Merhaba,
En son açtığım konudaki son mesajımda nickimin hakkını vermek adına bir Grand Cherokee aldığımdan bahsetmiştim. Şimdi tam bir yılın ve 15bin km'nin ardından aracı sattım. Alma düşüncesinde olanlara ve merak edenlere yönelik hikayemi paylaşmak üzere buraya geldim
Bundan önceki aracım 2008 model A8 4.2 FSI V8 Quattro idi.(kendisi şuan tekrar ilanlarda) Vedalaştığım andan itibaren içimi hem bir hüzün hem de bir sevinç kapladı. Çıkardığı sürpriz arızalar yavaş yavaş bütçemi zorlamaya ve sıkıntılı olmaya başlamıştı benim için ama bugün bile pişmanım sattığıma diyebilirim. Kendisini canlı olarak son görüşüm:
Ardından iki aylık bir araba arama sürecine girdim, bu süreçte İstanbul içi kullanmak için bir Vespa GTS 250 aldım. İstanbul'da daha önce motosiklet almamış olduğuma kızdım. Sonra çok yakın bir arkadaşımın 3 yıldır özenle kullandığı ve 3. sahibi olduğu Jeep'i önce denedim bir hafta kadar, ardından araba arama sürecinin yıpratıcılığı ve hazır pandemi varken dağ bayır gezeriz niyetine Jeep'i aldım kendisinden:
Kısaca aracın özelliklerinden bahsetmek bahsetmek gerekirse; 2000 model bir araç olarak çift bölgeli dijital kliması, otomatik kararan dikiz aynası, elektrikli hafızalı ve ısıtmalı ön koltuklar ve fabrika çıkışı sahip olduğu Infinity Gold marka ses sistemiyle donanım olarak E-Segment SUV hissiyatını veriyordu.
Araçta 265/75 R16 ebatlarında All-Terrain lastik vardı, lastiğin uyması için 2inch get ile yükseltme yapılmıştı araca ve toplamda normal bir Grand Cherokee'den 10cm kadar yüksekteydi.
Araç 270bin km'de boyasız ve değişensiz idi aldığımda. 240bin'de Prins LPG taktırmıştı arkadaşım. AFR ayarı, sistemin bakımları, kaliteli motor yağı derken çok sağlıklı bir işleyişe sahipti araç. Ancak eksiklikleri vardı. Bunun için aracı A8 sayesinde devamlı müşterisi olduğum Maslak ERS Garage'a götürdüm:
Fren sisteminin yenilenmeye ihtiyacı vardı, üzerinden çıkan disk ve balatalar:
Yenilendi ve kaliper bakımları yapıldı:
Aks kafaları ve revizyonu yapıldı derken artık güvenle durabilecek hale gelmişti araba.
Sonra araçla ilk uzun yoluma(İstanbul - İzmir) çıktım. Yola çıkmamla hayal kırıklığına uğramam bir oldu. Araçta hem get ile yükseltme yapılmış olması, hem de lastikleri sebebiyle A8'den sonra inanılmaz derecede konforsuz geldi. İzmir otoyolu fazlasıyla rüzgar alan bir yol ve orada giderken rüzgarla resmen mücadele içindeydim yol boyunca. O yolda çok kez A8le seyahat ettikten sonra adaptif süspansiyona ve rüzgarla ahenk içinde gitmeye alışmış bünyem şoka uğradı adeta. 140 ile gitmeye çalıştığım yolda araba 15-16 lt/100km benzin tüketti. Aynı yolda 220-230 ile 14-15 lt yakıt tüketimine ulaşıyordum A8 ile.
Sonra bu hayal kırıklığı ve pişmanlıkla İstanbul'a geri döndüm. Bari dağa bayıra gidelim dedim ama sahipliğim süresince sadece Kayışdağı'na çıkma fırsatım oldu:
Takip eden süreçte aracın termik fanı, termostatı, radyatörü derken eskiyen/arızalanan parçalarını da değiştirdim. Bu ve önceki sanayi ziyaretlerimden elde ettiğim deneyimse kesinlikle hiç kimseye güvenilemeyeceği. Eğer aranızdan hobi amaçlı aynı araçtan almayı düşünen olursa nerede ne yapılması/yapılabileceği konusunda elimden geldiğince yardımcı olurum.
Toparlamak babında olumlu ve olumsuz düşündüğüm yanlarını aşağıda belirttim.
Olumlu yanları:
- Heryere gidebilirim/çıkabilirim hissi. Konuyla ilgili sevilen reklamı:
- Amerikan V8 gürültüsü/homurtusu.
- Gazlayınca aracın önünü kaldırması.
- Trim sesinin neredeyse hiç olmaması. (Amerikanlar sert plastik diye duyup korkmuştum ama WK diye bilinen bir sonraki modelinde trim sesi sıkıntısı olduğunu duydum)
- Atmosferik V8 motorun sağladığı kesintisiz ve düşük devirlerden itibaren gelen güç.
- Nispeten kolay çözülebilen sorunlar. (Almanlar ile kıyaslayınca)
- Trafikteki görüş pozisyonu
Olumsuz yanları:
- Konfor. Koltukları gayet rahat ancak süspansiyonar pek süspanse edemiyordu. Bütçe elveriyorsa Ironman amortisör kitleri takılıp konfor sağalabilir bir nebze.
- Dönüş çapı küçük olduğu için şehir içi kullanımda pek pratik olmuyor.
- Direksiyonu elektrik destekli değil, bu sebeple fazlasıyla ağırlaşabiliyor. (Direksiyon kutusu da arızalanmış olabilir bendeki araçta emin değilim.)
- Klima performansı bakımlarının yapılıp, hortumlarının değişmesine rağmen fazlaca yetersiz yazın.
- İlerleyen yaşı ve yükselen kur sebebiyle yürütme maliyetlerinin artması.
Şimdi ise tekrar Ford Mondeo'dan Citroen C4'e, Volvo S80'den, Alfa 159'a kadar inanılmaz kararsız bir girdabın içinde kalmış şekilde araba arayışındayım. Malesef artık atmosferik v8 maceralarımın sonuna gelmiş bulunuyorum.
Sağlıklı günler,
Abdullah
Alıntı
mimarsertac Nickli Üyeden Alıntı
