Bende 2013 (14 çıkışlı) F10 520 var 68k da,eşimin arabası 11k da Km takıntım olduğu için şuan geldiğim tatile bile kendi şirket araçlarımın biriyle geldim, 200k üstü düşünemiyorum 😂😎
Printable View
Bende 2013 (14 çıkışlı) F10 520 var 68k da,eşimin arabası 11k da Km takıntım olduğu için şuan geldiğim tatile bile kendi şirket araçlarımın biriyle geldim, 200k üstü düşünemiyorum 😂😎
Her şey motor değilki..Bende bu millet neden sadece motora takılıp kalmış bunu anlamıyorum motordan daha önemlisi çürük meselesidir bence.Ayrıca dikkat ediyorum bizim insanımız arabasını resmen hayvan gibi kullanıyor yani motor iyi durumda olur da yürüyen ne durumdadır? Yürüyeni nin şirazesi kaymış bir araç ne olursa olsun iflah olmuyor orası da ayrı bir konu a dan z ye yürürünü sıfırlasan yine çukurlarda götü başı ayrı oynuyor.
Bir arabaya bindiğimde gayri ihtiyari özellikle yürüyen aksamına dikkat ediyorum bu konuda çok titiz olduğum için herhalde.Bindiğim 10 arabanın en az 6 - 7 sinden bi çukura girdiğinde lakır lukur ses alırım tek nedeni de budur insanlarda çukur gördümmü az sağ yada sol yapayım yada yavaşlayayım mantığı yok bodozlama bam güm Allah ne verdiyse..
Sözün özü motor 10.000 tl ye sıfırlanır ancak daha önemlisi parayla telafisi olmayacak ve göz önünde tutulmayan şeyler var karoser de çürük olmayacak yürürün kondisyonu yerinde olacak motor yorgun olsa ne olur bu saydıklarım yorgun olmamalı.
Benim 2.0dci xtail 185.000km ye geldi. ön takım komple ilk defa değişti, krank kasnağı sorun çıkardı, kasnak gergi, kayışlar vb komple değişti. bunların hepsi son 3 ayda oldu. Arabam çok temiz ama maalesef parçalar ömürlerini tamamlıyor ve değişim istiyor. bu da durduk yere ekstra süpriz maliyet. bu yüzden insanlar kaçınıyor yüksek km. den. ben de düşünmeye başladım açıkcası. ama lastikler ön takım vb değiştirince geri adım attım.
gerçi aynı aracın daha düşük km olanını almak için de %25, %50 eklemek gerekiyor üstüne. iki ucu pohlu değnek.
daha bu kış 400.000 de 2010 2.0 dci x-trail sattım aracı kime göstersem hepsi çok beğendi araçta 1 tane deforme yoktu boya yoktu ama herkes km i öğrenınce hepsi kaçıyordu :) izmirden 70 yaşında bi amca geldi baktırdı ettirdi. oğlum ben bunu satın alıcam ama tanıdık elektrıkcın varsa km i düşürelim ben baktıkça gözüm takılır dedi 80.000 e düşürttürdü öyle satın aldı :) 3 ay önce ankaradan 2012 caddy aldım hatasız boyasız 200.000 km deydi muayneye soktuk burda araba en son 360.000 de muayneye girmiş inanamadım götürdüm ustama motora anahtar değmemiş bi 500.000 daha yapar dedi. Zaten piyasadaki 5-10 yaş dizel araçların çoğunun km si düşürülmüş. düzenli düşürenler tanıyorum. e46 lara civiclere efsane kasa toyotalara hiç girmiyorum bile. kısacası şasesi tavanı direkleri düzgün olsun motor yağ yakmasın üflemesin km i dert etmeyin bakımlı olduktan sonra. Aracını hor kullanıp 70.000 de motor kıranları gördü bu gözler.
Bu konuda biraz daha eskiye gidersek üretici neden km sayacı koymuş ki ?
Madem bu sadece sayıdan ibaret hiç bir anlamı yok o zaman kullanılmasın, makine değil mi hepsi ?
Yok gerçekten araştırdım, bulamadım km sayacını kim, niçin, ne zaman icad etti ?
Bakım aralıkları için mi ? A ile B arası mesafe için mi ? Eğer bunlarsa toplam km yazmadan gayet rahat hesaplanabilir ...
Kesin bi sonuca varmıyorum sadece sebebini anlamaya çalışıyorum ...
Maalesef ki km algısı eş,dost,mahalle baskısına göre değerlendiriliyor
Her kafadan bilinçsiz o kadar yorum,değerlendirme yapılıyor ki insan psikolijisi farklı algıya yönleniyor
Dizel arabaların ortalama 150.000'den sonra motor yediği,masraf açtığı algı her kesimde var
Oto ekspertiz işi ile uğraşan birisi olarak,bu algının zamanla kaybolacağı kanatindeyim
Çünkü; km'ye bakıp ARABA ve MOTOR ile ilgili yorum yapmak çok yanlış.
Bazı araçlar geliyor km çok düşük ama;araca hiç bakım yapılmamış,hor kullanılmış bazıları var km çok yüksek ama tabiri caizse ''saat gibi''
Kısacası eğer bu işi bilinçli kişiler yaparsa ve insanlarımız arastırıp kendini geliştirirse kimse zorlanmaz farklı algıda olusmaz...
Yapılan km'yi kendim yapmış olsam en ufak takıntım olmaz. Ancak kullanan kişinin aracı nasıl kullandığını bilmediğimiz için km'ye takılıyoruz.
Aracı 175.000km'de aldığımda "bu km'de hem dizel hem de otomatik araç alınır mı?" diyenler oldu. Bana bu diyen arkadaş 3-4 yaşında TSI-DSG Passat aldı. DSG'yi kucakladı. :)
Bir arkadaş yazmış her bölüme puan verip toplamda belirli bir puanı aşarsa alırım diye. Bence en mantıklısı budur.
Benim araç alırken en takıldığım noktalardan biri de kurcalanmış olmasıdır. İç trimlerin sökülüp takılmış olmasına bir kafam takılır. Heleki elektrik tesisatı ile ilgili bir şey yapılmışsa ona mutlaka kafam takılır. Sanırım herkesin farklı takıntıları var :)
arabayı alalı 4 sene oldu triger yağ bakımları yaptım 1 kere direksiyon kutusu revizyon gördü. geçen bir kaç gündür yanan akü ikazını dikkate almadım sonra izmirden dönüşte yolda kaldım ama bu bildiğin benim öküzlüğüm araba 4 gündür ikaz ediyor ben hala umursamıyorum klima falan açıyorum. birde mesela ben bu forumdaki insanlar gibi araba kullanmıyorum çünkü benim için araba zevk değil ihtiyaç. nasıl ayağımda ayakkabı götümde pantolon varsa arabada onun gibi. ayakkabım eskiyecek diye yağmur çamura girmemezlik yapmadığım gibi en berbat eşşek girmez yollara arabayla giriyorum ve hiç umrumda değil çünkü ucuz ve değeri yok. arabada sigara içerim koltuğum yanar güler geçerim. yani senin anlayacağın amerikanlar gibi araba kullanıyorum. motor bakımlarımı yaparım filtrelerimi değiştiririm. kozmetik hiç umrumda olmaz arabanın tavanını kaplarken bile farklı bişeyle kapladım. niye çünkü satma değer derdim yok cillop gibi olsa 200bin km düşük olsa en fazla 5lira fark eder satarken. ben 20liralık zevk aldım şimdiye kadar zaten. önce kafalar değişecek. birde eline tornavida almayı bilmeyen adam sıfır arabadan başka araba almasın. sanayide bakım ücreti 50tl alıyorlar. bunun yapılamayacak bişeyi yok. 1 karter lokması. 1 yağ filtresi kelepçesi. 1 tornavida. 1 saat sürede sokakta değiştirebilirsin. ben maddi durumum yetkili servise bakıma götürmeye yettiği halde kendim yapıyorum. neyse çok yazdım.
Çok yönlü bir konu bu.
Arabasına değer veren, bakan adamdan 500.000km deki arabada alınır 750.000km dekide.
Arabaya eşek niyetine binen adamdan 2017 model 5000km deki araba alınmaz.
Mikail arkadaşın söylediklerine benzer bir yorumda benim var,
bizim insanımız ne yazık ki parasının son kuruşuna kadar, hatta aşırı borçlanarak bir şeyler almayı çok seviyor,
sonra ne mi oluyor? araç alıyor 80-90 bin liraya, bakım zamanı geliyor, 500 TL diyor servis,
o paraları verecek durumu olmadığı için, gidiyor sanayide sadece yağını değiştirtiyor 80 TL veriyor devam ediyor,
özel servise gitse orada da 300 TL diyecekler ama o rakam bile, borç içindeki vatandaşa çok geliyor,
bu döngü sürekli böyle devam ediyor, araba geliyor 60-70 bin km'ye, bu esnada borcuda bitiriyor,
araba çok yıprandı, km daha fazla yükselmeden elden çıkartayım diyor, yine ahiretlik borç ile araba değiştiriyor,
bu sebeple araba alırken km benim için çok gerilerde, arabanın genel durumuna bakıp alıyorum,
ekstra takıntım; şase, kule, direkler, aracın iç plastiğinin durumu, elektronik aksamın faal oluşu, ve içinde kırık-çıkık bir yerin olmayışı :)
Konu kayacak ama sonuna kadar haklısınız. Bir memur maaşı ile 100.000 borçlanıp araç alanlar var şaşıyorum gerçekten. 3000 lira maaş ile bu kadar borçlanmanın bir mantığı yok. Yatırım olsa anlarım hadi. Getirisi olacak dersin. Memur adamsın 30.000liralık bir araç da alsan senin için aynı işi görür zaten.
Dediğiniz borçlanıyorlar sonra servise bakıma götürecek para bulamıyor. Yakıt alacak para bulamıyor. Velhasıl tuhaf bir milletiz :)
Memlekette sadece Tofaş,R9,R12 sahipleri arabaya biniyor.Gerisinde arabalar sahiplerine biniyor.Aman çukur,eyvah çizildi,aha enjektör...Bu arabalarda km'ye bakan var mı?Yok.Niye?Telafisi,tedariği,tadilatı kolay;can yakmıyor.Demek ki takıntımızın sebebi ekonomik.
istediği kadar iyi bakılmış olsun , o araba öyle veya böyle o kilometreyi yapmış , tabii ki kilometre tek başına kriter olamaz ama konuda bahsi geçtiği gibi takıntı denecek kadar azımsanacak bir unsur değil. Bana göre en önemli etken. Araba ne kadar KM yaptıysa o kadar yol ve hava şartına maruz kalmıştır , metal bu sonuçta bir o kadar da kullanılmıştır. Ben yapılan yorumu doğru bulmuyorum açıkçası. Ben şahsen bir düşük model alır az km lisini tercih ederim her koşulda.
düşük kilometreli araç isteyenler için tarif : 250 binde bir araç alıyorsunuz
takometreci veya elektronikciye gidiyorsunuz 100 tl veriyorsunuz 10 dk kadar bekliyorsunuz hazır :) afiyetle yiyebilirsiniz ( yersen )..
arkadaşlar şu an malesefki düşük kmli araç alacağınıza ( lafım hepsi için geçerli değil ) bunu yapmanız daha iyi sizden önceki sahipleride aynısını yapıyor...
Heleki 5664 den kilometre sorgusunun kalkma olayı tamamen ekmeklerine yağ sürdü..
Benim için en önemli konu garantisi bitmiş bile olsa yetkili servis bakımlı olmalı, motor ve egzost sistemi ile de de oynanmamış olmalı. Aracını yılda 200 tl kar edeceğim diye merdiven altı dükkanda bakımını yaptığını zanneden birinden mecbur kalmadıkça araba almam.
Kendi arabam 327bin km'de ve daha geçen hafta tatil vs 2k km yol yaptım. Kasım gibi hava durumuna göre yurtdışı yapacağım hatta.
Bugün satsam düşük km bakarım çünkü TR'de arabaya bakmayı da binmeyi de bilen çok az.
Yurtdışında (Belçika) 7 araba sahibi oldum, bir kere bile km dert etmedim çünkü arabalar kendini belli ediyor
Kendi aracımı 2009 senesinde 99.000 Km'de iken almıştım ve bugün itibariyle 281.300 km'de.
2014 senesinde 180.000 Km'de iken lpg montajı yapıldı ve lpg ile de 100.000'i devirdim.
Aldığımdan beri 3 sefer triger kayışını değiştirdim km'leri gelmeden.
Bakımları zerre aksamaz, tüm yedek parçalar servisten oem alınır.
İç-dış ciddi anlamda temizdir.
Gören km'sini duyduğunda şaşırıyor, daha düşük km bekleyenler oluyor genelde.
Satamazsın diyen de var ama bakımlı araba her zaman satılıyor.
Bakarsan bağ; bakmazsan dağ olur.
+1
Konunun özeti bu post bence.
Ek olarak 100K TL'ye alıp da arabayı yürütememektense 50K TL'lik araç alıp sağlıklı bir şekilde, doya doya binmek tercihimdir.