Bana balık verme, balık tutmayı öğret (Çin Atasözü).
Bana balık ver, rakıyı tazele, buz da bitmiş nebiçim karısın ...( türk atasözü)
Bana balık verme, balık tutmayı öğret (Çin Atasözü).
Bana balık ver, rakıyı tazele, buz da bitmiş nebiçim karısın ...( türk atasözü)
Osmanlı donanmasıyla Venedik donanması arasında savaş çıkmış. Venedik donanmasının komutanı Andrea Doria'mış.
Gözcü Osmanlı donanmasının yaklaştığını fark edince hemen Andrea Doria'ya haber vermiş.
Gözcü: - Osmanlı yaklaşıyoor.
Andrea Doria sormuş:
Andrea Doria: - Kaç gemi var?
Gözcü: - 10-20 kadar.
Andrea Doria hemen emir erini çağırmış:
Andrea Doria: - Oğlum bana hemen kırmızı gömleğimi getir.
Emir eri şaşırmış:
Emir Eri: - Niçin komutanım?
Andrea Doria: - Savaşırken yaralanacağız. Kan izi belli olmasın ve de askerlerin cesareti kırılmasın diye..
Bu arada gözcüden yine ses gelmiş:
Gözcü: - Efendim 50 kadar oldular.
Andrea Doria heyecanlanmış ve emir erine tekrar seslenmiş:
Andrea Doria: - Gömleği boş ver. Sen bana kahverengi pantolonumu getir..
PSN:dohcvtec99
İmam Efendi, camide namaz kıldırırken, kazayla, ufaktan gaz kaçırıvermiş. Öyle bir utanmış ki, namazı falan bırakıp, hemen eve gelmiş.
-Hanım, demiş. Camide böyle, böyle oldu. Ben artık bu köyde kimsenin yüzüne bakamam. Kalk gidiyoruz bu köyden, başka yere taşınıyoruz. Demiş ve taşınmışlar uzaklara.
Aradan 20 yıl geçmiş, hoca köyünü çok özlemiş. Bu özlem dayanılmaz bir hal almış ve eşine;
- Hanım, kalk gidelim köyümüze 20 yıl geçti aradan unutulmuştur nasılsa. Demiş ve düşmüşler yollara.
Köye yaklaştıklarında genç bir çoban görmüşler. Hoca;
-Hanım sen burada bekle de ben gidip şu çobana bir sorayım. Bakalım köylüler olayı unutmuşlar mı. Eğer unutmamışlarsa geri döneriz. Demiş ve çobanın yanına yaklaşmış.
- Selamuanleykum çoban oğlum. Sen kaç yaşındasın?
-Valla yaşımı bilmem amma İmamın camide osurduğu yıl doğmuşum.
Hoca öfkeyle hanımının yanına dönmüş;
-Kalk hanım, kalk gidelim buralardan. Bizim kıçımız tarih olmuş..
Sansürlü yazıcam anlayan anlar
Saffet,Feyyasi,Memo ve Kerimti adında 4 kardeş var ve bunlar köyde yanlız yaşıyorlar.3 kardeş 23 ve 26 yaş arasında,Kerimti 6 yaşında.Köyde bu 4 kardeşi herkes tanırmış.
Birgün kahvenin önünde 4 kardeş kahkaha ile güle güle geçiyolarmış ve kavheden birisi çıkıp sormuş:
-Beyler niye gülüosunuz böyle hayırmı ?
Memo demiş:
-Feyyasi eve bir karı getirdi,ben ..iktim,saffet ..ikti,Feyyasi ..iktiKerimti varya kerimti o bile ..ikti demiş.
Ertesi gün yine aynı şekilde kahvenin önünden geçiyolarmış ve kahveden birisi sormuş:
-Yine ne oldu gençler ne bu muhabbet?
Saffet demiş:
-Memo varya eve bi karı getirdi,ben ..iktim,feyyasi ..ikti,Memo ..ikti,Kerimti varya kerimti obile ..ikti demiş.
3. günde aynı şekilde geçmiş güle oynaya.
4. gün bunlar kahvenin önünden ağlayarak geçiyolar ve kahveden birisi soruyo:
-Gençler bune hal ne oldu ?
Feyyasi cevap vermiş:
-Bizim karı varya eve bi adam getirdi,Beni ..ikti,Memoyu ..ikti,Saffeti ..ikti,Kerimti varya Kerimti o ÖLDÜ demişAUSDFHSUADHFUSADHFUASHDFUH ne zaman anlatsam geberiyorum yaa
Erbakan ölmüş ve cennete gitmiş..
Meleklerin karşısında, cennet kapsında dururken arkasında saatlerle dolu çok büyük bir kapı görmüş ve sormuş: 'Bu saatler ne böyle?'
Melekler cevap vermiş: 'Bunlar yalan saatleri. Dünyadaki herkesin bir yalan saati vardır. Her yalan söyleyişinde saatteki ibre hareket eder.'
Erbakan: 'Ooo, peki bu kimin saati?'
Melekler cevap vermiş: 'Bu ATATÜRK'ün saati.. İbre hiçbir zaman oynamadı, yani hiç yalan söylememiş.'
'İnanılmaz' demiş Erbakan. 'Peki bu kimin saati?'
Melekler cevap vermiş: 'Bu İsmet İnönü'nün saati. İbre iki kez hareket etti, yani İnönü tüm yaşamında sadece iki kez yalan söyledi...'
Erbakan dayanamamış ve sormuş: 'Peki Tayyibin saati nerede?'
Melekler cevaplamış: 'Tayyibin saati AZRAİL'in ofisinde, AZRAİL onu vantilatör olarak kullanıyor.'
temel ben artık laz olmaktan sıkıldım demiş cokda zenginmiş yurt dışına cıkmış burun estetiği falan yaptırmış zengin bi muhite tasınmış kimse laz olduğunu anlamıyormuş. gel zaman git zaman ünlü bir piyanist olmuş.tabii bu arada diksyon dersleri falan en ünlü resitalini vermiş bitince alkış kıyamet biri ordan bağırmış pravooo hemşuruummm diye.adamı hemen kulise almış nerden anladın laz olduğumu demiş okadar ameliyat kurs falan boşunamı demiş adamın cevabı ise normal insanlar oturduğu tabureyi piyanoya yanaştırır sen ise piyanoyu kendine cektin demiş
Bir gün bir amerikalı, italyan, fransız ve Türk uçağa binmişler.Biner binmez amerıkalı hostesten camı aç dıye rıca etmıs.kadın olmaz fln dese de camı açmış.fıkra bu ya uçakta sorun olmamıs ve dusmemıs.ardından amerıkalı kolunu camdan dısarı cıkarmıs bır sure sonra kolunu gerı cekmıs ve ''Burası Amerika'' demiş.Öbürleri nerden anladın demısler.Amerikalı: '' cunku elım ozgurluk heykelıne değdi '' demiş.Hepsi kala kalmıslar.Amerıkalı havasını atmıs onlara.Ardından Italyan elini cıkarmıs bir süre sonra, ''Burası İtalya'' demıs.Nerden anladın demıs hepsı, '' Cunku elim pizza kulesıne degdı'' demıs.hepsı yıne acmıslar gozlerını soka gırmısler.Sonra fransız gelmıs ve elını cıkarmıs iki dakika sonra '' burası fransa'' demıs, Sen nerden anladın dıye soranlara ''cunku elım eyfel kulesıne degdı'' demıs.En son Türk gelmıs kolunu dısarı cıkarmıs '' evet geldık burası Türkiye ''demıs.Öburlerı ' sen nerden anladın '' demısler.Türk: '' baksanıza saati çalmışlar''![]()
![]()
![]()
temel ıssız bir adada yıllarca esirdir bir gün bakarki sahilde yarı baygın bir bayan yatmaktadır hemen yanına koşar gerekli yardımı yapar bayan kendine geldikten sonra temele anlamlı anlamlı bakarak
- yıllarca hasretini çektiğin birşeye kavuştun demi der.
temelin gözleri yerinden çıkmaktadır sevinçle
- uyyy canuna kurban olduğum yoksa
bağa misir ekmeğimi geturdun.. :
Temel bir gün tuvalete girmiş. Yanında bir adam varmış ve sormuş. Temel:
Haçan se...n Karadenizlü misun?
diye sormuş.
Adam evet demiş.
Temel: Pekü Trabzonli musun? diye sormuş. Adam buna da evet demiş.
...Temel: Peki senün köyin Çamlıhemşin midur? da diye bir soru daha sormuş.
adam bunada evet demiş.
Temel: Peki senin sünnetçin Kemal üsta midir da? diye bir soru daha sormuş.
Adam sinirlenmiş.
Adam: Ebe adam sen nereli olduğumu, köyümü biliyorsin sünnetçimi nerden
biliyorsun? diye sormuş.
Temel: 'Kemal ustayı kim bilmez!!! Hep yamuk keser
![]()
![]()
Adamın karısı gece yarısı doğum yapmıştı. Sabah ilk iş hastaneye telefon edip durumları sormak oldu.
- Alo orası doğum servisi mi?
- Evet efendim.
- Servis şefi ile görüşebilirmiyim?
Tam o sırada hatlarda bir karışıklık olur ve müşterisiyle konuşan bir otomobil tamircisi hatta girer. Cazır cuzurt Parazit sesleri ve hat düzeliyor.
- Alo.... alo sesim geliyormu ?
- Evet devam edin.
- Sesim şimdi daha iyi herhalde, sizinkide öyle.
- Merak edilecek bir şey yok, burada herşey yolunda, onu iki gün içinde evinize yollarız.
- Demek her şey normal...?
- Aslında ne kadar zorluk çektiğimizi bilemezsiniz. Her tarafını elden geçirdik. İşe yaramaz hale gelen yerlerini değiştirdik. İki gün sonra da yeniden kullanmaya başlayabilirsiniz.
- Nasıl yeniden kullanabilirim anlamadım?
- Hiç merak etmeyin, sonuçtan memnun kalacaksınız. Giriş deliğini daralttık, çok fazla genişlemişti. Her halde çok zorluluyordunuz?
- Fakat !!!!
- Yooo hayır itiraz etmeyin, zorlandığınız belli.. Sık sık yağlasanız iyi olur. Bu arada çıkış deliğini de açtık. Biraz tıkanmıştı da.
- Çıkış deliği mı ?....
- Hani gaz çıkan deliği. O kadar iyi açıldı ki şimdi gaz çıkarırken sesini dinlemek bir zevk.
- Ne dediniz ?
- Dediğim gibi herşey yolunda...Emin olmak için dün akşam bizzat kendim denedim. Herşey o kadar iyiydi ki zevkten mesut oldum. Bu sabah yedi kişi birden çıktık üstüne bana mısın demedi. Artık öyle hızlı ki hiç sormayın çok memnun kalacaksınız...
İngiliz , fransız , alman uçaga binmişler bakmışlar temel yok hemen inmişler.![]()
Peugeot Performance
-----------------------------------------
61,5
Kerim ıssız bir adaya düşer. aradan 1 hafta geçer açlıktan ölmek üzere olan adam artık kendı cinsel organını kesip yemeye karar verir tam bıcağı vurucakken bir ses duyar
- aklını kullan keriim...
adam birkaç gün daha bekliyim bari der. aradan 3 gün geçer gene bişey yok gene tam bıçağı vurcakken bir ses duyar
- kerim, aklını kullan aklınııııı
gene vazgeçen kerim denizde kumda yiecek aramaya devam eder gene bişey bulamaz ve aradan 4 gün daha geçmiştir. Bu sefer kesin kesmeye karar vermişken gene bir ses.
-sana söylüyorum kerim aklını kullan..
kerim busefer bu sesi dinlemez ve keser. Acılar içinde yerlerde kıvranırken aynı ses gene guyulur ve şu açıklamayı yapar.
- kerim sana aklını kullan demiştim. Şimdi bu şekilde kestin 1 porsiyon yieceksin, eğer kaldırıpta kesseydin 2 porsıyon yicektin. der.
![]()
Serçecik, güzel bir bahar günü kır-bayır uçuyormuş.
Bir anda bir motorsikletliyle burun buruna gelmiş.
Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar. Ama nafile.
Serçe 'çotaaank' diye kaska çarpıp düşmüş.
Motorsikletin sürücüsü durmuş, serçenin yanına koşmuş.
Serçe baygın yatıyo. Kıyamamış, bırakamamış yolda; almış getirmiş eve.
Eskiden kalma bi de kafesi var evde. Baygın serçeyi kafesin içine güzelce yerleştirmiş..
Yanına az biraz su, az biraz ekmek koymuş, vurmuş kafayı yatmış.
Bizim serçe bi müddet sonra ayılmaya başlamış.
Daha tam seçemiyo ortalığı.. hafif bulanıklık var yani...
Bi bakmış parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde.
Birden dank etmiş vaziyet:
- "Has.....tiiir... Motorcuyu öldürmüşüz!"![]()
"HAYALLE YAŞAYANINDA YAŞAMAYANINDA ... "NAMIK KEMAL
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)