iş mahkemesi için avukat

Arkadaşlar selamlar..

Ben radyoloji çalışanıyım. Kanuna göre, bizim haftalık çalışma saatlerimizle ilgili özel bir düzenleme var. Günlük 5 saati geçmemek gibi bir durum ve buna bağlı olarak 5 saatten sonrası için, uyku kesintisi yapılmaksızın mesaiye tâbi olma durumu var.

Hal böyleyken calıstıgım iş yerimde bu durum ziyadesiyle ihlal ediliyor. Açıkcası ses çıkarmıyorduk, ta ki artık iyice tepemize çıkmaya çalışana kadar.

Ben ve iki iş arkadaşım, çalıştığımız yere bu konuyla ilgili, geriye dönük haklarımız konusunda, üzerine oturulmuş mesai saatlerimizle ilgili ve bu işin, en azından bizden sonrakiler için düzeltilmesi adına bir dava açacağız.

Bu konuyla ilgilenen bir avukat aramaktayım. Aranızda bu tarife uyan avukat arkadaşlar,abiler var ise, lütfen belirtirseniz çok sevinirim.

Teşekkür ederim.

EEE nikli Av. Enderle görüş Mehmet o işini çözer :)

Alıntı:

---

chiefkadir Nickli Üyeden Alıntı

EEE nikli Av. Enderle görüş Mehmet o işini çözer :)

---

Abi çok teşekkürler, hemen bir mesaj atayım kendisine.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Kurumunun kendi avukatları var bu tarz konularla ilgilenen onlara da başvurabilirsiniz.

Aynenn ,konu iş mahkemesi ise Ender çözer :D

şansa bak, posta kutusu dolu :(

Alıntı:

---

S.Saka Nickli Üyeden Alıntı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Kurumunun kendi avukatları var bu tarz konularla ilgilenen onlara da başvurabilirsiniz.

---

açıkcası SGK avukatlarıyla ilgili bilgim yoktu fakat, daha bireysel görüşebileceğimiz bir avukat sanırım bizim için çok daha iyi olacaktır.

Alıntı:

---

mehmetRS Nickli Üyeden Alıntı

şansa bak, posta kutusu dolu :(

---

cebini pm atıyom yarın öğlen tatilinde ara

Bu konuda avukatın tanıdık olması iyi olur inşALLAH kazanırsınız. İşvere taviz verdinmi gerisi sürekli geliyor baştan sıkı tutmak lazım aslında.

Alıntı:

---

chiefkadir Nickli Üyeden Alıntı

cebini pm atıyom yarın öğlen tatilinde ara

---

abi tekrar tekrar teşekkür ederim...

Alıntı:

---

S.Saka Nickli Üyeden Alıntı

Bu konuda avukatın tanıdık olması iyi olur inşALLAH kazanırsınız. İşvere taviz verdinmi gerisi sürekli geliyor baştan sıkı tutmak lazım aslında.

---

işte, karşılıklı samimiyete güvenip yelkenleri suya indirmemek gerekiyor. haklısınız.

Sorunu çözemezseniz bana da bilgileri pm atabilirsiniz, yardımcı olabilirim.

Alıntı:

---

Mivec_4G63 Nickli Üyeden Alıntı

Sorunu çözemezseniz bana da bilgileri pm atabilirsiniz, yardımcı olabilirim.

---

pm attım size..

halen çalıştığınız için, alo 180e telefon edebilirsiniz, gelen müfettişlerde işvereni bir güzel dağıtabilir

Alıntı:

---

ersandeniz Nickli Üyeden Alıntı

halen çalıştığınız için, alo 180e telefon edebilirsiniz, gelen müfettişlerde işvereni bir güzel dağıtabilir

---

170 değilmiydi o ?

170 evet.
Avukata vermeden buraya direkt şikayet te edebiilrsiniz. Müfettişler zaten hoplatır orayı. Bunu bir koz olarak kullanıp, işverene "haklarımız ver yoksa şikayet ederiz" diyebilirsiniz. Ya da direkt avukattan ihtarname çekebilirsiniz.
Her yol mübahtır.
Haklı olduğunuz için de alacağınızı kolayca tahsil edebilirsiniz. İşveren sizin şikayetinizden ötürü sizi işten çıkarabilir. Tazminat hakkını doğar. Ayrıca işe iade davası da açıp, 8-9 aylık maaşınızı da bu esnada alabilirsiniz...

Avukat olayında bir karar veremezseniz p.m atın. İyi bi avukat arkadaşım var, ekipleri de çok iyi. Canavar gibi calışıyorlar. Çağlayanda yerleri.

Kardeşim bundan 2 sene önce ismini vermeyeyim Cevahirdeki büyük perakende mağazalarından birinde çalışıyordu. Shiftli çalıştıkları için aylık çalışmak zorunda oldukları saat vardı. Ama bu saatler mesailerle birlikte yükseliyor sabaha karşı gelmeler oluyordu. Bunun karşılığında da firma ne kadar büyükte olsa mesai ücreti vermiyordu. Bu durumu Çalışma Bakanlığına şikayet ettik. Etmeden önce avukat arkadaşlar tek şikayette bulunmasın toplu halde bulunsun yoksa firma tarafından sıkıştırırlar fln dediler ama kimse yanaşmayınca tek kaldı. Ama şikayetin sonucunda Çalışma Bakanlığı tarafından aynı hafta içinde mağazaya 2 müfettiş gelmiş. Ve 2 hafta boyunca kardeşimin orada çalıştığı 1-1,5 senelik zaman zarfındaki tüm Avm'ye giriş çıkış saatlerini çalışma sattlerini incelediler. Sonuçta firma haksız çıktı ve bu süre zarfında alamadığı mesai ücretlerinin hepsi bir sonraki ay hesabına yatırıldı.

pardon elim sürçmüş :( 170 olacak, aynı zamanda BİMER'e yapılan şikayetlerde ivedilikle müfettişler tarafından incelenmektedir. Avukata gitmeden önce müfettiş teftişi ve raporu elinizde büyük bir koz olacaktır, avukatın kolayca ulaşamayacağı dokümanlara müfettişler hemen ulaşabiliyor.. Hatta çalışanların hayati tehlikesi durumu görülürse, iş yerinde işin durdurulmasına kadar gidiyor iş..

Alıntı:

---

Tunacan Nickli Üyeden Alıntı

170 evet.
Avukata vermeden buraya direkt şikayet te edebiilrsiniz. Müfettişler zaten hoplatır orayı. Bunu bir koz olarak kullanıp, işverene "haklarımız ver yoksa şikayet ederiz" diyebilirsiniz. Ya da direkt avukattan ihtarname çekebilirsiniz.
Her yol mübahtır.
Haklı olduğunuz için de alacağınızı kolayca tahsil edebilirsiniz. İşveren sizin şikayetinizden ötürü sizi işten çıkarabilir. Tazminat hakkını doğar. Ayrıca işe iade davası da açıp, 8-9 aylık maaşınızı da bu esnada alabilirsiniz...

---

öncelikle bimer'i deneyeceğim, fakat bizim ekip cok kücük.. gerçi olan oldu artık :)

Alıntı:

---

63owen63 Nickli Üyeden Alıntı

Avukat olayında bir karar veremezseniz p.m atın. İyi bi avukat arkadaşım var, ekipleri de çok iyi. Canavar gibi calışıyorlar. Çağlayanda yerleri.

---

bu gün öğlen vakti Ender beyi arayacağım, fakat bana bir pm atabilirseniz numaranızı, sizlede görüşmek isterim. çok teşekkürler

Alıntı:

---

Carolita1907 Nickli Üyeden Alıntı

Kardeşim bundan 2 sene önce ismini vermeyeyim Cevahirdeki büyük perakende mağazalarından birinde çalışıyordu. Shiftli çalıştıkları için aylık çalışmak zorunda oldukları saat vardı. Ama bu saatler mesailerle birlikte yükseliyor sabaha karşı gelmeler oluyordu. Bunun karşılığında da firma ne kadar büyükte olsa mesai ücreti vermiyordu. Bu durumu Çalışma Bakanlığına şikayet ettik. Etmeden önce avukat arkadaşlar tek şikayette bulunmasın toplu halde bulunsun yoksa firma tarafından sıkıştırırlar fln dediler ama kimse yanaşmayınca tek kaldı. Ama şikayetin sonucunda Çalışma Bakanlığı tarafından aynı hafta içinde mağazaya 2 müfettiş gelmiş. Ve 2 hafta boyunca kardeşimin orada çalıştığı 1-1,5 senelik zaman zarfındaki tüm Avm'ye giriş çıkış saatlerini çalışma sattlerini incelediler. Sonuçta firma haksız çıktı ve bu süre zarfında alamadığı mesai ücretlerinin hepsi bir sonraki ay hesabına yatırıldı.

---

bu tarz olayların emsalleri çok fakat hep dua ederdim, böyle bir durumda kalmayayim diye ama, hastane yönetimi başka bir çare bırakmadı bizede..

Konuyu editliyorum,
Benim çalıştığım avukattan pişman oldum

Alıntı:

---

Tunacan Nickli Üyeden Alıntı

170 evet.
Avukata vermeden buraya direkt şikayet te edebiilrsiniz. Müfettişler zaten hoplatır orayı. Bunu bir koz olarak kullanıp, işverene "haklarımız ver yoksa şikayet ederiz" diyebilirsiniz. Ya da direkt avukattan ihtarname çekebilirsiniz.
Her yol mübahtır.
Haklı olduğunuz için de alacağınızı kolayca tahsil edebilirsiniz. İşveren sizin şikayetinizden ötürü sizi işten çıkarabilir. Tazminat hakkını doğar. Ayrıca işe iade davası da açıp, 8-9 aylık maaşınızı da bu esnada alabilirsiniz...

---

Yanlış anlamada bu nasıl bır yaklaşımdır? Herşeyın bır orta yolu vardır, hoplatırlar ne demek? İşvereni tehdit etme uslubu nedir? Hiç bir muessese bır elemana muhtaç değildir hiç bir çalışanda oraya elbette ,rızık Allah tandır ıkı taraf içinde.

Her zaman savundugum sey İşvereni için sureklı eleştiride kotu yorumlarda bulunanlarda inşallah birgun dukkan sahıbı olur Allah ta ona onun gıbı çalışma arkadaşları nasıp eder.

Çalışan pskolojısı cok farklı sureklı dışardan doldurusa gelmeye acıklar bırakın arkadaşlar ekmeğinize bakın çalışın kazanın elbette herkes halettiğini alsın bedavaya çalışmasın ama malesef halkımız cok tembel gunde 6-8 saat çalışmayla kımse guzel rahat bır hayata sahıp olamaz ancak cok şanslı olursa belkı oda 1000 de 1 şans.

İşveren olmak zor tamam da, hukuk kurallarını çiğneyeceksen, kul hakkı yiyeceksen yapma o işi.. her işin bir maliyeti vardır, iş kurarken bunu düşüneceksin, adamı günde 5 saatten fazla radyasyona maruz bırakır hakkını ödemezsen yapma bu işi.. sen de çalışan ol..

İş Mahkemeleri konusunda uzmanlığımız vardır.
Ayrıca bilirkişilikte yapmaktayız, ilgilenmemi istersen ulaşman yeterli
Ender DAĞDEVİREN 532 255 64 35

Alıntı:

---

mehzent Nickli Üyeden Alıntı

Yanlış anlamada bu nasıl bır yaklaşımdır? Herşeyın bır orta yolu vardır, hoplatırlar ne demek? İşvereni tehdit etme uslubu nedir? Hiç bir muessese bır elemana muhtaç değildir hiç bir çalışanda oraya elbette ,rızık Allah tandır ıkı taraf içinde.

Her zaman savundugum sey İşvereni için sureklı eleştiride kotu yorumlarda bulunanlarda inşallah birgun dukkan sahıbı olur Allah ta ona onun gıbı çalışma arkadaşları nasıp eder.

Çalışan pskolojısı cok farklı sureklı dışardan doldurusa gelmeye acıklar bırakın arkadaşlar ekmeğinize bakın çalışın kazanın elbette herkes halettiğini alsın bedavaya çalışmasın ama malesef halkımız cok tembel gunde 6-8 saat çalışmayla kımse guzel rahat bır hayata sahıp olamaz ancak cok şanslı olursa belkı oda 1000 de 1 şans.

---

Mehmet hiç başkasının yanında maaşlı SSK lı olarak çalıştın mı ?
Çalışan psikolojisi çok farklı diyorsun... Sana son dönemde yaşadığım iki olayı anlatayım...

İlki bizim matbaada ortacı diye tabir ettiğimiz 1972 Doğumlu Yılmaz diye bir eleman vardı.
Asgari ücretin -50 tL altına çalışıyor ve bu eleman ev geçindiriyor. Bu sene o dahil kimse zam
alamadı... Neden biliyormusun ? İşyeri sahibi 1,5 trilyon kredi ile yeni bi 8 renk baskı
makinası aldı o yüzden... Sanki aldı da benim üstüme mi yaptı amk :ofk: Bu Yılmaz da
bari asgari ücret alayım bi 50 TL daha verin dedi... Bunu dedi diye adamın anasından
emdiğini burnundan getirdiler 15 gün boyunca... Bütün depoları temizlettiler ramazanda
oruç oruç adama resmen eziyet ettiler... Şimdi de 1 hafta izne göndermişler. O da istifasını vermiş.

İkinci olayda geçen seneki kurban bayramında kimseyle bayramlaşmamak için odalarından
aşağıya inmemişlerdi bizde mesai bitimi bayramlaşıp servise binip çıktık yani. Sonuçta kimse
onların keyfini beklemek zorunda değil... Neyse Bayram sonrası bi sitem bi fırça karışımı bi
konuşma sonrası sonraki bayramlarda atılacak bir azığın habercisiydi. Dün muhasebeden
bi yazı geldi hepimize 07,08,2013 çarşamba günü (Arefe) Mesai yoktur.... Yok çünkü benim
senelik iznimden 1 gün keseceklermiş... :):):)

Hani sen bahsetmişsin ya çalışan psikolojisi. Bu da işveren psikolojisi...
Bunlar boş işler. İnsanda önce Allah korkusu olacak sonra da vicdan. Yemin ederim
bir çok gayrümüslüm var tanıdığım işveren gerek ramazan gerek bayram konularında....
gerek sosyal hak konusunda bizim işverenlerimizden daha inançlı, kimse kusura bakmasın....
Yani çalışanın bi açığını bulsam da nasıl miksem mantığında olan or-ço o kadar çok ki...

Deneme süresi diye 1 ay tüm angarya işleri yaptırıp sonrada kıçına tekme yiyenleri duydun mu
eline 20/50 TL sıkıştırılıp...

Ha seninde dediğin gibi işverenin iyi niyetini suistimal eden yok mu ? Olmaz mı....
Diyeceğim insan önce insan olacak ! Adam olacak... Allah korkusu olacak

işcide, işverende birbirini idare etmeli ama iki taradan birisi gaddar olursa bitaraf cok kötü eziliyor her anlamda. iki tarafda birbirini kollarsa emekliye kadar devam eden işbirliği görebiliyoruz. gerçi şu ortamda bu 2. örnek cok az kaldı.

bu arada mehmetrs'in konusu cok farklı adam sağlık olarak riskleri olan bir iş yapıyor bu adamı fazla calstırmanın hakkını vermemenin cezası diğer durumlardan farklı olur diye biliyorum.

umarım dava v.s. kalmadan çözersiniz...

Alıntı:

---

SekoLive Nickli Üyeden Alıntı

işcide, işverende birbirini idare etmeli ama iki taradan birisi gaddar olursa bitaraf cok kötü eziliyor her anlamda. iki tarafda birbirini kollarsa emekliye kadar devam eden işbirliği görebiliyoruz. gerçi şu ortamda bu 2. örnek cok az kaldı.

bu arada mehmetrs'in konusu cok farklı adam sağlık olarak riskleri olan bir iş yapıyor bu adamı fazla calstırmanın hakkını vermemenin cezası diğer durumlardan farklı olur diye biliyorum.

umarım dava v.s. kalmadan çözersiniz...

---

İşçinin gaddar olupta işvereni ezdiğini anca Türk Filmlerinde gördüm ben Serkan

Alıntı:

---

SOMEONESPECIAL Nickli Üyeden Alıntı

İşçinin gaddar olupta işvereni ezdiğini anca Türk Filmlerinde gördüm ben Serkan

---

abi benden yaşca ve sgk primi olarak bayağa fazlasın ama hiç görmedn mi iş verenin işletmeye aldıgı kağıdını ,bilgisayarını ,fotokopisini ,işcinin altına verdiği arabayı gaddarca kullanan kimseyi? bunlar en basiti bunla işletmemi batar v.s. diyebilrsin . hatta ben öyle adamlar gördüm ki güvenilip şirket teslim edilip şirketi hortumlayan yada firma bilgilerini sızdırıp işini bozanlar bunlar var bence.

Alıntı:

---

mehzent Nickli Üyeden Alıntı

Yanlış anlamada bu nasıl bır yaklaşımdır? Herşeyın bır orta yolu vardır, hoplatırlar ne demek? İşvereni tehdit etme uslubu nedir? Hiç bir muessese bır elemana muhtaç değildir hiç bir çalışanda oraya elbette ,rızık Allah tandır ıkı taraf içinde.

Her zaman savundugum sey İşvereni için sureklı eleştiride kotu yorumlarda bulunanlarda inşallah birgun dukkan sahıbı olur Allah ta ona onun gıbı çalışma arkadaşları nasıp eder.

Çalışan pskolojısı cok farklı sureklı dışardan doldurusa gelmeye acıklar bırakın arkadaşlar ekmeğinize bakın çalışın kazanın elbette herkes halettiğini alsın bedavaya çalışmasın ama malesef halkımız cok tembel gunde 6-8 saat çalışmayla kımse guzel rahat bır hayata sahıp olamaz ancak cok şanslı olursa belkı oda 1000 de 1 şans.

---

Orta yol işçi-işveren arasında mümükün olmuyor maalesef. Ben de işverenim ve bu güne kadar hiçbir işçiyle orta yol bulamadık. Siz biliyorsanız öğretiverin bir zahmet.

İşçi her zaman haklıdır diye bir tabir vardır ülkede.

Eğer sen o işçinin hakkını göz göre göre yiyorsan o da hakkını arayacaktır tabiki.
Müfettişler hoplatıyor evet. Sizin ne iş yaptığınızı bilmiyorum fakat benim fabrikama son yılda iki kere çalışma bakanlığından teftişe geldiler. Resmen hoplattırlar burayı. Müfettişteki ego Madonna'da yoktur emin ol.

İşçi hakettiğini alır. Eğer kanunda o adamın çalışma süresi aylık 150 saat ise 151. saatin fazla mesaisini ödeyeceksin. Bunun tembel olmakla, hakkını aramakla alakası yoktur.

Alıntı:

---

SekoLive Nickli Üyeden Alıntı

abi benden yaşca ve sgk primi olarak bayağa fazlasın ama hiç görmedn mi iş verenin işletmeye aldıgı kağıdını ,bilgisayarını ,fotokopisini ,işcinin altına verdiği arabayı gaddarca kullanan kimseyi? bunlar en basiti bunla işletmemi batar v.s. diyebilrsin . hatta ben öyle adamlar gördüm ki güvenilip şirket teslim edilip şirketi hortumlayan yada firma bilgilerini sızdırıp işini bozanlar bunlar var bence.

---

Yukarıda da dedim ya.... İnsanın içinde Allah korkusu olacak...
Ha bak mesela benim bu ekimde primlerim dolacak ve emeklilik için yaşı bekleyecektim.
Allah razı olsun 4 sene daha girdi....

iş mahkemesi denilince sinirlerim hopluyor, tek söyleyebileceğim Allah herkese insaflı patron ve işçi versin. bu son kanunlardan sonra işçiden çok işverenler mağdur durumda, sadece esnaf mantığı çalışıp insanlara bordro imzalatmayıp izinlerle ilgili belgeleri düzenlemeyen bir muhasebecimiz olduğu için 10 sene önce 1 sene çalışmış adamlar bile kapımıza dayanır olmuş vaziyette, adamlara meslek öğreten babamı hasta ettiler. bu işin bir düzeni olması lazım.

kimse kimsenin hakkını yasal boşluklarla yememeli...

iş verenle işçi arasındaki ilişki çıkar işilkisidir

hiç bir işçi o işverene hiç bir iş verende o işçiye mahkum değildir

fakat gerek işçi gerek işverenin keyfi uygulamalarını engellemek için temelde 5018 sayılı iş kanunu olmak üzere özel durumlar içinde özel kanunlar mevcuttur

ve türkiyede çok profesyonel bir kaç firma dışında hiç bir firma fazla mesai hakkını vermez
işssizlik işçiler için büyük bir tehdit olduğundan dolayıda bazı -hak arayan- işçiler dışında hiç bir işçi işverenini şikayet edemez korkar ve sömürülmeye devam eder..

lafım meclisten dışarıdır..

Alıntı:

---

SOMEONESPECIAL Nickli Üyeden Alıntı

Mehmet hiç başkasının yanında maaşlı SSK lı olarak çalıştın mı ?
Çalışan psikolojisi çok farklı diyorsun... Sana son dönemde yaşadığım iki olayı anlatayım...

İlki bizim matbaada ortacı diye tabir ettiğimiz 1972 Doğumlu Yılmaz diye bir eleman vardı.
Asgari ücretin -50 tL altına çalışıyor ve bu eleman ev geçindiriyor. Bu sene o dahil kimse zam
alamadı... Neden biliyormusun ? İşyeri sahibi 1,5 trilyon kredi ile yeni bi 8 renk baskı
makinası aldı o yüzden... Sanki aldı da benim üstüme mi yaptı amk :ofk: Bu Yılmaz da
bari asgari ücret alayım bi 50 TL daha verin dedi... Bunu dedi diye adamın anasından
emdiğini burnundan getirdiler 15 gün boyunca... Bütün depoları temizlettiler ramazanda
oruç oruç adama resmen eziyet ettiler... Şimdi de 1 hafta izne göndermişler. O da istifasını vermiş.

İkinci olayda geçen seneki kurban bayramında kimseyle bayramlaşmamak için odalarından
aşağıya inmemişlerdi bizde mesai bitimi bayramlaşıp servise binip çıktık yani. Sonuçta kimse
onların keyfini beklemek zorunda değil... Neyse Bayram sonrası bi sitem bi fırça karışımı bi
konuşma sonrası sonraki bayramlarda atılacak bir azığın habercisiydi. Dün muhasebeden
bi yazı geldi hepimize 07,08,2013 çarşamba günü (Arefe) Mesai yoktur.... Yok çünkü benim
senelik iznimden 1 gün keseceklermiş... :):):)

Hani sen bahsetmişsin ya çalışan psikolojisi. Bu da işveren psikolojisi...
Bunlar boş işler. İnsanda önce Allah korkusu olacak sonra da vicdan. Yemin ederim
bir çok gayrümüslüm var tanıdığım işveren gerek ramazan gerek bayram konularında....
gerek sosyal hak konusunda bizim işverenlerimizden daha inançlı, kimse kusura bakmasın....
Yani çalışanın bi açığını bulsam da nasıl miksem mantığında olan or-ço o kadar çok ki...

Deneme süresi diye 1 ay tüm angarya işleri yaptırıp sonrada kıçına tekme yiyenleri duydun mu
eline 20/50 TL sıkıştırılıp...

Ha seninde dediğin gibi işverenin iyi niyetini suistimal eden yok mu ? Olmaz mı....
Diyeceğim insan önce insan olacak ! Adam olacak... Allah korkusu olacak

---

Evet abi tam dört sene çalıştım, çalışanlar arasında nasıl muhabbetler donduğunu bildiğim için bole yorumladım.

Ben iş veren işçinin hakkını yiyebilir dıye bısey savunmuyorum.Öz veriyle çalışana kımse zorluk çıkarmaz çıkarıyorsa zaten onu 3 ayda çözer ayrılırsın yıllarını vermeye gerek yok, ama sabah mesai 8.30 da başlarken elınde poğçasıyla aheste aheste gelıp 9 da iş yapmaya oturuyorsa,mesaı 18 de bitecekken 17,30 da tuvalete gırıp hazırlanma edalarına burunup sabah emekleyerek gelen adam akşam koşarak çıkıyorsa ona kımse musamma göstermez.

Benim yanımdan bugune kadar ayrılan herkes dukkan açmak için ayrıldı şükür sadece bir ara işlerim ters gıdınce bır kaç kişi çıkarmak zorunda kaldığımızda ordaki tavırlarını mezara gırdıkten sonra unuturum anca bu yüzden iyi bılıyorum bu dönmelerde akıl hocaları cok olur benımde tavsıyem bırakın kımsenın aklıyla iş yapmayın patronunuzu en ıyı sız tanırsınız tehditle zora sürmeyle hiç bi iş çözülmez.

Diyelımkı patronunuzdan bır para alıcaksınız ''tazminat vs.'' onu adamla konusun gönül rızasıyla almaya çalışın tatlı dıl herşeyın ilacıdır ben bunu savunuyorum gonul rızasıyla verılmezse o para zaten ne bereketı olur nede bi işe yarar.

Alıntı:

---

Tunacan Nickli Üyeden Alıntı

Orta yol işçi-işveren arasında mümükün olmuyor maalesef. Ben de işverenim ve bu güne kadar hiçbir işçiyle orta yol bulamadık. Siz biliyorsanız öğretiverin bir zahmet.

İşçi her zaman haklıdır diye bir tabir vardır ülkede.

Eğer sen o işçinin hakkını göz göre göre yiyorsan o da hakkını arayacaktır tabiki.
Müfettişler hoplatıyor evet. Sizin ne iş yaptığınızı bilmiyorum fakat benim fabrikama son yılda iki kere çalışma bakanlığından teftişe geldiler. Resmen hoplattırlar burayı. Müfettişteki ego Madonna'da yoktur emin ol.

İşçi hakettiğini alır. Eğer kanunda o adamın çalışma süresi aylık 150 saat ise 151. saatin fazla mesaisini ödeyeceksin. Bunun tembel olmakla, hakkını aramakla alakası yoktur.

---

estağfurullah öğretmek benım harcım değil ben sadece olan tecrubelerımı paylaşırım, benım ıcın bırıncı esas tatlı dil he karşındakı adam tatlı dılden anlamayacak adamsa bunu çözmen yıllar almaz ıkı uc ayda ayırırsın yolları ıkı üç aylık adamda ayrılırken hiç bir sıkıntı çıkartamaz.

Ben mesai ertesinde otobüsle bıle değil taksiyle yollarım tum personeli yemeklerine tatlısına kadar soylerım cunku adamı evındekı sofrasından mahrum edıyorsun. Mesai ucreti odemeyenın yanında çalışmıycaksın o zaman hem çaılışıp hem tehdit etmeyı düşünmek bıraz ters benım duusnceme göre.

Neyse inşallah tatlı dille çözülür ben sadece yapıcı olmayı tavsiye etmek için yazdım.

Ülkemizde maalesef işçi-işveren ilişkisi kağıt üzerinde olması gerektiği gibi yürümüyor. Hem mağdur işçi, haksiz işveren oluyor. Ne işveren işçinin haklarını tam anlamıyla teslim ediyor, ne de işçi kazandığı ekmek parasını kuruşuna kadar hak ediyor (tabiki de istisnalar kaideyi bozmaz).

Demek istediğim iki ucu .oklu deynek. Nereye çekersen o araya gidiyor maalesef.

Olan sistemde yer alan oyunculara oluyor.

Mehmet hiç kimseyi aramana sormana gerek yok yazmışlar zaten Enderle konuş bitir işi adam resmen ailemizin avukatı oldu bıkmadan usanmadan katlanıyo banada :D

Arkadaşlar,abiler, öneriler için çok teşekkür ederim..

Özel olarak benim durumum işveren ve çalışan arasındaki normal durumlardan değil. Ben radyasyon altında calısıyorum.Günlük calısma saatimiz kanunen dünyanın her yerinde oldugu gibi Türkiyede de belli. Bu yüzden buna uygun calısan 100 hastane varsa, uygunsuz calısan hastane sayısı 5- bilemedik 10 dur. 10 yıldır Radyoloji calısanıyım ben, çalıştığımız ortamda iyonize edici x ışını var ki , röntgen ve tomografi işinden biraz anlayan ne demek oldugunu bilir. Kimseyle bir zıtlaşmamız yok, az parada alıyoruz demiyoruz, çok şükür.. fakat ortada aylık 90 saat gibi hiçe sayılan bir hak var. Daha önce iş yerimize bunu anlatmaya calıstık, fakat dinlemek şu yana dursun, " yani afedersin mehmet ama cokda s..mizde" gibi cevaplar bile aldık.
Hal böyleyken adli yargı tek yolumuz.

Alıntı:

---

EEE Nickli Üyeden Alıntı

İş Mahkemeleri konusunda uzmanlığımız vardır.
Ayrıca bilirkişilikte yapmaktayız, ilgilenmemi istersen ulaşman yeterli
Ender DAĞDEVİREN 532 255 64 35

---

Ender beyle görüştük, çok teşekkürler desteğiniz için, konu benim için forum kanadında noktalanmıştır. Yardımcı olan, olmaya calısan bütün arkadaşlara abilere teşekkürler.

Alıntı:

---

SOMEONESPECIAL Nickli Üyeden Alıntı

İşçinin gaddar olupta işvereni ezdiğini anca Türk Filmlerinde gördüm ben Serkan

---

sen gelsene abi bizim buralara bi ara yakınsında ben sana gaddar işciler koleksiyonumuzu göstereyim.

Çok tek taraflı düşünüyorsun ama öyle dediğin gibi değil işte heryer.

Bu islerde empati kurulup. karsi tarafi makine gormeyip insan olarak gorulur yani calisana deger verilirse, uzun vadede 2 tarafta kazancli olur.

yani calisan sirketi somureym mantiginda olmayacak, ayni sekilde karsi tarafta,, ama gunmuzde ancak profesyonel firmalarda nadir olarak uygulaniyor

Alıntı:

---

mehzent Nickli Üyeden Alıntı

Evet abi tam dört sene çalıştım, çalışanlar arasında nasıl muhabbetler donduğunu bildiğim için bole yorumladım.

Ben iş veren işçinin hakkını yiyebilir dıye bısey savunmuyorum.Öz veriyle çalışana kımse zorluk çıkarmaz çıkarıyorsa zaten onu 3 ayda çözer ayrılırsın yıllarını vermeye gerek yok, ama sabah mesai 8.30 da başlarken elınde poğçasıyla aheste aheste gelıp 9 da iş yapmaya oturuyorsa,mesaı 18 de bitecekken 17,30 da tuvalete gırıp hazırlanma edalarına burunup sabah emekleyerek gelen adam akşam koşarak çıkıyorsa ona kımse musamma göstermez.

Benim yanımdan bugune kadar ayrılan herkes dukkan açmak için ayrıldı şükür sadece bir ara işlerim ters gıdınce bır kaç kişi çıkarmak zorunda kaldığımızda ordaki tavırlarını mezara gırdıkten sonra unuturum anca bu yüzden iyi bılıyorum bu dönmelerde akıl hocaları cok olur benımde tavsıyem bırakın kımsenın aklıyla iş yapmayın patronunuzu en ıyı sız tanırsınız tehditle zora sürmeyle hiç bi iş çözülmez.

Diyelımkı patronunuzdan bır para alıcaksınız ''tazminat vs.'' onu adamla konusun gönül rızasıyla almaya çalışın tatlı dıl herşeyın ilacıdır ben bunu savunuyorum gonul rızasıyla verılmezse o para zaten ne bereketı olur nede bi işe yarar.




Neyse inşallah tatlı dille çözülür ben sadece yapıcı olmayı tavsiye etmek için yazdım.

---

Hocam, ufak birşey yazmak istedim, cevap niteliğinde düşünmeyin..
Bizler akşama kadar kanserlisi, kolu bacağı kırılanı, kafası patlayanı türden insanlarla ugrastığımız için, genelde sakin tavırlı olmayı iş esnasında öğreniyoruz. Öncelikle herşeyi tatlı dille çözmeye elbette çalıştık.
2005 den beri burada calısıyorum ben, askere giderken tazminat v.s. hiçbirşey ödemediler, sordugumuzda biz vermiyoruz, ödeyen bir yerde calıssaydın dediler, Sülüsüm v.s. geldiği için ugrasmak istemedim, sesimi çıkarmadım gider ayak aksilik çıkmasın diye.
Askerden döndüm eleman açıkları vardı, yine eski yerimiz dedik, giderkende tatsız ayrılmamıştık zaten, girelim adam gibi calısalım dedik. Emsallerimiz maaşlarına zam alırken, bayram mesailerini 1.5 katı alırken, biz 3 yıl alamadık, rica ettik, gerçekten ama cidden uygun bir dille anlatmaya calıstık.. işinize gelirse burası böyle, beğenmeyen çeker gider tavrıyla yaklastılar.. peki dedik yıllarımızı verdik, bir şekilde geçinip gidiyoruz dedik sustuk..

Bu radyasyon altında calısmayla ilgili olarak saat düzenlemesine gelince, yaklaşık 2 yıldırda her toplantıda, denetimde söylüyoruz yönetime..fakat bize 2-3 tane kendi benzerleri gibi yer gösteriyorlar ki gösterdikleri yerler kücük klinikler.. calıstıgım hastane 40 yataklı yogun bakımı olan bir hastane ki dializ ünitesini, yeni doğan yogun bakımı, servisleri ve yapılan ameliyatları saymıyorum.

Hal böyleyken işler güzellik kısmından çıkıp, biraz daha anlaşılır bir dilde konuşmaya dönüşmek zorunda kaldı.
Yanından ayrılan yada çıkarmak zorunda kaldığın insanlar yüzünden belki üzüntü duymuş olabilir, bu yüzden bir cok şeyin tatlı yolla halledilmesini istiyor olabilirsin hocam, fakat herkes senin gibi duygusal davranmıyor malesef. Tatlı dille çözmeyi ben inan herkesten çok isterim, 19 aylık oğlum var benim, meraklısı değilim maceranın bu dönemlerde hele ama, yaralarım geç iyileşiyor artık, uyku düzenim alt üst oldu ki bunlar radyasyonun erken dönem etkileridir. Saçlarım dökülüyor anlamsızca ki ailede kel yoktur bizim.. ne anne ne baba tarafında.. Sağlığım tehlikeye giriyor, ve benim sağlığımın tehlikeye girmesi demek, evde ki iki tanesinin aç kalması demek malesef. Bu yüzden hakkımı yasal yollarla sonuna kadar arayacağım.

Saygılar.

gelişmeleride burda paylaşırsanız bizede fikir olur.inş hakkınızı alırsınız