Artık sıra yavaş yavaş motoru, şanzımanı, turboları vs araca monte edip marş basmaya geliyordu...
Ne olur ne olmaz dedim, bu işten önce water injection nozüllerini söküp ultrasonik banyoda temizledim.
Aslında bu nözülleri yılda iki kez temizliyorum.
Doğrudan emme manifoldunun silindir runnerlarında çalıştıkları için zaman içinde tıkanabiliyorlar.
Nozül tıkanması hoş değil, çünkü yıkandıklarında püskürtmek yerine damlıyorlar, bu da motorda saçma sapan sarsıntılara yol açıyor.
ultrasonik banyonun içine eşit miktarlarda su ve elma sirkesi koymak en iyisi.
Çok inatçı bir tıkanıklık olursa, suya biraz por-çöz türü kimyasal eklersem inanılmaz sonuç veriyor.
Ama, aşındırıcı kimyasal maddeleri kullanırken çok dikkatli olmak lazım...
Ama, bir an önce duymak istediğim ses bu değildi...
Aslında aracı sökmeden önce çok düşük devirlerde bu sesi duymuştum, ama supap sesi zannetmiştim.
Hatta, silindir kapağını söküp supap ayarı bile yapmıştım...
Ama bu ses çok canımı sıktı.
Burada çok daha net duyulabiliyor
Derhal motoru indirip parçaladım. Pardon, söktüm.
Suçluyu suçüstü yakalamıştım...
Dakika 90, bütün gücünle atak yapıyorsun, tek kale oynuyorsun, ama gol yiyorsun.
E pes mi edeyim ben burada, ha?
Konu Hakan Girginer tarafından (28-12-2018 Saat 04:09 ) değiştirilmiştir.
konuyu okurken yanımda izleyen bir genç arkadaş sordu; evlatlık alımları ne zaman açılıyor? Sınav yapıyor mu? KPSS şart mı?
It’s better to walk alone, than with a crowd going in the wrong direction... (Grant)
hakan abi hani deriz ya;
insan değilsin!
Konu Maxi tarafından (28-12-2018 Saat 18:44 ) değiştirilmiştir.
Hakan abi eline sağlık konularını zevkle takip ediyorum, 3d çizim için soldiworks programlarında yardıma ihtiyacın olursa seve seve yardım ederim. emreozukan@hotmail.com mail adresim yardım edebileceğim bir şey olursa mail atman yeterli abi, kolay gelsin.
abi eline emeğine sağlık
uzun zamandır bu tarz konular açılmıyordu.
işin sonunda beklediğiniz sağlıklı güç nedir.günlük kullanıma uygun bir araçmı olacak.
microhatch C1 ist.park 3:00,54
https://www.youtube.com/watch?v=C1K8fwGhcsA
https://www.instagram.com/c1_bvb973/
Bu konudan yeri geldiğinde bahsedecektim aslında.
Ben bu projede güç peşinde değilim.
Aldığım gücün kullanılabilir ve lineer olmasını istiyorum.
Açıkçası, aracı supercharger ile kullanırken o alt devirlerdeki tork çok hoşuma gidiyordu, çoğu kez vites küçültmeden - ihtiyaç hissetmeden - gaza basıp fişek gibi hızlanabiliyordum.
Şu ana kadar gördüğüm kadarı ile, bu sistem bana daha kullanılabilir, daha güzel bir tork eğrisi getirdi. Bunu daha rodajda dahi hissedebiliyorum.
Ama, dediğim gibi, daha rodajdayım, o yüzden motorun sınırlarını görebilmem için biraz sabırlı olmam gerekiyor.
Hedefim, tekerlekte 250 - 260 Hp. 1000 kiloluk bir araçta daha fazlasını istemiyorum.
Bu sayede bu araçla bakkala da, uzun yola da çok rahat giderim.
Böyle bir güç seviyesinde ne şanzıman kırayım ne de diferansiyel, başımı da derde sokmam.
Yoksa, bana söylenildiği kadarı ile, bu turbo kombinasyonu çok daha yüksek güçleri üretmeye muktedir...
Nerede kalmıştım ben...
Ha, motoru indirip dağıtmıştım.
(Hatırlayınca yine için buruldu)
Motoru, krankı, pistonları vs. paketledim, Levent'te Baytu'nun kapısından daldım içeri.
İşte her şey bu burç yüzünden...
Neyse ki, biyel kollarının bütün ölçümleri mükemmel çıktı.
Şansım varmış, ellerinde benim burçlarımın aynısı vardı.
Silindirlerin de honlanması iyi olurdu, ama segman konusunda bir sorun oldu.
Yurt dışından sipariş verip beklemem gerekiyordu.
Zafer - lafına, tecrübesine ve yaptığı işe güvenirim - bana segmanları burada yaptırabileceğini, bu konuda en ufak bir tereddütü olmadığını, çok ciddi güçlerde motorlara dahi segman yaptırdığını söyleyince ikna oldum.
Ancak, benim pistonlarımın (JE, 84 mm, 9.00:1 comp) üst segman kanalları 1 mm idi, yapılacak olan segmanlar ise 1.2 mm olabiliyordu.
Pistonların üzerindeki segman kanallarının genişletilmesi gerekecekti, bunu duyunca "dur" dedim.
Motoru çöp etmenin alemi yok. Ne kadar gerekirse beklerim, doğrusunu alırım.
Açıkçası, böyle bir kanal genişletme işlemini daha önce duymamıştım bile.
O yüzden JE'ye telefon edip teknik servisten bir uzman ile görüştüm.
Bana kendilerinin de gerektiğinde bu işlemi yaptıklarını, pistonlara en ufak bir olumsuz etkisi olmayacağını, hatta istersem daha geniş segman bile takılabileceğini anlattı bu uzman, ben de ağzım açık dinledim.
E, o segmanlar yapıldı tabi.
Bir şey daha keşfettik...
Krank üzerinde çok ince de olsa çizikler vardı. O işe mutlaka el atmak lazımdı, ama krank yüzeyi taşlandığında yüzey sertliğinin kaybolmasından korkuyordum.
Hemen o konuyu da araştırdım, kranktan toplamda 0.25 mm alınması halinde yüzey sertliğine zarar verilmeyeceğini teyit ettim.
(Daha farklı bir deyişle, yüzey sertliği yeteri kadar derindi)
Ozan Berk bir MX5 kullanıcısı. Berk Otomotiv'in sahibi.
Bana çok yardımcı oldu, (her türlü parça ihtiyacım için kendi arabası imiş gibi uğraşıyor zaten) 0.25 OEM krank ve kol yatak takımı buldu, ertesi gün kapıda teslim ettiler.
Krankı da öylece bırakıp çıkıp garaja döndüm...
Motor hastanedeyken elimdeki zamanı değerlendirmek adına koltukların hemen arkasındaki halıyı değiştireyim dedim.
Zaman içinde eskimiş, çok yıpranmıştı. (3 tane köpek var, biri orada oturmayı çok seviyor)
ABD'de Miataları (MX5) söküp yarış aracı, Exocet, Catfish gibi çılgın projelere giren bir tayfa var. Benim de bu tayfa ile oldukça güzel bir muhabbetim var, hatta ara sıra buralara gelenler dahi oluyor.
Bu arkadaşlardan biri, gelirken bana bu bahsettiğim kısmın halısını getirmişti.
Durun yahu, Exocet dedim, Catfish dedim...
Exocet:
Catfish:
MX5'i bir güzel parçalıyorsun, sonra ortaya böyle hafif, örümcek gibi yol tutan, turbo da ilave edersen 300 - 350 Hp bir pist canavarı çıkıyor işte.
Hayır, ben günlük kullandığı araç ile böyle bir işe kalkışmam. Nokta.
Halı demiştim.
Her şeyi güzelce söküp temizledim.
Zaman içinde boyanın aşındığı yerler buldum, hepsini elden geçirip temizledim, maskeleyip boyadım...
20 yaşında, ama ben genç tutayım, yaşını göstermeyiversin.
Bu halı ve genel temizlik işleri için koltukları sökmem gerekiyordu haliyle.
Koltukları söktüğümde PAS görünce beynimden vurulmuşa döndüm.
Hemen paramparça dağıttım o koltukları...
Hemen.
Söktükçe daha çok pas çıktı meydana...
Bütün parçaları götürdüm, Serkan'a verdim.
Hepsini bir güzel kumladı, elektrostatik boyadı.
Önemli koltuk kızağı boyama bilgisi:
Kızakları boyayacaksanız, rulmanların üzerinde gidip geldiği o alt düz yüzeyi iyice temizleyin, sonra bantlayın.
Oraya boya gelmesin.
Ben önce boyalı haliyle topladım, koltuklar kızaklarında kilitlenip kaldılar. İleri geri gitmek bir yana, kıpırdamıyorlardı bile.
Tekrar söktüm, o bölgedeki boyayı itina ile kazıdım, çıplak kalan yüzeyleri yağladım, ondan sonra fıstık gibi oldu.
Ne yalan söyleyeyim, Serkan beni bu konuda uyarmıştı, ama ben boya kalınlığının o rulmanları kilitleyecek kadar bir fark yaratacağını düşünmemiştim.
Ders oldu.
Ama, keyifle topladım o koltukları.
Yeni koltuklarla hem içim rahat, hem kıçım.
Ben bu araca ilk günden beri seksensekiz türlü elektrik, elektronik modifiye yaptım, bir o kadar da elektronik parça monte ettim, sonra çeşitli nedenlerle söktüm.
Kimi uzun dönem test içindi, kiminin de farklı bir versiyonunu farklı bir şekilde monte etmek için sökülmesi gerekiyordu.
Yıllar içinde tembellikten ya da zamansızlıktan, onca elektronik parçanın bir kısmının elektrik tesisatlarını sökmemiştim.
Hani, "bunu da bir gün hallederim" deriz ya bazen..
"Hazır zamanım varken" dedim bu sefer, elektrik temizliğine de giriştim.
Tamam, temiz çalışmışım, çok güzel, emniyetli tesisat çekmişim her yere, ama her tarafta ucu boşta kalmış bir yığın kablo demeti olmuş.
İpin ucunu kaçırmışım, arabada resmen safra taşıyorum.
Bu arada, yıllar içinde ECU versiyon değişmiş mesela, bir sürü ilave hat gerekmiş, doğrudan ECU tesisatına girip lehimlemişim.
Bir tarihte yaptıklarımı not almıştım, o notlar da yok artık..
Çünkü, adı lazım olmayan bir şahıs boya yaparken benim not defterlerimi boya maskelemek için kullandı.
Burada Güneş Gizligöz'ün adını ulu orta vermeyeceğim, o kendisini bilir zaten.
Derin bir nefes aldım, daldım.
İçinde motor olmayan bir araçta, hiç yazılı belge olmadan, tüm tesisatı ezberden yapmak sağlam yürek istiyor.
Artık gözümü nasıl kararatmışsam...
Yavaş yavaş şekillenmeye başlamıştı.
Arabaya her daldığımda sağ kapının dışı böyle çöplük gibi oluyordu..
Çeşitli boylarda, 10 - 12 çift kadar otomotiv tipi erkek ve dişi fiş aldım.
Daha önce lehimle yaptığım bağlantıları da sökülüp takılabilir hale getirdim.
Sadece ECU ile kalmadım, radyatör fanlarından yeni yaptığım solenoid paneline kadar elimin yettiği her şeyin bağlantılarını sağlamlaştırdım, yüksek akıma dayanıklı fişler ve bağlantılar yaptım...
(Konu ile alakası yok ama o elim neden mosmor, onu anlamadım. Yediğime içtiğime o kadar da dikkat ederim halbuki.)
Sonunda ben galip geldim.
Gayet efendi, derli toplu oldu.
Artık ECU sökmek ya da yeni bir hat çekmek gerekirse, 2 dakika sürer.
Bir de CAI yaptım bu arada. Cold Air Intake
Hava filtresinin motor bölmesindeki sıcak havayı çekmesi hiç güzel değil.
Dışarıdan gelen havayı ısınmadan alabilmesi için yine seramik yünü yalıtımlı bir bölme yaptım.
Karton ile önce kaba şekil... Yahu zaten benim imalat yöntemlerimi biliyorsunuz artık...
Buyrun:
O kutunun içi motor bölmesinin sıcaklığından korunmuş olacağı için vakum pompasının rölesi ile Electronic Boost Control MAC solenoidi de güzelce içine yerleştirdim.
Hepsini fişli yaptım tabi.
Bu fotoğraf da normal akışın dışında, ama fikir vermesi için dahil ediyorum.
Henüz hava turboya hava bağlantısı yok ama, son şekli böyle oldu.
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)