11 Ülke 7850 km - Honda Vfr800xCrossrunner

[207_TR]

Merhaba

Ağustos ayı için Motosiklet Tur Planı diğer konuda bahsettiğim planı hayata geçirdik.

Eşim ile 04.08.2024 tarihinde Balıkesir'den hareketle başladığımız turda 11 ülkede konakladık, 18 ülkeden geçtik. Kimisinde yemek yedik kimisinde birşeyler içtik. Kaba taslak konaklayacağımız bölgeler belirliydi ama sadece ilk gün konaklayacağımız Selanik'te otel rezervasyonunu önceden yapmıştım.
Diğer tüm konaklamalarımızı 1-2 saat öncesinde belirledik. Ama tabi tur öncesi Booking üzerinde her bölgeden otelleri elemiş ve favorilere almıştım.

Sürüş ve yeni yerler görmek amaçlı bir gezi olduğu için kendimize sınır-kota koymadık. O günkü enerjimiz ve bulunduğumuz yerdeki geçirdiğimiz süreye göre konaklama yeri yada bir sonraki varış noktasını belirledik.

Kısaca turu biraz kaleme alacağım. Belki ileride benzerini yapmak isteyen arkadaşlar için ufak bir rehber olur.

Kullandığım motosiklet 2014 model Honda Vfr800xCrossrunner , Givi 2 li yan çanta seti (litresini tam bilmiyorum yanlış olmasın ) 30x2 litre olması lazım, ve Gp Kompozit üretimi 57 litre topcase arka çanta vardı.

Motosikletin HepcoBecker üretimi yan koruma demirleri var. Koruma demirlerine özel ölçülerde 2 tane alet çantası kıvamında cırtlı çanta diktirdim. 1 tanesini sıcak-soğuk koruması sağlayan malzeme ile kaplattım ( bira çantası misali )

Yan çantalara kıyafetlerimizi yerleştirdik. 1 çanta bana 1 çanta eşime ayırdık

Topcase e kişisel eşya koymadık. Topcase içine 2 takım Acerbis yağmurluk, 2 set lastik tamir kiti ( 1tanesi co2 tüplü Knmaster dan alınma ), 404 marka sprey yangın söndürücü, Ahtapot file , sabitleme kancaları, zincir temizliği için Motul C5 Pasta, Küçük bir ilkyardım seti, çimenlere yayılmak için örtü, çakı,Ufak bir bel çantasına avadanlık seti hazırladım, lastik şişirme pompası aldım 12v, Nurgaz kamp ocağı ve türk kahvesi takımı aldım , su geçirmez 28 litre motora bağlanabilen sırt çantası aldım (katlanmış şekilde), birazda abur cubur

Bende Revit yazlık mont, Scorpion Exo500 Kask, RiderDenim kot pantolon, Spidi eldiven, Scoyco bot mevcut.
Eşimde Norcore yazlık mont, Mt Helmet Kask, RiderDenim kot pantolon, difi marka diye hatırladığım eldiven, HarleyDavidson bot mevcut.
KnMaster6000 İntercom larımız var hem müzik hem iletişim amaçlı.

Spor ayakkabılarımızı çantalara aldık Eşim sandalet bile aldı yanına

Benim kask vizörüm gold aynalı ( gece ön cam filmli araba misali )


Motora yola çıkmadan önce 8000 lümen diye geçen Beyaz/Sarı ışığa sahip çakar modlu sis taktım,
Yağ-Su-Zincir bakımı yapıldı, Balatalar değişti vs.



1.gün 03 Ağustos u 04 Ağustos Pazara bağlayan gece
03 Ağustos Cumartesi günü akşam 19.00-20.00 civarı Balıkesir'den Altınoluk'a annemin yanına uğradık önce. Kızımı turdan önce anneme bırakmıştık. Onlarda bir kahve molası verdik ve oyalanmadan Çanakkale yolunu tuttuk.
Saat 23.00 gibi olması gerekli Çanakkale den Kilitbahir e feribotla geçtik. Oradan Gelibolu üstündedn Keşan-İpsala ve Sınır Kapısı...

Gece 01.00-02.00 civarı 3-4 araç bekleyerek sınırdan rahatça geçtik. Ben gündüz çalıştığım için hafif yorgunluğum vardı ama uyku sorunum yok. Ara ara otoban kenarındaki park yerlerinde mola vererek Kavala ya kadar geldik.

Bu arada gitmeyenler için bilgi; İpsala ile Selanik arasındaki otobanda yanlış hatırlamıyorsam hiç benzinlik yok. Sadece Wc-Park noktaları var. Ve neredeyse her 70-80kmde bir otoban gişesi var. 1 Euro civarı her 70-80 km de ödeme yapıyoruz ister kart ister nakit ( nakit büyük para sevmiyorlar. )

Kavala'ya sabah 06.00 civarı vardık. Bira yorulduğumuzu hissettik ve Kavala merkez e girdik. Sabah açık Bakery görünce sevindik. Bir kahve biraz atıştırma sonrası Selanik'e doğru devam ettik. 07.00 civarı Selanik'e vardık.

Daha önce 2-3 sefer kaldığım otel olan MANDRİNO Oteli tercih ettim Ortalama 50Euro 2 kişi konaklama bedeli. Mandrino Hotel, Selanik (guncel 2024 fiyatları) Tabi Booking e Genius3 seviyesinde olduğum için indirimler tanımlı oluyor 5-10 euro arası fiyat değişebiliyor normal kullanıcıya göre.

Selanikte otel erken Check-in yapmamıza olanak tanıdı. Biraz dinlendik. Dinlenme sonrası akşamüstü hafif turladık birşeyler yedik ve konaklamaya geri döndük.
Sabah hedef Kuzey Makedonya Üsküp'tü ancak öncesinde Ohrid gölü vardı.




2.Gün
05 Ağustos Pazartesi sabah
Selanikten sabah 07:00 gibi otelden ayrıldık. Kuzey Makedonya Ohrid Gölünün yolunu tuttuk.
KuzeyMakedonya sınırı inanılmaz eski bir sınır kapısı. Kulubeden bozma ofislerde görevli gümrük polisleri var. Eski bir sisteme sahip belli ki. Kuzey Makedonya belli ki biraz geriden gelen bir ülke. Daha öncesinde ülke ile ilgigi hiç fifkrim yoktu. Sınırdan çabuk geçtik.

Yol üzerinde mobilya mağazaları vardı ve Bursa Möblesi yazıyordu demekki İnegöl Mobilyası hakim ve meşhur o bölgede

Ohrid gölü güzel ve turistik. Gölde tekne turları var. İnci si meşhur her yerde inci dükkanları. Eski şehir bölgesi dar sokaklara ve Safranbolu tarzı evlere sahip. Bir göl kenarında bir kafeye oturduk pizza, vs birşeyler yedik güzel bir birasını denedik vs.

Bu arada motoru paralı bir park yerine (sokaktaki İsPark gibi) koyduk hemen bir genç koştu geldi. No park no park. Car Park no moto diyor, diyorum ki kaç para ödeyelim. Noo nooo car park no moto diyor, Kaç para diyorum no park diyor Nereye park edelim dedim kaldırımı gösterdi Haalbuki ben ceza vs yazılmasın diye parası neyse verelim park yerine koyalım modundayım

Ohrid de heryer küçük küçük casino

Üsküp e vardık. Tam meydanda bir otel ayarladım. Otel biraz basit görünüyordu ama yorumlar kötü değildi. 38Euro ya kaldık. Bir iş merkezinin son katıno pansiyona çevirmişler. Odada klima, özel banya vs vardı eksiği yoktu ama eskiydi Ama meydanı görüyordu.

Hotel Square Hotel Square, Skopje (guncel 2024 fiyatları)

Otele eşyaları atıp hemen meydanlara çıktık.

Üsküp sanki Heykellerden ibaret, Sağa bak heykel, sola bak heykel, önüne arkana bak heykel, aa bak burada da heykel varmış denecek kadar heykel varmış Üsküp tarihini okuyunca heykellerin hikayesi şehri güzelleştirmek ve ilgi çekmek içinmiş diyorsun.

Türk turist ve Türk popülasyonu yüksek bir bölge. Türk çarşısı falan var
, her taraf kuyumcu, dönerci, çiğ köfteci vs Normal köftesi ünlü . Destan Köfte de yedik kolay yerde ve meşhurdu. Bir çorba içtik ki baharatı efsane lezzeti iyiydi. Et çorbasıydı. Euro geçmiyor neredeyse kendi paralarını kullanıyorlar ama esnaflar euro bozuyor. Kredi kartı kullanmak daha mantıklı.

Şehrin ortasından kanal geçiyor, kanallara 3-4 tane tarihi tarzda köprü yapılmış. Köprünün de her yeri heykel
Kanalda 2 tane ahşap gemi gördük. 1 tanesi otelmiş, 1 tanesi restaurantmış ama harabeye dönmüş ( sonradan yapılmam gemiler )

Akşam çarşısı pazarı güzel yürüyerek baya dolaşılır. Müzik yapan yerlerden birisine oturduk cüzi ödeme yaparak 2 tane kokteylimsi birşeyler içtik güzeldi. Burada da çokça casino var ama güven veren yerler değildi girmedik.

Yattık, sabah erken kalkıp Matka Kanyonuna gitmeye karar verdik oradan da yola devam edeceğiz.

Navigasyona yazdım beni bir yol soktu, gerçekten sağ taraf kanyon uçurum, sol taraf dağ,, dağlardan yola taşlara düşmüş Bir vardık ki navigasyon biziz Matka Barajına götürmüş Gör gözüm yolları geri döndük taşlardan kaça kaça. Vakit kaybetmeyelim dedik ve Kosova ya doğru yola çıktık.

Kosova da bir planımız yok ama buradan bir arkadaş prizren tarafında yemek ye demişti. Prizren e uğradık. Köşe bir noktada mekan buldu. 5 li köfte diye geçen bir köftesini vs yedik karışık salatasını yedik salatada patatese kadar vardı. Triliçesi meşhurmuş ama gittiğimiz yerde kalmamış bize oyalanmadık kısa bir şehir turu atarak Arnavutluk üzerinden Karadağ'a doğru yola koyulduk.
Arnavutluk otobanı iyiydi, Gişelerde ödeme yaparak devam ettik. Büyük bir dinlenme tesisine girdik birşeyler yedik içtik, burada da Trileçe meşhur. Tatlısını da yiyerek yola devam ettik.

Vee Karadağ a vardık. Gerçekten güzel bir doğası olan Ülke. Budva dan vs geçerek Kotor a vardık Gerçekten çok beğendik.

Kotor da bir daire ayarladım. Apartments Dionis, Kotor (guncel 2024 fiyatları)

Kotor gerçekten çok güzel. Hemen sahile kordona yürümeye çıktık baya dolaştık. Yemek yemeye Tivat a gidelim diye karar verdik. Tivat a gittik. Güzel bir mekan bulduk. Birşeyler yedik içtik iyiydi Hesapta ortalamaydı ama Yunan a göre pahalıydı.
Baya baya kalabalık hem Tivat hem kotor.

Tivatta da gezinip kotor a geri döndük kotor da da 3-5 tur atarak yatmaya gittik. Sabah kalkıp sahilde kahvaltı yapıp Budva ya döndük. Budvada 2-3 tur attı. Sveti Stefan diye geçen bir yere gittik gördük vs aşırı kalabalıktı kotor a geri döndük. Kotor Old Town ı gezdik gerçekten iyiydi. Kotor u bitirip Perast denen bölge üzerinden bir sonraki rotamız olan Hırvatistan ZAGREB e doğru yola çıktık ama biraz uzun bir yol kıyıdan kıyıdan

Zagreb yolunda otobana girdik ama ne otoban baya iyi bas babam bas, hava kararmaya başladı vakitlice gidelim diye bastım da bastım, ne kamera ve ne radar. 1-2 benzinlik molasında yolun hız sınırına, polisin uygulamasına falan baktım. Sivil radar oluyormuş hareketli Zagreb gişelerde çöküyorlarmış Zagreb e son 100 km falan kaldı. Hava karardı, ZAGREB üstümde şimşekler çakıyor. Durup yağrmurlukları giydik. Fosforlu polis misali

ZAGREB gişelere geldik. Gişeden sonra polis

Polisi geçtim dur diyen olmadı Yağmur da yağmadı ama bizden önce yağmış şehir yolları ıslaktı.

Bu arada Zagreb e gece bayıldık. 1-2 Saat kala otel ayarlamıştım. DreamHouse7 rooms, Zagreb (guncel 2024 fiyatları) Otel eski bir binadan restore konaklama amaçlı düzenlenmiş. Geç saatte vardık ve direkt yatıp uyuduk gece yağmur fırtına deli gibi yağdı.

[207_TR]

Sonraki gün
ZAGREB e vardık, gece yattık vs. Sabah çok geç olmasan 08.00 civarı kalkıp hazırlandık. 09.00 civarı otelden ayrıldık.
Otelin anlaşmalı otopark ı vardı motoru oraya koymuştum. Tabi çok yağmur yağmış ve ıslanmıştı motor. Sağını solunu sildim çantaları yerleştirdim ve motora bir şehir turu yaptık.
ZAGREB in uzun ve güzel caddeleri var. Neredeyse tüm yollarda tramvay var. Ulaşım çok iyi belliki.

Motoru meydanda güvenli bir yere park edip çarşı pazar dolaşmaya başladık. Pazar derken gerçek pazar. Ben yabancı ülkelerin pazarlarına baya ilgiliyim çok güzel oluyor bence.

Çok müze meraklısı ve tarihi bilmemne sarayını görme sevdalısı değilimdir o yüzden ben sadece şehir dokusu, sokakları, yerel insanların gündelik yaşantıları vs bu tür konuları baz alarak dolaşmayı seviyorum. Tabi eski katedraller, meydanlar heykeller vs köprüler bunları görmeden geçmiyorum. Ama işte şunu diyemem ZAGREB te xxxx tarihinde yapılmış bir yer var kesin görün vs.

ZAGREB sokakları, parkları gerçekten gezilesi görülesi yerler. Sokakları çok geniş, binalar İtalya da Roma da gördüğümüz gibi eski ama eskiden restore edilmiş şekilde. Binaların hepsinde arkaya doğru iç avlu var. Avlularda genelde otopark var. Apartman kapıları genelde büyük ahşap kapılar. Tabi yeni yerleşim yerleri de var modern binalar. Ama genelde eskiyi koruyarak restore etmişler. Bu çok güzel bir durum.

Zagreb'e kadar biraz yorgunluk hissettik. Zagreb den sonraki durağı kısa tutmaya karar verdim ve ZAGREB de kahve-yemek faslını halletikten sonra Slovenya yolunu tuttuk. ZAGREB den kısa bir mesafede bulunan Slovenya Lübliyana'ya doğru yola çıktık.

Slovenya-Lübliyana kesinlikle kendisine hayran bıraktı. Yine öncesinde hakkında hiçbir fikrim olmayan bir ülke Slovenya ve adını bu turu planlarken duyduğum Lübliyana. Bir ülke doğayı bu kadar mı güzel korur, bir şehir bu kadar mı güzel olabilir.

Lübliyana'da Kapsül otel ayarladım Hostel Ljubljana Capsule Hostel, Ljubljana (guncel 2024 fiyatları)

İlk defa deneyimledik.

Büyük bir binanın giriş katını KAPSÜL Otel olarak hazırlamışlar. 3-4 tane ana kapı var. Booking den bir şifre geliyor dış kapıları bu şifre ile açıyorsun tuşlayarak. Sonrasında içeride kendi kapsülünü buluyorsun kapsülün şifresi de sana gelen şifre. 2 tip kapsül vardı ben biraz daha geniş olanı seçtim. 3-4 bölümden oluşuyor demiştim her bölümler arasında geçiş kapıları ve ve bu bölümler arası duş-wc alanları var.

Herkes kendi işinde, wc ye duşa gidiyorsun kimse dönüp birbirine bakmıyor inanılmaz saygı var.

Lübliyana içinde de kanal geçiyor, bu kanal üstünde de güzel köprüler var. Hatta 1 tanesine kilit asma hikayesi yapmışlar

Kanalın 2 kenarı da mekanlardan oluşuyor. Şehir meydanı güzel yürüyerek dolaşılabilecek mesafelerde. Şehrin meydanına yapay bir yağmur alanı oluşturmuşlar bir hikayesi var. O alandan geçince yağmur yağıyor gibi ıslanıyorsun

Heykellerin üstünde sağda solda ejderhaya benzeyen figürler var. Tepede güzel bir kalesi var seyir için güzel. Bir finiküler hat ile çıkılıyor ama araç yolu da var. Yeme içme başarılı.
Kesinlikle cennetten bir köşeydi diyebileceğim yerler arasındaydı tavsiye ederim. En azından Youtube açıp Sloveynya Lubliyana diye bir bakın aratın. Lubyana yazan var, ben gibi Lübliyana yazan var esas adı Ljubljana .

Yağmur atıştırır gibi oldu ama şiddetlenecek belli. Kapsül otele geri döndük. Ama içecek vs almamıştık odaya. Otelin çevresindeki barlar vs mekanlarda kapanmış. Yakında markette bulamadık yağmur başladığı için motoru da çıkartmadık.

Gündüz gördüğümüz ve okul sandığımız çok yakında bir yer vardı. Neden okul sandık. Dışında güzel çizimler vardı, gündüz müzik çalışma sesleri falan geliyordu trampet sesleri falan.

O tarafa doğru yöneldik hala ışık-ses var o bölgede. Bir gittik ki orasıda ayrı bir Hostel miş. İçeride canlı müzik varmış. Millet eğleniyor. Hemen 1'er içecek aldık sudan önce Müziği dinleyecektik ki yağmur şiddeti artırdı hemen müzik ekiplanlarını topladılar vs ama ortam dağılmadı. İç mekana geçtik içeceklerimiz bitti. Su alıp kendi otelimize döneceğiz.

Bar kısmında gittim bar görevlisi bir kız vardı 2 şişe su istedim, gitti arka kısımdan getirdi. Kaç para dedim 5 euro dedi. Tam suları alacakken başka bir çocuk geldi var kısmından. Dedi neden bu suları şişeleri alıyorsun
Dedim içmek için
Neden çeşmeden içmiyorsun burada çeşme suları içiliyor, şişedeki su ile aynı dedi Olsun ben şişeleri alayım dedim

Sen şişeye para veriyorsun suya değil diyerek beni ikna etmeye çalışıyor Kız da çocuğa diyorki belki fresh içmek istiyor Biz şişe sularımızı aldık kendi otelimize döndük . Çeşme suyu içilir tabi ama midemizi bozarsak herhangi bir sebepten tüm planımız aksardı biz parasını verip suyumuzu aldık

Kapsül alanlarında oturma yerleri de var koridorlarda orada otururken geç saatte bir kız geldi yeni giriş. Kendi kapsülünü bulamamış ona yardım ettik vs

Sabah yolculuk vardı tabi yine yattık ve sabak 06.00 civarı koğul kalk yaptık

sonraki gün Bled gölü ile başladı ve benim için yol buradan sonra eğlenceli olmaya başladı.

Bled gölü Cennetten bir köşe olarak not alınması gerelen yerlerden birisi daha. Aman yarabbi ne güzel bir memleket, ne güzel bir göl ve çevresi. Çevresindeki evler filmlerde gördüğümüz Zengin yabancı ailelerin haftasonu göl kıyısına gittikleri evlerden

Gölün en güzel noktasına gittik sörf-kayak-bot vs sporların yapıldığı alanmış. Sabah koşusu-yürüyüşü yapanlar. Arabasına şişme botunu alıp gelenler vs göl kenarında yogasını yapanlar Bu insanlar nasıl bu kadar huzurlu anlamak güç
Otopark a parkedip herhangi bir ceza vs yememek için park otomatına kredi kartı ile paramızı ödeyim göl kenarına indik. Hava serindi ama su termal havuz gibi. Bizi yoracak olmasa kesinlikle girerdik ki siz giderseniz kesinlikle girin

...
Bled den sonra dağ yollarının, Heidi nin köyü misali olan bölgelerin başladığı rotaydı. Virajlar yollar o kadar iyi ki güzel virajlarda çantalar sürtüyor, yan ayak pegleri fren pegi sürtüyor rahmetli AltınElbiseliAdam Barkın abinin dediği gibi kıb kıb kıb sürtme sesi o kadar huzur verici ki

Kısa geçiyorum rotayı fotoğraflarla paylaştığımda daha rahat anlaşılacak geçtiğim yerler. Efsanelerden birisi olan Grossglockner e tırmandık. Tırmanmak o kadar eğlenceli ki virajlarda sağa yat sola yat geniş dön, dar dön efsane rahatlatıcı. Eşimde alıştığı için artçılı virajlarda hiç sorun yaşamadık.

Her yerde zaten kayak merkezleri kayak pistleri vs dolu.

Grossglockner bölgesinde Kals tan bindiğimiz bir telefrik oldu. Tepe nokta 2400-2500 metre falan bir yere çıkarttı bizi, Efsane manzara. Kayak merkezi aslında. Restaurantı açık. Dağ manzarasında efsane bir şeyler yedik içtik. Geri indik. Çok iyiydi.

Aynı yolu geri inerek bir Avusturya sınırı bir İtalya sınırı ( çok yakın noktalarda ) derken güzel dağ yollarından İtalya Cortina bölgesine indik. İtalya Dolomitleri arasından. Ağzım kulaklarda çünkü inanılmaz eğlenceli yollar inanılmaz iyi manzaralar.

İsim isim yazmayacağım çok sayıda geçitten geçtik. Bu zigzag saç tokası misali geçitlerden. Ama esas geçiler StelvioPass-FurkaPass-GrimsellPass onlara saklıyorum kendimi

İtalya bölgesinde konaklayacağız. Bormio yada Bolzana olacaktı. Ama bu bölgeler inanılmaz pahalıydı diğer yerlere göre 150 Euro dan başlıyordu Bolzana daha pahalı geldiği için Bormio yu seçtim.

Ama bu seçimi yaparken bir detayı gözden kaçırmışım Stelvio pass ı ben sabah erken saatlerde geçmek istiyordum. Meğersem StelvioPass Bormio dan hemen önceymiş.

StelvioPass ın başlangıcına bir geldim ki hava karardı.Zifiri karanlık değil ama aydınlatan güneş değil ay ışığıydı.

Stelvio ya tırmanmaya başladık. Yolda bizden başka 1-2 motor en fazla, 1-2 karşıdan gelen araç en fazla. 1-2 bisiklet . Bu arada bisiklet bizimle beraber tırmanışa başladı büyük cesaret gece karanlıkta bisiklet ile stelvio yu geçmek.

Aksilik bu ya 360 derece kameramın şarj bitmişti. Hiç bir aksiliğin önemi yok biz bu heyecanı yaşamaya geldik kamera, karanlık vs önemli değil. Sislerimi çakar moda aldım daha görünür hale gelmek için.
O vira senin bu viraj benim tabi o kadar keskin virajlar varki çok yavaşlaman gerekebiliyor. Daha önce videolardan izlediğim sabit hız kameraları vardı. Google Maps açık olduğu için her hız kamerasında yavaşladım sonra devam.

Zirveye yaklaştığımız bir noktada durdukç Hava iyice kararmıştı yukarıdan aşağıya baktık motordan inerek o HairPin denen virajar o kadar güzel görünüyor ki inanılmaz. Derken hava tam karanlık olmadan devam edelim dedik ve inişe doğru geçtik. Karanlıkta keskin viraj inişleri kolay değil kesinlikle heleki gold vizör ile

Bormio ya doğru indik. İnanılmaz bir orman, inanılmaz bir dağ manzarası. Ama bir sorun var.

Bormio ya girdiğimiz noktada karşıdaki dağda bir ateş yanıyorki inanılmaz büyük ve çoşkulu. Aha dedik yangın çıkmış bunu bildirelim başka gören olmaz. Bormio da gözüm polis aradı ama zaten yolda dahi hiç polis görmemiştik

Otele girdik. Otel eski güzel bir oteldi Motorcu dostu bir otel. Hotel Baita Clementi, Bormio (guncel 2024 fiyatları)

Check-in yaparken resepsiyondaki kadına anlattım alevleri. Gülümsedi o birşeyin sembolü olarak yakılmış bir ateşmiş Dedik ki biz vatandaşlık görevimizi yapalım

Otele girdik eşyaları vs ayarladı. Hemen yürüyerek Bormio merkezine indik. Çok orjinal bir dokusu var. Kesinlikle web den Bormio İtalya diye aratın araştırın. Saat geç olduğu için çoğu mekanın mutfağı kapanmış sadece içecek hizmeti veriyor. Bir mekan bulduk size tost yapabilirim dedi Harika tostlar yaptılar, güzel birşeyler içtik. Meydanda orta yaş ve yaşlı çiftler dans etkinliği düzenlemiş birisi klavye den müzik yapıyor yaşlı gençler dans ediyor vs harika bir ortam

Neyse otele döndük yattık uyuduk. Otelin iyi bir kahvaltısı vardı. Kahvaltı sonrası çıkış yaptık Bormio da biraz daha dolandık. ve yola devam ettik.

Bu arada
Grossglockner den inerken tabi hızlı dağ inişleri keskin dönüşler, bende viraj severim tam inişlerin bittiği sırada arka frenin yumuşadığını hissettim. Daha düşük vites ve yüksek devirlerle virajları indim ön freni doğru zamanlarda kullandım vs. İndiğimde arka fren yoktu

Hemen eşime çaktırmadan intercomdan motosiklet bakım ustamı aradım durumu anlattım. hava yapmış olabileceğini, fren hidroliğinin biraz kaynamış olabileceğini vs 1-2 birşeyden bahsetti, Telefonla konusurken arka fren normale dönmeye başladı. Arka fren hidroliğini kontrol ettik seviye azalmış. Aslında arka balata baya azalmış ama hidrolik seviyesi de fazla düşmüş. Fren hidroliği ekledik ve herşey normale döndü

[drago]

Fotoğrafların görülmemesi üzdü

[207_TR]

sonraki gün ve İsviçre Dağ Rotaları günü

İşte gerçek Heidi köyleri İnanılmaz güzel köyler ve dağlar. Bir çocuğun hayalinden çıkmış olmalı yada en iyi ressamlar çizmiş olmalı. O kadar güzeller.
Güzel yerlerden geçerek güzel noktalarda birşeyler yiyerek yola devam ettik ve efsane FURKAPASS - Belvedere otel bölgesi. Ama bir aksilik vardı kameranın hafızası dolmuş dedim olsun kayda gerek yok

FurkaPass tırmanışı da çok iyiydi. Stelvio yu gece çıkmamıza rağmen daha güvenli gelmişti çünkü viraj kenarları beton bloklar gibi bariyerlerle kapalıydı. Ama Furka öyle değil virajdan düşmek için çok elverişli Tabi beni endişelendirmedi ama eşim arkadan sürekli dikkat et vs uyarılara mağruz kaldık doğal olarak Hakimiyeti elinde tutan daha güvende hissediyor tabi. FurkaPass ı sanırım Pazargünü geçtik ve kalabalıktı ama rahatsızlık verici bir kalabalık değil.

Motorlar, spor araçlar, modifiyeli araçlar, zaten bisikletleri söylemiyorum her yerdeler Ferrariler, R8 ler, 911 ler onlar bunlar herkes öttüre öttüre viraj yapıyor

Belvedere de tabi fotoğaflar çekildi, oradak buzulun oluşturduğu gölete bakıldı vs bir yarım saatimiz geçti Belvedere de.

Oradan devam ettikten sonra önümüzde GrimselPass vardı. Kesinlikle bir efsane geçitte burası. Güzel güzel virajlar yaparak burasını da geçtik.

Bern merkeze uğradık ama pazar olduğu için çoğu yer kapalıydı. İsetwald , Brien gölü,Thun gölü çevresinde hız kameraları sebebiyle ahseste ahesta geçerek konaklama yapacağımız Fribourg a doğru yol aldık.

İsviçre otobanları için satılan Vignet pahalıydı 40 Frank kabaca 1600 TL, Sadece1-2 gün için almadım hep köy yollarından gittim keşke alaymışım köy yollarındaki hız sınırı 50 olduğu için 60-70 km yolu 1 saatten uzun bir sürede aldım.

Fribourg ta İbis otelde kaldım. ibis Fribourg, Fribourg (guncel 2024 fiyatları)


Bu arada İsviçre da trafik kuralları ve yaşam kuralları baya katı gördüğümüz kadarıyla. Kurallera iyi riayet ediliyor. Köyleri efsane, dağları efsane ama şehir merkezleri pek bana göre değilmiş.

sonraki gün Hedef Belçika

Fribourg da uyanıp hemen erken yola devam ettik. Bern ve Basel şehir merkezine uğradık 1-2 tur attık ama çok oyalanmadık. Şehir merkezleri boğdu beni biraz. Belki de hem doğa yollarında sürdüğümüz için olabilir son günlerde.

Hız kazanmak için otobana girdik mecburen, dün almadığım 40 franklık vigneti aldım

Fransa yoluna, Fransa'ya girmek planımızda yoktu. Ama bir arkadaşım Fransa Colmar a kesinlikle git demişti. Yolda yakın olunca Fransa ya döndük. Colmar a girdik dolaştık motoru parkedip. Gayet şirin ve güzel bir yerdi.

Bu arada şu ana kadar girdiğimiz tüm bezinlikle,tuvaletler, genel kullanım alanları beklenti üstü temizdi. Ama Fransa otobanında bir benzinliğe girdik, cafeteryası pis, tuvaletleri pis, insanlar kaba nedense hiç hoşumuza gitmedi.

Lüksemburg üzerinden merkezine girmeden Belçika Anvers e ulaştık. Belçika da gezmeyi planladığımız 2-3 yer vardı. Anvers,Brugge,Gent ve Brüksel ( zaten başka da büyük yer kalmıyor )

Konaklamayı Anvers te yapmaya karar verdik bu sayede konumundan dolayı diğer yerlere daha rahat ulaşım olacaktı.

Anvers te beğendiğim tasarım bir otelde kaldık. prizeotel Antwerp-City, Anvers (guncel 2024 fiyatları)

Anvers gerçekten çok güzelmiş. Büyük bir liman kenti zaten. Mekanlar, insanlar, çevre gezilecek yerler, yeme içme gerçekten iyiydi.

Güzel yerlerde oturup yedik içtik, fazla yediğim içtiğim için gece çok dolaşamayıp otel yolunu seçtik

Sabah yine erken kalktık Güzel bir anvers turu yaptık. Gece gitmediğimiz yerler o kadar güzelmişki, mekanların kapalı olduğu sabah saatlerinde sokaklarını gezdik.

Burada turun en komik olayı yaşandı

Tüm turu tam takım kıyafetlerle yaptık ama hava o kadar sıcak ki, Anvers ten Brugge ye şort giyelim, spor ayakkabı giyelim vs dedik. Ceketler üzerimizde, kaskımız takılı. Ama eldiven yok, pantolon yok, bot yok.

Şehirde turlarken dikiz aynasından uzaktan motosikletli polis gördüm. Aha dedim bak bu kesin bize geliyor eşim dedi ki neden acaba

Dedik ya bir yayaya yol vermedik yada bir bisikletliye saygısızlık yaptık Bisiklet kullanımı inanılmaz fazla, bisiklet yolu olmasını geçtik bisikletlere özel trafik ışıkları var


Polis yanımıza geldi motoruyla eliyle takip et işareti yaptı Hadi geçmiş olsun dedik

Bir kaldırıma park etti genişçe bir kaldırıma. Bu arada işlek bir cadde

Önce eşim indi ben inene kadar polis güler yüzlü bir şekilde Belçika'ya ilk gelişiniz mi dedi, nereden geliyorsunuz nereye gidiyorsunuz nerelerden geçtiniz vs güzel sohbet etti. Devamında dediki ama bir problemimiz var Dedik ki nedir nedir nedir

Hem konuşarak hem eliyle göstererek Belçika kurallarına göre korumalı pantolon, tam boy bot, eldiven, vizöre sahip kask vs tam takım olmadan motor süremezsiniz. Cezası var.

Sizin kaskınız ve ceketiniz var ama diğerleri yok
Dedim ki var var hemen çantadan gösterdim dediki bunları kullanmalısın.

Dedim o zaman bir benzin istasyonuna gidelim beraber orada değiştirelim.

Dediki hayır. Şimdi burada değiştirmelisiniz. Cadde de

Dedim ki eşim nerede değiştirecek Bu arada biz konusurken 1 motorlu polis daha geldi oda gayet kibar ve güler yüzlü. Eşim için henüz açılmamış bir mağazayı açtırdılar, gitti mağazada üstünü değiştirdi. Bense caddenin ortasında Üstümü değiştirdim. Polis uyardı tekrarı olursa ceza yersiniz. Ve dedi ki birkaç ülke saydı, bu ülkelerde de kurallar bu şekilde neden araştırmadınız vs Güzel bir anı oldu bizim için. Polislere teşekkür ettik ve gezmeye devam ettik

Brugge ye gittik. 1 saat mesafede. Tam bir masal şehir. Sokaklarda güzel müzikler, caddeler güzel, binalar harika, meydan efsane.

Dolaştıktan sonra meydanda iyi bir mekan bulduk. Denemek istediğim değişik soslarla marine edilmiş Midyeleri var ama bizimkiler gibi pilavlı midyeler değil bir çanak dolusu yedim Eşim farklı şeyler yedi,, patatesi falan derken Belçika'ya özel biralardan denedik ama alkol oranı yüksekti kesinlikle. Etkisinin geçmesi için baya dolaştık. Waffle falan yedik.
Bu arada Alkol sağlığa zararlıdır ve asla önermiyoruz.

Polisler Brükselin çok kalabalık ve sevimsiz olduğunu söylemişlerdi Anvers e göre. Gent i pas geçtik Brüksel e gittik. Brüksel de neredeyse durmadan devam ettik. Trafik, şehir inanılmaz kalabalıktı, sıcak ta efsane derecelerdeydi durmadık.

Amsterdam ı istiyordum ama günümüz yetmeyeceği için plandan çıkarmak zorunda kaldık.

Dönüşte Prag, Slovakya, Macaristan,Sırbistan,Bulgaristan üstü dönüş planlıyorduk günümüz azalmıştı.

Belçika dan sonra Almanya üzerinden dönüşe geçtik. Almanya da gezip görmeyi planladığım bir yer yoktu.

Belçika dan sonra Almanya hız sınırı olmayan otobana girdik ( Hız sınırı belli noktalarda var ama %90 kısmında yok )

Herkes yapıştırıyor Ama ne yapıştırmak Sol şeridi sürekli kullanmak yasakmış, herkes bu kurala uyuyor, 200 le de gitse sollama bittikten sonra orta şeride giriyor sonra tekrar sol Baya zaman kazandırdı bu yol bize.

Amacım Nürnberg te kalmaktı ama oraya ulaşacak gücümüz kalmamıştı. Frankfurt'u seçtik.

Ortalama bir şehir oteli seçtim geç giriş yapabileceğim
Hotel Scala Frankfurt City Centre, Frankfurt ** Main (guncel 2024 fiyatları) Bu otel kötü bir deneyim oldu. Giriş yaparken tabi ingilizce konuşuyoruz, pasaportları verince danışmadaki çocuk abi Türkmüsünüz dedi, evet dedik ohh dedi ingilizcem hiç iyi değil falan dedi.

oda kartı verdi, hangi katta dedim valla bilmiyorum bende yeni başladım falan dedi. Motoru park ettiğim yeri sordum, birşey olmaz heralde dedi

Neyse odaya çıktı double yatak seçmiştim aslında single yataklar vardı. Olsun dedim.

Hemen duşa bile girmeden ayaklarımı soğuk suyla yıkayıp yatağa yattım. Kapıyı kilitlemiştim. Eşim dedi ki bizim kapıyı mı açmaya çalışıyorlar. Dedim yok yaa bizim değildir. Derken bizi kapıymış. Kalktım kimooo diyerek kapıyı açtık kendimi yarım göstererek çünkü bir boxer var altımda. Kapıda 2-3 tane kız. Sorry vs pardon diyerek geri çekildiler, Önemli değil dedim. Yattım geri. Derken telefon çaldı. Danışmadaki arkadaş. Abi ben çok yanlış birşey yapmışım size yanlış oda vermişim. EE aşağı gelebilir misiniz. Hadi indik. Kızlar ve 1 erkek aşağıda. Bize başka katta başka oda verdi. Odaya girdik az önceki odanın 1-1 aynısı ne yatak sayısı fazla yada şekli ne ölçüsü hadi dedik olsun yapacak bişi yok

Sabah kalktık çıkış yaptık, Avm vardı yakında Zeil olması lazım, içinde BigChef vardı. Gittik orada bir türk kahvaltısı yaptık Çay içinde çay getiren garsona Türkçe teşekkür ettim Dedimki sonra Çay içinde özümüze döndük

Kahvaltı sonrası Frankfurt meydanı diye geçen katedral vs olan bir bölgeye yürüdük. Sıcak inanılmaz fazlaydı. Çok oyalanmadan Praq yolunu tuttuk.

[207_TR]

sonraki gün hedef Prag

Frankfurttan sonra yine güzel otobana çıkıp Prag a doğru bastık. Prag a bir girdik ki hiç böyle bir yer beklemiyordum. İnanılmaz güzel bir şehir. Motoru hemen güzel güvenli bir noktaya parkedip park ücretini otomata ödedik. Ayakkabıları spora çevirdik vs. Başladık Prag ı gezmeye gez gez kısa sürede gezilecek yer tabi değil gittiğimiz tüm yerler 1-2 gün zaman alacak yerler.

Prag kesinlikle başlı başına bir tur. Güzel mekanlar var hepsi rezervayonla alıyor yoğun günlerde. Gittik ama yer ayarlayamadık derken James Dean isimli mekanda yer bulduk. Birşeyler yedik içtik. Mekanın alt katı saat 22.00 den sonra club oluyormuş.tripadvisor.com.tr mekan iyiydi.

Baya dolaştık. Amsterdam da satışı serbest olan bazı şeyler burada da serbest mağazaları var. girdik dolaştık baktık

Pragta kalmayıp gece serinlikte yola devam edip Bratislava-Slovakya da kaldık. https://secure.booking.com/confirmat...source=mytrips

sonraki gün Bratislava da uyandık.
O bölge ile ilgili bir planımız yoktu kısa bir şehir turu sonrası Macaristan Budapeşte ye gittik. Bizi şaşırtan bir şehir oldu. Prag gibi tarihi dokusu yüksek, korunmuş baya iyi bir şehirdi. Motor parkedip baya çarşı pazar gezdik, Oturup birşeyler yedik içtik vs.

Çok oyalanmadan Sırbistan Belgrad a ulaştık. Budapeşte kadar olmasa da Belgrad da bizi şaşırtan bir dokuya sahipti. Sırp yemekleri de güzel diye okumuştum özellikle Et üzerine, İyi bir mekana oturduk.Yedik içtik

O gece Belgradda uyursam Bulgaristanda uyumadan 10 saat sürmem gerekecekti eve kadar. Belgrad da uyumayıp gece Sofia ya devam edersem son gün sadece 6 saat civarı sürüş yapacaktım. Baktım enerjimiz iyi gece Sofia ya sürdük.

Sırbistan Bulgaristan arası için yol konusunda çok uyaran oldu giden gitmeyen dikkat edin vs eski efsanelere göre yol kesiyorlarmış vs

Belgrad dan çıktık, paralı otoyola girdim. Devam 390 km mesafe gece serinlikte kolay bir mesafe. 23.00 civarı Belgrad dan çıktım.

Otobanda devam ediyorum son 70-80 km kaldı. Yakıtım da azaldı uyarı verdi. Ama benzinlik yok diğer tüm ülkelerde 15-20 km de 1 benzinlik var, yada yazıyor bir sonraki benzinlik xx km sonra vs

Abi benzinlik yok ama otoyolda bizden başka neredeyse araç yok Eşime de çaktırmıyorum.

Derken bir köy-şehir çıkışı denk geldi gişe. Gişeye yöneldim. Navigasyondan baktım 2-3 km sonra bir istasyon var. Bir gittik ki sadece LPG tankları olan bir dolum istasyonu aha Sırbistan da bir köyde kalıyoruz yolda

Derken 4-5 km uzakta başka istasyon gördüm mapstan gittim. Açık ama köy yeri benzinlikleri gibi. Onda da sadece dizel ve lpg varmış Dedim en yakın istasyon nerede var şehir girişinde var kaç km 20-25 var

Dedim gidecez kalırsakta istasyona yakın yerde kalalım polisi ararız

O 20-25 km yolu motor mu beni götürdü ben mi motoru götürdüm bilemezsiniz

İstasyon göründü, büyük bir istasyon, ışıklar vs yanıyor. Bir gittik müzik yayını falanda var ama insan yok, tüm tanklarda da closed yazıyor Buyur buradan yak hemen 100 metre ilerisinde küçük bir istasyon gördük kü o açıkmış hemen fulle

Doldurduk Sofya ya girişimiz 02.30-03.00 arası oldu, Kapıda sıra vardı 6-7 araç sınırdan girdik hoop polis çevirdi
Dobravieçer tabi gece 03.00 te motor biraz abes
baktı sorun yok devam et dedi.

Efsane bir otel bulmuşum bilmeden Art Hotel 158, Sofya (guncel 2024 fiyatları)

Gece giriş yaptık sabah 12.00 de çıktık

Son gün

Sofia da uyandık kalktık, Lidl markete gidip atıştırmalık aldık vs Sofia yı nedense beğenmedik belki diğer ülkelerden sonra bize vasat geldi. Otobandan devam Edirne sınırına, Edirne sınırına yakın GoldenEyeCasino oteli var. gittik biraz oyun oynadık

Edirne den giriş yaptık. Çok güler yüzlü gümrük polisi karşıladı sohbet vs girdik. Çanakkale*Balıkesir derken gece 03.00 gibi eve girdik.

Sabah ben 09.00 mesaiye geldim Hikaye bu kadar, ara ara eklentiler yapacağım.

[207_TR]

[207_TR]

Yukarıda yazdığım gün sıralaması doğru ama arada atladığım noktalar elbet vardır.

En müsait zamanda bazı fotoğraflar da ekleyeceğim random olarak.

----

Bulgaristan hariç diğer tüm ülkelerde yayalara bisikletlilere inanılmaz saygı var.
Trafik kültürü inanılmaz derecede iyi oturmuş. Kural ihlali yapan neredeyse kullanıcı görmedim.

Motosikletlere karşı bir saygı var, yol vermek için ellerinden geleni yapıyorlar, öncelik tanıyorlar.

Herkes güler yüzlü, doğayı, çevreyi kirleten yok, bu yüzden de buraları extra korumak için için Polis,orman bekçici, temizlik görevlisi vs fazladan personele ihtiyaç yok. Yol kenarı ağaçlık altı park alanları çok dolu ama bir gürültü, bir çevre kirliliği yok. Herkes bilinçli (tabi çürük yumurtalar vardır )

Yollarda onarım çalışmaları yapılırken alınan önlemler uyarılar düzenlemeler çok iyi işlerdi.

Heleki ZAGREB de bir asfalt onarım çalışmasına denk geldik. Mazgallar asfalt ile aynı seviyede kalsın diye hesaplamalar, makine ayarları, vs sanki onlar farklı bir farklı çağda yaşıyoruz.

Tüm ülkelerde benzin self sistem, bazısında ödemeyi markeye yapıyorsun, bazısında kart ile cihaza ödüyorsun. Sistem çok iyi oturmuş tıkır tıkır işliyor.

[207_TR]

[207_TR]

[livaneli]

Güzel gezi olmuş; hayranlıkla, imrenerek okudum konunuzu. Keşke cesaret edip /fırsat bulup yurt dışına çıkabilsem.5 yıllık yeşil pasaportumun günü tek damga vurulmadan bitti. Yenisini alalı da iki yıl geçti, o da bomboş.

[mcemrek]

hayatımda 1 kere scooter sürmüş birisi olarak imrenerek okudum konuyu.

tekerine taş değmesin muhabbetiniz bol olsun. böyle nice gezilerin konusunu açarsın umarım.

[207_TR]

Güzel gezi olmuş; hayranlıkla, imrenerek okudum konunuzu. Keşke cesaret edip /fırsat bulup yurt dışına çıkabilsem.5 yıllık yeşil pasaportumun günü tek damga vurulmadan bitti. Yenisini alalı da iki yıl geçti, o da bomboş.

Teşekkür ederim. Küçük fırsatları değerlendirmek gerekli kesinlikle. Yeşil pasaport büyük veli nimet. En azından yakın adalardan açılış yapmak lazım

hayatımda 1 kere scooter sürmüş birisi olarak imrenerek okudum konuyu.

tekerine taş değmesin muhabbetiniz bol olsun. böyle nice gezilerin konusunu açarsın umarım.

Çok teşekkür ederim. Yazıya dökemediğim ( çok fırsat olmuyor izin dönüşü ve uzun uzun yazarak boğmayayım kimseyi ) eğlenceli detay çok

Çevremdeki çoğu kişiye göre delilik yaptığımız ama hangimiz normaliz ki

[KÖROĞLU]

rota yollar anlatım muazzam. Kazasız belasız tamamlanmış olması da ayrıca güzel.

Güzel km ler yapılmış, keyifli anılar biriktirilmiş. Kazasız belasız. Keyifle okudum.

[207_TR]

rota yollar anlatım muazzam. Kazasız belasız tamamlanmış olması da ayrıca güzel.

Güzel km ler yapılmış, keyifli anılar biriktirilmiş. Kazasız belasız. Keyifle okudum.

Çok teşekkür ederim, dediğin gibi güzel anılar oldu bizim için. Kolay kolay yapılabilecek bir tur-rota değildi. Hep aklımdaydı, ara ara yazıyordum buraya

Dönüşte son gün kısa ampül patlamış Zaten sisler iyi aydınlatıyordu farketmemişim

[Berkan]

O kosova arnavutluk bar budva kotor vs diyen arkadaş bendim . Umarım begenmişşindir

[ayku82]

Kalemine saglik kardesim harika yazmissin, keyif alarak kitap okur gibi okudum tum yazilarini, eminim yorucu olmustur ama bu yasta insan gezmicekte ne zaman gezecek. Telefon - internet icin e-sim tarzi bir firmadan mi gitmeden paket aldin?

Lubliyana ve Zagreb bizimde listemizde insallah kismet olursa bizde en yakin zamanda gitmek istiyoruz.

[207_TR]

O kosova arnavutluk bar budva kotor vs diyen arkadaş bendim . Umarım begenmişşindir

Kotor planda yoktu abi evet iyi ki gitmişiz Arnavutluk, Kosova tarafıda görülmesi gerekiyormuş kesinlikle. Teşekkürler tavsiyene uydum

Kalemine saglik kardesim harika yazmissin, keyif alarak kitap okur gibi okudum tum yazilarini, eminim yorucu olmustur ama bu yasta insan gezmicekte ne zaman gezecek. Telefon - internet icin e-sim tarzi bir firmadan mi gitmeden paket aldin?

Lubliyana ve Zagreb bizimde listemizde insallah kismet olursa bizde en yakin zamanda gitmek istiyoruz.

Abi inan yorucu olmadı. Bu tür gezileri seviyorum ben. Ama kesinlikle katılıyorum bu kadar geniş çaplı bir gezi ileride daha da zor olacaktır. İmkan varken gezmek gerekli.

Ama mesela bu turdan sonra detaylı gezmek istediğim yerler oluştu. Belçika, Slovenya, Tatil amaçlı Kotor. Detaylı gezmek için Prag,Budapeşte,Belgrad....

Lubliyana ve Zagreb i inan çok beğendim.

Abi internet için E-sim araştırdım ama aklıma yatmadı sadece internet erişimi. Tarifem yurtdışında kullandım günlük 250 TL Turkcell den.

[S-works]

Güzel tur olmuş. Yarın detaylıca okuyayım. Bizde çıkmak istiyoruz. Vize reddi muhabbetinden ötürü ,hanımın yeşil pasaportu hak etmesini bekliyoruz. Sanırım Mayıs ayında hak kazanacak. Bu sezon geçti ,seneye çıkarız insallah

[Anti]

Süper bir gezi olmuş hocam keyifle okudum, cesaretin için de kutlarım daha nicelerine diyelim. Başınıza bir sıkıntı gelmemesine de çok sevindim, mekanik sorun-kaza vs. vs.

Ben de hanımı artçılığa alıştırmaya çalışıyorum daha yolun çok başındayız.. bir de motor Harley, o kadar uzun rotada zorlar diye düşünüyorum. Elbet bir gün diyelim