Konuya bir güncel çekip forumun tozlu raflarına kaldırmanın vakti geldi, hatta geçti..
Yaklaşık 8 ay kadar bindikten sonra özellikle kur rakamları ve parça fiyatları dolayısı ile kendisini sattım. Bu süre zarfında bir çok şey yaptım aslında , ancak satıldığı için uzun uza paylaşmamın da pek bir anlamı kalmadı. Bu post ile aynı aracı almayı düşünen olursa diye son birkaç tecrübemi aktarmak istedim
Gönül evladiyelik yapmak isterdi bu aracı, ancak şunu anladım supersport veya egzotik sınıfta bir aracın kilometresinin falan düşük, müzelik kondüsyonda olması gerekiyor insanın içi rahat binebilmesi için. Kendi aracım kondüsyon olarak çok kötü değildi , hatta piyasadaki bir çok Quattroporte V arasında çok iyi denebilecek bir durumdaydı. Ufak tefek kozmetik restorasyonlar yaparak başladım işe. Tamponları, marşpiyerleri, çizik ezik yerleri onardık. Boyandıktan sonra eli yüzü düzgün bir hale geldi. Farlar temizlenmesine rağmen hala aydınlatmıyordu muhtemelen mercek değişimi gerekiyordu. Daha sonra iç mekandaki aşınmalar tamir edildi, boyandı. İç kondüsyon olarak hala en temiz araçlardan biri olduğunu düşünüyorum. Yaptığım masraflar toplamda 70-80 bin lira gibi bir rakama geldi, ön arka disk balata, 8 adet buji, 2 defa aldığım yağ filtresi, yağ değişimi, hava ve polen filtreleri, 2 set varyatör selenoidi, termostat, kozmetik yenilemeler, kronik cam açma düğmesi sorunları bu rakamın içinde olan şeyler. Arzuladığım kondüsyona gelebilmesi için totalde 300-350 bin gibi bir rakamı gözden çıkarmam gerekiyordu diyebilirim.
Kozmetik dışında motorunda aldığım ilk günden beri bu araçların kronik problemi olan varyatör problemi mevcuttu. Hangi ustaya gittiysem ya "ses dışında bir sorun yaratmaz kullan" ya da "Varyatörün değişmesi gerekiyor" şeklinde açıklama yaptılar. Bulduğum son usta (Maserati ve Ferrari konusunda çok meşhur bir ustaydı) ve varyatör değiştirmeye gerek yok selenoidleri değiştir demesinden dolayı malesef 2 set selenoid değiştirdikten sonra sorunun devam etmesi üzerine yaptığım araştırmaları sizlerle paylaşayım. Boş yere benim gibi para ve vakit harcamayın.
Öncelikle bu sorunun hemen hemen tüm 4.2 araçlarda mevcut olduğunu öğrendim. Bunun da kaynağı varyatörlerin yağlama sisteminden kaynaklanıyor. Araç devirli kullanılmadığı durumlarda (ki genel olarak bu araçlar şöförlü kullanıldığından dolayı ve şanzımanın genellikle düşük devirde vites değiştirmesinden kaynaklı ) varyatörlere giden yağ basıncı yeterli olmuyor, o yüzden ilk yapılması gereken aslında biraz sportif bir sürüş yapmak ve genelde "Sport tuşu" aktif kullanmak. İkincisi de hem Ferrarilerde hem de Maseratilerde varyatör selenoidlerinin olduğu parçada yağ basınçlanmadığı zaman (araç kapatıldığında veya sakin sürüşlerde) burada kalması gereken yağ tekrar geriye akıp gidiyor, bunun sonucunda da varyatörler özellikle soğuk çalıştırmada yağ gelmeden çalışmaya başlıyorlar. Zamanla yağsız çalışan parçalar önce ses sorunu çıkarmaya başlıyor, kullanılmaya devam edilirse de kranklara kadar bozabiliyor.
İlk olarak araçta bu sorun varsa varyatörler ve fotoğraftaki parçanın mutlaka değişmesi gerekiyor. Değiştikten sonra da tekrarlanmaması için selenoid kapaklarına (Caps diye geçiyor ingilizcede, Türkçesini tam bilmiyorum) CNC'de checkvalve denen yağın motora geri akmasını engelleyen bir parça takılıyor. Bunu Türkiye'de yapan veya bilen kimseyi bulamadım, bu sebeple bizim ülkemizde bu sorun tamir edilse de ilerleyen zamanlarda tekrar çıkıyor. Ben gerekli işlemleri yapmadan veya varyatör değiştirmeden aracı sattığım için büyük bir masraftan kurtulmuş oldum, varyatör değişimi yaklaşık 70 bin lira civarına mal oluyor. Selenoidler de 2 tanesi 250 euro civarında.
Resimde görebileceğiniz kırmızı ile işaretlenmiş parça sonradan yapılan check valve.
Varyatör problemi dışında aracın tüm alt takımının yenilenmesi gerekiyordu hemen hemen her tümsekte gıcırdayan amörtisörler insanı biraz irite ediyordu. Bunlar dışında motor kulakları (4 adet) ve şanzıman kulaklarının da değişmesi gerekiyordu ki bunlar da totalde 80 bin gibi bir rakama mal oluyor (alt takım hariç).
İçi rahat binme konusuna gelince, araç yüksek hızlarda ortalama 180 sonrasında geziniyordu,defalarca rot balans yaptırmama rağmen de gideremedim. Belki alt takımdan kaynaklanıyordur bilemiyorum, ancak hem gezinme hem de titreme sorunları dolayısı ile gönül rahatlığı ile gazlayamadım denebilir. Ayrıca yukarda bahsettiğim varyatör problemi de her yola çıktığımda "acaba motora zarar verir miyim" şüphesiyle gezmeme yol açıyordu.
Bunlar dışında park sensörleri sürekli arıza veriyordu, birkaç kez yenilememe rağmen arıza vermeye de devam etti. Aklıma gelen bir diğer enteresan detay da frenleri değiştirmeme rağmen elektronik el freni asla aracı tutmuyor, yokuşta falan P moduna almazsanız araç kayıyor, bu da bu araçlarda olan standart bir durummuş..
Aklıma gelenler bunlar, konuyu bir gün okur ve aracı almayı düşünürseniz her zaman her türlü bilgi için ulaşabilirsiniz. Alınır mı diye soracak olursanız, alınır ancak çok temizi alınır, masrafsızı bulunursa alınır. Euronun 20 küsür lira olduğu unutulmadan alınır. Hatta alınacaksa makyajlı kasası alınmalı, üçe beşe bakmadan 4.7 bulunursa direk atlanmalı. Prestij ve ruh arayışındaysanız hala en güzel araçlardan biri. Tekrar alır mıyım? Kesinlikle alırım. Hatta bir gün denk gelir de nasip olursa 4.7 GTS'i alıp bir daha satmamak üzere garaja koymayı hayal ediyorum...
Ezel'in dediği gibi "güzel araçtı, güle güle diyim dedim..." o yüzden Güle güle Quattroporte...
Konu .::EmrE::. tarafından (27-01-2023 Saat 19:13 ) değiştirilmiştir.
hayırlısı olsun
ben de bir dönem maserati tecrübe etmiş birisi olarak şahsen Maserati alır mıyım sorusuna evet cevabını net veremiyorum. aynı bütçede olan Alman araçlarına yönelirdim büyük ihtimalle..
'06 Honda Civic Turbo '12 Mini Cooper S Roadster
'02 Honda Civic Type-R-'05 Mitsubishi Lancer Evolution VIII
'03 BMW M5-'12 Mercedes SLK 250 AMG-'12 Honda Accord
Yazının tamamını keyifle okudum hocam, güzel bir tecrübe olmuş.
Konu FurkanYıldırım tarafından (31-01-2024 Saat 13:30 ) değiştirilmiştir.
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)