Tabii ki bakım meselesi önemlidir ama ben 1.4 92'lik olanlarda enjektör problemini duymuştum.Bu konuda daha bilgili üyelerimiz vardır,kronik olup olmadığını belirtirler.Bir de iç tıkırtıları var.
Printable View
Tabii ki bakım meselesi önemlidir ama ben 1.4 92'lik olanlarda enjektör problemini duymuştum.Bu konuda daha bilgili üyelerimiz vardır,kronik olup olmadığını belirtirler.Bir de iç tıkırtıları var.
Sağolun size zahmet olmaz ise olabilir, alttaki yorumlara göre karar vereceğim :D
Hömmm araştırmıştım abi ama 90 lıklardan bir sorun pek görmemiştim.. Bakayım 110'luklara.. Ne gibi sorunlar yaratıyorlar?
Yapma yav :D cam tavansız C3 benim için çok anlamsız ama :(
İç tıkırtıları artık görmezden geleceğiz gibi, çünkü alternatif olarak tüm araçlara baktım..
valla anlattıklarım tecrübeyle sabit şeyler ;) bir de arabanın tasarımı gereği zaten araba fazlasıyla rüzgar sesi alıyo, kabindeki gacırtılar da cabası, tavandan ayrıca ses gelsin istemezsin sanırım :) bir de arabanın a sütununa alışmak epey zaman alıyo, diğer arabalardan sonra kaza bile yaptırır adama. Kör noktası çok abuk bir yerde kalıyo. 206 da kullandım, C3 206'dan daha üstün ve daha sorunsuz bir araç, emin ol. Tasarımıı çok tartışmaya açık, onun dışında 1.6 HDi motorun da kronik pek bir sorunu yok. Turbosu biraz nanemolla, düzgün kullanılmamışı can yakabilir. 60-70k km üstüne pek bulaşma, turbodan ötürü. Onun dışında da aklına takılan başka şeyler olursa özelden de yazabilirsin, buraya da yazabilirsin, elimden geldiğince cevaplamaya çalışırım
Annemde C3 var. Bizdeki 1.4 Otomatik benzinli. Dizel olarak tavsite ederim harikadır ama benzinli otomatik tam bir işkence. Hem gitmiyor boguluyor hemde çok yakıyor. Fiyat donanım olarak çok çok iyi duruyor gri olan. Kmsi biraz düşük olaymış bomba olurmuş :)
1.6 110'luk bulamadım açıkçası hep 90'lık.. Zaman sınırlamam da var en geç 23'ü gibi arabayı teslim almam lazım ki ben 28'inde gidiyorum.. O kadar yoğunluğun arasında falan çok zor..
Kör nokta konusunda sevgili eski accordum'dan alışkınım bir A sütunu yapmışlar sanki gökdelen taşıyor :D
Aracın şasi numarasını aldım baktıracağım napmışlar ne etmişler..
Bu sesi tahminimce 100'de falan alıyor ben ayda 1 kere 100'e çıkıyorumdur heralde :D Perde var değil mi? Onu kapatınca bir değişiklik falan olmuyor mu?
Km düşük pek kalmamış cam tavansız bile..
Bir de özellikle Mehmet Gazihan abi gibi yazılım yapan abilerimden motor konusunda cevap bekliyorum özellikle Erhan abiden.. Yani turbo mu dayanıksız, enjektörler niye sorun veriyor, bu konuda yardımcı olabilir misiniz?
Minik bir ekleme yapayım yaklaşık 3-4 saattir durmadan okuyorum diyebilirim..
Genel olarak hep 2002-2004 modellerinde delphi beyinli araçlarda enjektör problemi oluşmuş.. Galiba beyin hangi enjektöre ne zaman yakıt vereceğini karıştırıyor.. Sorun bu.. Çözüm? Şimdiye kadar yok..
Bunun dışında süspansiyon kırılma problemi de belirli yıla kadar olmuş.. Ama Citroen bunun için geri çağırmış.. Bir şasi numarası aralığı var, ki almak istediğim aracın şasi de giriyor içinde ama bunun nedeni tüm üretilen araçların geri çağırılması mı yoksa gerçekten o aralık mı bilmiyorum..
Abicim bakalimmi arabaya ne diyosun okumadim tamamini :)
Perde yok, tül var, o da hiç bir işe yaramıyor. 1.6 110'luk dizeller makyajsız olanlar, makyajlılarında Türkiye'ye sadece 90'lık geldi diye biliyorum. Makyajlıların göstergesi de daha şık. 90'lık kullandım ben de, tavsiye ederim. 1.4 dizelden de az yakar, ayağını alıştırdıktan sonra.
Gri olan bitik cikti 171.000 de servis kaydi var.. Baska onerisi olan var midir?
emekteki arabayı dün sabah aradım araba burda yok felan dedi o yüzden bakamadım ancak yazma fırsatım oldu
ben 70k km'de sattım, şimdi ne olmuştur bilemem. 100k'yı devirmiş olma ihtimali var bana sorarsan. 35k km'de hava filtresinin yanlış uygulanması sonucu turboyu kucağıma almıştım, sıfırıyla değiştirdim. Araç bendeyken ip gibiydi. Muhtelif kazası, boyası var, boya takıntın varsa sana gelmez. Benden önceki sahibindeyken hırsızlık için kelebek camlarından birini patlatmışlar, ben de ön camı atermik olanıyla değiştirdim çatlayınca. Hazır aklıma gelmişken söyliyim, ön camları çok çabuk çatlar, uzun yolda gelen taşları tenis raketi gibi karşıladığından. Uzun yolda kullanılan bir C3 yılda 2-3 kere ön cam değiştirir haberin olsun.
ya kardeşimsiniz şu çocuga şöyle şeyler yazmayın :) adam zaten kararsız ne yapacagını bilmiyo bide bu forumları testleri okuyup duruyo her araca aynı muameleyi yapıyo ondan sonra. uzun yola çıkarda ayda 2-3 bin km yaparsa, arabayı çok sert ve bilinçsiz kullanırsa, arabaya iyi bakmazsa dedikleriniz olur evet. ya allah aşkına süspansiyon kırılması falan nasıl şeyler ya bunlar :) bu adam otobana girse 70le giden, arabayı sogukken çalıştırdıgında hararet göstergesi normal seviyesine çıkmadan hareket etmeyen, tık ses gelse kapıyı bacayı söken adam. dünyada var olan sorunlar illaki bunun başına gelecek diye bişey yok.
3 sene önce ismi lazım degil birisi 1.9tdilar için yağ yakıyor yüklenecekse muhakkak elden geçirilmeli falan dedi bana. 4 sene de olabilir net emin degilim. ben ibizamı 2bucuk sene 60 bin km boyunca resmen kırbaçla kullandım. ama ne bakımını eksik ettim ne ilk çalıştırmada bastım gittim ne çok gazladıktan sonra tık diye kapattım arabayı. bi damla yağ eksilmedi. ki o arabayı doğuş kullansa daha sıfır diye satılırdı o kadar söyleyim. bütün seatlar su alıyor kronik hastalık. benim arabamda o da yoktu. sonra ne bilim corsa 1.7lerde direksiyon pompası ve mazot beyni kronik hastalık. onlar da yoktu. alırken dikkat edip bakmak lazım tabi. bi taraflarının dogrusuna gidip araba alınmaz biliyorum. ama burda bunlar yazıldıkça bu adam araba alamaz. bi tane sorunsuz araba gösterin bana susacam söz.
arabanın zamanında yaşanan sorunu vardır eyvallah. veya kronik bi hastalığı. ama doğuşun buna ikna olması için bu tarz sorunlar yaşanmış zamanında. bunlara dikkat etmek lazım alırken derseniz yeterlidir. lütfen öyle yapın.
Ben eski bir kullanıcı olarak yaşadıklarımı anlatıyorum. Bilinçli ve dikkatli bir kullanıcıyım, beni tanıyanlar bilirler. Bir de beni bilenden beni dinle, senin Doğuş'u anlattığın gibi anlatacaktır. Malı almadan ne olduğunu, ne olacağını bilsin, öyle alsın. En nihayetinde ikinci el alacak bu adam bu arabayı, kendinden önceki sahibinin nasıl kullandığını da bilmeden alacak. Olabilecek en kötü senaryoyu bilsin, kenara ona göre para koysun, benim tek derdim bu. Gidip de cebindeki son kuruşu arabaya bağlar da sonra başına iş açarsa arabayı da kullanamaz.
Sözün özü, bak ben o almayı düşündüğün C3'ün makyajlısını 27k km'de aldım, 70k km'de sattım. Kendi hatam dışında da (turbonun değişmesi) tık demedi araba. Yok enjektörmüş yok süspansiyonmuş. Aldıktan sonra yaklaşık 32k km'de H&R 35mm yay taktım, araba yaklaşık 70mm düştü, o nasıl 35mm ben de bilmiyorum, yaylar da orjinaldi, neyse, 70k km'ye o haliyle araba ayda iki kere uzun yola gitti geldi, onun dışında da her gün Ankara trafiğindeydi. Öyle nazlı bir araba da değildi, bakımdan bakıma servise gider, gık demeden yoluna devam ederdi. Arabamda HKS Turbo Timer da vardı.
Turbonun nasıl cortladığına gelirsek, işgüzar eski ustam, simota'nın karbon kazanlı CAI'sini takarken kullandığı silikon hortumlardan birinin ucunda çapak bırakmış, turbo da o çapağı içine çekmiş, olanlar olmuş. Turboyu bi çıkardık, pal falan kalmamış. Gittim sıfırını aldım taktım.
ya işte sen bilinçlisin ama doğuşa o arabanın lastigi fazla patlayabilir desen almaz arabayı :D ricam sadece o :)