otoparkımız arka tarafta.
sahibinden.com - Satılık, Kiralık, 2.El, Emlak, Oto, Araba, Alışveriş, Hizmet, Kariyer, İş İlanları, Bilgisayar, Cep Telefonu, Tekne, Motosiklet, İş Makinesi fiyatları - ilan ve alışverişte ilk adres
hoş geldınız beyefendı, buyrun...
sahibinden.com - Satılık, Kiralık, 2.El, Emlak, Oto, Araba, Alışveriş, Hizmet, Kariyer, İş İlanları, Bilgisayar, Cep Telefonu, Tekne, Motosiklet, İş Makinesi fiyatları - ilan ve alışverişte ilk adres
F&F CAR CLEAN - Detailing Center
Vtec II ES7 | Accord 2.4 EX. | C2 HDI | GPunto MJET 3K | Dizel Otomatik ERA...
1.5 dcı reno motorlu qq ne zamandır beri zengin arabası
PSA Brother's
Yanlış anlaşılmasın , qashqai yi felan küçümsemek değil amacım , herifin girdiği tribi anlayamadım o yüzden
PSA Brother's
Ben bilinmeyene oynuyorum.
19 yaşında bir Mazda MX-5. Temiz tutarım, o ayrı. Ama 19 yaşında araba işte.
İşim gereği çok büyük şirketlerin "özel" kapılarından "özel" otoparklarına girmem gerekiyor bazen.
Yahu benim veledi gören kapıları cart diye açıyor.
Bu araçla yaşadığım en keyifli an ise Bağdat Caddesinde bir yaz akşamüzeri idi.
Trafik solucan hızı ile ilerliyor. Ben de hangi ara sokaktan kaçsam daha çabuk giderimin hesabını yapıyorum.
Bir anda yanımdaki dehşet pahalı Ferrari'yi fark ettim.
Sürücüsü elini çenesine dayamış benim arabayı süzüyordu.
Bu arada, bu "ye kürküm ye" işinin tam tersini de yapmak çok keyifli.
Kavacık'ta bin tane büyük şirket var.
Büyük patronlar gidip gelirken ortalık dalkavuk tarlası gibi oluyor.
Bir gün, durup dururken trafik tıkandı. Yolu kapamışlar, patron hazretleri arabadan inecek.
Adam indi, millet yerlere eğiliyor, yol kilit.
Adam da kel kafalı, eciş bücüş bir yaratık.
Camı indirip, "şşşşt keltoş" diye seslendim, adam dönüp baktı.
"Hadi bir giriver içeri artık, biz de yolumuza gidelim" dedim, bana bakmayı kesip çat diye binaya daldı.
Ben de yoluma gittim.
Gerçekten eğlendim oracıkta.
phoenixs Nickli Üyeden Alıntı
İyi günler tech ailesi.
Sizlere bugün başımdan geçen kısa bi olay hakkında içimi dökmek istiyorum.
Benim günlük hayatta kullandığım elim ayağım herşeyim olan 1500 TL lik bi motosikletim var.Ankara nın rezil trafiği benim için problem olmaktan çıkıyor.Genelde ekipman giyerim eksiksiz ama insanlar genelde küçük görüyor bu tarz bi motorla gezince.
Mesela benzinliğe giriyorum pompacı arkadaşların %50 siz utanmasa gelmeyecek motorun yanına ve bunun gibi bi çok yerde başıma gelen bi olay.
Kısmetse pedere Xtrail almak üzereyiz.Mahalleye bi tane sıfıra yakın QQ yanaştı bende dedim gidip konuşayım şu abiyle fikir danışayım dedim.
Abi kusura bakmayın rahatsız ediyorum ama müsaitseniz bi soru sormak istiyorum dedimadam camı suratıma kapattı sonra açtı buyur dedi.
Abi kısmetse Xtrail almak üzereyim ama genel olarak arabadan memnun musun tavsiye eder misin dedim.
adamın cevabı "O KADAR PARAN VAR MI " oldu ve orada öyle dona kaldım.
Beyler sıkıntı bende mi çözemedim
Eskiden Konutkente gelmeden Eskişehir yolunda sürekli çevirme oluyordu hatırlayanlar vardır. Tamamen anlık gelişen olaylar sonrasında Panelvan Ford Transit arkada acil verilen sipariş Eskişehir yolundan Ankara'ya doğru giderken bu çevirmeye girdim.
Konuşma şu şekildeydi;
p: Ehliyetini, ruhsatını ver lan
b: İçerledim resmen bir şey demedim uzattım camdan.
p:Elinde evraklarla giderken geri döndü araçta ne var filan dedi
b: İrsaliyeyi verdim yine camdan.
Otomobillerden alışmışız ya inmemeye
P: Gelsene lan
İndim araçtan gittik ekip otosunun yanına oradan tekrardan aracın arka kapılarını açtırdı elde irsaliye. Muameleyi az çok tahmin edersiniz
Ürünleri teslim edip geri döndüm minübüsü teslim edip aracı aldım 2 saat geçmemiştir.
Aynı yerde çevirdiler
P: Beyefendi ehliyet,ruhsatı alayım
b: tabiii
Arkasından hemen gittim ekip otosunda tanıdık simalar var adamlar şokkk.
b: Evraklara bakmadan direk verip gönderdiler
Fakirlik zenginlik meselesi değil insanlık meselesidir bu durum. Mütevazı olmak insan olana yakışır.
'06 Honda Civic Turbo'12 Mini Cooper S Roadster
'02 Honda Civic Type-R-'05 Mitsubishi Lancer Evolution VIII
'03 BMW M5-'12 Mercedes SLK 250 AMG-'12 Honda Accord
Yasadigim butun, santiye,hayat, polisler vb. insanlarla iliskilerime istinaden soyluyorum.
Bu memlekette hakketmeyen adama kibar olmayacaksin, rica etmeyeceksin abi demiyeceksin.
Gorece olarak ucuz bi arabam var 19 yasimdan beri trafikteyim, bana senli benli konusan her memura az donsene su sicil nonu alayim, az cekil dostum ekip otosunun plakasini da alayim diyorum, gram saygi, iyilik gostermiyorum. 1-2 sefer basima geldi bu durum, daha r yapmayan memuruna denk gelmedim.
Ne kadar saygi gosteriyorsa insanlar o kadar saygi goruyorlar benden, bunun gibi aciz, ozguvensiz memurlar, insanlar onlara kotu davraninca, egilip bukulmeyince daha saygili oluyorlar.
Santiyede de ilk zamanlarim, kalfa, usta vs. efendice imalat hatalarini soyluyorum sunlari duzeltin bak diyorum sikleyen yok, imalat ilerliyor ama hatali cildiricam tam. Bir gun tam cildirdim efendilik falan yok 50-55 yasinda yalitimci ustasi var. Sarterler atti, ipleri kopardim istifa edicem niye bagiriyorsun adami kusturdun, kacirdin derlerse. bagirip cagirdim buna, ya isini duzgun yap ya da siktir git teslim falan almiyorum. o gunden beri sefim sefim diye dolanip duruyor.
Vallaha bu memleklette ozguveni olmadigindan, saygisiz, terbiyesizce davranan herkese daha beterinden davranicaksin.
Sinir stress falan kalmiyor yemin ediyorum, butun imalatlar duzgun, ustalar, kalfalar artik abi, sefim, siz nasil isterseniz modunda.
Önce Uludere'ye bağlı Andaç ve Habur 2 yakınlarında,kaçakçıların kullandığı yollardan giriş yaptılar.İki hafta kaldıktan sonra İdil,Silopi,Cizre,Batman,Mardin'e dağıldılar.o hikayeyi bizzat yaşayan köylünün oğlundan dinledm şırnak idilde
Modifiye parayla yapılır ama parayla yaptırılmaz.
2 sene önce ilçede çalışmaya başladım. Zaten kafamda araba almak vardı neyse ilk ay geçti kredi çekeceğim kesinleşti bayağı uzun bir süredir merak ettiğim okuya okuya bitiremediğim bir arabayı alacaktım heyecanla gittim geldim ilk şoförlük deneyimimde erzincan adıyaman yaptım. Getirdim arabayı işte, arkadaş ortamımiz var konuşuyoruz, ortamda yine doktor hemşire att sağlık çalışanı arkadaşlar var. Hepsi 3 bin lira maaş alıyor ama allahın dağında ruhlarını ipotek altına almış vaziyette maaşın hepsini krediye verecek ödeme planları, 2 3 yıl nefes bile alamama halleri falan. Ben onlara niye öyle yapmışsınız demiyorken onlar 60 70 binlik arabaya binerken kaliteli araba yea ayakları çekiyorlar. Alfa da güzel tabi deyip içten içe yadırgıyorlar. En son bi tanesi dayanamadı, hocam şöyle güzel bir golf passat alın da namınız yürüsün dedi. Dedim namım öyle yürüyecekse eksik kalsın. O günden önce das auto'ya bir antipatim gelişti, köylü insanın azıcık para bulunca prestij aracı olduğu için. Sonra da şark kurnazı köylü insanına
İşin özü insanlar 2bin 3bin lira maaş alıyorken sırf arkadaş ortamında eziklenmemek için 50 60 binlik araba alıyor. Üzülüyorum ben de, çünkü ne hayatını yaşıyor ne de gördüğünden bir şey anlıyor. Bütçesine göre hareket eden kimse yok. 2 yıldır çoktan satıp en azından gıu alabilirdim mesela. Ama almamış olmam beni rahatsız etmiyorsa insanları niye ilgilendiriyor anlam veremiyorum.
ben direk sen binebiliosan çok pahalı değil demek ki derim. Öküze insanca yaklaşırsan sonucu bu oluyor demek ki.
IN BOOST WE TRUST
Guzel memleketimde insanlar fazlasiyla etiket meraklisi, tamam etiket onemlidir lakin insanligin onune gecmedigi takdirde.
Eski calistigim sirketin sahibi ciftin vaktinde ne kadar kazandiklarini, isteseler nelere binebileceklerini tahmin edebiliyorum. Hanimefendi soforlu Corolla ile geziyor, esi 93 model Grand Cheeroke, oglu ilk kasa cooper one ve kizi ise jeep compass.
Bu tamamen gorgu ve gozu tokluk meselesi ve ne yazik ki ulkemizde (ozellikle Istanbul'da) bunun artik ne kadar nadir rastlanabilen bir ozellik oldugunu hepimiz biliyoruz. Ne arkadaslarim var cabrio e'ler ile gezip her firsatta gozume sokmaya calisan ve ne arkadaslar tanidim kullandiklari otomobil bulunduklari ortamda kalburustu kalacak diye arka sokaga park edip mumkun oldukca aracini saklayan.
Sonradan gorme bir guruh ile ayni donemde yasadigimizi unutmamamiz gerekiyor sadece.. Maddiyat gelip gecici.
Ben böyle tipler yüzünden cok sevdigim ucuz ama gercekten cok sevdigim eski aracımı sattım unoydu milletin assalayıcı sözleri bakısları,kendi arkadas cevrem dahildir buna,hepsi sonradan görme babacı tipler oldugundan dayanamadım gittim honda aldım,bu sefer isler tersine döndü herkezin bakıs acısı sözleri tavirları degişti,ama umrumda degildi niye degildi,Ben mutsuzdum mutsuz olmakmı yoksa oh be demekmi dedim ve aracımı sattım dünya varmıs ulan sahte bakıslar,sahte arkadaslar herkez kayboldu sıfır araba alıcak maddiyatimda var almıyorum alıcam sukuter takıcam kastı gezicem,Sahte insanları bosverin mutlu olmaya bakın
Az evvel yani bi 15 dakika önce ofise geçmek için semtimdeki caddede arkadaşım yürürken lise son yaşlarında bir kız yolda yürürken karşıdan karşıya geçmek istedi. Tek gidiş istikametini kontrol etti fakat geliş tarafını göremediği halde hızlıca geçerim düşüncesiyle kaldırıma doğru atıldı. Tam o esnada muhtemelen 60 ay vade ile aldığı yeni civici ile bir tane ayı oğlu ayı kıza çarptı.
Ben kızı izliyordum o sırada tabi arabanın vuracağını el kol hareketleri ve bağırışma ile arabanın ve kızın dikkatini çekmeye çalıştım. Ama kızın kulağında kulaklık vardı ve arabadaki ayı oğlu ayı diye tabir ettiğimiz lavukta yanındaki ile sanırım tavla oynuyordu öyle rahattı başka bir açıklaması yok. çünkü kız bunların önüne çıkınca 2-3 saniye görmesi frenlemesi gerekirdi. Kız arabanın geldiğini görünce panik oldu gözüne far tutulmuş tavşan gibi kala kaldı yolun ortasında. Şimdi buraya kadar her şey normal dimi olabilecek bir kaza.
Bu ayı oğlu ayı 60 ay kredi ile aldığı arabasından inip inerken de "Allah belanı versin, kör müsün, yola öyle mi atlanır.." Tabi elleri başına getirerek dövünüyor yerde yatan kız için değil arabasının kaportasına bir şey olduğunu düşündüğü için. Yerde yatan kızın başına geldiğinde hala "yola böyle mi atlanır, kör müsün.." gibi cümleleri sıralıyordu ayı oğlu ayı.
Tabi ben olaya çok yakındım hemen kızın başına gittik birşeyi var mı sıcağı sıcağına anlamaz diye. Ayakları yerden kesilip sert bir şekilde düştü çünkü. Bu ayı oğlu ayı hala söyleniyor kızı arabasına bindip hastaneye vs götürmek gibi "insancıl" bir tutum sergilemek yerine.. Benim şalter attı bu ayı oğlu ayının üzerine saldırdım. Arkadaş ve etraftaki esnaf geldi hemen. Bir şey yapamadım ayı oğlu ayıya içimde kaldı. Sinirden hala elim ayağım titriyor. Bunları yazdım çünkü sizde okuyun ve bu ayı oğlu ayıya küfürler saydırın lütfen.
Senin olayına benzer bir duruma denk geldim
Çok zengin bir müşterim var istanbulda ikamet eder ama yazları 3 ay buraya gelir e350 4maticle gelir ama aracını caddeye değil arka sokaklara park edip gelir bizimle oturur mubabbet eder giyim tarzıda öyle çok aman aman değildir çok mütevazı bir insan
Bir gün dükkanın önünde otururken oğluna golf 7 alacağını ama önce araca bakması gerektiğini söyledi bende elinde golf olan bi galeriye götürdüm kendi aracımla benim aracım golf 4dü ozamanlar
Galerici bu çok para bu alabilirmisiniz kredi çekebilirmisiniz diye sordu aracı açmadı bile adam direk kredi kartını uzatıp 2 adet alacam al çek bakalım diyince adamın yüz hali çok kötü olmuştu ve sonrasında galericiye aynen şöyle dedi
PARAYLA İMANIN KİMDE OLACAĞI BELLİ OLMAZ ,PARAYLA GELEN İTİBAR PARAYLA GİDER ;ÖNEMLİ OLAN İNSAN OLABİLMEK.
Dostum sana katılmıyorum ne yazik ki, ben direk yaşadığım iki olayı anlatayım. Amerika'da arkadaşımın 1000 dolarlık tamponu başka kaputu başka renk heryeri kir pas içinde olan 96 model honda civic'i ile porsche bayisine gittik. Üzerimizde short thsirt. Satıcı adam geldi, bize sorduğu sorular;
-Beyler hoşgeldiniz,
-Size nasıl yardımcı olabilirim ?
-Baktığınız özel bir model var mı ?
Ben baya şaşkınlık içinde teşekkür edip sadece baktığımı söyledim. Peki o zaman birşeye ihtiyacınız olursa muhakkak söyleyin dedi ve gitti.
Yine aynı şekilde ikinci el araç satab bir bayiye gittik, İkinci el bir sti var ona bakıyorum, satıcı koşa koşa geldi, zorla test sürüşü yaptırmaya kalktı, istemiyorum bakıyorum dedikçe, bende en son sadece bakıyordum ama bir baktım evlenmişim falan dedi
Bunun gibi kıyafet vs.. mağzalarında da anlılarım var
Sonuç olarak herhalde kapitalizmin beşiği neresi desek, herkes amerika olduğunda hemfikirdir. Ama benim orada ki deneyimim bu şekilde
Konu GökhanO tarafından (10-04-2017 Saat 08:35 ) değiştirilmiştir.
başka ülkelerde de var elbette paraya pula ihtişama bakan, ama oralarda münferit olan olaylar artık ülkemizde genellenmeye başladı uzun zamandır...Dostum sana katılmıyorum ne yazik ki, ben direk yaşadığım iki olayı anlatayım. Amerika'da arkadaşımın 1000 dolarlık tamponu başka kaputu başka renk heryeri kir pas içinde olan 96 model honda civic'i ile porsche bayisine gittik. Üzerimizde short thsirt. Satıcı adam geldi, bize sorduğu sorular;
-Beyler hoşgeldiniz,
-Size nasıl yardımcı olabilirim ?
-Baktığınız özel bir model var mı ?
Ben baya şaşkınlık içinde teşekkür edip sadece baktığımı söyledim. Peki o zaman birşeye ihtiyacınız olursa muhakkak söyleyin dedi ve gitti.
Yine aynı şekilde ikinci el araç satab bir bayiye gittik, İkinci el bir sti var ona bakıyorum, satıcı koşa koşa geldi, zorla test sürüşü yaptırmaya kalktı, istemiyorum bakıyorum dedikçe, bende en son sadece bakıyordum ama bir baktım evlenmişim falan dedi
Bunun gibi kıyafet vs.. mağzalarında da anlılarım var
Sonuç olarak herhalde kapitalizmin beşiği neresi desek, herkes amerika olduğunda hemfikirdir. Ama benim orada ki deneyimim bu şekilde
Hoş geldiniz efendim buyrun da demiyorlar, kapıların etrafı bir anda valelerle doluyo kapılar açılıyo, abi hoşgeldin nasılsın? Tank gibi araba yakışır (Göz direksiyonda). x al o arabayı abininkini çekiyoruz. Anahtarıda birazdan getiriyorum abim. Bu sefer fluence ya da diğer sıradan bir arabayla gidiyosun, sadece hoşgeldin abi aliyim ben
İşin özü insanlara sahip olduklarına göre davranana da, sahip olduklarına göre insanlara davranana da dileyeceğim en güzel dilek, bulundukları acizlikten hiç bir zaman çıkmamaları orada kalmalarıdır. Bugün olan yarın olmaz, bugün olmayanda yarın olur ama şahsiyet ve karakter her zaman bakidir
.
çocuk yaşta çalıştığım bilgisayar şirketine bir velet gelmişti, taş çatlasın ilk okul 4-5 var yok.
bizim satış uzmanına dedi bana en iyi donanımı yap hazırla en iyi bilgisayarı istiyorum. liste yap dedi. bizim satış uzmanı sen ne kadarlık birşey bakıyorsun diye sordu. çocuk en iyisi kaç para diye sordu.
bizim satışçı da 1000 dolardan başlar 6-7bin dolara kadar çıkar dedi. çocuk dedi ki 7 bin dolar olanı yap hazırla bana. Tabi bizim satışçı ukala ukala sen git babanla gelirsin tekrar o zaman bakarız diyerek çocuğu masasından kaldırmaya kalktığı sırada o dönemin en pahalı telefonlarından çıkardı cebinden (bahsettiğim dönem telefon faturalarının bile uçuk dönemleri), telefonda birine içeriye 5 bin dolar getirirmisin dedi.
Bir baktık kapıdan içeri bildiğin şöför kıyafetli şapkalı çocuğun özel şöförü girdi 5 bin doları masaya koydu ve çocuğun dediğin laf 2 gün sonra teslim almaya geldiğimde kalan 2bin doları veririm dedi ve isim v.b hiç bir bilgi vermeden artist artist gitti. g.t de oldu dumurda oldu bizim satışçı. öğrendik ki dönemin fabrikatörlerinden birinin çocuğu çıktı.(kıyafeti tipi hiç belli etmiyordu zenginliğini)
o gün bu gündür kimseyi küçümsemem.
o değil ne yaptıysak o bilgisayar 7 bin doları görmedi. çocuğun peşin verdiği paraya denk bilgisayar yapabilmek için elimizde ne var ne yok koymaya çalıştık. sanki uzaya gidecek
It’s better to walk alone, than with a crowd going in the wrong direction... (Grant)
yurt dışı denilince size bir anımı daha anlatayım, amma doluymuşum ben de haa çenem düştü
İtalya'nın Sardenya adasından granit blok satın alıyorum, 10 seneden fazla olmuştur... adada madenciler aynen manav gibi iyi mallarını ocakların girişine koyarlar ordan beğenirsen girersin içeriye... bir ocaktakı taşın rengini çok beğendim, daldım içeri, uzaktan diğer bloklara baktım, renk itibari ile güzel görünüyorlardı ama yakından inceleyip çatlak damar vs var mı diye iyi kontrol gerekiyordu... ocakta aynen bizim işçiler gibi, üzeri yağ içinde mavi bir tulum elinde kirli bir eldiven kafada şapka bir İtalyan karşıladı beni, İngilizce bilir hemen hepsi çat pat da olsa... dedim blokların güzel, patronla konuşmak istiyorum bakalım kaçtan verecek... güldü, eliyle ilerdeki kepçe operatörünü işaret etti
Alıntı
