16 Mart Perşembe günü akşam üstü 5.5 yaşındaki kızım, eşimin işyerinin önünde arkadaşıyla oynarken bir köpek görüyor ve sevmek için park halindeki araçların arasından sokağa fırlıyor. Tam o anda eşimin işyerine gelmekte olan müşterisi 60 yaşlarındaki bayan, kızımıza çarpıp, sağ bacağının üzerinden geçiyorSokak çok dar ve çıkmaz olduğu için kadının hızlı olma ihtimali yok. Tesadüfen bir iş için 2 dakikalığına geldiğim o sokakta, o an ben de vardım. Çığlıklar, bağırışmalardan çok kötü bir şey olduğu ve içinde kızımda olduğunu hissederek fırladım. İlk gördüğüm şey yerde yatan kadındı. Sonradan öğrendim ki çarpan O kadınmış ve olaydan dolayı fenalaşmış. Neredeyse aynı saniye yerde yatan kızımı ve kendini paralayan bir sürü insan gördüğümü anımsıyorum. Görünürde kırılmış bir kaval kemiği hariç ciddi bir durum yoktu. Tabii benim bu durumu kavramam yaklaşık 1 dakika sürdü.
Panikten sıyrılıp, 2 arkadaşımla çocuğun bacağının altına bir destek yapıp Baltalimanı kemik hastanesine götürdük. Orada fazlasıyla ilgilendiler sağolsunlar ama yatış ve Pazartesi günü ameliyat dediler. O saatlerde hastane polisi geldi,
ŞİKAYETÇİ OLMADIĞIMIZI söyledim. Sonuçta kadın tanıdık, çocuk dikkatsiz ve her an, hepimizin başına gelebilecek bir durum. O gece hastane serüvenimiz çok uzundu. Ambulansla başka hastanede tomografi vs.. Geri döndük ama hastanenin odaları koğuş sistemi ve ortam hiç insani değilÖzel odalar dolu ve aylar öncesinden rezerve edilmiş. Orada 2 gece kalıp, bulduğumuz doktorun tavsiyesiyle Cumartesi sabahı oradan çıkıp eve geçtik. Bu süreçte çocuğuma çarpan kadın, o gece beni 1 kere ve eşimi 1 kere aramış. Ben duymamışım.
Pazartesi sabahı başka bir özel hastaneye geçtik, hocamız sağolsun Erzincan'dan gelip kızımızı ameliyat etti. Orada da ŞİKAYETÇİ OLMADIĞIMIZI belirttim. Aynı gün bir yakınımız, kadınla karşılaşmış, ilgisizliğine sitem etmiş. Salı sabah saatlerinde nihayet teşrif etti hastaneye. Çıkışta eşime zorla bir zarfın içinde 2 bin lira bırakmış! Kimsenin ondan öyle bir beklentisi olmadı ki afedersiniz o para zaten o süreçte çay kahve parası bile değil. Neyse Çarşamba akşamı çıktık hasteneden. Çıkarken yine aracın plakasını sordular bana, kayıtlar trafik kazası olduğu için. Bilmediğimi (gerçekten bilmiyorum) öğrenip bildiririm dedim.
Şimdi olayın koptuğu nokaya gelelim; Cuma günü hastaneden aradılar, plaka için. Eşimi aradım, öğrenmesini istedim. Ertesi gün kadın dükkana gelmiş. BEN UĞRAŞAMAM O İŞLERLE, BAŞKASI VURDU KAÇTI DERSİNİZ demiş!!
Eşim donup kalmış tabii.. Elbette ben donup kalamam. Bunca iyi niyetli davranışımın ardından sonuç bu! Bir detay daha, kadın bu yaşanan olayı eşine,çocuklarına, tanıdığımız olan şoförüne söylememiş!
Biliyorum çok uzattım ama birazda yazarak rahatlamak istedim. 20 gündür perişan olduk.
Siz olsanız ne yapardınız? Yarın hukuki süreci başlatmayı düşünüyorum. Madem öyle, işte böyle diyerek maddi-manevi tüm şartları zorlayacağım. Muhattap 60 yaşlarında, şeker hastası ve en önemlisi kadın olduğundan ASARIM KESERİM demiyorum, siz de demeyin lütfen. Tavsiyelerinizi bekliyorum..