Ben sınırlı oy ilkesini bu yüzden savunuyordum o kadar...
Söylediklerimi kabul etmeyenlerden birisi bu elemandı.
Madem İngiltere'yi himaye altına aldık, nasıl oldu da içişlerimize karıştı?
Rusya ile baş edemedik, gittik İngiltere'den yardım istedik.Sonra da İngiltere'nin yardımı kesilmesin diye gittik Tanzimat Fermanı'nı ilan ettik, ondan sonra herkese kapı açtık, içimizdekii her ulus içişlerimize karışılması için bir kapı haline geldi.Ekonomiyi dışa açtık, içeride el emeği üretim dışarıdan gelen sanayi ürünleriyle baş edemedi ve ekonomi çöktü.Bu padişah eliyle İngiltere'ye yaranmak için yapılmış hamle, sonrasında Osmanlı'yı resmen satmamıza sebep oldu.Duyun-u Umumiye nedir bir araştırın, devletin vergisini bile elin İngiliz'i toplamış.
Size anlatacak çok şey var ama bunu buraya yazmak mümkün değil.Bilmiyorum okur musunuz genelde bu tarz insanlar zaten okuyup öğrenmedikleri için böyle konuşuyor.Bahsettiğiniz Osmanlı, kazaskerleri ve ilmiye sınıfı dışında devşirmelerden oluşur.Memurların hepsi devşirmedir, Osmanlı tarihi boyunca 228 sadrazamdan sadece 101 tanesi Türk kökenlidir, bakın Türk kökenli diyorum, Türk bile değil.
Zamanında, Abdulhamit, kendisinden önceki padişah Abdulaziz'in, altın şamdanlıklardan sünnet düğünlerinde dağıtılan altın kahve tabaklarına kadar her şeyi eritip, sandık sandık altın göndererek yaptırdığı döneminin en gelişmiş donanmasını Haliç'e bağlamış, hatta bir kısmını da söktürerek tershanelerde yıllarca tutmuş.Tek bir top bile atamamış donanmanın hiçbir parçası, hepsi çürümüş.Lozan'da alamadığımız adaların müsebbibi Abdulhamit'tir, hani çok konuşuldu ya geçen, bilin istedim.
Mesajı daha fazla uzatmaya gerek yok, eğer gerçekten bir şeyler öğrenmek istiyorsanız, Bülent Tanör'den Osmanlı-Türk Anayasal Gelişmeleri adlı kitabını okumanızı tavsiye ederim, Yapıkredi yayınlarının.İçi boş mavralarınıza kendiniz de gülersiniz okuduktan sonra, eğer anlamak için okursanız.