şukuladım![]()
yazıyo sımdı yazmasına da ulan beklemek koyuyo cpy paste yapmıyo bu sefer galiba :S
- K -
________
Dr.Ecu
layn güncellemeyin şu başlığı...
ben okudum, ömrümden 3 günümü yedi...
yenisine başlarsam hibneyim![]()
Loading...
**2012 yılbaşına sayılı günler kalan ebrudan gelen e-mail
altta yazdıklarım özeti beyler. bazı özel şeyler yazmış ikimizin geçmişi ile alakalı onları paylaşmıyorum. yazım dili de sarhoşla ayık arası olduğu belli.
merhaba ... (ismim)(nasıl hitap ettiğini bilin diye yazıyorum)
sana defalarca ulaşmak istedim ama sonuç alamadım
bunu bir çare olarak yazmıyorum
çok içtim sadece bugün değil aklıma her gelişinde
aklıma ne kadar geldiğini bilemezsin tabi ama bu gönderiyi yazan kişi ben olduğuma göre
senin düşündüğünden daha fazla olduğu kesin
herneyse amacım seni yargılamak değil
alanya'dayım
bir süre burada kalacağım
yılbaşı için hiçbir plan yapmadım ama bir b planım var en azından benim hala oturabileceğim bir bankım var
yaşananları düşünmek için en iyi yerde orası zaten
bana dönmeyeceğini artık biliyorum. hala seviyor olsan en azından arar sorardın
sanırım yeni bir kız arkadaşın var
senin adına mutlu olmam gerek aslında ama kendimi düşününce pek de mutlu olamıyorum.
sanırım şarkılarda geçen sen mutlu ol yeter lafı yalandan ibaret, olunmuyor
bu gönderiye cevap vereceksen yılbaşında nerede olacağını da söyle
yeni yıla nasıl girilirse öyle gidermiş dedikleri de yalan biliyor musun. seninle
girdim çok mutluydum ama sabah kalktığımda yoktun ve bir yıldır da yoksun.kim bilir belki de yılbaşı sabahından
ibarettir tüm yılın nasıl geçeceği.
böyle olmasından sen ne kadar mutlusun bilmiyorum ama en azından seni ne şekilde olursa olsun göreyim
de tüm yıl seni görme şansım olsun
numaramı biliyorsun ama yine de yazayım ...
ben bu mesaja cevap vermeme ihtimaline karşılık yine tekrarlayayım ... ,...
... ,... ,... hepsini dolaşacağım umarım seni görürüm
bi kaç tane de kendine iyi bak dileği.
bu maile sadece nerde çalışacağımı belirten bir mesajla cevap verdim
yılbaşı gecesi geleceğini bildiğim için üzerinde neden yazan bir tshirt yaptırmayı düşünüyordum..
--yılbaşı gecesi
--lafı çok uzatmayacağım ölüyorum yorgunluktan
öncelikle yılbaşı gecesine gideyim
daha önce söylediğim gibi onun geleceğini biliyordum.
beni de saat öğlen iki civarında aradılar ve gelmemi söylediler
bir sürü hazırlık yapmamız gerekiyordu.
her masaya iki çeşit meyve tabakları
peynir yoğurt mezeler 300 kişi için hazırlık artı mekanın süslemesi
tüm bunları yaparken ard arda rezervasyonlarda geliyordu
kapıya gelip direk reservasyon yapmak isteyenler
ve telefondan müdür arkadaşı arayanlar
o eline bir liste ile masaların sandalye sayısını reservelemekle uğraşırken
benim de aklım o listede kaldı
acaba ebru da reserve yaptırdı mı diye merak ettim ve onun adının geçmediğini gördüm
ne yalan söyleyeyim üzüldüm piçler
--
--tshirt olayını becerememiştim zaten
hava yağmurluydu t shirtü yapacak arkadaş da tatil için bir otelde reservasyon yaptırmış erkenden oraya gitmişler
saat 4 den itibaren gözümü kapıdan ayırmadım
hazırlıklar tamamlandı ben hafif ve arasıra yağan yağmura rağmen dışarılara sigara içmeye devam ettim
ama o yine gelmedi
gözüm sürekli onun yolunu gözlüyor olması
beni de tedirgin etti
gerekli cevapları alamadan ona yavşayacak olmamdan korkuyordum
ne olursa olsun siktir et amk gel bi sarıl bana dermiyim acaba diye bile düşündüm
--
--müzisyenler de yerlerini almaya ve akort yapmaya başladıkları bir sırada
ister tesadüf deyin ister kader
ben barda hazırlık yaparken
müzisyen arkadaşın kız arkadaşı
şarkımızı söyledi hemde kendi erkek arkadaşının gözlerin içine bakarak
duygusal olarak çok zayıf birisi olduğumu anladığım anlardan birisidir herhalde
bilmeyen birisi için bir şarkının bir insanı bu derece sikebiliceğini anlamak
fatih terimin ingilizcesini anlamakla eş zorlukta olsa gerek
--
--mekan yavaştan müşteri ağırlamaya
ben yavaş yavaş masalara şişe şişe
rakı vokta viski göndermeye başlamıştım
her boşlukta sigara içiyordum
bazen elimde yanan sigarayı unutup cebimden yeni sigara çıkarıyordum
özlemiştim
burnumda tütüyordu
derken hiç siklemeden hazırlık yapmak için üzerinen defalarca geçtiğim
giriş yolu gözlerime kırmızı halı göründü
üzerinde yürüyense
ömrümün top 10 yılının sultanı
--
-- millete ben geliyorum
bakın lan ben girdim içeri
aha bu kıyafetten gördüğünüz götümün hatları
dekolteden taşanlarda memelerim tarzı takılan
eğlence sürtükleri gibi değile
hanım hanım giyinmişti
ben ne yapacağımı bilmezken
3 tane hadi amk 10 saat oldu diyen
garsonlar yardımıma yetişti
onun da tam olarak ne yapacağını bilemediği kesindi
ama bir gerçek var ki
birbirimizi görmek ikimizi de iyi gelmiş gibiydi
--
--evet gelmişti ama benim onunla konuşmaya hiç vaktim olmayacak kadar hınca hınç dı mekan
barın içinde resmen içkilerle yüzüyordum
o da durumu gözlemlediği için
bana merhabayı
bara yaklaştıp bir süre bekledikten sonra benim ona bakma için ilk gözlerimi kaldırdığımda yaptı
merhaba desem duyamayacağına emin olduğum kadar
titrek korkak çekingen bir ses tonuna sahip olsamda
ebrunun dudak okuma yeteneğine güvenip
merhaba dedim
--barmen ne der ki başka
-bişey içer misin dedim
-içmek için gelmedim dedi
-bar burası ama dedim(bunu neden dediğimi bende bilmiyorum)mallık olarak yapılan eleştirilere karşı koymam
tüm bu konuşmalar geçerken ben hiç durmadan sipariş çıkarıyorum
votka bull yapmaktan nevrim döndü. sadece elime damlayanları yalasam kafam tirilyon olur
-birazdan içerim dedi
-peki sen bilirsin dedim
o bara oturdu ben çalıştım
ben çalıştım o bana baktı
o müziği dinledi ben sarhoşlarla uğraştım
yaklaşık 1 saat devam eden döngüyü
ben kendim için doldurduğum votka bull vişneyi yudumlarken
-bana da yapar mısın diyerek bozdu
--zaten müzik anasının *** gibi
barlar birbirlerinin müşterilerine duyurmaya çalışırcasına yüksek seste müzik çalıyor
ona da doldurdum
hızlı çalışma tempo mu
onun önüne bardağı koyarken bozdum, yavaşca bardağı bıraktım
teşekkür etti
ben ne diyeceğimi nasıl lafa gireceğimi bilemediğim için genelde sessiz kalmaya çalıştım
o da her fırsatta nasılsın
annen nasıl baban nasıl oldu
gibi sorular sordu
bende yavaştan hepsine cevap verdim
saat 12 ye yaklaşırken
garsonlar ve ben daha önceden kararlaştırdığımız
için ben pencereye çıkarak meşaleyi elime aldım
geri sayım esnasında yaktım
lay lay lom girdik
millet havalarda zıplayıp
yeni yıla nasıl girecem diye sipastik hareketler yaparken
ben bara yöneldim
barda ebru hiç yerinden kıpırdamadan oturuyordu
ayağa kalktı
yolumu kesti
karşımda durdu
--mutlu yıllar kelebek dedi
-mutlu yıllar ebru dedim
dudaklarını büzdü sarılmak istediği her halinden belliydi
peki beni tutan şey neydi sarılmamak için
hiç bir şeyi sikime takmadan sarıldım panpalar
o da biraz saçmaladı ve bana
-saçların böyle çok güzel olmuş dedi
3 numara ile 5 numara arası bişey yaptım meraklı panpalar için
bu durumda duymak istediğim en son iltifattı
senin ki de diyecek gücü bulamadım çünkü ona utanarak ve sıkılarak baktığımdan
saçlarının olduğundan bile emin değildim
sonra sarılmış haldeyken ellerimle hissedince rahatladım
sarılma faslı özlemime iyi gelmişti
giderdikten sonra amacımdan sapmamak için bara geçmem lazım diyerek ayrıldım
--bara geçtim
o gece boyunca bekledi
saat 3 olunca müziği kapattık ama sarhoşlar kaldı
arasıra ona yaklaşan sapları
bana gerek kalmadan garson arkadaşlar şutladı
hesaplarına da extralar yazıldı kıza asılanların
gece sonlarına doğru daha çok boşluk olduğu için detayları da görmeye başladım
parmağında yüzükler
bişeylerden pişman olduğu da herhalinden belliydi
gece bitti panpalar
ben hesapları devredip
adisyonlarla parayı denkleştirdikten sonra
nihayet yevmiye mi de alıp kapıda beni bekleyen
ebrunun yanına gittim
kapıda bekleyen diğer elemanlarla da vedalaştıktan sonra
bir kaç tane gideceğiniz yere bırakalım teklifini geri çevirdim
--saat 4.30 civarıydı
yağan yağmur seçenekleri azaltıyordu
ben ne yapacağız acaba diye düşünürken
o bir kaç adımla yürüyelim mesajı verdi
kim takar amk yağmuru çıktım arkasından
biraz yürüyüp bir ara sokağa girdiğimizde etraf tehnaydı
-geçmiş olsun dedi
-sağol tekrar iyi yıllar dediğim anda
tekrar sarılmak istiyorum sanmış olacak ki yine sarıldı
--ben normal şartlarda işten çıktıktan sonra çorbacıya gidip
sonra eve geçecektim
ama bu plan ebru gelmeseydi uygulamaya geçilebilek bir plandı
şimdi ebru vardı ve ikimizde kararsızdık
aklımdan abartısız bine yakın soru vardı
neden geldi
nerdeydi
ne yaptı
iyi mi
seviyor mu hala
sizde zaten bu sorulara envayi ekleme yapabilirsiniz
ama ben adam gibi bir yere oturup yalnız bir ortamda
doyasıya konuşma taraftarıydım
konuşmamızın
yüzünden bir yağmur damlasını silmekle
veya alkolü götünden içen bir pezevengin nara sı ile kesilmesini istemiyordum
--beklediğim girişim ondan geldi
-yorgun musun dedi
-hayır dedim
-aç mısın dedi
-nedenleri düşünmekten yorgun vereceğin cevaplara da açım dedim.
-nerde konuşacaz dedi
-sen seç ama sakin bir yer olsun dedim
-tamam dedi
taksiye bindik onun evine gittik
biraz ıslanmış olduğumuz için
o açık olan klimanın ayarını yükseltti
sonra üzerini değiştirmek için odaya geçti
bende üzerimdeki ıslak olanları çıkarıp
lavaboda elimi yüzümü kuruladım
baktım hala gelmiyor
saçlarımı da saç kurutma makkinası ile kuruttuktan sonra odaya geçip
başladım beklemeye
--on dakika sonra gelmeyince seslendim
-ebruuu diye
ona ebru demeyi bile özlemişim
aklımdan birde orhan ölmezin özledim şarkısı geçti.
ses gelmedi
biraz daha oturduktan sonra telaşla kalktım
acaba bişey mi yaptı kendine diye
odanın kapısını bir iki defa vurdum yine ses yok
girsem mi girmesem mi derken daldım içeriye ki
vay amk
--uyuyor
ama sızmış olma ihtimali hiç yok
benim tahminlerime göre konuşmaktan ve benimle yalnız kalmaktan korktuğu için uyuyor numarası yapıyor
yanına oturdum
-gideyim mi dedim
-gitme dedi
-bana kaçıncı gitme deyişin bu ebru dedim
yüzüğü yastığına dönük
gözleri kapalı
-ben senin kalmanı hiç haketmedim kelebek dedi
birden bir çözümlenme hissettim
bişeyleri anlatacak gibiydi
--ağzında bişeyler gevelemeye başladı
bişeyler diyordu ama anlaşılır değildi
-kalk ebru dedim
kalkmadı
-kalk dedim
gözlerini açtı bana baktı
-bir daha söylemiyecem kalk dedim
yavaş hareketlerle kalktı ve yatakta oturur halde kaldı
-salonda bekliyorum dedim
ben salona geçtim
yatak odası çok tehlikeliydi
her an kendimden geçip önce başka işlerle meşgul olabilirdim çünkü gözüm kaymaya başlamıştı
salona geçtim
bir sigara yaktım
o da geldi kapıda bekledi
kapıya yavşamış haldeydi
ben işin uzayacağını o an anladım
kendine gelmesi için
-dik dur dedim
biraz kendine geldi
-anlat dedim
sustu
ayağa kalktım kapının arkasında duran anahtarla kapıyı bir kez daha kilitleyip cebime koydum
--ben böyle yapınca biraz panikledi. amcıklık bende
anlatmazsan döverim imajı verdim
aslında haklıydım ama neyse
-bak ebru otur şuraya sakince istediğin uzunlukta istediğin sadelikte anlat lütfen dedim
-çok denedim dedi
-neyi denedin dedim
-gel bişey göstercem dedi
odasına çağırdı
çöp kovasını gösterdi odasındaki
ağzına kadar dolu bükülmüş kağıt
bilgisayar da da denedim
telefon açayım anlatayım dedim
her şeyi denedim ama nasıl başlayacağımı bile bilemediğim için sana hiç anlatamadım dedi
--zaten sik kadar beyin vardı o da karıştı amk
-şuna bir yerden başla artık dedim
-(beyler burdan sonrası toplamadır.iki saat anlattı amk. onun anlattıklarını birebir yazamam)
haklısın dedi sana çok haksızlık ettim
ama sorun aslında olmayan bir sorun
benim kendimle yüzleşmem
nasıl anlatacağımı bilemediğim için en baştan alacağım sonra devam edeceğim dedi
olayın en başını sakın seninle tanıştığımız o barda ki gün olarak algılama
olay daha önceden başladı. benim kafam iyice karışıkken
geliyorum dedi
muscat şarap varmış onu getirdi onu açmaya çalısırken ben açarım sen anlat dedim
-herşey ceyhunla başladı kelebek dedi
--ben onu çok sevdim. aynıydık onunla
ona o kadar inandım ki
ağzından çıkar herşey gerçekleşecekmiş gibi geliyordu bana
haliyle hayaller kuruyordum
tüm geleceğimi onla hayal ettim
her doğum günümde
her yılbaşında her tatilde
üniversitede mezuniyette onunlayken hep onu hayal ederdim
ondan yediğim darbe ile ne hayalim kaldı
ne de kendim
sen benimle değil nefes almaya çalışan bir balıkla tanıştın
--dağıttığım zamanlarımda tanıştın benimle
ceyhun gitti
ggönlümde bitti ama aklımda hiç bitiremedim
seninle tanışmam ceyhuna inat
seninle konuşmam ceyhuna küfür
seninle vakit geçirmek ceyhuna hep al sanaydı
ama çok sevdim seni
öyle sevdim ki
bana ceyhunu tek unutturan oldun
intikam peşinde koşan aptal bir zengin kızıydım
bulutlar uçurulan bir melek yaptın
neden çok sevdin beni kelebek
neden hiç üzmedin beni
ne olurdu aldatsaydın
bi kere sövseydin
en azından dövseydin de senden uzaklaşmak için bahanem olsaydı
--bir sevgili yerine bir dosta ihtiyacım varken çıktın karşıma
bir sevgili olarak görmedim zaten en başlarda
çevremdeki tüm arkadaşlarım
ne olacak geçer gider unutursun biter üzülme gibi aynı şeyleri söylediler
geçmedi
bunlardan sıkıldığım için devam ettim seninle
nereye kadar gideceğini görmek için
tutmayacağını bile bile milli piyango bileti almak gibiydin sen bana
çekiliş yapılıncaya kadar gönlümü zengin ettin
sonra sana acımaya başladım
kendimle yüzleştim
kalbim kazandığında sana koştum
mantığım kazandığında sorun çıkardım
ne olurdu vazgeçseydin benden
senden kaçarken bile hep sana aşık kaldım
--sonra ister istemez sana bağlandım
haliyle sana eli gibi de aşık oldum
ailemle tanıştırmak -zorunda- kaldım
beni hiç sıkmadın
geçen zamanlarda beni hiç üzmedin
en azından benim seni üzdüğüm kadar
sana aşık oldukça
kendime daha çok kızmaya başladım
çünkü ceyhunu her görüşümde
içimde hala garip duygular kaldı
bu duygular senin hiç haketmediğin duygulardı
sana hiç haketmediğin bir itiraf daha yapayım
kızacaksın ama olsun daha iyi anlayacağına eminim
onun başka ile yattığını duyduğum gün ben de sende sana kızlığımı vermeye karar verdim
--benim araya girişlerim sadece mimiklerimle oldu beyler
onu hiç ürkütmemek
konuşmasını hiç kesmemek için
tek kelime etmedim desem yeridir
ama içimde bir sürü yuh birikti
derin nefeslerimi almamaktan ciğerler fonksiyon kaybına başladı
neyse bronşlarımı sikim devam ediyorum
-hiç bir mesajına cevap vermeden duramadım
her özür dileyip beni geri istediğinde kendimi durdurmak için çok büyük çaba harcadım
kendimle kavgam da bu yüzden zaten
ben seni seviyorsam
seninle bu kadar mutluysam nasıl oluyordu da
onu hiç gözardı edemiyordum
eski sevgiliye nefret dediklerini kesin yaşıyordum ama
sana da haksızlık ettiğimi biliyordum
sonra bir yanddan sen bir yandan o olunca
baskıyı kaldıramaddım
ikinizden de kurtulmak istedim
ondan tamamen kurtulmak istiyordum ama senden zaman istemem lazımdı
bunları sen yaşamadığın için
bana karşı herşeyi tam ve düzgün yaptığın için bir hatanı kollamam gerekiyordu
--seninle sözlendim ya
belki beni kendime getirir
hala ikilemde iken
ne yapıyorsun sen ebru dedirtir diyeydi
işe yaradı da
bir süre unuttum
zaten onu görmez oldum
sonra elifi buldun
yada elif seni buldu
senin tahmin edemeyeceğin kadar çok konuştum elifle
bana senden daha iyi anlattı beni ne kadar sevdiğini
ama bana aynı zamanda kendimi sorgulattı
benim seni ne kadar hakettiğimi
--üniversite beni garip birisi yaptı
çevremde birbirleri ile sorgusuz sualsiz çıkan insanlar
geceleri beraber geçirenler
okula mı eğlenmeye mi yoksa kız tavlamaya mı geldiği anlaşılmayan erkekler
ve bunların ekmeğine fazlası ile yağ süren bir sürü kız
oturdum seni bekledim
inat ettim seni sevmeye hep de sevdim
ama aklım hep dışarda eğlencede kaldı
bir dayandım
iki direndim
üç sabrettim
ama 4 bende çıkmaya bende eğlenmeye başladım
erkeklerle ister istemez tanıştım
tanıştırıldım
hepsine tanışırken kurduğum ilk 5 cümlenin birisinde erkek arkadaşım var demek zorunda kaldım
bazıları anladı bazıları anlamadı
ceyhun nişanlanmadan önce bana geldi
karşıma geçip
-son kez soruyorum o mu ben mi dedi
kelebek diyemedim
ama ceyhun da demedim
bu cevabı verememiş olmak bile üzdü beni
hep daha çok aşkına ihtiyacım olduğunu gördüm
basit sıradan birisi olsaydın
beklentim çok yüksek olmazdı senden
ama her yaptığından sonra
daha ne yapabilir ki dedim sadece
her seferinde de de bunları hakedip etmediğimi yargıladım
sensizliği denedim başaramadım
bir gün dayandım
kelebeğim benim diye ağlayarak tamamladım günü
bazen iki gün dayandım
seviyorsan yazsana bişeyler gelip de alsana gönlümü salak kelebek dedim
kızmam gereken sen değil kendimdim ama ben sana kızdım
--seni hiç tüm kalbimle sevemedim
her deneyişimde
aklımda ya ceyhun vardı
ya ceyhunun yaptığını senin de yapacağın korkusu
ya ailemin bir gün bu işe karşı çıkacağı telaşı
ya da birbirimize real hayatta uyuşabilecek miyiz çıkmazı
okulu bırakıp sade birisi olmamı düşündürebilecek tek kişi sensindir herhalde
yada birgün birisi karşıma çıkıp
ebru senin karşına birisi çıkacak
parandan pulundan vazgeçip onu seçeceksin dese
güler geçerdim
ama evlenme teklifini kabulümdür ispatı
--beyler o anlatırken ben şarabın da amına koymuşum
duyduklarım karşısında saatleri 5 6 saat geri alıp barda ne varsa içesim geliyordu
o da anlatmaya devam etti
-şimdi suç kimde bilmiyorum ama gerçek olan bazı şeyler var
bana öyle baktın ki gözlerini benden alamazsın sandım
elimi tutup benimle yürürken öyle candandın ki
nereye gitsem arkamdan gelecek gibiydin
kısacası sen çok sevdin
bende sevildiğime kendimi fazla inandırdım
yaylada bişey olmadı
annemler habersiz gittiğim için bana kızdılar
babamın kızması benim unutmuş olduğum bişeydi
anneme sürpriz yapacaktık beraber pişirecektik babamla
senden utandığım için geri dönüp gitmem lazım diyemedim
hatta annemler de çok kızdı neden ben gidiyorum demiyorsun diye
yolda da hep hayıflanmışlar ayıp ettik diye
alanyada dönünce seni bekledim
ama gelmedin
--telefonunu kapatmasının sebebi de bana kızmış ve alınmış olmasıymış
seviyorsam arkasından gitmeliymişim
biraz burnum sürtülecekmiş
ben ona geri dönecekmişim
en önemlisi apar topar gitmişler
onun ailesi benim için önemli değilmiymiş
neden merak edip sormamışım neden yaylada iki gün beklemişim
hiç mi merak etmemişim yolda başların bişey gelir mi diye
kardeşinin başına bişey mi gelmiş diye nasıl düşünmez mişim(bunlar o zaman ki düşünceleri)
-beyler o bunları anlatırken ben sinirlenmeye başladım
alkol de vardı daha kolay sinirleniyordum
hafiften neresine vursam diye düşünmeye başlamıştım
vursam mı ki değer mi diye kendi kendime düşünmekten ne dediğini duyamaz hale geldim
hatırladığı kadarı ile istanbula da yalnız kalmak için gitmiş
geçen zaman zarfında kimse ile çıkmamış
gözü ******luk yapmış
gönlüde yavşamış
başkaları ile çıksam mı acaba diye düşünmüş ama yapamamış
bunu ispatlarım dedi ve tüm sevdiklerinin üzerine yemin etti
en son bir yıl önce benim isveçe gitmeden önceki son gecemizde yaptıklarımızla kalmış
hep beklemiş
olsun demiş
hakettim ben bunları demiş sadece kendine kızmış bana kızmamış
hep gelirim diye düşünmüş
çalıştığım otelin önünden geçtiği olmuş
ama karşıma çıkmaya cesareti yokmuş
alanyadaki tanıdıklarımıza sormuş hep
ortak arkadaşlar halı saha maçı var deyince o da gelmiş
en azından görmüş olmuş
beni görüp görmediklerini
ama sizin de bildiğiniz gibi ben yazın hikaye yazmaktan dışarı çıkmadım
şimdilere de çıkmıyorum
bi istanbul bi ankaraya gittim
o da bunaldığım için
alanyada gezmeme sebebim de onu görme ihtimalidir
bunları bana anlattı sonra benim yüzüme baktı
af diler şekilde ama
benim de ona diyeceklerim vardı elbet
--güldüm panpalar. kahkaha attım hemde
şaşırdı
şaşkın şaşkın bakarken
-hayat ne kadar garip dimi dedim
salak salak baktı suratıma
-kimileri var muhtaçlıktan dilenir
kimileri var dilenenin karşısına geçip cebinden bir tomar para çıkarak
iyice karıştırdıktan sonra vallah bozuk yok der.
en küçük banknotunu bana verseydin de üstü bende kalsaydı be ebrum
gönlüm doyunca söz çalışır borcumu öderdim sana
ellerimi göğe açtırıp yalvartacağına
nedensiz elim havadayken öpmeye devam etseydin beni
--sensiz her bulutlu gecede isyan ettim
yıldızsız geceye
tek dileğim sendin
o da yıldızın kaymasına kaldı
ne olurdu sen kayıp gelsende dileğim olsaydın
o kadar çok bekledim ki kaymasını yıldızın
kaymak zorunda kaldı doğa dengesi için
ama inan kaydığında artık ne dileyeceğimi bilmediğim için
sadece tekrar kaymasını diledim
--şimdi anladım ki benim 10 yılım kaymış
ne denir bilmem ama
ne dilim tükürük üretir senin için
ne kolumu yorarım bir tokatla
zaten tam da anlamadım senin dediklerini
seni daha iyi anlamak için
bir kız bulup
senin ceyhuna hissettiklerini ben sana hissedecek miyim diye deneyeceğim
ama senin kadar beni sevene haksızlık eder miyim onu bilemem
hadi eyvallah dedim kalktım
onu orda bırakıp eve döndüm
arkamdan mesajlar atıyor ama cevap vermiyorum....
vaz gectım sormamıs oluyum ben![]()
cok merak edıyorum ve soruyorum ?
sanal alemın kablosuz delıkanlıları klavyenın hangı tusu ates edıyor ? ?
tuned by : gürsel canpolat (16ec813)
Hikayenin faceten devamı ;
devam eden gelişmeler ve bazı cevaplar | Facebook
Sorulan sorulara verdiği cevaplar;
hikayenin yazılış amacı(soru) | Facebook
baya bi gelişme var okuyun derim![]()
vay anasini iyi cevap vermis, guzel siir dokmus .ic![]()
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)