Benim arabada çizik içinde. Kapı hizası ve altı berbat durumda. Tamponlarda aynı şekil. Ben arabanın içindeyken adam gelip yaslanıyor , kapıyı güm diyer açıyor. Herşeyi öğrendik bir bu kalmıştı zaten. Mecbur devam ediyoruz böyle :D
Printable View
Benim arabada çizik içinde. Kapı hizası ve altı berbat durumda. Tamponlarda aynı şekil. Ben arabanın içindeyken adam gelip yaslanıyor , kapıyı güm diyer açıyor. Herşeyi öğrendik bir bu kalmıştı zaten. Mecbur devam ediyoruz böyle :D
oda bişemi kazalı kaportaya kendi kafasına göre şekil veren kendini usta sanan adamlar var ..orjinal olan sol arka şeridin hemen yan tarafı düz, kaportacının yaptıgı sag taraf aynı bölgede 1 cm genişliginde iki karış kanal gibi girinti var sorsan ustayım der .arabayı ben teslim almadım yoksa ben onu orda çok güzel rezil ederdim
benim arabanın tek kapı olduğunu gören alt komşu sen bunu ucuza almışsındır dedi.dönüp yandaki 4 kapılı symbolüne birkez bakıp evet ucuza aldım dedim
Orada ustalık-işcilik ücretleri çok yüksek çünkü ustalık var ve bu ustalıklarından dolayı insanlar kendileri ile gurur duyuyorlar, daha kaliteli bir yaşam standartları var. yaptıkları işlerden mutlular sosyal devlet anlayışı gereği. O yüzden ustalar hem işi içlerine sinerek yapıyorlar hem de aldığı bedelin karşılığını bekleyen bilinçli müşteriler var karşılarında.
Orada bir de araçlar için park alanları ayrılmış, sokaklar daha nizami; kaldırıma park edeyim, kasisten geçeyim, çukura düşeyim gibi slalom yaparak ilerlemiyorlar. Araçlar hem mekanik olarak hem de kozmetik olarak diri kalıyor. Birde orada zaman en değerli meta olduğu için burada ki gibi 10 saat uğraşayım, macunu basayım, düzelteyim yerine hasarlı parçada hem zamandan hem de görünüşten kazanabilmek adına değişim yapıyorlar. 550 Mikron çıkacak çamurluk yerine 180-165 mikron aralığında duruşu düzgün olan orijinal çamurluklar oluyor. Keza mekanik bakımlarda düzenli olarak yapılıyor, çoğu insan periyodik bakımlarını kendisi yapıyor o yüzden bakım kaçırma vb. durumlarla karşılaşmıyorlar.
Özetle, araç kullanıcıların tutumları, ticaret ahlakının olması ve bilinçli tüketicilerden dolayı araçlar bakımlı ve diri oluyorlar.
ülkemizdeki yollar
ülkemizdeki ustalar
ülkemizdeki kullanıcılar
ülkemizdeki diğer sürüceler tarafından verilen hasarlar
kupon arabaları kazalı kalitesiz toplan çakallar
Araçlarımıza değer vermeyen arkadaşlar ve cevredeki diğer insanlar ..... birsürü daha yazılabilir.
Türkiye de yaşamak bile ayrıcalık sn üyeler.arabalar arka planda kalıyor her zaman :D
gerçek varki koşullar insanları eğitir..
Türkiyede eğitimli bilgili araba açısaından diyorum başka açıdan değil insan sayısı çok az.. arabadan anlıyan adam az.. Arabayı bozmak çok kolaydır toplamak ise yani orjinal aldığın bir aracı eski orjinal haline çevirmek ise çok zordur heleki bir de artık parçası zor bulunan bir araçsa..
ihtiyacımız nedir onu bilmiyoruz
sıfır araç alınca bütün dertlerimiz çözülmüş sanıyoruz
sıfır araç için bazı insanlar krediyle falan ömürlerinin çeyreğini hapis ediyorlar sosya hayat gezme tozma eğlenme hayatı yaşama sıfır her şeyi bitiriyorlar çünkü ceplerinde krediye para ödedikleri için para olmuyor arabayıda doğru düzgün kullanamıyorlar aynı dertten ötürü 150 bin liralık araba alıpda arabadaki insanlardan benzin parası isteyene kadar gördük... cimrilikden değil cebinde parası olmamasından ötürü..
Yeni dünya düzenini algılayamayan insan çok artık bir internet gerçeği var ve aklını kullanan ingilizce bilmese bilen birini bulup internetten anlamasa anlayan birini bulup çok rahat parça tedarik edebilir.. dünya ve Trükiye artık bu açıdan eski türkiye değil.. sanayideki üç beş parçacıya makum değil insanlar ama görebilene..
araba almak herkes için farklı anlam ifade eder adamın trilyonları vardır adam arabayı sadece a noktasından b noktasına taşıyan vasıta gözüyle bakar alır passat
biri prestij derdine düşmüşdür alır başka bir şey bir diğeri gazlamayı seviyordur..
bir başkası gene çok parası vardır dünyayı gezmişdir avrupa görmüşdür orda oranın çöpçüsünün bile bmw 5 kasaya bindiğini oradaki taksilerin bile son model mercedesler olduğunu görmüşdür türkiyeye gelince artık o tip araçlar gözünde sıradan doğan şahin gibi görünür ve türkiye oranında 150-250 bin tl lik gibi rakamları o araçlara vermek adamın ne kadar çok parası olsada saçma gelmişdir onun yerine giderim ikinci elden kelepir ucuz ama prestijli havalı bir şey alırım toplarım bir güzel biner keyfime bakarım mantığı olabilir.
kısaca herkes aslında önce kendi için ne istediğin bilse sorun kalmaz.. biz hep başkaları bize ne gözle bakar bizi ne gözle algılar mantığı ile araba alıyoruz.. kendi ihtiyaçlarımızı hep ikinci plana atıyoruz..
hep merak etmişimdir biriside neden şöyle bir konu açmaz.. insanlar yeni araba ne için alıyor ağırlıklı ekonomi için pazardaki araçların çoğu 90 lı yıllardaki araçlarda dahil 8-10 litre ortalaması var 1.6-2.0 arası.. eski araçlarımı düşünüyorum yüksek hacimliler dışında 1.6-2.0 civarında olan bütün araçlarım ortalama yakıtı 8-10 litre arasıydı ..
adam gidiyor 100-150-200 bine araba alıyor arğırlıklı benzinliden bahsediyorum ama çok yakan dizellerde var gene 6-7 litre yakıyor.. yani o aradaki 100-200 bin liralık devasal farkı hepi topu 1-2 litre için veriyor insanlar 2-3 litre için bile verilmezya.. neyse bu konuda ayrı sav ayrı bir tez ..
yurtdışında adam en ufak birşeyde boyatıp temin temiz biniyor, satarkende daha değerli oluyor
bizde orjinalliği gitmesin diye çizikli göçüklü arabalara binmeyi seven bir kesim var :)
Bulgar yunan gürcü romanyalıların arabalara bakan yokmu hiç forumda ?
arkadaşım 12 ye aldı .. güneş yanığı vardı tavanında arka kaputta .. daha yeni komple boyattı işte 4 yıldır uğraşıyordu ufak ufak bitti on numara oldu araba.. iki kızı var onlar için öne double din arkalara 9 inçlik kafalıkda aldık.. güncel donanımsal bazı eklemelerde yapdık park sensörü far sensörü v.b .. hem aileye hem konfora hem güvenliğe hem donanıma hemde performansa keyife on numara iyi giden bir araç.. otobanda çok iyi gidiyor . o rakamlara bedava ötesi..
İlk sebep avrupada araç sayısının ve çeşitliliğinin bol olması, ikincisi ise araçların ekonomik ömürleri tamamlanınca ya da ağır bir kaza geçirdiğinde direk olarak hurdaya ayrılmasıdır. Geriye kalan araçlar ise hem temiz kalanlar ve arabasının meraklısı olup saklayanlara ait olması.
Bir de eski model arabalarda vergiler ve yıllık masraflar Türkiye'ye göre daha yüksek olduğundan 1000-2000 pound/euro değeri olan arabaları kullanmak yerine yenisini almak daha cazip gelebilir bazı kullanıcılar için.
Herşey söylenmiş, her yorumla hemfikirim ama şunu bir kez daha tekrar etmek istiyorum
Her türlü vergiyi tahsil edip, yolların asfaltını olması gerektiği gibi yapmayan bütün belediyeciler ölsün
Konudaki en doğru mesaj bu. İnsanlar burada boncuk diye satılacak araçlarını tek çırpıda hurdaya ayırıyor vergisi yada masrafı çok diye. E durum böyle olunca kalan araçlarda sadece çok temiz ve meraklısı olanların araçları. Birde insanların birden fazla araçları var. 3-5 tane arabası olan insan herbirisini amacına göre kullanıyor.
Parasizlik en son etken. Arabalarin hasat olmasinin en buyuk sebebi essek gibi binilmesidir. Ben cebimde para az iken bile gezmek yerine aracin eksigini yaptiririm. Ama millet bineyim gitsin bakim hak getire yolda birakana kadar vur kirbaci bumu parasizliktan dolayi araba yaptiramamak?cogu insan sanayiden anlamiyor bile. Millet umursamiyor etmiyor. Paran yoksa parana gore araca binersin fiat vs gbi gidipte paranin son kalaniyla mercedes alip aa parcasi pahaliymis bunun yeaaa yapip essek gibi binmeyle olmuyor bu isler.
bindiği arabanın plakasını bilmeyen adamlar var dahada söze gerek yok sanırım :)
boya mevzusu gelişen teknoloji boya ölçüm cihazlarının çok ucuzlayıp vatandaşın kendi ölçümlerini yapabilmesi eksptertiz olaylarının aşırı yaygınlaşması digital bilgisayar sistemlerinin yaygınlaşması bence yeni nesilde bu boya değişen takıntısını nispeten azalttı..
ilerki zamanlarda çok daha azalıcakdır..
bu boya değişen daha çok 50-60 yaşlardaki insanlarda çok yoğun eski mantıkda olan yeni çağa ayak uyduramamış kendini güncelleyememiş insanlarda çok var..
boya takıntısının sebebi ne satıcılar ne galericiler , yalancı ve sahtekar insanlar.Adam satarken boyası soluktu yenilemek için boyattım diyor meğer araç kaza yapmış , pert olmuş vs vs vs böyle o kadar çok kazıklanan salak yerine koyulan insan oldu ki doğal olarak insanlar boyalı araç istemiyor.Haklılarda.Ama insanımız temiz olsa gururlu olsa şerefli olsa herşey bir yana dürüst olsa , boyanmış aracı gözün kapalı alırsın bilirsin ki temizlik boyası için rahat olur.
yollar dar, arabalar dip dibe geziyoz
Bence en önemli husus VERGİ selamlar
+1
Benimde zerre kadar boya degisen takintim yok. 335 imin kaputunda ufak bir eziklik var diye komple boyattim o arada yenisi denk gelseydi alirdim. On ve arka tamponlarimi kac kere degistirdim hatirlamiyorum. En son sol camurlugum degisti bir hayvana carptigim iicn ama umurumda degil. Bazi takintilari asmak gerek. Tr de bulunan 99 model a4 umu birkac parca boyasi var diye almayan ve almayacak olan mal dolu ulke.
Sebebi kumparacı garajjj.
Cunku òn panjurdan cıtcıtli ceki halati midir nedir onu sallandirinca guzel gozuktugunu saniyoruz, nizam ve zevk yok.
Günümüzde artık ihtiyaç haline geldi araç sahibi olmak. Geçim derdine düşüp de arabayla ilgilenmek şov oluyor biraz. Gittiği yere kadar gitsin olayı var yani.
bizim ankaranın bir yolları var görmeniz lazım her yer delik deşik gece boş yolda zikzak yaparak gidiyorum yolun ortasında rögar çukurları var ne arıyosa yolun ortasında.bu çukurlara düşen arabalara acıyorum çünki ciddi hasar verebilecek çukurlar
çoğu kişi kaporta boyacılardan, mekanik ustalarından ve yollardan dem vurmuş. Doğru haklısınız ancak içi ahıra dönmüş arabalardan da bunlar sorumlu değil herhalde ? Aracın iç trim parçaları kırık dökük olan, derileri kumaşları yırtık pırtık olan , tozdan konsolu görünmeyen arabalara ne diyeceksiniz ?
Komple boyalı arabada alırım,Günes yanıklıda alırım,Bakarım baktırırım alırım ne almıcam ya kafadan arkadan patlamadıgı sürece sorun yok camurluk degismiş kapı sacı degismiş,Simdiki aracımda etek altı boyalı komple boyatıcam almayan almasın sorun yok benim gibi anlayan biri gelir alır
Arabaya ne zaman cila çeksem bir yerini çiziyorlar kaput çocukların karalama defterleri gibi oldu böyle adamlar olduğus sürece çizik ezik arabalara binmeye devam
havasından mı toprağından mı bilmiyorum batı avrupada araçlar kirlenmiyor, insanlar da araçlarına temiz bakıyorlar, ama amerikada kir de çamur da buralar gibi, kırılan tamponun bantlamak cırtcırtla tutturmak da burdaki gibi.
yukarıda bir mesajda "görgü" denmiş ki son noktadır. Evimiz, caminin önünde yani hareketli bir sokağımız var. Geçen hayvanın birisi vurup kaçtı ki polis bile bunda bi şey yok, tutanağa bile gerek yok diye söylene söylene tuttu tutanağı. Camiden çıkan bazı terbiyesizler, arabalara yaslanarak ayakkabı giymeye bayılıyor, aracımdaki gamzelerin çoğu bütün yükünü arabaya verip yaslananların yüzünden oluştu. Bir tek ehliyeti ilk aldığımda tamponun sol arka köşesini sürtmüştüm onun izi durur, yaptıramadım. Bir de mahalle çocuklarının sanatsal ruhla çizdikleri bir kaç küçük eser var tabi. "Boyatma, sonra fiyat düşer" diyen bir kaç büyük de olunca evde araç çizik içersinde yaşamaya devam ediyor.
Avrupa'da bir çok yer gezdim kısa süreli geziler olduğundan çok net konuşmayayım ama Amerika'da 1,5 yıldır yaşıyorum, arabaların durumu çoğunlukla Türkiye'den daha beter :)
Yeni-eski fark etmeden neredeyse hepsinin içi çöp doludur, nadiren yıkanır, balata tozu jantlara zamanla yapışmaktan pasa döner, biraz eskidikçe arabanın ucuzlayıp tamir işçiliklerinin pahalı olmasından dolayı çizik, kırık tamponlarla gezer herkes. Ona göre de fiyatlar daha da düşerek el değiştirir arabalar. Boya işçiliği desen berbattır,, yağ bakımı olayı düzenli yapılır o da hakikaten TR'den bile ucuzdur TL'ye çevirsen bile ki yerel parayla neredeyse bedava. Yetkili serviste kampanya denk getirince veya dışarıdan herhangi bir yere yaptırsam bile yağ-yağ filtresi değişimi $100'ı geçmiyor mesela. Benzin de iyi olunca arabalar hem yüksek km gidiyor, düşük km araba pek kalmıyor mesafeler de uzun olunca. Kimse de bunu dert etmiyor o yüzden km düşürmenin yaygın bir şey olduğunu görmedim/duymadım.
Güncel bir örnek vereyim, arabanın arka çamurluk ağızları patlamış paslanmaya başlamıştı dışarıda duran çamurluğa vuran eski jantlardan dolayı, tampon ağızları patlamıştı. Ben de gittim arka çamurlukları ve tamponu komple boyatıp yerine oturttum, boya tonu güzel ama işçilik pek de iyi değil, portakallık vs fazlaydı. Buna $900 ödedim, araba zaten 7-8k. Genelde kimse bu parayı arabanın yarısını boyatmaya vermez burada. :D İkinci elde de zaten boya soran yok, geçmişinde kaza yoksa, dışarıdan bakınca temiz duruyorsa yürüründe problem yoksa arabalar el değiştiriyor. TR'deki gibi gereksiz takıntılar yok. :)
Doğu yakası leş, çok işlek olan her yer berbat, aralarda nispeten az kullanılan yerlere girince çok güzel yollar var tabii.
Bu arada kasis mevzusundan bahsedilmişti, Amerika'da da değişen bir şey yok her an her yerde bir tümsekle karşılaşabiliyorsun
Batı'yı da gezmiştim oraların da gerçi çok farkı yok işlek yerlerde yine yollar leş
Toz faktörü ilginçtir ama 1 yıl arabayı yıkatmayan insanlar var (birisi kuzenim) yine de bizim 1 aylık araba gibi. Yağmur yağınca sövmüyorum artık, arabanın kabası temizlenmiş oluyor otobanda kullansan bile :D
İtalya'dayken çok temiz bir e30 gördüm bir gün... sanki bayiden dün çıkmış gibiydi, inanamadım... sonrasında eski araçları daha iyi inceler buldum kendimi, gerçekten çok temizlerdi, hurdaya çıkan araçları bile al bin, o derece... ülkede çok fazla carwash yok, benzinliklerde belki, ara ki bulasın... adamların şehirlerinde toz toprak çamur yok ki! her yer taş zaten, yağmur bile temiz yağıyor, bütün arabalar yıkanıyor mis gibi...
Ankara'da da yağmur yağmaya görsün. Araba çamura batmış gibi oluyor. Ayrıca, her araç yıkatmamdan sonra kendimi enayi gibi hissediyorum; keza her ne olursa olsun araba en geç 3 gün sonra bi karış toz içinde.
bizim milletimizin %80 i arabayı sadece ulaşım için kullanıyor. Arabaya değer veren insanlarda var ama azınlıkta.