emre abi döktür var sende bişeyler.![]()
genel olarak konuşmam gerekirse detaya girmeden , ışınlanma cok ama cok yıllar once bulunmustu birebir taek başkan yardımcısı akrabamdan duyduğum budur.
ilk ışınlanma benim hatırladığım ışık hüzmesiydi ve kablo ile bir odadan yandaki odaya yapılmışdı..
bunda kablosuz ve data ışınlanmış yani bir veri bilgi ışınlanmış büyük bir adım..
Edebim el vermez edepsizlik edene... Susmak en güzel cevap, edebi elden gidene. [Yunus Emre]
Zenginin malı Züğürdün çenesini yorarmış.. (ZZ Rules)
Aynen abi bu tarz konularda konuşacak ortam pek olmuyor
Abi şimdi kütlenin uzay zaman düzleminin geometrisini eğmesi konusunda hemfikiriz üstteki mesajlarımdada buna değindim fakat verdiğin su örneğindeki olay tamamen özkütleyle alakalı yani bizim özkütlemiz sudan çok az daha düşük olduğu için yüzeyde kalıyoruz. Bizi aşağıya çeken kuvvet aynı zamanda suyuda cektiği için batmıyoruz. Ses dalgaları titreşimlerdir ve titreşimler sıvılarda moleküller birbirine daha yakın olduğu için daha hızlı ilerlerler
Bise şöyle bi durum var yeryüzünde gerçek anlamda yerçekimsiz ortam yaratmak imkansız. Ona benzer ortamlar yaratılabilir bunun içinde bilinen iki yöntem var
Birincisi ki astronotlarda bu sekilde eğitiliyor devasa bi havuzda astronot ve giysisinin öz kütlesi suyun özkütlesine eşitleniyor ve suda askıda kaldığı bi ortam oluşuyor. İkinciside atmosferin en üst sınırına çıkan bi uçak ordan serbest düşüşe geçiyor bu esnada kısa bi süreliğinede olsa yerçekimsiz ortam oluşuyor kabinde.
Yerçekimş manyetik bi kuvvet olmadığı için bilinen hiç bi materyal onu engelliyemez ancak karşı bi itme gücüyle dengelenebilir ( süper hızlı trenlerde olduğu gibi elektro manyetik itme kuvvetiyle)
Yerçekimi etkisi uzay zaman düzlemindeki çökmenin yarattığı bi etki. İtme kuvveti çok farklı olurdu dünya döndükçe üzerimizdki etkinin değişmesi gerekir çünkü etrafımızdaki gezegenlerinde bizim gezegenimizin pozisyonuda değişiyor sürekli
Everyday I ** çapuling...
Var zaten oyle yerler yerkurede..
Bahsedilen abiler samanlari ile ayinlerini orada duzenliyorlar. Ve yilin belli ginlerinde cok daha etkili bir kutle agirligi hissediyorlar. O zamani kendine dunyaya hukmettikleri ozel zaman birimi kabul ediyorlar, ucuyoruz der gibi
Ayrica bunlarin en ehilleri hep orada yasiyorlar, su an icin en onemli derecede devlet yoneticisi veya onemli statudeki kisiler!! oralara bazi zamanlarda gidip ayinlerini yapiyorlar.
Ayrica bu abiler tum insanligin kullandigi 12 aylik bir takvim sistemini kullanmiyorlar. Cesitli uluslar cesitli takvimleri kullaniyor tamam ama 12 ay olani. Onlarinki isi 13 aydan ibaret!! 13 nedense insanlardan ocu gibi korkularak bakitildi, dikkat!!
Bir diger bolge de HARPin antenlerinin oldugu bolge. Burada etkilesim az oldugu icin Teslanin projesinde ionosfre yuksek frekansta sinyal gonderimi kolaylaiyor.
Degilse antenlari baska yere dikerlerdi.
Aslinda Tesla nin anlattigi HARP ile zaten kendisinin +ion yuklu olan inosferden hazirdaki elektrigi dunyaya cekmek ve insanliga sunmakti, bu deneyin oraya yuksek frekans sinyalile ulastirmak tum dunyaya aciklanan adimi
Esas olan geri donusun nasil nokta tayini ile yani o yapmaya calistigi kuleye (eger J.P morgen yikmasaydi) nasil hedeflemekti!!
Ve bu olay icin konuslanacak antenlerin yeri insanlar icin belirtilmedigi halde yillar sonra alaskada konuslaniyor!!
Newyork otelde oldugunde cia in elkoydugu belgelerde bunlar vardi, ama onlar sadece deneyin 1.inci fazini acikladi, cunki Tesla kendiside konferanslarinda acikladigi kadari buydu. Elbette hepsini birden insanliga aciklamamisti, yoksa hayatta iken birileri calardi!!
asudhasudhasudnazilerin yaptığı en güzel şey air cooled vosvos motorudur
bunun dışında japoncuyuk gerisi yalan![]()
@onamdar
Yercekimi tek boyut bir guc.dunya icine cekmeye calisiyor seni bir eksen hizasinda, yani yan capraz cekmiyor..
Galaxide birtek dunya yok, peki nasil askida kaliyor boslukta. Eger diger gezegenlerde yercekimine sahip olasalardi galaksiler nasil olusacakti.
Bunlar birbirlerini iten altta, ustte yanda, bircok boyutta olan gezegenler. Itme gucu yeryuzune bircok boyuttan (yonden) geliyor, boylece sistemolusuyor. Digerleride bu na dahil.
Bizim Dunyamizin dahil olugu sistem gunes olduguna gore, en buyugu o olduguna gore, en fazla cekende o olurdu. Tum gezegenler gunese yapisirdi o zaman..
Ama benim dedigime gore (einstein) soyle dusun:
gunes saginda olsun,ortada dunya ,olunda diger gezegenler.
bircok miknatisin havada birbirlerine ayni kutuplarla baktirilmis sekilde konuslamasi gibi. Hebsi birbirine degisik yonlerden (boyutlardan) itme uyguluyor.
Boylece asili kaliyorlar..bu manyetik guc ayni zamanda onlarin kendi cevrelerinde uygun bir donme yorungesi olusturuyor..
tek boyuttaki ornegi: manyetik elektrik motoru, ayni yuzeyler iter, rotor doner...Bunu icice gecmis bircok silindir seklindeki rotorlar olarak dusun..Galaksi..
ay güneş v.s. tutulması dedimiz durumları bize kitaplarda gelgitler gibi garip basit şekillerde anlatmışlardı hani?
acaba kitaplar işin kolayınamı kaçıyordu? yani mesela denizin yükselmesi v.s ne oluyorda oluyor? suyu nasıl yükseltiyor bu olaylar, einsteinin söylediğini iddia ettiğiniz olayla mı bir alakası var acaba?
It’s better to walk alone, than with a crowd going in the wrong direction... (Grant)
Su isinlanma ile ilgili adam gibi link var mi? Gazeteci agizi ile yazilmis yazilar hicbir anlam ifade etmiyor benim icin.
Isinlanma demek, maddenin bir noktadan diger bir noktaya aradaki fiziksel ortami kullanmadan hareket etmesidir.
Var mi hareketin fiziksel ortamin kullanilmadan yapildiginin ispati? Varsa hangi ortamdan dogru bu data 6mm mesafeyi kat etmis?
You call it turbo lag , i call it foreplay ...
biraz tartışma olmuş çekim muhabbettine ancak bende şöyle bi açıklama yapatım...
normalde her atomun kendine ait bir çekim gücü vardır, yani buna her maddenin çekim gücü var diye biliriz, dünyanın ve bütün gezegenlerinde oluşumu bu çekim gücüyle oluşmuşur zaten, şöyleki uzay boşluğunda bulunan gaz toz vs vs gibi maddeler boşlukta birbirlerini çekerek daha büyük yapılar olurşturuyor, bu olayı bir tepeden aşşa bırakılan ufak bir kar topunun aşşaya indiğinde büyük bir kütle haline gelmesine benzetebilirsiniz, aynı bu şekilde uzaydaki maddeler birbirlerini çekerek daha büyük kütleler ve gezegenler oluştıumuştur... hatta bunun deneyi yıllar öne uzay istasyonunda yapıldı. yerçekimsiz ortamda içi hava dolu bir poşetin içindeki tuz parçacıkları birnbirlerini çekerek yapıştı ve daha büyük bir kütle oluştıurdu....
edit....... kütle büyüdükçe çekim artmaktadır....
Gelgit olayi bildigimiz sekliyle ay'in cekim gucu ile kendine yakin tarafta oldugu andaki denizi (suyu) cekmesi..Yorunge ve dunyanin tam yuvarlak olmayisi bu konuda kriterler olusturuyor..
Itme gucu olayi ilede tersi ama bir dongu oldugu icin su yine aya dogru yonelir gibi olacak veya tersi olacak..
Ama dolunay olayi bayaa bir mesakatli konu
Ingilterede yapilan bir arastirmada cinayetler en cok dolunayda islenmis..Vampir ebuk gubuk isleri
Ama ayki bence etkisinin dunyada kapasitesini maximumda gosterebildigi andir. Beyin de bildigimiz gibi elektromanyetik alan olusturan noronlardan olusur. Belli kucuk bir voltaji bile vardir. Bu mayetik alana o an yuksek bir dalgaboyutu baskisi olusuyor...
Yapan kisi : Andreas Wallraff'in tam olarak yaptigi: Ama ingilizce, eger bu olay hakkinda tam biseyler gormek istediysen.
Ama genel anlamda isinlanma okumak istiyorsan cok yorumlu sayfalar cikar karsina..
Teleportation In An Electronic Circuit For The First Time
Buda Zurihdeki labratuvar:
Andreas Wallraff | Quantum Device Lab
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)