Afyonluyum. Ailemin bir kısmı et işi ile uğraşıyor. Bu çiftlikbank denen adamların hayal edebileceğinden büyük çiftlikleri var. Ben de az buçuk biliyorum bu işleri.
Şayet, çiftlik işinde bu kadar büyük para olsaydı, Türkiye’de herkes inek alır, süt sağarak para kazanırdı. Size Anadolu’nun bir sürü şehrinde, 5 kuruş para vermeden alabileceğiniz en az 100 tane batık ama tesisleri duran şirket sayarım.
Burada mevzu şu, parayı alıyorlar, para devamlı geliyor. Gelen para dağıtılıyor. Geldikçe dağıtılıyor, kar topunun yuvarlanması gibi, büyüyerek devam ediyor. Sonunda toparladıkları para, en başta yazdıkları hedefe geldiği anda, sistem kapatılacak, toz olunacak.
Bu esnada, para koyup, koyduğu parayı alanlar elbette olacak. Bazıları daha çok koymuşken şirket kapanacak, zarar yazılacak. Bazıları zamanında çekilmiş olacak, kazanmış sayılacak. Fakat büyük toplama baktığınız zaman, halk zararda, bu herifler de vurgunu yapıp karda olmuş olacak.
Yani devletin bunlara izin vermesi de, vatanını milletini seven adamın 3-5 bin lira için bunları yemlemesi de çok acı.