A3 ile geçen 3 sene ardından tam değiştirmeye niyetleniyordum ki geçen yaz sonu yurtdışına taşınma durumu söz konusu oldu. Hâl böyle olunca da hayalini kurduğum A5 bir miktar ötelenmek zorunda kaldı.
Taşınmayı gerçekleştirip evi, işi, okulu kısaca hayatı düzene sokana kadar da 8 ay geçti. Arabalı bir hayata alıştıktan sonra arabasız 8 ay ulaşımı kolay bir ülkede olsak da zor oldu. En basiti, market alışverişlerinde kol - bacak kası yaptım epey. İşler yoluna girer girmez de elbette alışmadık mabatta don durmadı ve hemen araç bakmaya başladım.
Araç bakmak derken, A5 harici herhangi bir şey bakmadım zira çok seviyorum bu aracın duruşunu. Sağdan, soldan, yukarıdan, aşağıdan, ortadan BMW al yeğenim baskılarına karşı yılmadım, dik durdum ve kararımı değiştirmedim.
İlk başta 35 TFSI'lara bakmaya başladım. Bakmaya başladıkça, ulan az daha eski olsun ama 40 TFSI olsun dedim. Zira bütçe belliydi ve o bütçe dahilinde daha iyisi ancak daha eskisi ile mümkündü. 40 TFSI'lara kabarmışken göklerden gelen bir ses "Quattro bak yeğeeen" diye içimi bir titretti. Titretti titretmesine ama hem çok eski olmayan, hem kilometresi yüksek olmayan, hem bütçeme uyan hem de istediğim özelliklere sahip olan bir modeli bulmak epey zor oldu. Bir taraf tutsa, diğer taraf tutmuyordu. Hepsi tutsa, renk tutmuyordu. Tam "Quattro nasibimizde yokmuş" derken alttaki araç karşıma çıktı. Pilli arabaları sevmiyorum ama araştırdığım kadarıyla Mild Hybrid pilli araçtan ziyade destekleyici bir sistem olduğundan çok zırıldamadım.
Bu araç karşıma çıktı çıkmasına ama bilmediğim bir ülke ve bilmediğim bir araç satış sitesinden almak biraz rahatsız etti. Zira Türkiye'deki gibi gidip arabaya bakıp sonrasında expere sokma imkanı bu aracın bulunduğu site için mümkün değildi. Aracı alıyorsun, beğenmezsen iade edip paranı geri alıyorsun. Hizmet bedeli ve araç getirim bedeli ise iade edilmiyor. Hâl bu iken ilgili sistemin sunduğu 2 yıl genişletilmiş garantiyi de aracın fiyatına dahil ederek siparişi verdim.
Evet internetten siparişi verdim, ödemeyi internetten yaptım, kargo da kapıma geldi.
Gelir gelmez tabiki bayıldım. Klasik kontrolleri yaptım yapmasına ama yarı gözüm kapalı yaptım. Biraz da 2 yıllık garantiye güvendim. Zira ek ücret ödediğimden şanzımandan motora, yürürden elektroniğe kapsam dahilinde. Elbette garanti satılırken muhteşem, kullanılmak istendiğinde problem ama artık orası da nasip, kısmet.
Ve karşınızda Audi A5 2.0 45 TFSI Mild Hybrid Quattro
Araç S-Line. 20" Jantlar, Isıtmalı spor koltuk, ACC, Şerit Takip, Hayalet ekran, Işıklı S-Line kapı eşikleri, Carplay, Navigasyon, Ambians ışıklandırma gibi özellikler mevcut. Sürüş esnasında telefonun yasak olduğu ve sırf eline telefon alanları yakalamak için kamera sistemlerinin kurulduğu bir ülkede özellikle multimedia ekleri epey keyifli bir kullanım sağlıyor.
Ne yapılacak? İlk etapta Coilover.
ST veya KW 2'lisinden birine hayırlı olsun diyeceğiz kısa vadede. Sonrasında aklımda birkaç seçenek var. İlki 20"BBS jant. Önerilere açığım jant konusunda.
Ancak kendi jantları o kadar güzel ki bu bütçeyi jant yerine egsos sistemine kaydırmayı da düşünmüyor değilim. Klasik tüp egsos tercihim olmayacak, bu durumda geriye markalı egsoslardan supersprint kalıyor gibi görünüyor. Catback bir sistem alırsam epey pahalı olacağından ilk etapta sadece son susturucuları da değiştirebilirim. Buralar daha bulutlu alanlar.
Tamponlar ve ön ızgarayı değiştirmeyi ilk sırada düşünüyordum ancak gelince de gözüme bir hoş göründü. Sıkılana kadar bir süre dokunmayabilirim.
Cold Air Intake'i boşluk bulur bulmazz yaparım.
PPF niyetim vardı, çok pahalıymış bu ülkede. Seneye gurbetçi styla Türkiye'ye gelirsem artık anca o zaman. Kafama da lengeli fötr şapka taktım mı, mis mis.
Alıntı
mrbars Nickli Üyeden Alıntı
