi sülalenizi inceler. Kredi kartları öyle havada uçuşmuyor, çok nadirdir. Babam TR'de 5 sene sonra ilk defa bu sene kullandı. Olmayan parayı harcaması kendisine çok ters geliyor. Almanlar iyi aşılamış bunu. :)
Almanya'da siyasette ne oluyor, ekonomi ne durumda, kur fln mevzuları yok. Kafanız rahat olur. Paraya kıyarsanız istediğiniz yere tatile giderseniz veya paranızın bir nebze daha değerli olduğu ama yine de gelişmiş yerlere giderseniz. Bir ara trend Hırvatistan'dı. Saatlik en az brüt ücret zaten 9,15€. Medeni durumunuza ve çocuk sayısına göre kesinti olur. Bekar ve ailesiyle yaşayan bir arkadaşım 5000€ Brütten 2700€ Net mi ne alıyordu. Ama işsiz kaldığınızda sorun yok işte. :)
Bana soracak olursanız hiç kamyonculuk veya tırcılık yapmayın. Bir akraban günlük seferlere çıkıyor 1.500€ net alıyor. Ve bu yetmiyor, yetmez.
İyi bir fabrikaya girmenizi öneririm. Ustalık var ise bunları yapabilirsiniz. Bizim orada bir abi çalıştığı şirketten 2.000€ para kazanırken fayans ve banyo işinden daha fazla kazanıyordu çünkü vergisi yok. Kara para aşk misali :)
Hayat: Hızlı ve canlı bir şey bekliyorsanız Büyükşehir tercih etmeniz gerekir. Sakin bir hayat için ufak bir kasaba iyi gelir. Hem sessiz sakin hem kiralar daha ucuz. Ayrıca Büyükşehir zaten maks. 1saat. Nerede olursanız olun.
Hukuk: Güvenilir.
Irkçılık: Çoğunlukla Almanya'nın doğusunda daha fazla ırkçı bulunur çünkü doğu batıya göre daha geride kalmıştır. Ben gitmek isteyenlere kesinlikte batıyı öneririm. Her türlü avantajlı.
Biz Türkiye taşınıyoruz diye etrafımızda yaşayan 3 komşu alman ailesi göz yaşı dökmüştü. İyi olun iyilik görün derim ben.
Ben niye taşındım?
Babam işsiz kalmıştı, devlet destek veriyordu ama pekte yetmiyordu. Türkiye'de bir iş fırsatı oldu, ailecek oturduk konuştuk taşındık. Gönüllü olmayan bir kardeşim vardı şimdi Almanya'ya gidince sıkılıyor. Euro cinsinden bakacak olursak babam iyi bir durumda. Pişman değiliz yani. Benimde karşıma güzel bir iş fırsatı çıktı değerlendirmeye çalışıyorum.
Almanya'ya taşınacak olanlar:
- Batıya gidin
- Ayak uydurun. Kendinizi bozun fln demiyorum. Dil konusunu hemen çözmeye bakın. Kültür konusuna da ilgi gösterin kimlerle yaşadığınızı öğrenin. Bu arada devlet Almanca kursuna giden insanlara aylık kişi başına 350€ para veriyordu.
- Haklarınızı araştırın. Bizim millet haklarını bilmiyor çünkü araştırmıyor. Bir dünya teşvik ve yardım var, faydalanın.
- Mümkünse gitmeden önce günlük konuşacak kadar dili öğrenin. Çevrenizde ki insanlar Türk olacak olsa bile Almanca konuşun.
- Etliye sütlüye karışmayın keyfinize bakın. Arabalar ucuz ve gıda ucuz. Bazı mağazalarda 5€'ya bile tişört var.
- Orada ki insanlara karşı dürüst olun.
- Disiplinli olun. Saat konusunda titizlik gösterin.
- Başlangıç zor olacaktır ama çalışın. Zaten normal çalışma saatleri 8 saati geçmiyor. Sabah 6'de mesai başlasa 2'de paydos. Part-time bir iş veya dil konusuna yoğunlaşın.
- Benim çevremde ki insanlar çok güzel insanlardı. Ufak bir kasaba olduğundan herkes birbirini tanıdığından güzel bir ortam vardı. Böyle bir şey tercih ediyorsanız kasabaya yerleşin derim.
- 1.000€'ya bir araba alın işiniz görülsün. Toplu taşıma çok da başarılı değil.
- TR'de yaşayanlar zaten oraya gittiğinde fırsatları görecektir. Bir miktar para biriktirip risk alınıp bir işe kalkışılabilir.
- Dil öğrendikten sonra Vatandaşlık için başvuru yapın.
Aklıma şu an bu kadar geldi. Bunlar kesinlikle sadece şahsi düşüncelerim. Ben bir kaç kez Almanya'ya dönmeyi düşündüm.
1. Araba fiyatları daha düşükken gidip bir yaz tatilinde çalışayım araba parası çıksın diyordum. Babam benim yanımda çalış işler yoğun demişti gittik pedere yardım ettik.
2. Üni devam ederken acaba orada mı okusaydım demiştim ama ailem kabul etmezdi. En azından annem etmezdi yani.
3. Üni bittikten sonra 'lan euro kaç para oldu'. Git orada çalış burada yersin diye düşünmüştüm. Karşıma çıkan iş fırsatı ile hayatıma burada devam edeceğim.
Ve ne diyeyim ben burayı seviyorum. Bursa'da çok huzurlu bir Mahalle'de oturuyorum ailemle.
yav ben telefondan yazdım ama saçma bi alfabe çıkmış :D tekrar yazayım.
Almanya için yazdıklarınız tam tahmin ettiğim gibi. Gitmek isteyenlerin öncelikli gerekçesi çocuklarına daha iyi bir gelecek sağlamak. Zaten orada da çok farklı kazanmayacak çoğumuz. Para ile gidip şirket açacak olanlar başka tabi. Fakat biz burada artık siyaset dinlemekten ''bık-tık'' vallahi de billahi de bıktık. Dir çok kısım da sırf bu siyaset yüzünden gidiyor insanlar bunaldı. bir gelecek yok her tanıdığı olan bir çeşmenin başını tutmuş, geri kalan yaşam mücadelesine devam. Fırsatı bulan da gidiyor. Benim de Bursa da 3-4 yıldır işlettiğim butik detailing dükkanım var. Belli bir kazancım ve çevrem var, şimdilik bozmak istemiyorum fakat bu sene bakıcam duruma. olmayacaksa kapatıp gidiyorum bende nereye olursa. Hollanda veya belkçika diye düşündüm. Hollanda da tanıdıklarım var tek dezavantaj en yüksek vergiler Hollanda da. Eşime BUlgaristan da oturum almaya çalışıyodum. Pandemi den olayı 1 yıldır Bulgara geçemedim. Orda evliliğimizi yaptırdık. En azından artık adı bir kayıtta geçecek. 5 yıl sonrasında vatandaş da olma hakkı var. Kısmet bakalım ne olacak. Son olarak bizim insanımız uyanık yani zor durumlara alışığız, sıyrılırız. Bu ülkede yapan her ülkede yaşamayı başarır.
Güzel yorumlarınız ve tavsiyeleriniz için teşekkür ederim . Bugün pasaportumu teslim aldım . 6 aylık 90 gün kalışlı vize vermişler . Oturuma başvurmak için gereken evrakları almak için bulgaristana gideceğim önümüzdeki hafta. Adım adım hedefe gidiyoruz çok şükür. Bu arada arabayla bulgaristana gitmek için yeşil sigorta ve vinetka lazım bildiğim kadarıyla . Forumda var mı bulgara gidip gelen ? Neye dikkat etmeliyiz ? Bilmeden gidip parçalanmayalım oralarda?:soru:
Bir de araç senin üzerine veya vekaletli olması lazım
Vinyet önemli, ben yeşil sigortayı alıp basıp gitmiştim otobanda çevirip güzel ceza yazdılar.
Vinjet buradan alınınabiliyor: Bulgaristan icin online E Vinyet satışı — Vinetki.bg (https://tr.vinetki.bg/?utm_medium=googleads&utm_campaign=search&utm_source=search_main&utm_content=text1&gclid=Cj0KCQiAzZL-BRDnARIsAPCJs70iROZhJyckDKf7FmO98XKbxAWmUnwLfqAgY5 dqQ17WFjCMN6XCuJoaAktyEALw_wcB)
Güzel yorumlarınız ve tavsiyeleriniz için teşekkür ederim . Bugün pasaportumu teslim aldım . 6 aylık 90 gün kalışlı vize vermişler . Oturuma başvurmak için gereken evrakları almak için bulgaristana gideceğim önümüzdeki hafta. Adım adım hedefe gidiyoruz çok şükür. Bu arada arabayla bulgaristana gitmek için yeşil sigorta ve vinetka lazım bildiğim kadarıyla . Forumda var mı bulgara gidip gelen ? Neye dikkat etmeliyiz ? Bilmeden gidip parçalanmayalım oralarda?:soru:
Selam, Bg sigara konusunda biraz sıkıntılı 1 -2 adet sokabiliyorsun ona dikkat et.
Bende Ağustos ayında geçtim oğlumun vatandaşlık işleri için. Bende Hem shengen Hemde BG vizesi olmasına rağmen kapıda polis ciddi kastırdı ve rüşvet istedi 10 yıldır düzenli geçiyorum ilk kez başıma geldi. açık açık corona yı bahane etti geçişin zor vs . diyerek aldı çorbasını :) Vinetka yı online yaptırıyorum ben yeşil sigorta ile birlikte . Hayırlı yolculuk şimdiden
aybarsdnr
05-12-2020, 12:44
Güzel yorumlarınız ve tavsiyeleriniz için teşekkür ederim . Bugün pasaportumu teslim aldım . 6 aylık 90 gün kalışlı vize vermişler . Oturuma başvurmak için gereken evrakları almak için bulgaristana gideceğim önümüzdeki hafta. Adım adım hedefe gidiyoruz çok şükür. Bu arada arabayla bulgaristana gitmek için yeşil sigorta ve vinetka lazım bildiğim kadarıyla . Forumda var mı bulgara gidip gelen ? Neye dikkat etmeliyiz ? Bilmeden gidip parçalanmayalım oralarda?:soru:
Vinetka için Bgtoll aplikasyonunu indirip oradan alabilirsin hocam. Ama gitmeden önceki gün alırsan daha iyi olur, bazen 12 saat içinde aktifleşiyor, problem yaşamamış olursun. Araç üzerineyse zaten yeşil sigorta yeterli, yoksa vekalette lazım.
Kapıdan geçerken dezenfekte parası 5.6 leva ödüyorsun ( artık Türkiyeye girişte bizimkilerde 25 tl alıyor, bilginize). Kapıdaki Bulgar memurların hepsi Türkçe biliyor, kızıp sövme:) Hiç gerilme, istediği kadar zorlasınlar yok giremezsin edemezsin diye, derdini anlattığında geçirmeme durumu olmaz.
Sigara çok fazla götürme yanında, burada daha ucuz olduğu için takıklar sigara konusuna. Bagajın ne kadar derli toplu olursa o kadar kolay geçersin. Yoksa poşetleri aç, şunu indir vs laf olsun diye uğraştırabilirler.
Ne tarafa gideceksin bilmiyorum ama dereköy ve hamzabeyli kapıları kapıkuleye göre daha rahattır.
Oturum için gideceğinden dolayı, D vize aldığını düşünüyorum (normalde D vize 1 yıllık verirlerdi ama değişmiş olabilir). Oturum başvuruların için yanında bu işlerden anlayan birileri mutlaka olsun çünkü, evrak vs işlemleri olacak. Süreci kısaltmak adına orada bu işleri yapan Bulgaristanlı Türkler var. Belli ücret karşılığında hem tercümanlık hem de evrak işerini hallediyor.
Ben şirket ortaklığından dolayı her sene 500 leva + 45 leva ( 1 ay içinde kart teslimi) veya 225 leva ( 3 iş gününde ekspres kart teslimi) ücreti ödüyorum. Sen galiba eş durumundan olduğu için 150 + 45 (veya 225) ödeyeceksin (ödemeleri kredi kartı ile alıyorlar). Eğer ekspres kart teslimine 225 leva vermek istemez ve 1 ay içinde bir günü beklemek istemezsen birine noterden vekalet verip ( 15 leva civarı) kartını aldırabilirsin. Ancak, göçmen bürosundakiler buna yasak diyor ki kanunda açıkça yasak olmadığı yazıyor. Şansını dene derim.
Şimdilik aklıma gelenler bunlar. Danışmak istediğin bir konu olursa bana yazabilirsin. Hayırlı olsun şimdiden.
Year One
05-12-2020, 15:08
ben 2-3 defa Bulgar pasaportunun süresinin bitmiş olmasına rağmen geçip girebildim. 10-20 levaya bakar :D
Kendinizi guvende ve mutlu hissettiginiz ve bu mutluluk ve guveni etrafiniza yayabildiginiz ve kabul gorebildiginiz her yer vatandir...
Resmi olarak bir imkan yakaladiysaniz degerlendirebilirsiniz...
Bana bazen soranlar oluyor... Arabalarla ilgilisin ve Turkiye kariyerini birakip araba icin yada araba isi yapmak icin oraya gidilir mi diye...
Bazilari 'sadece cocuk kaygisi ile gidilir mi, burada da iyi okullar var' diyor...
Bazisi 'et ucuz , yeme icme ucuz diye gidilir mi?' diyor...
Kimisi 'son model telefon, mutfak aletleri vs almayiver' bunun icin deger mi? diyor...
kimisi 'bahceli, guzel bir evim olacak diye de goc edilmez ki' diyor...
Yurt disi kurtulusunuzda , cokusunuzde olabilir...
kendinize, esinize ailenize cocuklariniza yalan soylemeden 'neden yurt disi' fikrinizi tarafsiz bir sekilde masaya yatirip karar vermelisiniz... Esim istemiyor ama ileride alisir, simdi annesi ile devamli beraber ama zamanla alisir vs diyorsaniz... evliliginizden olmayin...
cocuklariniz zararli aliskanliklara yatkinsa... Eyvah...
Parti, dernek, cemaat vs olaylari sizin kariyerinizde etkin ise... Babanizin golgesinde kaliyorsaniz, bir telefon ile isleriniz halloluyorsa... Burada zor... Gelip batan cok kisi var... ]
Arkaniz yok, hakkiniz yeniyor, cok calisip karsiligini alamiyorsaniz... Devamli baski gorme ihtimali olan bir guruba mensupsaniz... vs vs...
Bir iki sorun yasar, sonra o yasadiginiz sorunlari ileride ani olarak anlatirsiniz...
Selamlar
Powered by vBulletin® Version 4.2.5 Copyright © 2025 vBulletin Solutions, Inc. All rights reserved.