Ankara'yı çok bilemem ama İstanbul'da kırmızı ışıkta frensiz geçmeye kalkışan minibüs, otobüs...vs oldukça az. İStanbul'dakiler daha çok elinde bauhaus poşeti ile götün götün ışıktan geçer gider, çaktırmadan yandan kaynak yapanlar gibi.
Bir sefer Malatya'ya gittim bir seferde Elazığ'a (geçen hafta) gittim. İkisinde de gözlemlediğim kadarıyla şöyle davranıyorlar; eğer yol Arizona çölü gibi uçsuz bucaksız ve kimse yokmuş hissiyatı veriyor ise hiçbir minibüs ve otobüs şoförü kırmızıda durmuyor, hangi hızda ilerliyorlarsa aynen devam ediyorlar hatta sen önlerinde durursan ve şanslıysan yanından geçip gidiyorlar. Bizdeki gibi kamera tarlalarıda olmadığından oldukça geniş ve rahatlar.
Ama bir dip not: Acı ama gerçek, Elazığ'da şehir içine de girdim biraz dolaştım, ne hız tümseği, ne yol çalışması, ne bozuk yol, ne çukur...vs denk gelmedim. İstanbul'da Kozyatağı'ndan Kadıköy'e gidebilmek için bigfoot lazım.
O nedenle bu seferki yerel seçimlerde benim oyum Elazığ Belediyesi'ne![]()
![]()