Selamlar, öncelikle ülkemizde yaşanan deprem felaketi sebebiyle hepimizin başı sağolsun, büyük geçmiş olsun. Ülkenin halihazırdaki negatif atmosferine bir de böylesi yıkıcı bir acının eklenmiş olmasıyla zaten var olan keyifsizliğimiz giderek katlanırken, biz otomobil sevdalıları da en azından araçlarıyla küçük mutluluklar yakalamaya gayret ediyoruz. Eşimin ailesinin de Hataylı olması sebebiyle derin üzüntüler yaşadığımız, büyük fedakarlıklar gösterdiğimiz bu günlerde buralara birşeyler yazarak kafa boşaltmak iyi geliyor.. o yüzden aslında 2-2.5 ay evvel satın aldığım, ancak yazma fırstına anack nail olduğum aracımı tanıtmak geldi içimden.
Bu sefer başlığımız kürkçü dükkanı; daha evvel kullandığım bir araca tekrar dönüş yaptığımı az buçuk anlamışsınızdır diye tahmin ediyorum. Yaklaşık üç sene önce sahip olduğum ve bende fevkaladesiyle müessir duygular bırakan, hangi araca sahip olsam, aklımın bir köşesinden hiç çıkmayan ve özellikle günümüz konjonktüründe oldukça mantıklı bir araç olduğuna inandığım, dünya otomobil literatüründe ise boyundan büyük bir öneme sahip olan Mazda MX-5 ile yeniden yollarımız kesişti - nihayet. Nihayet dememin sebebi maalesef ekonomik durumlar elbet, zira üç sene önce (Ocak 2020) 180.000 TL'ye aldığım araca bugün tam 5 katı fazla bir mebla ödemek insana hem koyuyor, hem de cebi zorluyor.
Aracı kısaca anlatayım, kendisi 2019 model, aldığımda 6500 km'de idi şu an 7200km civarında, makine grisi renginde 1.5 SkyActive-G motora sahip 132 hp güç üreten şirin bir atmosferik. Donanım merak eden olursa geri görüş kamerası, kör nokta ve arka trafik çarpışma uyarı sistemi, şerit takip sistemi,koltuk ısıtma, 9 hoparlörlü ve woofer’a sahip Bose ses sistemi gibi şeyler sayılabilir.
Bir önceki MX-5'imden* farklı olarak iki yıl daha yeni olması dışında, bu araç SkyActive-G motora sahip, ve tam 2 beygir daha güçlü, direksiyon derinlik ayarı mevcut ve rejeneratif fren sistemi, start stop gibi yeni teknolojilere ve verimliliğe odaklanan E-Loop sistemi ile donatılmış. En büyük fark elbette RF değil ST olması, yani Soft Top - yani tente tavan. Neden RF değil de ST tercih ettin diyecek olursanız birincisi elbette yine fiyattan ötürü zaten RF bakmıyordum (RF'ler daha pahalı haliyle) ancak ondan ziyade denk gelen aracın tente rengi ile araç kombini. Araç ülkemizde oldukça nadir olduğunu bildiğim kahverengi tente, makine grisi metalik renk ve taba iç döşeme kombinine sahip olduğundan, ilanda ilk gördüğüm andan itibaren favorimde başka bir MX-5 olmadı. Fiyat manasında da rakipleri ve ilandaki MX-5'ler arasında en mantıklı seçenek olduğuna inandığım için kendisini tercih ettim. RF ile ST arasındaki farkları merak eden olursa aşağıdaki linkten bir önceki MX-5 RF’imin konusuna ulaşabilir ve aradaki bazı farkları okuyabilirsiniz.
Aracın üstünde halihazırda 18" OZ Ultraleggera jantlar ve pek hoşuma gitmeyen ancak henüz değiştiremediğim 215/35/18 Petlas Velox Sport lastikler ile Eibach Pro Kit yaylar bulunuyordu. Satın aldığım gün 17" Bronz OZ Ultraleggera'ları @Dragger abimizden sipariş geçtik ancak takmak nasip olmadı, sonrasında da -üstündeki jantların duruşuna ve özellikle ET değerinden mütevellit çamurluklara biraz daha yakın durmasına çok alıştığım için olacak- sökmek istemedim. Şimdilik bu şekilde geziyorum, lastikleri değişitirip 18 ile mi devam etmeliyim, yoksa 17 ye mi düşmeli tam emin değilim. Ayrıca 17 inch jantta hangi ölçü lastik kullanmalıyım ondan da emin değilim, 205/45/17 orjinal ölçü, ancak 215/40/17 kullanan da epey mevcut. Bu konudaki değerli yorumlarınızı post altına bekliyorum.. 18 ler ET42, 17 ler ise ET37 yani spacer isteyecek. Yine @Dragger abimizden Eibach'ın Sportline yaylarını alıp taktım, 25mm den 30mm'e düştük gibi görünüyor, en azından çamurluk ve lastik arası bir tık daha kapanarak daha da güzel bir görüntü yarattı.
Fikir vermesi açısından bronz 17" Ultraleggeralar bu şekilde duruyor:
Bunlar dışında şu ana kadar extra olarak yapılanlar Stek Dynolite komple PPF, Llumar cam filmleri, CravenSpeed "The Stubby" kısa anten, Mazdaspeed metal pedal takımı, Bose hoparlör kapakları, oem Apple Carplay entegrasyonu, MX-5 logolu orjinal kauçuk paspaslar, mx5things ön arka smoked Amerikan ledler, Mazdaspeed arka spoiler, oem yükseltilmiş cam orta rüzgar deflektörü, oem metal kapı eşik kaplamaları, Carbon Miata yan smoked sinyal lambaları ve KN Kutu içi filtre oldu. Bir de bu araçların artık kronik sorunu haline gelen kaput fişeklerinin önden en ufak darbede patlaması sıkıntısının önüne geçmek amacıyla fişeklerin iptali için İtalyan DSGarage firmasının ürettiği fişek iptal kitini taktım.
Yapılacaklar listesinden bahsedeyim, yaklaşık 2 ay evvel sipariş verdiğim Mazdaspeed Aero kit henüz elime ulaşmadı, o gelirse inşallah takılacak. Jant konusu yukarıda anlattığım şekilde ancak hangisi olursa olsun yeni düzgün bir takım lastik alınacak, uzun vadede de kit olarak bulabilrsem egzoz sistemi, ön arka ve alt gergiler ile coilover düşünüyorum.
Son olarak RF aracımın konusunda ST ile arasındaki farklardan bahsetmiş ve tecrübelerim el verdiğince kıyasalama yapmaya çalışmıştım, o yüzden uzun uza anlatmayacağım, merak eden linkten bakabilir, ancak ST de kullandıktan sonra iki aracı daha net kıyaslama şansı elde eden biri olarak tecrübelerimi aktarmak isterim. Birincisi RF için "içeriye daha az rüzgar alıyor" ibaresi kullanmıştım, ancak bu tam olarak doğru değilmiş. Otobanda 140-150 km hızla dahi sürüşlerde soft top kesinlikle çok daha az rahatsızlık yaratıyor. İlk sebebinin RF’in arka targa kısımına havanın birikmesi, bu parçanın balon etkisi yaratması olarak yorumluyorum, çünkü RF’in arka cam rüzgar deflektörünü çıkarmazsanız hava türbülansı yüksek hızlarda oldukça fazla oluyordu. İçeriye belki aynı şiddette rüzgar geliyor ancak türbülans sesi ve titreşimi RF’te çok daha fazlaydı. Bu farkın ikinci sebebinin aracıma takılı olan büyük cam orta rüzgar deflektörü olduğunu düşünüyorum. Standart rüzgar deflektörü ile ST’yi çok deneyimleme şansım olmadı. ST’nin RF’e göre deneyimlediğim tek kötü yanı ters ve yan rüzgarda düşük süratlerde ensenize arkadan bazen rüzgar vurabilmesi. Rüzgar konusu dışında ST’nin tente açılış hızı gerçekten çok kullanışlı, tente manuel olarak açıldığı için istenilen hızda anında açılıp kapanabiliyor. Burada benim araca takılan cam orta rüzgar deflektörü tente açmayı biraz zorlaştırıyor malesef orta kısmı açık olmadığı için ama rüzgarı kesmesine değer.
Bu arada aracı aldığımız gün benimle birlikte oradan oraya koşturan @Mutu kardeşime ve @TarikS’a teşekkür ediyorumAynı zamanda @RaceR in de fotoğrafları çektiğim yeni dükkanının tekrar hayırlı olmasını diliyorum.
Şimdilik burada noktalayayım yazıyı, eklemeler yaptıkça güncel çekeriz.
Hepinize keyifli forumlar, sağlıklı günler dilerim.
RF'in eski konusu:
*http://www.techturkey.com/forum/otom...akviyesi_.html
Ürün yerleştirme
Yaylar takıldıktan sonra..
Kaput fişek iptal mödülleri :
Bose kapaklar takıldı..
Amerikanlar kapalı durumda :
İlk montajdan bir kare..
![]()